Commodore, Amiga, PC, ATARI, AMSTRAD ve CONSOLE severler! 2006 yılının ilk demoscene aktivitesine davetlisiniz.
Resmi internet sitesi :
http://nightshift.untergrund.net/
Görüşler
0
Ragnor
Orda olacağım.
http://nightshift.untergrund.net/2006/tr/about.php#fee
"Bayanlar partiye ücretsiz girebilir."
Topluluğun durumunu bu kadar net ortaya koymasaydınız keşke ;-)
"Bayanlar partiye ücretsiz girebilir."
Topluluğun durumunu bu kadar net ortaya koymasaydınız keşke ;-)
Maşallah :) Belki de "bayanlar"ı değerli "kodır"lar olarak "scene" ortamına kazandırmak için masumane bir "pozitif ayrımcılık" örneği teşkil etmek istemişlerdir ;-)
yok o sizin scene bilgisi durumunu ortaya koymuş bence. Avrupadaki her partide bu böyledir. Bayanlar ücretsiz girer bunu erkek - bayan arasındaki ilişkiye dayandırana kadar, scene'de bayan coderların sayısının azlığına dayandırsaydınız belki tam olarak bu habere yorum yapmaya hakkınız olacaktı. Öte yandan daha içinde bile bulunmadığınız bir ortamdaki insanlar için "ahlaksız" manasına gelen kelimeler kullanmamanız bilgi seviyeniz adına yararlı olacaktır.
-Dec1pher/RESIDENT-
Yorumum scene bilgimi ortaya koydu mu bilmem ama avrupa da ücret ayrımı olmayan yada ücreti olmayan organizasyonlar da gördük, hatta Türkiye de bile görmüştük... Tabi ki nasıl isterseniz öyle yaparsınız, buna kimsenin diyecek bir şeyi olmaz. Siz, nerede görüp uygulamaya başladınız bilmiyorum ama ayrımcılık "pozitif" olsa bile saçma geliyor bana. Bu ayrımcılığı açıklarken avrupa da böyle demekte bir o kadar anlamsız... Erkek scener sayısı bir anda tavan yaptıysa bilemem tabi.
Hiç kimsenin ahlakıyla uğraştığım falan yok, anlattığınız şey de beni doğruluyor, "topluluğun durumuyla" ilgili bir seçenek bu ve ben bunun vurgulanmamasını tercih ederim... Ha, siz yada diğerleri cümleye nasıl bir anlam yüklemek istiyorsanız öyle yüklersiniz... O da sizin bilginiz ve ahlakınız dahilinde olur.
Avrupa daki scener habitatının seçimlerini bu ülke dekilere uygulamak ne kadar mantıklı, bu da tartışılır.
Neyin benim adıma doğru olacağını yada bildiklerimi anlatmadan önce yukarıda yazdıklarıma bir göz atın bence.
Hiç kimsenin ahlakıyla uğraştığım falan yok, anlattığınız şey de beni doğruluyor, "topluluğun durumuyla" ilgili bir seçenek bu ve ben bunun vurgulanmamasını tercih ederim... Ha, siz yada diğerleri cümleye nasıl bir anlam yüklemek istiyorsanız öyle yüklersiniz... O da sizin bilginiz ve ahlakınız dahilinde olur.
Avrupa daki scener habitatının seçimlerini bu ülke dekilere uygulamak ne kadar mantıklı, bu da tartışılır.
Neyin benim adıma doğru olacağını yada bildiklerimi anlatmadan önce yukarıda yazdıklarıma bir göz atın bence.
Evet gerçekten ayıp ettiniz şimdi. Açık açık itiraf edeyim oraya gelen gruplara ben dahi gözüyle bakıyorum. Hiçbiri bu işten para kazanmamalarına rağmen potansiyelleri inanılmaz insanlar var orada. "64k lık bir makinada 3d ortam yaratıp içinde gezinen, 15dk assmbley ile grafik animasyon programlayabilen insanlar var orada"
Dec1pher'in de dediği gibi biraz haksızlık etmişsiniz.
Kolay Gelsin.
"Dahi" sıfatının biraz yanlış kullanıldığına inanmaya başladım. Eğer bahsettikleriniz dahi insanlar ise Einstein, Gödel, Riemann, Gauss, Ramanujan, von Neumann, vb. insanlar için başka bir sıfat kullanmak gerekecek.
scene parti için sizin benzetmelerinizden sonra benim " dahi " lafım çok anlamlı ve yerinde bence. Lütfen hiç fikrinizin olmadığı şeylere bu şekilde yaklaşmayın. Bunu bizler yaparsak vay bu ülkenin haline deyip geçiyorum bu konuyu.
Bide tavsiye lütfen bir dmscn partiye katılın. Ne demek istediğimi anlarsınız.
tekrar edelim: Einstein, Gödel, Riemann, Gauss, Ramanujan, von Neumann. Bi de Turing diyelim, benden olsun.
Bu kadar alıngan olmayın lütfen.
Ekleyelim: Arşimed, Pythagoras, Kopernik, Leonardo da Vinci, Euler, Cauch, Newton, Mozart, Leibniz, Babbage, Pascal, Tesla, Bohr, Schrödinger, Chomsky, Feynman, Wittgenstein, Xenakis, Zuse, Simon, Minsky...
:) allahalla
tdk.org.tr
dâhi
isim (da:hi:) Arapça d¥h³
Olağanüstü yeteneği ve yaratıcı gücü olan kimse, deha:
"Atatürk, bilmek için öğrenmiş olmaya ihtiyacı olmayan dâhiler soyundandı."- H. Taner.
Bence iyi bir scener olağanüstü yetenekli ve yaratıcı güce sahiptir.
Al-Khwarizmi and algebra, Abu al-Qasim Muhammad Ibn Ahmed al-'Iraqi, Ibn Khaldun's Muqaddimah, Abd al-Malik Ibn Quraib al-Asmai, Muhammad Bin Musa al-Khwarizmi, Abu 'Uthman 'Amr ibn Bakr al-Basri al-Jahiz, Yaqub Ibn Ishaq al-Kindi, Jabir Ibn Haiyan, Thabit Ibn Qurrah, Ali Ibn Rabban al-Tabari, Abu Abdullah al-Battani, Abul-Abbas Ahmad al-Farghani, Muhammad Ibn Zakariya al-Razi, Abu al-Nasr al-Farabi, Abbas Ibn Firnas, Abd-al Rahman al-Sufi, Abu al-Qasim al-Zahrawi, Abul Wafa Muhammad al-Buzjani, Abul Hasan Ali al-Masu'di, Abu Ali Hasan Ibn al-Haitham, Abu al-Hasan al-Mawardi, Abu Raihan al-Biruni, Abu Ali al-Hussain Ibn Abdallah Ibn Sina, Abu Ishaq Ibrahim Ibn Yahya al-Zarqali, Omar al-Khayyam, Abu Hamid al-Ghazali Abu Marwan Ibn Zuhr, Abu Abdallah Muhammad al-Idrisi, Abul Waleed Muhammad Ibn Rushd, Nasir al-Din al-Tusi, Nur al-Din Ibn Ishaq al-Bitruji, Jalal al-Din Rumi, Ibn al-Nafis Damishqi, Abu Muhammad Abdallah Ibn al-Baitar, Mohammed Targai Ulugh Beg, Abd al-Rahman Ibn Muhammad Ibn Khaldun, Einstein, Gödel, Riemann, Gauss, Ramanujan, von Neumann, Turing, Arşimed, Pythagoras, Kopernik, Leonardo da Vinci, Euler, Cauch, Newton, Mozart, Leibniz, Babbage, Pascal, Tesla, Bohr, Schrödinger, Chomsky, Feynman, Wittgenstein, Xenakis, Zuse, Simon, Minsky, M.Kemal Atatürk
Yengemin .....ları olsaydı amcam olurdu cinsinden önermeler silsilesi kurmak istemem ama muhtemelen yukarıda dediğinizi yapmazlardı. Her ikisi de soyut düşüncenin kapsayıcılığına kendilerini adamış insanlardı ve tekil tekil uygulamalardan ziyade tüm insan düşüncesini kapsayabilecek şeylerle uğraşıyorlardı. Böyle üstün zekâlar doğayı, kendimizi ve düşünce yöntemlerimizi daha iyi anlamamız için çaba sarf ettikleri için şanslı olduğumuzu düşünüyorum.
bence siz özür dileyerek çekilseniz daha yerinde olur. Yakıştırma yaptığınız insanların içinde benim arkadaşlarım var.
dmscn cilerin sitesinde " fazlamesai.net 5000 inci mesaisini kutluyor bayanlara beleş'miş neden acaba :) " desem çok hoşumuza giderdi heralde...
aşağılık bi durum.. çok gena bi hevesle okuyordum bu saçmalığı görünce monitöre tükürdüm. zengin çocuklarının caddede karı kaldırma partilerine dönmüş..mini etek şartı da varmı?
bu kadar aşağılık bişeyin konusunu yapmaktan bile utandım be.. (cevap atmayın gerek yok)
bu işte parmağı onayı olanlar hariç herkese saygılar..
bu kadar aşağılık bişeyin konusunu yapmaktan bile utandım be.. (cevap atmayın gerek yok)
bu işte parmağı onayı olanlar hariç herkese saygılar..
Merhaba,
daha önce hiç bir scene organizasyonunda bulundunuz mu bilmiyorum, ama eğer bulunmuş olsaydınız oradaki ortamın "karı kaldırma" olarak nitelendirdiğiniz olaya hiç elverişli olmadığını görürdünüz. Partinin bayanlara ücretsiz olması durumu yanında kız arkadaşı/kız kardeşini/eşini getirmek isteyen scener'lara kolaylık olması için düşünülmüş güzel bir fikir olduğunu düşünüyorum. Ama böyle bir güzelliği bile bu kadar seviyesiz bir yere çekmeniz inanın içimi ürpetti, eminimki yanında bir bayan getirecek olan katılımcılarında içine kurt düşmesine sebep olmuştur. Tek başına gelme niyetinde olan bayan katılımcıları ise hepten olaydan soğutmuştur (kaldırılacak mal olarak görülmek)
cevap atmana gerek yoktu ama :)
burdaki olayın karı kaldırmayla alakası olmaması gerektiğini idrak edecek yapıya sahibim çok şükür. Yanında kız ark/kardeş veya eşini getirecek olan scenerlara yapılacak kolaylık her şekilde yapılabilinir, çok kolay bir şekilde de ifade edilebilirdi. kurt düşecek bişey de yok böyle bi organizasyonda kötü niyetli kişi olacağı falan da yok.. "kaldırılacak mal olarak görülme" olayından nefret ettiğim, tiksindiğim için bu tepkim, farklı bi düşünceden bahsetmiyoruz.. ama "Bayana giriş beleş" ifadesi de yani yukardaki ifadenin biraz daha toparlanmışı, bu ifadenin (sözde)"modern" olarak kullanımı. Bu organizasyona katılacak bayan katılımcılarında bi derece olsun bilinçli olduğunu zannediyorum, "Bayanlar ücretsiz girebilir"i de bi bayan olsaydım pek hoş karşılamazdım.
saygılar
burdaki olayın karı kaldırmayla alakası olmaması gerektiğini idrak edecek yapıya sahibim çok şükür. Yanında kız ark/kardeş veya eşini getirecek olan scenerlara yapılacak kolaylık her şekilde yapılabilinir, çok kolay bir şekilde de ifade edilebilirdi. kurt düşecek bişey de yok böyle bi organizasyonda kötü niyetli kişi olacağı falan da yok.. "kaldırılacak mal olarak görülme" olayından nefret ettiğim, tiksindiğim için bu tepkim, farklı bi düşünceden bahsetmiyoruz.. ama "Bayana giriş beleş" ifadesi de yani yukardaki ifadenin biraz daha toparlanmışı, bu ifadenin (sözde)"modern" olarak kullanımı. Bu organizasyona katılacak bayan katılımcılarında bi derece olsun bilinçli olduğunu zannediyorum, "Bayanlar ücretsiz girebilir"i de bi bayan olsaydım pek hoş karşılamazdım.
saygılar
sevgili arkadaşım,
dünya yı takip etseydiniz, bayanların her partiye free katıldığını, bunun sebebininde, zaten ücretli olan partiye gelmek isteyen scener, en azından sevgilisinin dırdırını çekmektense onuda yanında götürmek zorunda kalır ve boşu boşuna fazladan 50 EURO vermek zorunda kalmaz. diğer mantıkda bayanlarında scene'e özellikle demoscene ilgisini arttırmak içindir.
neyse sen gel, sana bedava...
sevgili çokbilmiş, ahlakçı, muhafazakar, alıngan, polemik bünyeli arkadaşlar, buyrun:
http://mlab.uiah.fi/~eye/demos/
burada "women" diye aratın bi zahmet. yazı genel democuluğu anlatan en standart linktir.
Bir de, son 20 yıldaki demo partilerinden, kadınların ücretli girdiği bir organizasyona örnek verin.
ya da bu naif, bence komik/ironik detayı bunca ahlakçı, muhafazakar, abaza, cinsiyetçi şekillerde tartışmayı beceren bir başka topluma örnek veriniz lütfen.
yahu tahminen bilgisayarcıların sivilceli, şişko, gözlüklü çocuklardır önyargısıyla hafiften alay eden, hafiften de kadınları da bu camiaya (belki abazan ruhla, belki de pozitif ayrımcılıkla) çekmek için bence sadece komik olan bir uygulama. kırk yılın başında (7DX dışında) bir organizasyon yapılıyor, fm camiası diyanet işlerine dönüyor. sakin olun ya. söz orada linux da kurarız (organizasyonda değilim, atıyorum).
Bir de, son 20 yıldaki demo partilerinden, kadınların ücretli girdiği bir organizasyona örnek verin.
ya da bu naif, bence komik/ironik detayı bunca ahlakçı, muhafazakar, abaza, cinsiyetçi şekillerde tartışmayı beceren bir başka topluma örnek veriniz lütfen.
yahu tahminen bilgisayarcıların sivilceli, şişko, gözlüklü çocuklardır önyargısıyla hafiften alay eden, hafiften de kadınları da bu camiaya (belki abazan ruhla, belki de pozitif ayrımcılıkla) çekmek için bence sadece komik olan bir uygulama. kırk yılın başında (7DX dışında) bir organizasyon yapılıyor, fm camiası diyanet işlerine dönüyor. sakin olun ya. söz orada linux da kurarız (organizasyonda değilim, atıyorum).
http://outline.scene.nl/2005/tickets.htm
Bir scene büyüğümüzün söylediği gibi :
"Scene'i sindirmekle, scene'den sindirmek arasında çok fark var..." 8-D
Bir scene büyüğümüzün söylediği gibi :
"Scene'i sindirmekle, scene'den sindirmek arasında çok fark var..." 8-D
Ben serzenişte bulunduktan sonra acayip yorumlar gelmiş; yanlış anlaşılmalar olmasın diye takrar edeyim:
Scene kültüründe böyle bir durum var ama ben bana göre "pozitif ayrımcılık" olan bu durumdan hoşlanmıyorum. Dünyada da bu durumdan hoşlanmayan insanlar var v.s. ...
Scene kültüründe böyle bir durum var ama ben bana göre "pozitif ayrımcılık" olan bu durumdan hoşlanmıyorum. Dünyada da bu durumdan hoşlanmayan insanlar var v.s. ...
Bir kadın olarak ben de "kadınlar ücretsiz girebilir" cümlesinden hoşlanmadım kaldı ki; ücret dedikleri de "öğrenciye" 5 milyon (eski) lira. Şimdi ya hem kadın hem öğrenciysen üstüne 5 milyon mu verecekler diye aptal bir espri yapmayayım da şunu sorayım; "gay"lere kaç para?
Oldukça doğaldır ki "üçüncü tür"den scener sayısı bayan scener'lardan daha azdır. Söz konusu olan avrupa ise tam tersi de mümkün... En azından ülkemizde daha azdır eminim; eh, o zaman onlara da bedava olması lazım gelir bu felsefe doğrultusunda... 8-D Madem maksat scener'ların cinsel açıdan dağılımı... Eyvah, eyvah konu daha da garip bir noktaya gidiyor...
Söylemek istediğim konuyu garip noktalara sürüklemek değil sadece cinsiyet ayrımcılığının böyle bilinçli bilinçsiz davranışlara alet edilmesine karşı olduğumdur.Yani "anasını, bacısını" getirmek isteyen scener'lar olur da "babasını ,abisini" getirmek isteyenler olamaz mı? O zaman scener'ların bir yakını davetlimizdir diye "uygun" bir tarzla bu yakınlar çağrılabilirdi.
Ha bu arada hermafroditleri de unutmamalı.
Anlıyorum söylemek istediğinizi, benim de temel olarak karşı oluşumun sebebi bu.
Benim muzipliğim üstümde, konun abukluğuna binayen... Tabi Hermafroditler ücretsiz girebilir şeklinde özel olarak belirtilse (misal kadınlar konusundaki rahatlık bu konuda da sergilense - hoş kadınlar konusunda rahat davranmak hep daha kolaydır, evrilmiş içgüdüler yüzünden) içeride neler olur pek kestiremiyorum açıkçası...
Benim muzipliğim üstümde, konun abukluğuna binayen... Tabi Hermafroditler ücretsiz girebilir şeklinde özel olarak belirtilse (misal kadınlar konusundaki rahatlık bu konuda da sergilense - hoş kadınlar konusunda rahat davranmak hep daha kolaydır, evrilmiş içgüdüler yüzünden) içeride neler olur pek kestiremiyorum açıkçası...
Darkhunter ve Feran:
Yazdıklarınızdan scene kavramına çok uzak olmadığınızı anlıyorum. Bize yapılan bazı saldırılardaki kadar sert düşünmediğiniz izlenimini de edindim.
Bir partiyi organize ederken pekçok kural ile ilgili kararlar alıyoruz. Bu kararların bazılarını alırken Türkiye şartlarına uygunluğu veya adaptasyonu üzerinde çok derinlemesine düşünürken, bir kısmı da yıllardır scene'de yapılagelen ve gelenekselleşmiş bazı kararları aynen uygulamak şeklinde oluyor. yarışmaların mümkü olduğunca az kategorıde yapılması, değişik platformların aynı kategoride yarışabilmesi ve öğrencilerin yarı fiyata girebilmesi birinci gruba giren örnekler. Yarışmaların Cumartesi gecesi yapılması, grafik yarışmalarında çalışma adımlarının istenmesi ve bayanların bedava girebilmesi de ikinci gruba giriyor.
Açıkladığınız perspektiften baktığımda aslında bayanlar için farkında olmadan pozitif ayrımcılık yapmış olduğumuzu ben de farkediyorum. Fakat dikkatimi çeken bir konu asıl öğrencilere yaptığımız pozitif ayrımcılığa kimsenin değinmemesi :)
Her ikinizi de partide görmeyi dilerim. Saygılar
Yazdıklarınızdan scene kavramına çok uzak olmadığınızı anlıyorum. Bize yapılan bazı saldırılardaki kadar sert düşünmediğiniz izlenimini de edindim.
Bir partiyi organize ederken pekçok kural ile ilgili kararlar alıyoruz. Bu kararların bazılarını alırken Türkiye şartlarına uygunluğu veya adaptasyonu üzerinde çok derinlemesine düşünürken, bir kısmı da yıllardır scene'de yapılagelen ve gelenekselleşmiş bazı kararları aynen uygulamak şeklinde oluyor. yarışmaların mümkü olduğunca az kategorıde yapılması, değişik platformların aynı kategoride yarışabilmesi ve öğrencilerin yarı fiyata girebilmesi birinci gruba giren örnekler. Yarışmaların Cumartesi gecesi yapılması, grafik yarışmalarında çalışma adımlarının istenmesi ve bayanların bedava girebilmesi de ikinci gruba giriyor.
Açıkladığınız perspektiften baktığımda aslında bayanlar için farkında olmadan pozitif ayrımcılık yapmış olduğumuzu ben de farkediyorum. Fakat dikkatimi çeken bir konu asıl öğrencilere yaptığımız pozitif ayrımcılığa kimsenin değinmemesi :)
Her ikinizi de partide görmeyi dilerim. Saygılar
Açıkçası, bu kadar abuk subuk yorumlar geleceğini bilseydim arkadan, sadece brainstorm olsun diye yazdığım ilk yorumu hiç yazmaz yada sadece güzel dilekler iletmekle yetinirdim. Konunun bu kadar saçma yerlere uzanmasından en az sizin kadar rahatsız olduğumu bilmenizi isterim...
Kısaca pozitif ayrımcılığa değinmek gerekirse; bahsettiğiniz gibi öğrencilere yapılan ile bayanlara yapılan arasındaki özne farkı malum, ben bayanlara yapılanın cinsel kimlikle bağlantılanabilir olmasından rahatsızım (siz böyle yapıyorsunuz da demiyorum, genel bir rahatsızlıktır bu bendeki). Yanlış anlaşılma olmasın, hiç öyle mütevazi, tutucu, gerici v.s. biri değilim (en azından öyle biri olmadığımı ümit ediyorum).
Dünya'nın çeşitli yerlerinde yapılan partylerde de kısmen bu durumdan rahatsız insanların, özellikle "bayanlara da giriş ücretlidir" diye ilan ettiklerini gördüm/duydum... Bundan biraz dem vurmaya çalıştım ama pek de iç açıcı bir durum olmadı...
Herneyse, umarım bu durum güzel şeylere vesile olabilir bir şekilde... Kolaylıklar dilerim.
Kısaca pozitif ayrımcılığa değinmek gerekirse; bahsettiğiniz gibi öğrencilere yapılan ile bayanlara yapılan arasındaki özne farkı malum, ben bayanlara yapılanın cinsel kimlikle bağlantılanabilir olmasından rahatsızım (siz böyle yapıyorsunuz da demiyorum, genel bir rahatsızlıktır bu bendeki). Yanlış anlaşılma olmasın, hiç öyle mütevazi, tutucu, gerici v.s. biri değilim (en azından öyle biri olmadığımı ümit ediyorum).
Dünya'nın çeşitli yerlerinde yapılan partylerde de kısmen bu durumdan rahatsız insanların, özellikle "bayanlara da giriş ücretlidir" diye ilan ettiklerini gördüm/duydum... Bundan biraz dem vurmaya çalıştım ama pek de iç açıcı bir durum olmadı...
Herneyse, umarım bu durum güzel şeylere vesile olabilir bir şekilde... Kolaylıklar dilerim.
Bir kadın olarak ben de "kadınlar ücretsiz girebilir" cümlesinden hoşlanmadım
O zaman scener'ların bir yakını davetlimizdir diye "uygun" bir tarzla bu yakınlar çağrılabilirdi.
anlatmak istediğim sadece bunlardı.. lafı dünyadan ahirete, scenerdan muhafazakara çektiler, kolay gelsin coderlarıma oscu, linuxculara, scenerlara..
saygılar..
----------------------------
ragnor,mentat :
bu siteye "eve gitsemde bilgisayarla uğraşsam" diyorum diye girmiyorum. öyle diyip girseydi herkes haliniz yamandı. siteye giriyosam belki insan gibi diyalog kurabilen bi iki insanla muhabbetim olur diye giriyorum.
ya da bu naif, bence komik/ironik detayı bunca ahlakçı, muhafazakar, abaza, cinsiyetçi şekillerde tartışmayı beceren bir başka topluma örnek veriniz lütfen.
sende yazdıklarımdan muhafazakar, abaza, cinsiyetçi olduğumu anladıysan yazık sana, aksini anlatmaya çalışırken bunları anlayabildiysen.
O zaman scener'ların bir yakını davetlimizdir diye "uygun" bir tarzla bu yakınlar çağrılabilirdi.
anlatmak istediğim sadece bunlardı.. lafı dünyadan ahirete, scenerdan muhafazakara çektiler, kolay gelsin coderlarıma oscu, linuxculara, scenerlara..
saygılar..
----------------------------
ragnor,mentat :
bu siteye "eve gitsemde bilgisayarla uğraşsam" diyorum diye girmiyorum. öyle diyip girseydi herkes haliniz yamandı. siteye giriyosam belki insan gibi diyalog kurabilen bi iki insanla muhabbetim olur diye giriyorum.
ya da bu naif, bence komik/ironik detayı bunca ahlakçı, muhafazakar, abaza, cinsiyetçi şekillerde tartışmayı beceren bir başka topluma örnek veriniz lütfen.
sende yazdıklarımdan muhafazakar, abaza, cinsiyetçi olduğumu anladıysan yazık sana, aksini anlatmaya çalışırken bunları anlayabildiysen.
Buraya kadar yazılanları sanırım 2-3 kez baştan okudum. Açıkcası sinirim hala tam yatışmadı ama elimden geldiğince sakin olacağım.
Bir bakalım konumuz nedir? Bir demo partisi. Nerede yapılıyor? Ülkemizde. Bu kötü birşey mi? Sanmam.
FM'in başlığında yazan cümleye, slogana takılıyor gözüm. "Eve gitsemde bilgisayarla uğraşsam diyenlerin sitesi...". Sitenin kitlesini tanıtan, nasıl bir kitle olduğunu açıklayan bir cümle.
Düşünüyorum. Olay nedir? Ülkemde bir demo partisi yapılıyor. Bu partide de yurtdışındaki büyük partilerden aşağı kalmamak için cidden büyük emekler sarfediliyor ve ufak, küçük eğlencelik bir detayıda ekliyorlar, biraz muziplik birazda mantıklı olduğu için. Neden mi mantıklı? Ne yazık ki partiye gelen bayanların çoğu partiye giden erkeklerin kızarkadaşı oluyor. Veya bir tanıdıkları. Bu durumda bu arkadaşlara daha fazla yük bindirmektense bu tarz bir yöntem seçilmiş. Hem bu sayede konuyu merak edipte girişte para vermek istemediği için demoscene ile tanışma fırsatı elde edememiş bayan olmasın isteniyor. Ha, bazı partilerde bayanlardanda ücret alınıyor. Bazılarında alınmıyor. Bazı partilerde kimseden ücret alınmıyor. Yani tamamen organizatörlerin tercihine bakan bir konu ve ortada herhangi bir kötü niyet, bir durumu suistimal yokken, burada, hani eve gitsemde bilgisayarla uğraşsam diyenlerin sitesinde konu hakkında tek duyabildiğim niye bayanlara giriş ücretsiz olduğu.
Ne mi olmalıydı? Kesinlikle başka birşey. Sorarım size demoscene nedir? Demoscene bir ülkeye ne sağlar?
Söyleyeyim. Demoscene'deki insanlar bilgisayar ile üretim yapan insanlardır, ister kod, ister grafik, ister müzik. Demoscene işte bu konulardaki insanların yetişmesini, uzmanlaşmasını, ve sosyalleşmesini sağlar. Başka demoscene bu konularda o ülkenin kültürünü arttırır. Ve Eve gidipte bilgisayarla uğraşmak istediğini iddia edenlerin sitesinde bütün bunlar görmezden geliniyorda olay sadece niye bayanlardan para alınmıyor oluyor?
Bir başkasıda kalkmış olayı aşağılık buluyor. Asıl aşağılık olan kendi yaptığı. Özelliklede kendisine verilen cevaba cevaben ettiği lafları yemesi...
İşin aslı şu ki FM' ben hep bir kıraathane olarak görmüştüm. Bilgisayarla gerçekten uğraşanların takıldığı bir kıraathane olarak. Ama şimdi anlıyorum ki FM şu anda herkes olmasa da bir sürü linuxçu, açık kaynak kodçu (özgür yazılım diye birşeyi hatırlayan, ne olduğunu bilenler ve anlayanlar gittikçe azaldı) özentilerinin doluştuğu bir kahvehane. Tek dertleride akşama kadar laklak edip sonrada kendilerini birşey sanmak.
7D5 partininde haberi verilmişti. Ben pek hatırlamıyorum buradan katılan. Hem merak etmeyin o partidede iki kameraman kız dışında 1-2 eş yada sevgili dışında bayanda gözükmedi. Yani bu bayanlar için ücretsiz meselesi inanılmayacak kadar küçük bir mesela. Dert bile değil. Gelen bayan yokken isterse 10 milyar olsun giriş yada üste para versinler ne yazar?
Bu arada aklıma gelmişken belki vardır orada bir iki konuyla ilgili kişi, bu haberde onlara. GO64.de 'de partiye katılacakmış. Ve getirecekleri malzemeler konusunda satın almak istedikleriniz varsa ön siparişleri almaya başlamış durumda organizatörler. Retro'culara duyurulur.
Ve son olarak, bakın adamlar emek sarf ediyor. Uğraşıyor didiniyor. Tabii bayanlara nasıl beleş olur. Boşverin gelmeyin siz.
Bitirmeden genel bir değerlendirme yapayım. Bu kadar uzun yazınca yapma zorunluluğu duydum.
Sözlerim sert olabilir. Bazılarınız alınabilir. Çokta derdimdi! Bir çoğunuz umursamayabilir. Hatta belkide hepiniz. Yine çok derdimdi! Durum açıkca tavşan dağa küsmüş dağın umrunda olmamış (haberi olmamıştır ama ben burada biraz daha uysun diye değiştirdim, bir sivrizeka çıkmasın diye de yazıyorum bunuda) durumudur. Tavşan olarak umursanmasamda ben doğru olanı yapıyorum, ben onurlu olanı yapıyorum. Dağ olarak sizden beklentilerim vardı, ama siz açıkcası hiçbirini karşılayamadınız. Belkide ben sizi gözümde büyüttüm, dağ değilde tepeydiniz.
Bu kadar...
Bir bakalım konumuz nedir? Bir demo partisi. Nerede yapılıyor? Ülkemizde. Bu kötü birşey mi? Sanmam.
FM'in başlığında yazan cümleye, slogana takılıyor gözüm. "Eve gitsemde bilgisayarla uğraşsam diyenlerin sitesi...". Sitenin kitlesini tanıtan, nasıl bir kitle olduğunu açıklayan bir cümle.
Düşünüyorum. Olay nedir? Ülkemde bir demo partisi yapılıyor. Bu partide de yurtdışındaki büyük partilerden aşağı kalmamak için cidden büyük emekler sarfediliyor ve ufak, küçük eğlencelik bir detayıda ekliyorlar, biraz muziplik birazda mantıklı olduğu için. Neden mi mantıklı? Ne yazık ki partiye gelen bayanların çoğu partiye giden erkeklerin kızarkadaşı oluyor. Veya bir tanıdıkları. Bu durumda bu arkadaşlara daha fazla yük bindirmektense bu tarz bir yöntem seçilmiş. Hem bu sayede konuyu merak edipte girişte para vermek istemediği için demoscene ile tanışma fırsatı elde edememiş bayan olmasın isteniyor. Ha, bazı partilerde bayanlardanda ücret alınıyor. Bazılarında alınmıyor. Bazı partilerde kimseden ücret alınmıyor. Yani tamamen organizatörlerin tercihine bakan bir konu ve ortada herhangi bir kötü niyet, bir durumu suistimal yokken, burada, hani eve gitsemde bilgisayarla uğraşsam diyenlerin sitesinde konu hakkında tek duyabildiğim niye bayanlara giriş ücretsiz olduğu.
Ne mi olmalıydı? Kesinlikle başka birşey. Sorarım size demoscene nedir? Demoscene bir ülkeye ne sağlar?
Söyleyeyim. Demoscene'deki insanlar bilgisayar ile üretim yapan insanlardır, ister kod, ister grafik, ister müzik. Demoscene işte bu konulardaki insanların yetişmesini, uzmanlaşmasını, ve sosyalleşmesini sağlar. Başka demoscene bu konularda o ülkenin kültürünü arttırır. Ve Eve gidipte bilgisayarla uğraşmak istediğini iddia edenlerin sitesinde bütün bunlar görmezden geliniyorda olay sadece niye bayanlardan para alınmıyor oluyor?
Bir başkasıda kalkmış olayı aşağılık buluyor. Asıl aşağılık olan kendi yaptığı. Özelliklede kendisine verilen cevaba cevaben ettiği lafları yemesi...
İşin aslı şu ki FM' ben hep bir kıraathane olarak görmüştüm. Bilgisayarla gerçekten uğraşanların takıldığı bir kıraathane olarak. Ama şimdi anlıyorum ki FM şu anda herkes olmasa da bir sürü linuxçu, açık kaynak kodçu (özgür yazılım diye birşeyi hatırlayan, ne olduğunu bilenler ve anlayanlar gittikçe azaldı) özentilerinin doluştuğu bir kahvehane. Tek dertleride akşama kadar laklak edip sonrada kendilerini birşey sanmak.
7D5 partininde haberi verilmişti. Ben pek hatırlamıyorum buradan katılan. Hem merak etmeyin o partidede iki kameraman kız dışında 1-2 eş yada sevgili dışında bayanda gözükmedi. Yani bu bayanlar için ücretsiz meselesi inanılmayacak kadar küçük bir mesela. Dert bile değil. Gelen bayan yokken isterse 10 milyar olsun giriş yada üste para versinler ne yazar?
Bu arada aklıma gelmişken belki vardır orada bir iki konuyla ilgili kişi, bu haberde onlara. GO64.de 'de partiye katılacakmış. Ve getirecekleri malzemeler konusunda satın almak istedikleriniz varsa ön siparişleri almaya başlamış durumda organizatörler. Retro'culara duyurulur.
Ve son olarak, bakın adamlar emek sarf ediyor. Uğraşıyor didiniyor. Tabii bayanlara nasıl beleş olur. Boşverin gelmeyin siz.
Bitirmeden genel bir değerlendirme yapayım. Bu kadar uzun yazınca yapma zorunluluğu duydum.
Sözlerim sert olabilir. Bazılarınız alınabilir. Çokta derdimdi! Bir çoğunuz umursamayabilir. Hatta belkide hepiniz. Yine çok derdimdi! Durum açıkca tavşan dağa küsmüş dağın umrunda olmamış (haberi olmamıştır ama ben burada biraz daha uysun diye değiştirdim, bir sivrizeka çıkmasın diye de yazıyorum bunuda) durumudur. Tavşan olarak umursanmasamda ben doğru olanı yapıyorum, ben onurlu olanı yapıyorum. Dağ olarak sizden beklentilerim vardı, ama siz açıkcası hiçbirini karşılayamadınız. Belkide ben sizi gözümde büyüttüm, dağ değilde tepeydiniz.
Bu kadar...
baba sakin ol,
gel on the fly 'ını yap... oyununun 2.cisini yap...
turbo da orda sana yapar hemen gfx lerini (bir dost) :)
işte seninde gördüün gibi, bazı aklı erkenler, demoscene partiden, neler çıkarıyor ... bu sadece türk insanına özgü bişi.... ne acı... boşuna kürek çekiyoruz...
Sayın retrolog,
Ne iş bu yahu? Sıkışınca Türk insanını aşağılamak, laf söz söyleyemeyince, fikir üretemeyince al sana sanık; Türk insanı. Kimdir Allah aşkına SİZCE bu Türk insanı nedir? Ya da sizin kendi çapınızda aşağılamaya çalıştığınız "aklı erkenler" ki; onlara büyüklerimiz "akl-ı evvel" derler. SÖYLEYİN lütfen siz NE insanısınız ki, "demoscene" denilen "yeraltı faaliyetinden" (!) anlamayan ve neler neler çıkaran Türk insanından kendinizi soyutluyorsunuz?
Aslolan insan olmaktır "Sayın retrolog", insan.
Merak ederim acaba ne kadar insan tanıdınız dünyada kaç tane Fransız, İspanyol ya da Patagonya insanı bildiniz de Türk insanına özgü şeyleri ayırabildiniz? Yapmayın böyle, yazık ki ne yazık...acı ki ne acı... cidden akıntıya kürek!
Bu arada gençlerin emeğine ve çabalarına ve de eğlenmelerine saygı gösteririm ancak bu kadar da büyütülen ve örnekleri verilen 3 d'li filan gibi halogramik gösterilerin çok profesyonelleri bilgisayar ya da otomotif veya başka sektörlerin pr çalışmalarında, sunumlarında hem de çok başarılı hallerde hem de Türk insanı tarafından uygulanan işler. Size de iyi eğlenceler!
Peki ya Türk insanı "Türk insanlığını" yaparsa Sayın retrolog ne yapsın?
Birde karşınızdaki kişinin kim olduğunu bilmeden konuşmak kolay tabi ama bunun dezavantajı bazen feci şekilde kayalara bindirmektir. "Merak ederim acaba ne kadar insan tanıdınız dünyada kaç tane Fransız, İspanyol ya da Patagonya insanı bildiniz de Türk insanına özgü şeyleri ayırabildiniz?" diye sorduğunuz kişi belkide tüm dünya scene'inde Türkiyeyi bir nevi temsil eden biri belkide? O zaman gayet komik duruma düşerdiniz değil mi?
Neyse bunu boşverinde en iyisi siz gelin nightshift'e, tanışın retrolog ile. O anlatsın size tanıdığı Patagonyalıları, gelin ben size demoscene'in bir ülkenin bilgisayarcılarının gelişimindeki önemi üzerindeki fikirlerimi paylaşayım sizinle (valla uzun hikaye ama burdan aldığım gazla belki yazarım bir makalede sonra plazma'da yayınlarım. O ne mi? FM'de eski haberlerin arasında arayın görürsünüz), sonra gelin "büyütülen ve örnekleri verilen 3 d'li filan gibi halogramik gösteriler" ile "çok profesyonelleri bilgisayar ya da otomotif veya başka sektörlerin pr çalışmalarından, sunumlarından" farkını anlatalım, hatta bizzat kendi gözleriniz ile görün.
Bir şey daha yaşınızı bilmiyorum ama sanırım partideki yaş ortalamasının 20-25 olacağını düşünüyorsunuz. Ama orada karşılaşacağınız dinazorlar sizi şaşırtabilir. Evet, herkes iş hayatına atılınca büyüyüp demoscene'i bırakmıyor (lafım kimseye değil, alınmayın üzülürüm :)). Bizim ülkede bu demoscene yaşlı işi bile denebilir.
Dediğim gibi 4-5 mart tarihlerinde ki cumartesi pazar günlerine denk geliyor, gelin bir bakın. Belki gördükleriniz ilginizi çeker. Hem girişte ücretsiz :).
Birde karşınızdaki kişinin kim olduğunu bilmeden konuşmak kolay tabi ama bunun dezavantajı bazen feci şekilde kayalara bindirmektir. "Merak ederim acaba ne kadar insan tanıdınız dünyada kaç tane Fransız, İspanyol ya da Patagonya insanı bildiniz de Türk insanına özgü şeyleri ayırabildiniz?" diye sorduğunuz kişi belkide tüm dünya scene'inde Türkiyeyi bir nevi temsil eden biri belkide? O zaman gayet komik duruma düşerdiniz değil mi?
Neyse bunu boşverinde en iyisi siz gelin nightshift'e, tanışın retrolog ile. O anlatsın size tanıdığı Patagonyalıları, gelin ben size demoscene'in bir ülkenin bilgisayarcılarının gelişimindeki önemi üzerindeki fikirlerimi paylaşayım sizinle (valla uzun hikaye ama burdan aldığım gazla belki yazarım bir makalede sonra plazma'da yayınlarım. O ne mi? FM'de eski haberlerin arasında arayın görürsünüz), sonra gelin "büyütülen ve örnekleri verilen 3 d'li filan gibi halogramik gösteriler" ile "çok profesyonelleri bilgisayar ya da otomotif veya başka sektörlerin pr çalışmalarından, sunumlarından" farkını anlatalım, hatta bizzat kendi gözleriniz ile görün.
Bir şey daha yaşınızı bilmiyorum ama sanırım partideki yaş ortalamasının 20-25 olacağını düşünüyorsunuz. Ama orada karşılaşacağınız dinazorlar sizi şaşırtabilir. Evet, herkes iş hayatına atılınca büyüyüp demoscene'i bırakmıyor (lafım kimseye değil, alınmayın üzülürüm :)). Bizim ülkede bu demoscene yaşlı işi bile denebilir.
Dediğim gibi 4-5 mart tarihlerinde ki cumartesi pazar günlerine denk geliyor, gelin bir bakın. Belki gördükleriniz ilginizi çeker. Hem girişte ücretsiz :).
Sayın Ragnor, gecenin bu saatinde bilgisayar başında çalışıyorum(genellikle böyledir) arada soluklanmak için de fm'e nicedir bakıyorum. Ancak bu konuda yazılmış olanların tümüne birden öylesine öfkelenmiş olmalıyım ki, durduk yerde işi "türk" insanına bağlayan bir görüş bardağı taşırmış olmalı. Sanırım Retrolog bu konudaki serzenişlerimi yanıtlayabilirdi pekala- hele de tüm dünya scene'inde demişsiniz ki; ben bunu burada tüm dünya sahnesinde anlamında da kullanmak isterim- Türkiyeyi (dolayısı ile de aşağıladığı Türk insanını) temsil ediyorsa. Bu da olsa olsa beni mutlu eder, komik duruma düşürmez. Hiç düşürmez çünkü ne dediğimi bilerek ve mesleğim gereği dünyada birçok yeri gezip pek çok kültürü yakından tanımak şansıma güvendiğim için yazdım . Bu yüzden benim komik duruma düşebileceğim sizi hiç endişelendirmesin. Üstelik demoscene'lerin batıdaki veya uzakdoğudaki örneklerini ve bunların öncülerini de görüp bildiğim bu arada grafik sanatlarla (özellikle) ilgili ve bilgili olduğum sizi şaşırtmasın. Demoscene'deki dinozorlara gelince (doğru yazılışına dikkat)- belki de eski dostlarla bile karşılaşabilirim:) Ama bütün bunlar "ah işte şu Türk insanı" denmesini bana hoş gördüremez!
Bundan yıllar yıllar önce, uzak bir galakside "Vakit yoksa fazlamesai var" sözüyle başlayan,
Sundance in "Eve gitsem de bilgisayarla uğraşsam" sloganıyla hayat bulan bir site varmış.
56k bağlantıyı paylaşan birkaç arkadaş sadece beraber olmak, konuşmak, oyun oynamak, okul
projeleri yapmak yeterli gelmediği için hepberaber birşeyler yapmaya başlamışlar.
Yaptıkları bir çok projeden biri de FM olmuş. Birçok insan bu fikrin parçası olmuş, katkıda bulunmuş. Buradan bir çok fikir doğmuş, bir kısmı uygulanmış ama bu insanlar hep şunu bilmişler ki, yardıma ihtiyaçları olduğunda projelerini gerçekleştirmelerine yardım edecek insanlar olmuş.
Aradan yıllar geçmiş, evlenenler olmuş, çocuk sahibi olanlar olmuş ama herzaman unutmadıkları birşey varmış. Verimli olmak. "Eve gitsem de bilgisayarla uğraşsam" lafının evde boş oturacağım zamanda birşeyler üretebilirim anlamına geldiğini unutmamışlar.
Bu yazıyı niye yazdım? Çünkü evde bilgisayar başında oturan her çocuğun oyun oynadığı düşünülen bir zamandan, internette gezip geyik yaptığının düşünüldüğü bir çağa geldik. Sonuç değişmedi, hala eve bilgisayarının başına dönmek dışında başka amacı olmayan asosyal yaratıklar olarak anlaşıldığımız zamanlar çok oluyor.
İnsanlar "Evde bilgisayar başında çok vakit geçirmiyorum" diye övünüyor. Önemli olan "Evde bilgisayar başında boşa zaman geçirmiyorum, birşeyler üretiyorum" diyebilmek. Boşa harcanan zamanın Tv başında, bilgisayar başında veya bir barda olması farketmez. İnsanı asosyal yapan bilgisayar değil, ondan faydalanış şeklidir.
Yaptıkları bir çok projeden biri de FM olmuş. Birçok insan bu fikrin parçası olmuş, katkıda bulunmuş. Buradan bir çok fikir doğmuş, bir kısmı uygulanmış ama bu insanlar hep şunu bilmişler ki, yardıma ihtiyaçları olduğunda projelerini gerçekleştirmelerine yardım edecek insanlar olmuş.
Aradan yıllar geçmiş, evlenenler olmuş, çocuk sahibi olanlar olmuş ama herzaman unutmadıkları birşey varmış. Verimli olmak. "Eve gitsem de bilgisayarla uğraşsam" lafının evde boş oturacağım zamanda birşeyler üretebilirim anlamına geldiğini unutmamışlar.
Bu yazıyı niye yazdım? Çünkü evde bilgisayar başında oturan her çocuğun oyun oynadığı düşünülen bir zamandan, internette gezip geyik yaptığının düşünüldüğü bir çağa geldik. Sonuç değişmedi, hala eve bilgisayarının başına dönmek dışında başka amacı olmayan asosyal yaratıklar olarak anlaşıldığımız zamanlar çok oluyor.
İnsanlar "Evde bilgisayar başında çok vakit geçirmiyorum" diye övünüyor. Önemli olan "Evde bilgisayar başında boşa zaman geçirmiyorum, birşeyler üretiyorum" diyebilmek. Boşa harcanan zamanın Tv başında, bilgisayar başında veya bir barda olması farketmez. İnsanı asosyal yapan bilgisayar değil, ondan faydalanış şeklidir.
Herkese Merhabalar,
Öncelikle kendimi biraz tanıtmam gerekiyor. Ben Nightshift partisinin ana organizatörlerinden biriyim. Aslen cs master'li bir elektronik mühendisiyim. Son beş yıldır aralarında Vestel ve Beko'nun Arge'lerinin de bulunduğu çeşitli büyüklüklerdeki şirketlerde çalışıyorum. Türkiye ve yurtdışındaki çeşitli projelerde yazılım mühendisliği, yazılım mimarlığı ve proje liderliği yaptım. Bunları yazmamın sebebi, kendimi övmek veya üstünlük taslamak değil, ülkemizde yürüyen yazılım projelerinin bir süredir içinde olduğumun anlaşılmasını istemem.
Scene ile ilgilenmeye başlamam 94, 95 zamanlarına rastlar. Fakat asıl aktif oluşum 2003'de yayınladiğim ilk demomdan sonra oldu. Son üç yıl içinde 5 demo çıkardım. 8 diskmag ve 3 papermag' de yazılarım yayınlandı. Halen İsveç'li iki arkadaşımla beraber scene'de şu an en bilinen diskmag'lerden biri olan Nordic Scene Review'in editörlerinden biriyim.
Bugüne kadar yayınladığım demolarda bir "world-first" (hareketli ışık kaynaklı vektör, Mist/Civitas,2004) ve bir "world-record" (320 dot vector 50 fps, Living/Glance, 2005) yapabildim. 2005 yılı içinde en üretken scenerlar sıralamasında dünya 10.suyum. Bugüne kadar katıldığım 5 parti yarışmasında 3 birincilik, bir ikincilik ve bir dördüncülük aldım.
Bunları söylememin sebebi ise yine üstünlük taslamak değil, daha çok scene'in kenarından köşesinden geçen bir kişi değil, şu an demoscene'in en orta yerinde oturan aktif bir scener olduğumun anlaşılmasını istiyor olmam.
Öncelikle kesinlikle ama kesinlikle çok iyi ve tecrübeli bir yazılım mühendisi olduğumu düşünmüyorum tabii ki. Fakat uzun süredir gerek profesyonel hayatımda gerek demoscene hobimde durmaksızın yazılım projeleri yapan ve bitiren bir insanım. Bugüne kadar her yaptığım profesyonel çalışmada sceneden öğrendiklerimden faydalandım. Tıpkı her demoscene çalışmamda profesyonel hayatta ogrendıklerımden faydalandıgım gibi.
Demo coder'lığındaki "sonuna kadar optimizasyon" yaklaşımı ile profesyonel yazılım mühendisliğindeki "yapısallık ve tasarım" disiplininin birbiriyle kol kola girip bir yazılımcıyı çok yükseklere taşıyabileceğine inanıyorum. Ben bu yolun çok başında olmama rağmen, sektörde geçen yıllar içinde, çoğu kez beraber çalıştığım insanlarda demoscene gibi bir hobiye sahip olmaları halinde çok daha iyi yazılımcılar olacaklarını düşündüren bir potansiyel gördüm. Demoscene'in bir ülkedeki yazılım sektörü üstünde ne gibi pozitif etkileri olabileceğine dair yazdığım daha detaylı bir makaleyi plazma dergisinin 1. sayısında bulabilirsiniz.
Buna bağlı olarak ülkemizde bu kadar çok sayıda genç ve yetenekli insan varken demoscene kültürünün Avrupa ülkelerine nazaran bu kadar az yayılmış olması beni hep düşündürdü. Özellikle demo partilerinin hem tanıtımsal gücü hem de scenerlara yaşattığı rekabet heyecanı, daha önce kendi katıldığım yerli ve yabancı partilerde dikkatimi çekti.
Son iki yıldır aklımda böyle bir partiyi organize etmek fikri vardı. Bu partinin duyurulması, demo kavramını çok tanımayan ülkemizde konunun en temellerinden başlayarak anlatılması en temel problem gibi geliyordu bana.
Ayrıca demo partilerinin en temel bileşeni olan yarışmaların, en adil, en kaliteli ve en sorunsuz bir şekilde nasıl uygulanacağı, yarışma programının ve parti ortamının atmosferinin herkes için nasıl güzelleştirilebileceği iki yıldır üzerinde kafa yorduğum en ince ayrıntısına kadar mükemmeliği aradığım konulardı.
Gerek tanıtımda gerek parti ve yarışmalarda elbette bir takım kusurlar olacağını biliyordum. Fakat bunu bilmem herşeyin kusursuz olması için uğraşmaktan beni alıkoymayacaktı. Parti fikrini resmen duyurmamdan sonra bana katılan diğer arkadaşlarım da parti ile ilgili herşeyin tepeden tırnağa kusursuz olması ilkesiyle çalışmaya başladılar.
Bütün bunlar olurken web sitesinde scene ve partiler hakkında verdiğimiz pekçok bilgiye karşılık, partiye bayanların ücretsiz girmesi ile ilgili bu kadar kıyamet kopması beni kelimenin tam anlamıyla şok etti. Şu an hala büyük şaşkınlık içindeyim.
Birileri bana "bu partiyle ilgili alabileceğin en isabetsiz geri beslemeleri hayal et bakalım" dese ve ben kırk yıl düşünsem partinin "aşağılık" bir "kız kaldırma" organizasyonu olduğunun söyleneceği aklıma gelmezdi.
Yine de bu olay bize bir geri besleme oldu. Birkaç gün içinde siteye konulacak olan Sıkça Sorulan Sorular köşesinde bayanların neden bedava girebildiği ve öğrencilerin neden yarı fiyata girebildiği (buna kimse takılmamış) konularına açıklık getireceğim. Halen bize aşağılık gibi ağır bir ithamda bulunanların sitede hali hazırda var olan bilgileri tam okuduklarından emin değilim. Özellikle demoscene ve partilerle ilgili verdiğimiz bütün bilgileri okuyan bir insanın nasıl partide "kız kaldırma" kaygısı olduğu sonucuna varabileceğini inanın anlamıyorum. Dolayısıyla SSS bölümüne yapacağımız eklenti bile bu tip tepkiler almamızı yüzde yüz engellemeyecek (Baş sayfaları okumayan birisi sss sayfasını neden okusun) korkarım.
Henüz bu organizasyon sürecinin çok başlarındayız ve kusursuz bir organizasyona imza atmak için gücümüz dahilindeki herşeyi yapmaya da devam edeceğiz. Umuyorum ki demoscene kavramını insanlara tanıtmak ve bunun sonucunun ülkemizdeki yazılım sektörüne olumlu yansımalar yapacağını düşünmekten başka parti ile ilgili hiçbir hedefimiz olmadığı, organizasyondaki kalite ile ortaya çıkacak.
Herkese saygılar
Öncelikle kendimi biraz tanıtmam gerekiyor. Ben Nightshift partisinin ana organizatörlerinden biriyim. Aslen cs master'li bir elektronik mühendisiyim. Son beş yıldır aralarında Vestel ve Beko'nun Arge'lerinin de bulunduğu çeşitli büyüklüklerdeki şirketlerde çalışıyorum. Türkiye ve yurtdışındaki çeşitli projelerde yazılım mühendisliği, yazılım mimarlığı ve proje liderliği yaptım. Bunları yazmamın sebebi, kendimi övmek veya üstünlük taslamak değil, ülkemizde yürüyen yazılım projelerinin bir süredir içinde olduğumun anlaşılmasını istemem.
Scene ile ilgilenmeye başlamam 94, 95 zamanlarına rastlar. Fakat asıl aktif oluşum 2003'de yayınladiğim ilk demomdan sonra oldu. Son üç yıl içinde 5 demo çıkardım. 8 diskmag ve 3 papermag' de yazılarım yayınlandı. Halen İsveç'li iki arkadaşımla beraber scene'de şu an en bilinen diskmag'lerden biri olan Nordic Scene Review'in editörlerinden biriyim.
Bugüne kadar yayınladığım demolarda bir "world-first" (hareketli ışık kaynaklı vektör, Mist/Civitas,2004) ve bir "world-record" (320 dot vector 50 fps, Living/Glance, 2005) yapabildim. 2005 yılı içinde en üretken scenerlar sıralamasında dünya 10.suyum. Bugüne kadar katıldığım 5 parti yarışmasında 3 birincilik, bir ikincilik ve bir dördüncülük aldım.
Bunları söylememin sebebi ise yine üstünlük taslamak değil, daha çok scene'in kenarından köşesinden geçen bir kişi değil, şu an demoscene'in en orta yerinde oturan aktif bir scener olduğumun anlaşılmasını istiyor olmam.
Öncelikle kesinlikle ama kesinlikle çok iyi ve tecrübeli bir yazılım mühendisi olduğumu düşünmüyorum tabii ki. Fakat uzun süredir gerek profesyonel hayatımda gerek demoscene hobimde durmaksızın yazılım projeleri yapan ve bitiren bir insanım. Bugüne kadar her yaptığım profesyonel çalışmada sceneden öğrendiklerimden faydalandım. Tıpkı her demoscene çalışmamda profesyonel hayatta ogrendıklerımden faydalandıgım gibi.
Demo coder'lığındaki "sonuna kadar optimizasyon" yaklaşımı ile profesyonel yazılım mühendisliğindeki "yapısallık ve tasarım" disiplininin birbiriyle kol kola girip bir yazılımcıyı çok yükseklere taşıyabileceğine inanıyorum. Ben bu yolun çok başında olmama rağmen, sektörde geçen yıllar içinde, çoğu kez beraber çalıştığım insanlarda demoscene gibi bir hobiye sahip olmaları halinde çok daha iyi yazılımcılar olacaklarını düşündüren bir potansiyel gördüm. Demoscene'in bir ülkedeki yazılım sektörü üstünde ne gibi pozitif etkileri olabileceğine dair yazdığım daha detaylı bir makaleyi plazma dergisinin 1. sayısında bulabilirsiniz.
Buna bağlı olarak ülkemizde bu kadar çok sayıda genç ve yetenekli insan varken demoscene kültürünün Avrupa ülkelerine nazaran bu kadar az yayılmış olması beni hep düşündürdü. Özellikle demo partilerinin hem tanıtımsal gücü hem de scenerlara yaşattığı rekabet heyecanı, daha önce kendi katıldığım yerli ve yabancı partilerde dikkatimi çekti.
Son iki yıldır aklımda böyle bir partiyi organize etmek fikri vardı. Bu partinin duyurulması, demo kavramını çok tanımayan ülkemizde konunun en temellerinden başlayarak anlatılması en temel problem gibi geliyordu bana.
Ayrıca demo partilerinin en temel bileşeni olan yarışmaların, en adil, en kaliteli ve en sorunsuz bir şekilde nasıl uygulanacağı, yarışma programının ve parti ortamının atmosferinin herkes için nasıl güzelleştirilebileceği iki yıldır üzerinde kafa yorduğum en ince ayrıntısına kadar mükemmeliği aradığım konulardı.
Gerek tanıtımda gerek parti ve yarışmalarda elbette bir takım kusurlar olacağını biliyordum. Fakat bunu bilmem herşeyin kusursuz olması için uğraşmaktan beni alıkoymayacaktı. Parti fikrini resmen duyurmamdan sonra bana katılan diğer arkadaşlarım da parti ile ilgili herşeyin tepeden tırnağa kusursuz olması ilkesiyle çalışmaya başladılar.
Bütün bunlar olurken web sitesinde scene ve partiler hakkında verdiğimiz pekçok bilgiye karşılık, partiye bayanların ücretsiz girmesi ile ilgili bu kadar kıyamet kopması beni kelimenin tam anlamıyla şok etti. Şu an hala büyük şaşkınlık içindeyim.
Birileri bana "bu partiyle ilgili alabileceğin en isabetsiz geri beslemeleri hayal et bakalım" dese ve ben kırk yıl düşünsem partinin "aşağılık" bir "kız kaldırma" organizasyonu olduğunun söyleneceği aklıma gelmezdi.
Yine de bu olay bize bir geri besleme oldu. Birkaç gün içinde siteye konulacak olan Sıkça Sorulan Sorular köşesinde bayanların neden bedava girebildiği ve öğrencilerin neden yarı fiyata girebildiği (buna kimse takılmamış) konularına açıklık getireceğim. Halen bize aşağılık gibi ağır bir ithamda bulunanların sitede hali hazırda var olan bilgileri tam okuduklarından emin değilim. Özellikle demoscene ve partilerle ilgili verdiğimiz bütün bilgileri okuyan bir insanın nasıl partide "kız kaldırma" kaygısı olduğu sonucuna varabileceğini inanın anlamıyorum. Dolayısıyla SSS bölümüne yapacağımız eklenti bile bu tip tepkiler almamızı yüzde yüz engellemeyecek (Baş sayfaları okumayan birisi sss sayfasını neden okusun) korkarım.
Henüz bu organizasyon sürecinin çok başlarındayız ve kusursuz bir organizasyona imza atmak için gücümüz dahilindeki herşeyi yapmaya da devam edeceğiz. Umuyorum ki demoscene kavramını insanlara tanıtmak ve bunun sonucunun ülkemizdeki yazılım sektörüne olumlu yansımalar yapacağını düşünmekten başka parti ile ilgili hiçbir hedefimiz olmadığı, organizasyondaki kalite ile ortaya çıkacak.
Herkese saygılar
Arkadaşlar yazıları okudum, onlar hakkında bir yorum yapmayacağım fakat şu beni sinir etti. Siz hala daha "demoscene" e ve içindeki binlerce yabancı terime Türkçe karşılık bulamadığınız sürece, sizlerin dediği gibi bu Türkiye'ye faydalı olmaz. Eğer Türkiye'nin adını duyurmak istiyorsanız Türklüğü öne çıkarmalısınız onun için de Türkçe'yi öne çıkarmalısınız.
Ayrıca bir arkadaş aldığı ödüllerden bahsetmiş. Merak ettim aldığı ödüllerin kaçının yanında Türk bayrağı bulunmakta veya kaçında Türk olduğu belirtilmiş. Bunu cidden merak ettiğimden soruyorum. Cevaplarsanız sevinirim.
2-3 lafı da FM ortamına yormak çok salakça. FM hakkında konuşulurken biraz daha dikkat edilmeli. Buradaki insanlar benim sorduğum sorulara cevap veriyorlar. Amaç ise yardımcı olmak ve insanları yetiştirmek. O yüzden FM ye laf ettirmem.
Kolay gelsin.
Ayrıca bir arkadaş aldığı ödüllerden bahsetmiş. Merak ettim aldığı ödüllerin kaçının yanında Türk bayrağı bulunmakta veya kaçında Türk olduğu belirtilmiş. Bunu cidden merak ettiğimden soruyorum. Cevaplarsanız sevinirim.
2-3 lafı da FM ortamına yormak çok salakça. FM hakkında konuşulurken biraz daha dikkat edilmeli. Buradaki insanlar benim sorduğum sorulara cevap veriyorlar. Amaç ise yardımcı olmak ve insanları yetiştirmek. O yüzden FM ye laf ettirmem.
Kolay gelsin.
Ben şahsen Türkçe konusundaki hassasiyetinize katılıyorum. Bunu gerek parti sitesinde, gerekse burada yazdığım mesajlarda görebiliyor olmalısınız.
Ne yazık ki, herhangi bir konudaki terimlerin Türkçe'leşmesi her zaman kolay olmuyor. Bu yalnızca demoscene'de değil bütün teknoloji dallarında böyle. Bu hobinin Türkçe'leşmesini bizler de isteriz. Fakat hobinin bize faydalı olması için Türkçe'leşmesini beklemeye de gerek yok
Partilerde alınan derecelerin yanında Türk bayrağı olması ile ne kastettiğinizi anlamadım. Herhangi bir dalda uluslararası bir yarışmada dereceye girenlere ödüllerin yanında bayrak da mı veriliyor?
Eğer kastınız, o partilerdeki dereceleri alırken, insanların benim Türk olduğumu bilip bilmemeleri ise cevap evet. Nightlord'un Türk olduğunu C64 scene'deki hemen herkes biliyor. Bu soruya cevap oldu mu bilmiyorum.
Ne yazık ki, herhangi bir konudaki terimlerin Türkçe'leşmesi her zaman kolay olmuyor. Bu yalnızca demoscene'de değil bütün teknoloji dallarında böyle. Bu hobinin Türkçe'leşmesini bizler de isteriz. Fakat hobinin bize faydalı olması için Türkçe'leşmesini beklemeye de gerek yok
Partilerde alınan derecelerin yanında Türk bayrağı olması ile ne kastettiğinizi anlamadım. Herhangi bir dalda uluslararası bir yarışmada dereceye girenlere ödüllerin yanında bayrak da mı veriliyor?
Eğer kastınız, o partilerdeki dereceleri alırken, insanların benim Türk olduğumu bilip bilmemeleri ise cevap evet. Nightlord'un Türk olduğunu C64 scene'deki hemen herkes biliyor. Bu soruya cevap oldu mu bilmiyorum.
Diyorum ki partilerdeki adamlar -demoscener lafını kullanmak istemiyorum hatta herhangi bir demoscene lafını kullanmak istemiyorum- sizin Türk olduğunuzu biliyorlar mı ve aldığınız yarışmalarda bunu belirtiyor musunuz yoksa onların arasına mı karıştınız? Neyse boşverin.
Ayrıca bayanlara beleş yerine üniversitelerin bilgisayar mühendisliği bölümlerine bildirip insanların katılmasını isteseydiniz ve onlara kolaylık sağlasaydınız daha mantıklı ve güzel olurdu ve kimse size karı-kız lafı etmezdi. Kararları verirken iyi düşünmek lazım.
Kolay gelsin.
Ayrıca bayanlara beleş yerine üniversitelerin bilgisayar mühendisliği bölümlerine bildirip insanların katılmasını isteseydiniz ve onlara kolaylık sağlasaydınız daha mantıklı ve güzel olurdu ve kimse size karı-kız lafı etmezdi. Kararları verirken iyi düşünmek lazım.
Kolay gelsin.
İlk etapta Ankara, İstanbul ve İzmir'de ardından da Türkiye'de ulaşabildiğimiz tüm üniversitelerdeki, Bigisayar ve Elektronik Mühendislikleri bölümlerine, Bilgisayar, Multimedia ve İnternetle ilgili ögrenci topluluklarına, kısaca konuyla ilgilenebileceğini düşündüğümüz üniversiteli gençlerin bulunabileceği her ortama gönderilmek üzere özel davetiyeler ve 2000 poster hazırladık. Bunları ulştırmamız sanırım iki haftamızı daha alacak. Böyle bir tanıtım yaptığımızı sitemizde duyurmalı mıydık?
Üniversite öğrencilerinin gelmesini zaten çok istiyoruz. Bunun için onlara yarı fiyat uyguluyoruz. Ayrıca parti tarihi özellikle üniversitelerde birinci vizeler başlamadan önceye denk getirilmek için böyle seçildi.
Maalesef buradaki serzenişiniz eksik bilgi üzerinden.
Partilerdeki adamlar Türk olduğumuzu biliyorlar. Bu sorunuzu tekrar yanıtlamış olayım
Bütün bunların yazılmadığı halde bile bize sizin deyiminizle "karı kız" lafı edilmesinin haksızlık olduğunu düşündüğümü de belirtmek isterim.
Son olarak Türkçe ile ilgili... Biz demoscene'i olduğu gibi tanıtmaya çalışıyoruz, olmadığı birşey gibi göstermeye değil. Biz demoscene'in bu haliyle iyi ve faydalı birşey olduğunu düşünüyoruz. Yeter ki insanlar yanlış bilgi edinmesin. Birileri kalkıp "demoscene partilerinde kız kaldırılıyor" gibi yanlış bir bilgi ile ortaya çıktığında bunu düzeltmeye çalışıyoruz. Fakat demoscene'in gerçekten varolan bir özelliği (terimlerin çoğunun yabancı dil olması gibi) sizi bu denli rahatsız ediyor ve demoscene'den hoşlanmamanıza sebep oluyorsa, size "yok illa demoscene'i sevin" diyecek halimiz yok. düşüncenize saygı duyarız. Umarım bu mesajlardaki temel kaygımı anlatabilmişimdir.
Üniversite öğrencilerinin gelmesini zaten çok istiyoruz. Bunun için onlara yarı fiyat uyguluyoruz. Ayrıca parti tarihi özellikle üniversitelerde birinci vizeler başlamadan önceye denk getirilmek için böyle seçildi.
Maalesef buradaki serzenişiniz eksik bilgi üzerinden.
Partilerdeki adamlar Türk olduğumuzu biliyorlar. Bu sorunuzu tekrar yanıtlamış olayım
Bütün bunların yazılmadığı halde bile bize sizin deyiminizle "karı kız" lafı edilmesinin haksızlık olduğunu düşündüğümü de belirtmek isterim.
Son olarak Türkçe ile ilgili... Biz demoscene'i olduğu gibi tanıtmaya çalışıyoruz, olmadığı birşey gibi göstermeye değil. Biz demoscene'in bu haliyle iyi ve faydalı birşey olduğunu düşünüyoruz. Yeter ki insanlar yanlış bilgi edinmesin. Birileri kalkıp "demoscene partilerinde kız kaldırılıyor" gibi yanlış bir bilgi ile ortaya çıktığında bunu düzeltmeye çalışıyoruz. Fakat demoscene'in gerçekten varolan bir özelliği (terimlerin çoğunun yabancı dil olması gibi) sizi bu denli rahatsız ediyor ve demoscene'den hoşlanmamanıza sebep oluyorsa, size "yok illa demoscene'i sevin" diyecek halimiz yok. düşüncenize saygı duyarız. Umarım bu mesajlardaki temel kaygımı anlatabilmişimdir.
Şahsen bilmiyordum üniversitelere dağıtacağınızı bilmeme imkan da yoktu herhalde. Müneccim de değilim ne yazık ki. O zaman saygı duyarım, helal olsun.
Demoscene -en sonunda kullandım şu kelimeyi :)- hakkında hiçbir bilgim yok. Yani sevip sevmeme değil benim sorunum. Doğruyu mantığımla arıyorum ve sorular soruyorum siz de cevaplıyorsunuz. Samimi olduğunuza inanıyorum.
Böyle aktivitelerin çoğalmasını diliyorum. İnşallah bir dahakine Anadoludaki üniversiteleri de umursarsınız -her ne kadar Kayseri'de güzel kızlar olmasa da :) (bu şakaydı ciddiye almayın)-
Son bir rica Türkçemize elimizden geldiğince sahip çıkalım :)
Kolay gelsin.
Demoscene -en sonunda kullandım şu kelimeyi :)- hakkında hiçbir bilgim yok. Yani sevip sevmeme değil benim sorunum. Doğruyu mantığımla arıyorum ve sorular soruyorum siz de cevaplıyorsunuz. Samimi olduğunuza inanıyorum.
Böyle aktivitelerin çoğalmasını diliyorum. İnşallah bir dahakine Anadoludaki üniversiteleri de umursarsınız -her ne kadar Kayseri'de güzel kızlar olmasa da :) (bu şakaydı ciddiye almayın)-
Son bir rica Türkçemize elimizden geldiğince sahip çıkalım :)
Kolay gelsin.
İyi dilekleriniz için çok teşekkür ederim. Gerçekten samimiyiz ve Anadoludaki bütün üniversiteleri de inanın çok ama çok umursuyoruz. Şu an ilk etapta tanıdık arkadaşlarımızın olduğu üniversitelere afişleri gönderiyoruz. Ardından ulaşabildiğimiz her üniversiteye de göndereceğiz. Az sayıda kişi olduğumuz için sırayla yapmak durumunda kaldık.
Umarım partiye gelme şansınız olur ve tanışabiliriz.
saygılar
Umarım partiye gelme şansınız olur ve tanışabiliriz.
saygılar
Bildiğim kadarı ile hiç bir ülkede demoscene ve demoscene'e ait terimler Türkçeleştirilmiyor. Yani Haiti'de de öyle, Fransa'da da ve Türkiye'de de. Ama şimdi sen kalkıp bunu bir bahane olarak kullanmak istersen (öyle yaptığını söylemiyorum tabii) bu saçma olur. Demoscene'de gördüğüm tek birşey var oda üretmek, kod, grafik, müzik. Alanın neyse o konuda birşeyler üretmek. Kimse dil konusuna takmıyor, de facto bir standart var onu kullanıyorlar.
Türklüğü o zaman nasıl öne çıkarırız diye sorarsan, ilk olarak buna gerek yok. Ha tabi bakın benim ülkemde de teknoloji üretiliyor, benim ülkemin programcıları, grafikerleri, müzisyenleride k.c tekmeyelebiliyor (kick a$$ :)) demek ayrı zevk. O noktaya ulaşamadım ben ve yıllar var benim için ama nightlord gibi arkadaşlar bunu başarıyor. Ve nightlord'un dediği gibi bayrak vermiyolar ödül kazanınca :).
Bir diğer konuda FM ortamının bir konuya yaptığı yorumlardan slashdot ortamı sorumlu tutulacak değil ya? Niye takım tutuyorcasına koruma gereği duyuyorsun FM'i? Gerek yok bir kere.
Umarım partiye gelirsin ve tanışırız.
Türklüğü o zaman nasıl öne çıkarırız diye sorarsan, ilk olarak buna gerek yok. Ha tabi bakın benim ülkemde de teknoloji üretiliyor, benim ülkemin programcıları, grafikerleri, müzisyenleride k.c tekmeyelebiliyor (kick a$$ :)) demek ayrı zevk. O noktaya ulaşamadım ben ve yıllar var benim için ama nightlord gibi arkadaşlar bunu başarıyor. Ve nightlord'un dediği gibi bayrak vermiyolar ödül kazanınca :).
Bir diğer konuda FM ortamının bir konuya yaptığı yorumlardan slashdot ortamı sorumlu tutulacak değil ya? Niye takım tutuyorcasına koruma gereği duyuyorsun FM'i? Gerek yok bir kere.
Umarım partiye gelirsin ve tanışırız.
Madem deyimler yerelleştirilmiyor o zaman sizi sürüye uyduğunuz için tebrik ediyorum. Ayrıca sürüye uymayı bir marifet gördüğünüz için daha bir içten tebrik ediyorum.
FM ortamında yapılan yorumlardan yorumu yapan kişi sorumludur, FM değil. Yani FM artık kötüleşti gibi cümleler kurmayın. Ben halen daha buradaki bilgili insanlardan çooook şey öğreniyorum. İleride bir ödül alırsam gelişmemdeki en yardımcı kaynak olarak burayı belirteceğime emin olabilirsiniz.
Ayrıca bir önceki mesaja verdiğim cevapta da dediğim gibi partiye gelmek isterdim. Ve inanın sınıftan 2-3 kişi daha bulabilirdim. Ama hem kötü zamana denk geliyor hem de Kayseri'de okuyorum. Siz öyle bir konuşmuşsunuz ki sanki hepimiz aynı yerdeyiz, bir adım atsak partiye giriyoruz. Bir kere parti denmesi de olayın ciddiyetini azaltıyor. Neyse yine boşverin emeği geçen herkese teşekkürler
Kolay gelsin.
FM ortamında yapılan yorumlardan yorumu yapan kişi sorumludur, FM değil. Yani FM artık kötüleşti gibi cümleler kurmayın. Ben halen daha buradaki bilgili insanlardan çooook şey öğreniyorum. İleride bir ödül alırsam gelişmemdeki en yardımcı kaynak olarak burayı belirteceğime emin olabilirsiniz.
Ayrıca bir önceki mesaja verdiğim cevapta da dediğim gibi partiye gelmek isterdim. Ve inanın sınıftan 2-3 kişi daha bulabilirdim. Ama hem kötü zamana denk geliyor hem de Kayseri'de okuyorum. Siz öyle bir konuşmuşsunuz ki sanki hepimiz aynı yerdeyiz, bir adım atsak partiye giriyoruz. Bir kere parti denmesi de olayın ciddiyetini azaltıyor. Neyse yine boşverin emeği geçen herkese teşekkürler
Kolay gelsin.
konu hakkında en ufak bi fikrin yok yazmışsın da yazmışsın. tehey.. git önce demoscene nedir onu öğren. tebrik ediyormuş, pehh
Konu hakkında bilgim yok ama bu yazamayacağım anlamına gelmez. Genel konuları tartışmak için demoscene nedir bilmeme gerek yok. Zaten ben yorumlara yorum yaptığım için sorun yok. Ezikliğinizi saldırarak belirtmeyin daha bir komik oluyor.
"Konu hakkında bilgim yok ama bu yazamayacağım anlamına gelmez." oldukça yanlış bir düşünce. Nightshift sitesinde olsun, yer yer burada olsun demoscene hakkında bilgiler verilmeye çalışıldı. Bunların en ufak köşesinden ilgi duyup içine girmek isteyen arkadaşlar anlayacak ki bu bir hobi ve teknik bir uğraş. Dolayısıyla kullanılan terimlerin hepsi oturmuş kelimeler. Aynen bir ressamın fırça çeşitlerine verdiği isimler ya da origami ile uğraşan birisinin tekniklere verdiği isimler gibi.
Tek tek terimleri geçtim, maalesef scene kelimesinin bile Türkçe karşılığı bulunmamakta (lütfen sahne demeyin) aynen origami gibi. Hiç birimizin niyeti de bunlara var olmayan Türkçe karşılıklar bulup insanlara dayatmak değil. Eğer terimler Türkçeleşecekse, bu ancak ve ancak kullanımla mümkün olur.
Hukukta bile hala terimlerin Türkçeleri kullanılmazken son derece özelleşmiş ve kapsadığı alanlar belli olan demoscene'den bunu beklemek saçma.
Nightshift için en makul il tabi ki İstanbul. Partinin (ne kadar bazıları sevmese de bu bir parti ve çok eğleneceğimize eminim) burada tanıtılmasının amacı bi şekilde imkanı olanların ve bilgisayarla bir şey üretmekten hoşlananların bu partiye katılımını sağlamaktı. Gelme imkanı olmayanlar da en azından parti web sitesinden veya medyadan partiyi takip edip yayınlanan ürünlere parti sonrası göz atabilirler. Olaya zaten ilgisi olanlarsa... Onlar arasında Van'dan kalkıp gelenler bile var.
Spritus'un bilgi sahibi olmadan yorum yapmışsın derken demek istedikleri tabi bundan daha fazla. Demoscene ile ilgilenip bir süre sonra scene ruhunu kapan insanlar için kelimeler Türkçe'ymiş İtalyanca'ymış hiç bir önemi yok. Bu dünyanın her yerinde böyle. Önemsenen tek bir şey var. O da "üretmek".
Son olarak da scene hakkında daha fazla bilgiye sahip olmak isteyenler için birkaç adres vereyim:
www.demoscene.info
en.wikipedia.org/wiki/Demoscene
Lütfen yazdıklarınıza dikkat edin ve en azından ne hakkında konuştuğunuzdan bilginiz olsun. Umarım yardımcı olmuşumdur.
Tek tek terimleri geçtim, maalesef scene kelimesinin bile Türkçe karşılığı bulunmamakta (lütfen sahne demeyin) aynen origami gibi. Hiç birimizin niyeti de bunlara var olmayan Türkçe karşılıklar bulup insanlara dayatmak değil. Eğer terimler Türkçeleşecekse, bu ancak ve ancak kullanımla mümkün olur.
Hukukta bile hala terimlerin Türkçeleri kullanılmazken son derece özelleşmiş ve kapsadığı alanlar belli olan demoscene'den bunu beklemek saçma.
Nightshift için en makul il tabi ki İstanbul. Partinin (ne kadar bazıları sevmese de bu bir parti ve çok eğleneceğimize eminim) burada tanıtılmasının amacı bi şekilde imkanı olanların ve bilgisayarla bir şey üretmekten hoşlananların bu partiye katılımını sağlamaktı. Gelme imkanı olmayanlar da en azından parti web sitesinden veya medyadan partiyi takip edip yayınlanan ürünlere parti sonrası göz atabilirler. Olaya zaten ilgisi olanlarsa... Onlar arasında Van'dan kalkıp gelenler bile var.
Spritus'un bilgi sahibi olmadan yorum yapmışsın derken demek istedikleri tabi bundan daha fazla. Demoscene ile ilgilenip bir süre sonra scene ruhunu kapan insanlar için kelimeler Türkçe'ymiş İtalyanca'ymış hiç bir önemi yok. Bu dünyanın her yerinde böyle. Önemsenen tek bir şey var. O da "üretmek".
Son olarak da scene hakkında daha fazla bilgiye sahip olmak isteyenler için birkaç adres vereyim:
www.demoscene.info
en.wikipedia.org/wiki/Demoscene
Lütfen yazdıklarınıza dikkat edin ve en azından ne hakkında konuştuğunuzdan bilginiz olsun. Umarım yardımcı olmuşumdur.
"Ayrıca sürüye uymayı bir marifet gördüğünüz için daha bir içten tebrik ediyorum."
bu saldırı değil de nedir güzel kardeşim?
verecek cevap bulamadığında hemen içinde "ezik" kelimesi geçen bi cümle kuruveriyorsun da kendi haline bakmıyorsun.
Arkadaşım sormadığım soruları bir tarafınızdan uydurup neden bana cevap olarak iletiyorsunuz? nightlord ile gayet iyi anlaştım. Amacınız kavga çıkarmaksa başka yere gidin. Madem bu cümlemin üzerinde o kadar durdunuz size açıklama yapayım, mutlu mesut bahtiyar olun.
Oradaki siz gizli öznesi saygı anlamı katıyor. Ama kastettiğim bir kişi o da o mesajı yazan kişi -ragnor sanıyorsam-. Eğer yerelleştirilmemesinin sebebi diğer ülkeler bunu yapmadığı içinse benim de cevabım bu oluyor tabii ki.
Ben de verecek cevap bulamadığınızdan dolayı saldırmanıza eziklik demiştim, kelime anlamında anlaşmışız fakat kimin böyle davrandığı konusunda hemfikir değiliz.
Neyse olayı kapatıyorum -en azından kendi açımdan-. Emeği geçenlerin eline sağlık.
Kolay gelsin.
Oradaki siz gizli öznesi saygı anlamı katıyor. Ama kastettiğim bir kişi o da o mesajı yazan kişi -ragnor sanıyorsam-. Eğer yerelleştirilmemesinin sebebi diğer ülkeler bunu yapmadığı içinse benim de cevabım bu oluyor tabii ki.
Ben de verecek cevap bulamadığınızdan dolayı saldırmanıza eziklik demiştim, kelime anlamında anlaşmışız fakat kimin böyle davrandığı konusunda hemfikir değiliz.
Neyse olayı kapatıyorum -en azından kendi açımdan-. Emeği geçenlerin eline sağlık.
Kolay gelsin.
Benden son bir soru.
Acaba bu sitede bu haberi okuyupta partiye gelmeye karar vermiş, gelecek olan kaç kişi var?
Sadece merak ettim. Yani bu haber, altındaki yorumlarla birlikte durum pek iç açıcı gözükmese de bu siteden kaç kişi gitmeyi planlıyor? Sadece gitmek isteyenler bir mesaj atarsa sevinirim.
Acaba bu sitede bu haberi okuyupta partiye gelmeye karar vermiş, gelecek olan kaç kişi var?
Sadece merak ettim. Yani bu haber, altındaki yorumlarla birlikte durum pek iç açıcı gözükmese de bu siteden kaç kişi gitmeyi planlıyor? Sadece gitmek isteyenler bir mesaj atarsa sevinirim.
her ne kadar olaya birşeyler katamayacak kadar uzak olsamda imkan buluduğum taktirde gelmeyi istiyorum.
Herkeze Merhaba.. Aslında bu haberi bir arkadaşımdan duydum. Ve bende Eski Bira Amiga 500 Fanatiğiyim..
Ben ve Arkadaşım Kısmet olursa mutlaka geleceğiz.
Program saat 03.00 gibi bitiyor .yatmak için ortam varmı? tulum falan ayarlıyabiliriz. Sizleri canı gönülden tebrik ediyorum.
Bazı Arkadaşlarımız kız arkadaşlarının Yoğun duygusal baskısı yüzünden gelmek istemeyebilir.. Ama Bayanlara ücretsiz olması bence çok ince fikir.. Tebrikler...
Erdoğan Bilgici
Linux34.com
Amiga34.com da olabilirdi Aslında... :)
Merhaba
Evet parti mekanında kalabileceğiniz yer var (uyku tulumu ve mat ile). Zaten pek çok insan orada kalacak. Biz de organizatörler olarak orada kalıyor ve kalmanızı öneriyoruz.
Daha detayli bilgi için sitedeki sss bölümüne bakın.
Evet parti mekanında kalabileceğiniz yer var (uyku tulumu ve mat ile). Zaten pek çok insan orada kalacak. Biz de organizatörler olarak orada kalıyor ve kalmanızı öneriyoruz.
Daha detayli bilgi için sitedeki sss bölümüne bakın.
Merhaba.
Linux34.com olarak Nasıl yardım edebilirim?
Sitemizde Banner olabilir. üyelere haber verilebilir...
Başka fikirlerde olabilir.
Linux34.com' a fazla güvenmeyin. Ben ilk istediğim CD' ler hemen geldi ama ondan sonrakiler için bol bol e-posta attım zor geldi. 20.06.2006 tarihli cd siparişlerim halen gelmedi ve sanırım gelmezde. İnternette başka güvenilir Linux CD' si veren yerler varmı?
Merhaba millet,
Görünen o ki, konu başlığı olarak saçmasapan tartışmalar diye bir şey açıp, sık sık istifra torbası olarak onu kullanmak gerekecek.
Lütfen, haber ve yorum yazarken şu önerilere dikkat edin; (dediğim gibi sadece öneri, hiçbir yaptırımı yok)
1) Karşınızdakini duymadığınızı, görmediğinizi, kelimelerin yazıldıkları haliyle sadece bilgi verdiğini, tavır hakkında çok az veri değerleri olduğunu unutmayın.
2) Kafayı (kazağı) bir kelimeye takıp sökülene kadar sıyırmayın. Karşınızdakinin kelimeyi sizle aynı anlamda kullanmadığını düşünüyorsanız, kazağı çividen kurtarın. Yok kazağın çiviyi sökebileceğini düşünüyorsanız, buyrun çekiştirmeye devam edin.
3) Tahrike gelmeyin. Sadece karşısındaki tahrik etmek için yorum yazan insanlar var ve olacaktır. Bunu farkettiğiniz anda kesip atın, çünkü bir polemiğin taraflarını ayırd etmek her zaman zordur.
4) Odağı kaçırmayın. Ana konu hakkında söyleyecek bir şeyiniz yoksa, yan konulardan minimum bahsedin.
Dediğim gibi isteyen uyar, isteyen uymaz. Ama FM'i seviyorsanız, ve gereksiz tartışmalar sizin de enerjinizden yiyorsa lütfen uyun.