Bilgisayarı Olup da Kullanamamanın Dayanılmaz Ağırlığı

0
FZ
Dün akşam başımdan geçen bir olayı paylaşmak istiyorum... Makinanın başında güzel güzel işime gücüme bakarken ve bir yandan "hmm, acaba önce ödevimle ilgili olarak Prolog mu çalışsam yoksa keyifli bir şekilde Common Lisp mi çalışsam" diye düşünürken ve Emacs'i her ikisi için de ayarlamış, dosyaları filan açmışken telefonum acı acı çaldı. Arayan, İTÜ Matematik Müh. bölümünden bir dostumdu. Kendisi birkaç yıldır bir lisede matematik öğretmenliği yapıyordu. Müsait olup olmadığımı, bana gelip bilgisayarımı kullanması gerektiğini söyledi. Hay hay, tabii ki dedim ve şöyle düşündüm: Bu dostumun evinde iki bilgisayar var, gemi mühendisi eşinin kullandığı güçlü bir bilgisayar ve kendisinin kullandığı yine yeni alınmış sağlam bir alet, herhalde ikisinde de ciddi bir sorun oldu ki bana gelmesi gerekti. Biraz sonra okuyacağınız gibi durum biraz daha çetrefilli imiş...
Neyse, 1 saat sonra dostum geldi, buyur ettim, işinin acil olduğunu söyledi, ben de tamam dedim, bir dakika müsaade etmesini, bilgisayarda çok az bir işim kaldığını belirttim. Ben uğraşırken o da arkamdaki koltuklardan birine oturdu, sehpadaki dergileri, kitapları falan karıştırdı vakit geçirmek için. Bir ara arkamdan şu soru geldi: "Ya Emre, senin bilgisayara da zırt pırt virüs bulaşıyor mu?". Şaşırmıştım, "yoo, yani zaten Debian GNU/Linux üzerinde çalışıyor makina, birkaç aydır evde MS Windows kullanmadım, gereksiz hiçbir program, servis falan da çalışmadığı için...".

Daha detaylı konuşmaya pek fırsat ve vakit olmadığı için arkadaşımı makinaya buyur ettim, oturdu yazmaya başladı. Biraz sonra eşi de geldi, oturduk onunla konuşmaya başladık. Yahu dedim ne oldu böyle, hem senin bilgisayarın hem de eşinin bilgisayarı dururken... Ne iş? Adam sanki yarası deşilmiş gibi açtı ağzını yumdu gözünü:

- Abicim sorma yaa! Eşimin bilgisayarı bir türlü açılmıyor, neden anlamadık, Windows XP yüklü, birkaç aydır güzel güzel çalışıyordu ama dünden beri açılmıyor. Hayır yani öyle fiziksel bir durum olmadı, elektrik kesintisi filan, ya da işte öyle zırt pırt program kurma durumlarımız da olmadı. Açılmadı, hasta etti bizi, çıkamadık işin içinden.

- E peki ya senin PC?

- Benimki de sorunlu, Win2000 yüklü alette virüs var dedi gelip bakan bir arkadaş. Internet Explorer falan sapıttı. O sapıtınca başka şeyler de sapıttı. Şu anda kullanılmaz durumda! O yüzden sana gelmek zorunda kaldık. Evdeki iki bilgisayarı da kullanamıyoruz.

Durumun ne olduğu ve işin rengi anlaşılmıştı. Matematik öğretmeni dostum yoğun bir şekilde çalışırken biz de salonda oturmuş eşi ile konuşmaya devam ediyorduk. Ben de daha önceki muhabbetlerimize referansta bulunarak problemin donanım problemi değil, yazılım problemi olduğunu ve aslında bu durumu önleyebileceklerini falan anlatıyor, Linux'tan, firefox'tan vs. dem vuruyordum. Oradan başka, teknik olmayan konulara da geçtik, ve saire derken geceyarısı oldu ve nihayet benim makine ile yapılan iş bitti.

Yorgun argın sandalyeden kalkan arkadaşım yanımıza geldi, her ikisi de bana baktılar ve biraz bezgin bir ruh hali ile şöyle dediler:

- Yahu, biz kısa süre içinde ADSL de almayı düşünüyoruz, sen de bir ara bize bir uğrasan, şu Linux'u bize bir kursan, şu sendeki görüntüden daha kolay kullanılır arayüzler olduğunu da söylemiştin (benim fluxbox'ı kast ediyorlardı), yani bizim halledebileceğimizi iddia etmiştin, eğer gerçekten kolayca kullanabiliyorsak, daha güvenli falansa o zaman bir şans verelim, belki bu dertlerimizden kurtuluruz...

Kabul ettim ve en kısa sürede, müsait bir zamanımda onlara gayet kolay kullanabilecekleri (GNOME arayüzlü Debian) bir Linux sistemi kuracağıma ve nasıl kolayca kullanılabileceğini birkaç saatlik bir eğitimle anlatacağıma dair söz verdim. Ayrıca WINE altında AutoCAD 2004 çalıştırılabiliyor mu, buna da bakacaktım çünkü eğer bu da olursa Windows'a dönmek için hemen hiçbir sebepleri kalmayacaktı (ve eğer OpenOffice matematik editörü ile yazılan ve MS WORD formatına çevrilen belgeler MS WORD tarafından açılabiliyorsa).

Arkadaşlarım, bilgisayarı bir araç olarak kullanmak işlerini görmek istiyorlardı ve evlerindeki iki bilgisayar MS Windows'un yol açtığı problemler yüzünden işlevini bir süreliğine yitirmiş onlar da zor durumda kalmışlardı.

Evet, şimdi değerli, bilgili, son 10 yıldır MS Windows kullanan insanlar, "kardeşim bir antivirüs kursalarmış, IE ile abuk sabuk siteleri ziyaret etmeselermiş, firewall kursalarmış..." diyebilirler. Bunlar, evet yapılabilir, yapılmalıdır belki falan ama yani daha basit, temel ve güvenli, kabul edilmiş, kendini ispatlamış, son kullanıcıya da gayet güzel hitap eden bir GNU/Linux çözümü varken neden bunu kullanıp insanlara yardımcı olmayalım?

Görüşler

0
librid
GNOME arayüzlü Debian kurulacaksa (doğru bir seçim) kesinlikle Ubuntu Linux kurulmalı.
Eşe dosta ebeveynlere kurmaya en uygun dağıtım bence.
0
conan
Tavsiyem knoppix ile on tanitim yapman ;)

Bence gnome yerine KDE daha iyi bi secim. Deneyimlerime gore Windows -> Linux transferi en kolay KDE ile saglaniyor. Ama yine de secim senin ;)

Eger windows benzeri bir linux kurmak istiyorlarsa Fedora, yok onemli degil sifirdan ogrenecegim diyorlarsa debian derim :)
0
librid
Ubuntu'nun da live cd'si var, ayrıca Ubuntu Debian zaten .
Benim deneyimlerime göre GNOME 2.8 (Ubuntu ile gelen) gayet pozitif bir izlenim veriyor KDE'nin aşırı ayrıntılı arabirimine göre.
0
ttk
Merhaba

Bence de KDE uygun seçim. Bir windows kullanıcısına tanıdık ve kullanımı kolay gelecektir, son sürümleri ise eskileri gibi zonk diye problem çıkarmıyor artık gördüğüm kadarı ile.

Fedora'dan da dağıtım olarak sakınmanızda fayda var, bir kaç makinaya kurdum sıkıntı çıkardı (Core 2.)
Doruk Fişek'in, Anet gruplarında Fedora'yı tavsiye etmediğini, "sürekli test kullanıcısı olursunuz" şeklinde ilgilenenleri uyardığını görüp sebebini merak etmiştim, öğrendim sebebini gördüğünüz gibi. Hemen her kernel yenilemede (sitesinden yapıyoruz bu işi) bir saçmalık ortaya çıkma ihtimali an meselesi olabiliyor.

Mandrake kullanmıştım bayağı az problemli idi, Laptop'a Fedora uyduğu için tercih ettim (USB depolama araçları irq'dan dolayı galiba, bağlantıyı rasgele koparıyordu Mandrake'de, Knoppix ile denedim onda da aynısı olmuştu.) Şu anda laptop'da problemsiz çalışıyor ama masaüstü makinasında bayağı sıkıntı çıkardı, yine de denenebilir.

Diğer dağıtımları tecrübe etmedim ama Mandrake tavsiye edebilirim, ayarlamalar için kendi araçları oldukça güzel, kullanışlı. Güncelleme araçları da işe yarar durumda idi son gördüğümde :)

Windows kullananlar Internet Explorer, Outlook express kullanmazlarsa ve browser'a ihtiyaç olduğunda seçenek bırakmadan Internet Explorer'i cebren çağıran programlar kullanmazlarsa (Yahoo messenger ve MSN mess. yanlış bilmiyorsam bu işi yapıyorlar) ve ve abuk sabuk adware'ler (çoğu kimse illaki getright veya benzeri bir şeyleri makinasına kuruyor) kurmazlarsa makinalarına, windows oldukça sağlam olarak ayakta kalabiliyor gördüğüm kadarı ile.

Firefox+Thunderbird (veya ikisi yerine doğrudan Mozilla)+(Msn+Yahoo+Icq için açık kodlu alternatif programlar) kullanan, önüne gelen, ondan bundan duyduğu her programı makinasına kurmayan bir windows kullanıcısı oldukça rahat sistemi ile geçinebiliyor. Tabii standart önlemleri de almak şartı ile.

Kendi uyguladığım formülü de yazayım, Bir Linux dağıtımı kullanıyorum ve üzerinde Vmware'in (işyerine aldırdık) içerisinde windows kullanıyorum. İhtiyaç duyduğum her şeyi ile temiz bir şekilde windows kurduktan en son güncellemelerini yapıp bu sanal vmware makinasının bir yedeğini alıp saklıyorum.
Ofis işleri Openoffice ile, mail, internet gezintisi yine linux ile, (programlama vs. işlerini) mecburen windows'ta yapılacak işleri ise windows'ta hallediyorum. Özellikle şu sanal makinaların yedeğini alıp göçerse 15-20 dakikada geri yükleyiverme işi çok avantajlı.

Sadece windows kullanan birisinin dahi, kuluçka makinası gibi de olsa sırf bu avantaj sebebi ile Linux+Vmware(Windows) kullanması kendisine çok zaman kazandırabilir, anında tesis edilebilen sanal network ortamı da cabası :)

Yazdıkça aklıma geliyor, Vmware'in snapshot özelliği var, önemli bir işlem öncesi sistemin bir kaydını alıyorsunuz, istediğiniz zaman o duruma makinayı döndürebiliyorsunuz falan..
0
librid
Sadece KDE mi windows kullanıcılarına tanıdık geliyor ? Açıkçası bu tartışma GNOME KDE çekişmesine dönemeden önce bana GNOME 2.8'in windows kullanıclarına aykırı gelen yönlerini söylemeniz lazım :)
Çok üzerinize gitmek istemiyorum ama sizce Kmail mi Outlook'a benziyor Evolution 2 mi?
0
ttk
Merhaba

Doğrusu Gnome'un yüzü nedense bana soğuk geldiği için Kde'yi tercih ediyorum.
Aslında ikisini de kullanmıyordum ama son zamanlarda mecburen Fedora kullandığım için Kde'yi tercih ettim. WindowMaker'i tercih ediyorum sistemde kurulu gelirse, gelmezse kurmaya uğraşmıyorum (medem seviyorsun kursana deyebilirler ama neyse :)
KMail'den de Evolution'dan da nefret ederim. Bir ara KMail'i kullanmıştım ama şimdi kullanmıyorum. Windows da iken de önce IE4'ten beri önce Netscape sonra Mozilla kullandım, o açıdan benzerlik konusunda yorumda bulunamayacağım :)
0
conan
Bence ve benim Linux kurulumu/kullanimi icin yardim ettigim insanlarca (emin ol cok cook fazla kisi :) ) KDE daha "Windowsvari". Amac windows kullanicisinin gecisini windows'a benzeyerek cozmekse bence KDE daha mantikli. Kmail kullanmak zorunda da degilsin. Istersen Evolution kurarsin KDE altinda guzel guzel calisir. Ama Gnome'da cikan iki tane sistem bari bile Linux'le ilk defa tanisana HOA! dedirttirio hehe :)
0
librid
Evet ama GNOME'un geri kalanı çok sade ve minimalist. Genç insanlar için çok farketmeyebilir ancak orta yaşlı insanlar veya bilgisayarı sadece "kullananlar" için KDE çok karmaşık. O kadar çok seçenek + icon var ki bunların bir çoğunu bizler bile hiç kullanmıyoruz. GNOME için aynı windowsa benziyor diyen KDE kullanmış yeni başlayanlar biliyorum ben de. İki tane çubuktan ürkseydi insanlar kimse machintosh'a başlayamazdı ;)
0
conan
> Fedora'dan da dağıtım olarak sakınmanızda fayda var, bir kaç makinaya kurdum sıkıntı çıkardı (Core 2.)

Fedora tavsiyemin tek nedeni windows kisa yollari gibi bir cok seyi apacik taklit etmesi, bu yuzden de amac degil arac olacak kullanacak kitleye gecis yaparken rahatlik saglamasidir.
0
librid
Sanıyorum Windows'a en çok benzeyen dağıtım (yine Debian tabanlı) Xandros, ancak bu dağıtım ücretli. Ücretsiz olarak indirip kurmak mümkün fakat büyük olaslıkla güncellemler için kayıt olmak gerekiyor.
0
ttk
Merhaba

Benzerlik açısından haklısınız, eğer usb depolama araçlarınızla veya benzeri mutlaka kullanmanız gereken başka şeylerle problem çıkarmazsa gerçekten güzel bir dağıtım denebilir.

Bir de güncellemelerini özenli hazırlamadıklarını düşünmeme sebep olan bir kaç güncelleme yamuğu ile de karşılaşmam beni tedirgin etti.

Yeni linux kullanmaya başlayan birisinin (bu ben değilim :) ilk tecrübelerinde başını sıkıntıya sokan bir dağıtım, çevresinde danışabileceği birisi olmazsa Linux'tan insanı soğutabiliyor ne yazık ki. O açıdan tecrübemi paylaşayım diye yazmıştım.
0
bm
Ille de FSF tanimiyla Ozgur Yazilim diyorsaniz okumayin ama vmware ayni zamanda 'su Ubutu neymis', 'su yaptigim minik dagitim boot ediyor mu' vs Windows harici meraklar ve denemeler icin de birebir. Bochs filan da var tabi ama, vmware daha kullanisli su anda bence. Bir ara vmware kullanmak senede $100 guncelleme parasi demekti, ama sahibi degiostikten sonra boyle parali update cikartmadilar daha.

0
ttk
Merhaba

İlk aldığımızda 3.2 idi versiyonu, 4'e geçince update yaptık şu anda 4.5 build bilmem kaç çıktı hâlen bedava update yapabiliyoruz. Bir de, yeni versiyonlardaki ek özellikler güncellemeye ve ücretine değiyor bence.
Dediğiniz gibi Linux dağıtımlarını veya pc'de çalışan bir işletim sistemini test etmek için de Vmware çok kullanışlı, insanın ufkunu açıyor gerçek bir pc'den farksız.
Tek yamuğunu üzerine Freebsd kurunca çıkarmıştı, ana sistem de sapıtmıştı, galiba en son FreeBsd versiyonuna hazır değildi o anki vmware sürümü. Sonradan bir daha da denemedim kurmayı.
0
everestk
bence windowsdan linuxa geçiste Novell Linux Desktop 9 gibi birşey olması avantajlıdır ; çünkü(ben kurmadım)
spesifik şeyler için windowsdaki gibi tek program geliyormuş mesela browser firefox ofis işlemleri için openoffice felan
linuxun özgürlük anlayışına ters olabilir ama biraz faydacı bakılırsa son tahlilde linux kazanır gib gliyor bana bu durumdan
0
pirx
Her nedense herkesin win makinaları zırt pırt sebepsiz yere çöküyor da, benim xp makinam bir buçuk senedir kaya gibi, inatla çalışmaya devam ediyor.

Yanlış anlaşılma olmasın ama , mevzubahis arkadaşlar daha win'i ayakta tutamayacak seviyede bilgi sahibi iseler (okuduğumdan bunu çıkarttım) gun/linux'un altından hiç kalkamayacaklardır.

Bu kim daha iyi tartışması değil, "ben sadece işimi yapmak istiyorum, işletim sistemiydi donanımdı anlamak benim işim değil" kabilinden makul istekleri olan kullanıcılar açısından bir nevi "ergonomi" sorunu gibi gözüküyor, yani sözün özü, hani os olursa olsun henüz evdeki herhangi bir araç kadar kullanıcı dostu değil.

Biliyorum, bu sitenin büyük çoğunluğu buna karşı çıkıp "hayır, gnu/linux tam da kullanıcı dostu bir işletim sistemidir" diyecek ama ben buna inanmıyorum.
0
FZ
MS Windows'u sadece ayakta tutabilmek için bile epey bilgi birikimi ve deneyim gerekiyor, bilmem bunun farkında mısınız? Burada büyük bir ağ sunucusundan değil ev bilgisayarlarından bahsediyoruz.

GNU/Linux'u ayakta tutmaya çalışmak diye bir şey söz konusu değil. Gerekli yazılımları kurulmuş olan bir sistemi kullanan son kullanıcının yapması gereken pek bir şey olduğunu düşünmüyorum ve kısa süre içinde arkadaşlarımın makinalarına uygun bir GNU/Linux dağıtımı kurup onları huzura kavuşturacağımdan şüpheniz olmasın ;-)
0
pirx
Seçtiğim kelimelere neden bukadar takıldınız anlayamadım, sözkonusu makine ev bilgisayarı evet bunun farkındayım, ha siz otomatlaşmış bir kullanımdan bahsediyorsanız , yani sizin kurduğunuz kelime işlemci, web browser, ağ ayarları vsvs. ile hazır gelen bilgisayarı açıp kapamaktan ve çalışmalarını kaydedip çıkmaktan başka yapacak birşeyi olmayan kullanıcılar ise haklısınız hiçbir sorun olmaz. Ama diyelim siz xine'yi indirip derlemediniz ve bu arkadaşınız eşiyle birlikte birşeyler seyretmek istedi, yine sizi mi arayıp destek isteyecekler? Yoksa kendileri bunu indirip derleyebilecekler mi? Bu sadece bir örnek, gerçi hazırcılıkta, araştırıp öğrenmemekte sınır yoktur, benzeri bir mmedia player için next next demeye bile üşenip (belkide korkup) xp makineleri için beni çağıranlar olabiliyorda zaman zaman, o bakımdan soruyorum.
0
e2e
apt-get install xine

Bence de bu yüzden Debian GNU/Linux. Ve tabii ki üzerine GNOME. Windows'taki alışkanlıkları için onlara "en kolay/en yakını"nı tavsiye etmek yerine GNU/Linux'u öğretmek, GNU/Linux gibi davranan bir işletim sistemini öğretmek çok daha akıllıca olur. Ki sözkonusu kişilerin anlama ya da çözmede problem yaşayabilecek insanlar olduğunu da sanmıyorum.
0
FZ
Valla kendileri DVD'leri ve VCD'leri TV'ye bağlı bir DVD çalar üzerinden izliyorlar. Ama illa ki bilgisayarımızda da izleyelim derlerse ya e2e'nin dediği gibi apt-get install xine diyeceğiz veya dedirteceğiz, yahut kısa süre içinde ADSL'ye bağlanmış olacakları için ssh ile pürüzsüz bir şekilde uzaktaki makinaya bağlanacağım ben, MPlayer'ın son sürümünü çekeceğim, configure ve make diyeceğim, akabinde de bir adet shortcut ya da ikon tarzı bir şey yaratacağım, 5 dakika sonra da kendilerine bir e-posta yollayacağım, multimedia player hazır, şu şekilde kullanabilirsiniz, takılın. Bir sorun çıkarsa yine ssh ve X üzerinden bağlanıp mevzuyu halledebiliriz. Bu, herhalde başlarına gelebilecek en ekstrem örnek olur :)

Kusura bakmayın ama yani tabii ki dediğiniz tarz bir kullanımdan bahsediyorum, sizin WinXP'nizin 1.5 yıldır tıkır tıkır çalışması bana ve arkadaşlarıma bir şey ifade etmiyor, onların gördükleri WinXP ve Win2000 kendilerine mütemadiyen sorun çıkarıyor ve bilgisayarlarına neyin girip çıktığını bilememek de onları epey üzüyor. Bu mevzu benim için artık Linux Windows müsabakasının ötesine geçti, ben evinde iki güçlü bilgisayarı olan ailenin minimum enerji ve bakım sarfiyatı ile bilgisayarlarını kullanabilmelerini istiyorum ve bir sorun çıktığında, daha doğrusu bir kafa karışıklığı ya da ufak tefek bir ayarlama gerektiği durumlarda da kolayca müdahale edebilmek ve onların işinin kesintisiz devam etmesini sağlamak istiyorum. GNU/Linux ile ilgili yıllar sonunda edindiğim deneyim de, bir kez kurulup ayarlandıktan sonra sistemin sorunsuz, kesintisiz, pürüzsüz bir şekilde çalıştığı ve virüs, troyan, spyware, arka planda çalışan ne idüğü belirsiz (ve bazıları gizli) prosesler, ağ üzerinden çaktırmadan veri alıp yollayan prosesler (undocumented XP features!), vs. gibi problemlerinin olmadığı. Yani tekrar kusura bakmayın diyeceğim ama yani bir de şu var 1994-1995 yıllarında 80386 işlemcili PC'ler üzerinde GUI ortamında profesyonel şıklıkta ödev hazırlamaktan dünyayla iletişim kurmaya, envai tür programlama dilleri ile uğraşmaktan karmaşık sembolik matematiksel problemleri çözmeye, Internet'te iş güç yapmaya ve daha pek çok konuya girişmemize yardımcı olan, o sırada bize destek olan şeyin ismi GNU/Linux'tu ve tabii bir de MS-DOS'tan Win 3.1'e, oradan da üzerine enteresan bir kılıf geçirilmiş Win95'e geçtik diye sevinen bir kitle vardı. Bunları hatırlayan insanların konuya teknik açıların ötesinde, biraz da duygusal yaklaşmasına bu kadar şaşırmayın. Linux bize o günlerde çok yardım etti, aradan nerede ise 11 sene geçti ve çok daha büyük, güçlü, esnek şekilde yardım etmeye devam ediyor.

Umarım hissiyatımı ve arkadaşlarımın durumunu anlatabilmişimdir.
0
librid
> MPlayer'ın son sürümünü çekeceğim, configure ve make diyeceğim, akabinde de bir adet shortcut ya da ikon tarzı bir şey yaratacağım

Mplayer'ın .deb paketleri şu adresten edinilebilir:
ftp://ftp.nerim.net/debian-marillat/ (apt kaynağı aynı zamanda).
0
librid
xine'ı neden derlemesi gerekiyor anlamadım ama standart GNOME masaüstü ortamında totem, KDE'de ise kaffein gibi gayet hoş media playerlar geliyor (her ikisi de libxine kullanıyor).
0
sametc
Benim windows 98'im yıkık dokuk bina gibi :)...

yani soyle acılışta 5 tane hata veriyor bu dosya bulunmadı servis hatasıydı falan toplam 5 hata ama o hata pencerelerini kapattıktan sonra calışmaya devam ediyor ve 2,5 aydır boyle kullanıyorum ama bu hataları nerden cıkardı bilmiyorum ..

Gnu/linux mandrake'yi kurdum taa 2 sene once windows ile aynı zamanlarda fakat bir tane hata gostermedi hala ayakta :).....

haydi birşey yapıpta hataları verse cokse neyse ama ben dokunmadan laaaap 5 hata masallah nerden cıkartıyorsunki 75 dolar verdim sana :)
0
librid
> Yanlış anlaşılma olmasın ama , mevzubahis arkadaşlar daha win'i ayakta tutamayacak seviyede bilgi sahibi iseler (okuduğumdan bunu çıkarttım) gun/linux'un altından hiç kalkamayacaklardır.

Bunları söyleyebiliyorsun çünkü hayatında hiç Ubuntu Linux kullanmadın.
Ubunutu'yu geçtik Debian ile bile yeterli tecrüben olmamış gibi görünüyor.
0
FZ
Bu önyargıları nasıl parçalayacağız bilemiyorum. Daha az önce bir başka dostumun evinden geldim, orada iken bir P-II makinada Emacs+SLIME+sbcl ile Common Lisp programlama çalışıyorduk, sonra işte biz makinanın başından kalktık, eşi oturdu, eşi bilgisayarcı değil, kız oturdu ve GNOME üzerinde açtı Mozilla'yı, açtı GAIM'i, internette gezinmeye, arkadaşları ile iletişim kurmaya başladı filan, işi bitince de logout yapıyor, çıkıyor gidiyor. Şikayet ettiğini duymadım henüz. Neyse ki "ayakta tutabilecek kadar bilgi gerektiren" bir işletim sistemi kullanmıyor :)
0
pirx
Herhangi bir dil ile notepad'i açıp kod yazmanın ve ilgili derleyici ile derlemenin win ortamında da p4 gerektirdiğini söylemiyorum zaten. Takdir edersinizki hangisi iyi gibi bir tartışmayada girmiş değilim ama hernedense siz olayı o tarafa çekmeye çalışıyorsunzu gibi geliyor, bilemiyorum belkide fesatlık yapıyorum. Ama "ayakta tutabilecek kadar bilgi gereksinimi" yerine daha uygun bir ifade yazarsanız bundan sonra onu kullanmaya gayret ederim ki bu şekilde alıntılanmasın.

Ben kendi objektif düşüncelerimle diyorumki, hangi platform olursa olsun, sıradan bir kullanıcı için hala bir bilgisayarı sorunsuzca kullanmak o kadarda kolay değildir. Siz aksini savunuyorsunuz, saygı duyuyorum ama katılmıyorum. Asıl önyargılı olan sizsiniz ki, ben bunu söyleyince hemen beni win taraftarı ilan ediyorsunuz, sırf en başından benim xp makinem sorunsuz çalışıyor dediğim için değil mi? Kimbilir, belkide bu kulunuz sadece win'i "ayakta tutabilecek kadar bilgiye haiz", gnu/linux içinde netten aldığı yardımlar için müteşşekir bir insandır... ama bunları söylemesi gerekli ki, yoz ve sığ win taraftarı olmadığı anlaşılsın.. işte parçalanması gereken bir önyargıda bu.

Ama benden şimdilik pes ;)
0
FZ
Mesele şu:

Yanlış anlaşılma olmasın ama , mevzubahis arkadaşlar daha win'i ayakta tutamayacak seviyede bilgi sahibi iseler (okuduğumdan bunu çıkarttım) gun/linux'un altından hiç kalkamayacaklardır.

demiştiniz daha önce. Bilgisayar sanki böyle zorunlu olarak her an dağılabilecek, "ayakta tutmak için bir sürü şey bilmeyi gerektiren kırılgan bir alet" gibi sunuluyor yukarıdaki sözlerde. Önyargı derken kast ettiğim bu, başka bir şey değil. Son kullanıcı bilgisayarını açar, kullanıcı adı ve parolası ile giriş yapar, yazısını yazar, müziğini dinler, Internet'te web sayfalarına bakar, e-posta okuyup cevaplar, USB hafıza çubuğuna bir şeyler kaydeder, işi gücü ile ilgili belki bir iki hesap kitap programı çalıştırır. Kast ettiğim son kullanıcı profili bu (benim örneğimde) ve bu insanların da sorunsuz bir sistemi hak ettiklerini, çatlamayan patlamayan ve çok az bakım gerektiren bir GNU/Linux sistem kurulabileceğini iddia ediyorum.
0
ctengiz
Ve bence bu iddia da çok haklısınız sayın FZ. Benzer bir deneyimi ben bir kaç ay önce yaşadım. Avukat olan ablam ve eşine ofiste kullanmaları için debian kurdum. Bu insanlar önceden güç bela windows kullanıyorlardı ve bilgisayar bilgileri de ancak giriş seviyesinde. Zaten öyle olması da yeterli çünkü daha fazlasına ihtiyaçları yok.

Bilgisayar onlar için sadece bir iş aracaı. Yazı yazmak, internete bağlanmak, e-posta alışverişi yapmak ve biraz da müzik dinlemek tek istedikleri bu. Virüs vb. dertler ile uğraşmak istemiyorlar. Zorunda da olmamalılar.

Şu anki durum : Debian var huzur var.. (Hem bende hem onlarda... :) ) Detay için : burası. [www.tengiz.net]
0
librid
Emacs'ı notepad ile bir mi tutuyosunuz yoksa ben mi yanlış anladım. Buysa durum çok çok kötü; hatta birçoklarına hakaret sayılır.
Daha çok kışkırtıcı bir söylem gibi geldi bana :)
0
FZ
Sanırım siz yanlış anladınız. Benim evdeki Debian sistemimde, yani tamamen kendi ihtiyaçlarım için minimalist bir arayüz olan fluxbox kullanıyor ve hem işim hem de eğitimim icabı pek çok programlama dili, sistem ayarlamaları, vs. ile uğraşıyorum. Arkadaşım yazı yazmak istediğinde ona OpenOffice.org açmıştım ve zaten onların evine gidip linux kuracağım zaman da GNOME ya da KDE tarzı bir şey kuracağım, Emacs ya da VIM ile LaTeX vs. kullanarak bir şeyler yazmalarını beklemiyorum şu anda onlardan.

Notepad, ne alaka?
0
librid
Thread'in akışına göre yanıtlmaıştım yani sayın pirx'in yazmış olduğu "Herhangi bir dil ile notepad'i açıp kod yazmanın ve ilgili derleyici ile derlemenin win ortamında da p4 gerektirdiğini söylemiyorum zaten." cümlesi ile başlayan yorum cevap vermiştim.
Geç saatlerde yanlış anlamalar artabilir gayet doğal.
0
librid
Tabii, herkesin "iç-içe" yorum gösterimini kullanmayacağını düşünmeyerek yorum yazmak da benim hatam ;)
0
lazarus
Bende XP makinemi 1.5 yıldır kullanıyorum , tabi arada gerekli bakımları yapmak şart :) Standart kullanıcının patlamasını gayet anlıyorum, ver kendini pornoya ne kadar spyware virus worm varsa al, ee normal Linux da böyle şeyler olmuyor , Standart kullanıcı bence Ubuntuyla gayet güzel geçinebilir Ubuntunun yaklaşımı gerçekten cok guzel, Debian tabanlı olması da ayrı bir nimet
0
FZ
P.rno? Valla gemi mühendisi erkek dostumu bilemem ama matematik öğretmeni olan eşinin o p.rno sitesi senin bu p.rno sitesi benim sürekli Internet'te gezinip durduğunu hiç sanmıyorum, onun en bi modern WinXP yüklü PC'si de çalışmıyordu, bu yüzden bana gelmek zorunda kalmıştı.

Ve yani bu argüman da bana çok acayip geliyor, nedir yani, bir bankanın sitesine girersem sorun olmayacak ama cinsel içerikli bir siteye girersem sorun olacak, var mı böyle bir şey? Böyle savunulabilir mi (lafım size değil, genel olarak söylüyorum :), bak bu Internet Explorer ile filanca siteye girersen sorun olmaz ama cinsel içerikli siteye girersen günah bizden gitti, yazılımın her türlü açığını kabul edeceksin kardeşim mi deniyor, o zaman Linux ve Mozilla ekipleri herhalde daha ahlaksız ve seksopat adamlar ve kadınlar ki geliştirdikleri yazılımlar p.rno sitelere girme konusunda herhangi bir problem yaratmıyor ;-)
0
sleytr
>bak bu Internet Explorer ile filanca siteye girersen sorun olmaz ama cinsel içerikli siteye girersen günah bizden gitti

evet malesef ben iş ortamındaki insanlara tam olarak böyle demek zorunda kalıyorum. ie yi tamamen bırakın diyemiyorum çünkü hergün kullandıkları kik.gov.tr sitesine ie dışı hiçbir browser ile giremiyorlar. (sisteme login olamıyorlar) bende sadece devlet sitelerine ie ile girin, geri kalan her yeri firefox ile dolaşın diyorum...
0
FZ
kik.gov.tr: T.C. Kamu İhale Kurumu

Evet, ben de baktim, Mozilla, Firefox, vs. ile girilmiyor. Soldaki menüdeki hiçbir menü maddesine tıklanamıyor, bir şey gelmiyor.

Söz konusu kuruma ve/veya o sayfayı tasarlayan kişiye bunu ilettiniz mi? Bu gerçekten çok rahatsız edici ve ayıp bir durum çünkü. Sitenin ana menüsündeki linklerin çalışmaması ne demek yahu!
0
librid
Konqueror 3.3.1 ile menü çalışıyor. IE isteyen sitelerde konqueror nispeten daha başarılı.
0
sleytr
Ben birincil browser olarak Opera kullanıyorum. Opera ile menü, site falan çalışıyor. Ancak İhale Bilgi Sistemi dedikleri tamamen ms teknolojileri üzerine kurulu "şeye" login dahi olamıyorum. Sisteme bilgi girişinde de javascript, zengin metin düzenleyici vb. ie bağımlısı bir sürü kod var.sistemin sunucu tarafıda asp ile yazılmış. yakın zamana kadar iş saatleri içinde yoğunluktan kayıt girişi dahi yapamıyorduk. hiç umudum olmadığı için tenezzül edipte "şu sitenizi standartlarla uyumlu hale getirin" deme zahmetine girmedim...
0
zahter
Ben dagitim konusunda sozun kullaniciya birakilmasindan yanayim.Acikcasi ne zaman bir dagitim onersem ummadigim sonuclarla karsilasiyorum.Ornegin "yeni baslayacagim,ne onerirsiniz?" sorusuna klasik "Mandrake,Suse,Fedora gibi -rpm- tabanli dagitimlar deneyin ama Mandrake baslangic icin onerilir" cevabini verince "ha,Mandrake mi?Tamam o zaman" diyen kisi bir dahaki karsilasmamizda "hepsini denedim,Fedora kullaniyorum". diyebiliyor.

Buradaki soz konusu insanlar bilgisayari deneme-ogrenme icin kullanmayacaklarsa dagitimlar arasinda fazla gezinmelerine gerek yok.Baslangic icin Debian/GNOME tercihi sakli olmakla birlikte Mandrake/KDE de dusunulmelidir.Malum ADSL kesintilerinde ssh'la ulasmak pek bir zor oldugundan kullanicilara "Mandrake Control Center'i (mcc) acin,root sifresini girip suna tiklayin" demek mumkun.:)

Diger yandan Debian, paketlerini islevlerine gore degil de lisanslarina gore siniflandirdigindan (Gentoo nasil?) kullanicilarinda Ozgur Yazilim bilincinin olusma ihtimali daha yuksek.Debian disindaki populer dagitimlar (Fedora,Mandrake,Suse vs.) GNU konusunda pek net degiller.

Kimbilir belki bir gun bu kullanicilar makinalarina kurulmus olan Debian GNU/Linux'la fazlamesai'ye bir haber girerler?
0
librid
Bence çok daha iyi bir yol var: Ubuntu Live CD ve Mandrake Live CD'lerini indirip yazarsınız. Sonra kullanıcıya Ubuntu'yu gösterirsiniz. Mandrake CD'sini de dilenciye verirsiniz.
0
maksu
Bir işletim sistemini uzun süre kullanmak için usta kullanıcı olmak gerekiyor. Linuxta ise biraz daha usta olmak gerekiyor. O yüzden yazıda sözü geçen insanların işi gücü bırakın linux öğrenin demek yerine windows kullanmaları dfaha akıllıca olur.
0
librid
Bu tam da M$'un korku belirsizlik şüphe taktiği işte. Linux'a geçmeyin çünkü yeni bir işletim sistemini kullanırken usta olmanız gerekir (virüsleri, spywareleri, trojanları temizleyip gerektiğinde yeniden kumak için herhalde) ve bu vakit alır. Hele ki hacker denen insan olmayan yaratıkların tercihi bir sistemse. Bunlar artık geçmişte kaldı. Ubuntu denen nanenin bir Live CD'si var indirin deneyin nasıl bir sistem olduğunu görün. Öyle verimli olması zor vb. demek gelmez bir daha içinizden. Sonuçta bu insanlar öneğin Photoshop kullanmayacak ki GIMP 'e geçiş zor olsun.
0
FZ
İşletim sistemi diyoruz, F-16 ya da Challenger uzay mekiği kullanmaktan bahsetmiyoruz. Yazıda adı geçen ve benim yıllardır tanıdığım insanlar bilgisayarı çok yaygın ve temel işlemleri yapmak için kullanacaklar dolayısı ile usta olmaları filan gerekmiyor. Bilakis, WinXP üzerinde antivirüstu, firewall'du vs, bunların ayarlarıydı, vs. bunlarla uğraşmak için pek çok bilgi edinmeleri gerekiyor.

Açıkçası bir MS Windows bilgisayarı ayakta tutabilmek için epey bilgi gerekiyor, tecrübe gerekiyor, Linux sistemleri bir kez kurduktan sonra ayakta tutabilmek için çok şey gerekmiyor, o yüzden de insanlar Linux tercih etmeye başladı çünkü WinXP gibi sistemler epey uzmanlık gerektiriyor ve insanlar zırt pırt tel. açıp bilgili arkadaşlarından yardım istemek zorunda kalıyorlar.
0
Challenger
Aha biri Challenger dedi galiba. :)

Ben artık bıktım şu GNU/Linux zordur, uzmanlık ister tartışmalarından.

Hayır, iddia ediyorum GNU/Linux Windows' tan daha kolaydır. Günlük işlerini yapan bir kullanıcı (webde gezinti, e-posta, döküman hazırlama, hesap tutma vs) için alttaki işletim sisteminin ne olduğu pek önemli değil. Önemli olan ona sorun çıkarmayan ve bu işlerini yaparken kendisini zorlamayan bir sistem ve arayüzdür. Debian GNU/Linux üzerine GNOME veya KDE kurup, OpenOffice Writer' ın Word' e benzer, OpenOffice Calc' ın da Excel' e benzer bir program olduğunu söyleyip, web için IE değil Mozilla, ICQ için Sim, VCD/DVD için MPlayer ya da Xine, burada C:, D: vs yok, al işte diskete bu simgeden CD' ye bu simgeden ulaşıyorsun, yazı tipi yüklemek için burayı kullan deyip bıraktığım insanlar hiç zorlanmadan GNU/Linux kullanabilmişti. Hatta GNOME ve KDE' nin arayüzleri daha çok hoşlarına gitmişti. Tamam Debian için konsol açıp apt-get install xyz yazın dediğinizde insanlar belki ürkebilir ancak, Mandrake, SuSE, Fedora gibi dağıtımlarda, son derece kullanıcı dostu arayüze sahip paket kurulum programları (Windows bileşenleri arasında arama yapıp istediğinizi kurabiliyor musunuz?), bir RPM paket üzerine çift tıkladığınızda size sadece root şifrenizi soran ve kurulumunu yapan, eğer paket bağımlılığı varsa CD' den isteyen programlarla çok kolay kurulum yapılabiliyor. Debian GNU/Linux için de synaptic kullanılabilir pek ala.

GNOME ve KDE, Windows' un arayüzünden çok ama çok daha kullanıcı dostu. Altta Debian GNU/Linux gibi biraz uzmanlık gerektirebilecek bir sistem olmasına rağmen yazıcı kurulumu, yazı tipi kurulumu vs gibi son kullanıcının kendisinin yapmak isteyebileceği sistem ayarları çok kolay yapılabiliyor. "Peki bu son kullanıcı yeni aldığı ekran kartını sisteme nasıl tanıtacak?" diye soranlar olacaktır. Ama, son kullanıcı bir ekran kartı aldığında kendisi takmıyor ve kendisi sisteme tanıt(a)mıyor. Bu Windows olsun GNU/Linux olsun fark etmez. Son kullanıcı zaten bunu bilen bir tanıdığına ya da teknik servis elemanına yaptırıyor.

Benim kardeşim bilgisayarla teknik olarak ilgilenmiş biri değil. Ancak, bu zamana kadar benimle beraber zibilyon tane GNU/Linux dağıtımı kullandı ve son 2 yıldır Debian GNU/Linux kullanıyor. Üstelik tam bir Window Maker hastası. Bu zamana kadar tek bir şikayet duydum: Oyun.

GNU/Linux zordur, uzmanlık gerektirir muhabbeti artık kabak tadı verdi. Başka bir şey bulun.
0
do9uz
Bir UBUNTU Hikayesi:

Malesef bende bıktım şu windowsun bellek yönetiminden,viruslerinden,trojanlarindan vslerinden vslerinden.......... linuxa geçmek lazım diyenlerdendim.

Fakat her linuxa geçme çabam başarısızlıkla sonuçlanmıştı (alışkanlık,konfigurasyon zorlukları vs.) taki UBUNTU'yla tanışana kadar, bu habere yapılan bir yorumda Debian tabanlı olan UBUNTU' nun adını gördüm ve hemen indirip notebook'ıma kurmaya başladım. Çok deneyimli bir linux kullanıcısı değilimdir ( kurulumlarda iyiyimdir :) ) ama bir de ne göreyim grafik arayüzü yok ama çok kullanışlı bir kurulum arayüzü, çok hızlı,paket seçimiyle uğraşmıyorsunuz, 15 dakikada kurulum,son kullanıcı için lazım olan her türlü program kurulmuş ve en önemlisi hepsinden bir tane seçilmiş. Beni en çok mest eden ise notebookumdaki neredeyse tüm donanımı tanımış olmasıydı (ati 9200,intel wireless,ses kartı,modem,ethernet), centrinolardaki speedstep bile çalışıyordu (suse de 3 saat uğraşmıştım), peki cpu speedi nasıl görecektim bi baktım panele cpu usage gösteren bi script eklenebiliyor hop ekledim . acaba ağdaki windows bilgisayarları görebiliryim network'e tıkladım hooop diğer makineler ve klasörler :) Dvd,divx,mp3 napıcam şimdi totem player açamadı bak yine sorunlar başladı derken apt-get install totem-xine hoooppp tüm dosyalar açılıyo. Şu iso dosyalarını cd ye nasıl yazarım acaba nero mu kursam :) iso dosyasının üstüne sağ klik write cd olay bitti...

Hemen ödevi için makinesine(notebook) linux kurması gereken bir arkadaşımada kurmaya başladık. Kurulum bitti ama GNome açılmıyo tamam işte ubuntunun güzelliği buraya kadarmış diyecekken apt-get install nvidia-glx ve o dane nvidia geforce 5600 ekran kartı tanınmış ve gnome açılmış bile....

Bu kısa zamanda UBUNTU'nun hızına,stabilitesine,kolaylığına,sadeliğine vurulmuştum. Şimdi windows da kullandığım yazılım geliştirme araçlarını linuxa geçirip artık kendimi tamamen linux felsefesinin kollarına bırakma zamanım geldi. İlla windows yazılımı gerekiyorsa Wine yada VmWare kullanırız. Artık daha fazla programlari pagefile a atıp ordan tekrar yükleme için 2 dakka bekleme,virusleri temizleme,trojanlara dikkat etme gibi UZMANLIK İSTEMEYEN KONULARA SON !!!!!!!


0
librid
> Fakat her linuxa geçme çabam başarısızlıkla sonuçlanmıştı (alışkanlık,konfigurasyon zorlukları vs.) taki UBUNTU'yla tanışana kadar, bu habere yapılan bir yorumda Debian tabanlı olan UBUNTU' nun adını gördüm ve hemen indirip notebook'ıma kurmaya başladım.

Yazdığım yorumlar boşa gitmedi böylece. Linux'dan memnun kalmanıza inanın çok sevindim.
0
FZ
MS Windows üzerinde kullandığınız ve Debian tabanlı UBUNTU Linux'a geçirmeyi planladığınız yazılım geliştirme araçları nelerdir?

Arkadaşınızın ne tür bir ödevi için GNU/Linux kullanması gerekiyordu?

(Sinsiden kamuoyu araştırması yapan FZ kayıplara karışır...)
0
do9uz
IDE olarak Eclipse ve MyEclipse ikilisini, database olarak mysql (onun toolları), server olarak tomcat, dil olarak java allahtan bu tür bir geçişi planladığım için iki platformda da çalışacak geliştirme araçlarını seçmiştim :)

Arkadaşım ise pvm kullanarak parallel processing ile alakalı bir ödev hazırlayacaktı yanlış hatırlamıyorsam. Pek fazla bilgim yok o konularda.

(Gizli gizli bilgileri veren do9uz paylaşmanın verdiği huzurla ortadan yok olur) :)
0
FZ
Bir Java geliştiricisi için hiçbir sorun olmadığı aşikar, Windows'tan GNU/Linux'a geçişte.

Paralel bilgi işleme gibi bir konuda çalışan biri için ise zaten gerçek bir işletim sistemi gerekiyor, o konularla biraz uğraşmış biri bunu kendisi de gayet iyi görüyor.

Merak ettim, acaba o arkadaşın MPI yerine PVM kullanmasının sebebi nedir, okuldaki hocaları öyle istediği için falan?
0
do9uz
Tam isabet hocalarin isteği üzerine PVM fakat zaten küçük bir ödev ve olayın mantığının kavranması için PVM seçilmiş yoksa ilerdede o kullanılacak diye bir durum söz konusu değilmiş.
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

MS Gatekeeper test de rezalet

anonim

Her şey "Kusursuz güvenlik uzmanı siz misiniz?" gibi bir soruyu takip ettiğim bloglarda ve bilimum arkadaşımdan gelen emailler aracılığı ile görmemle başladı. Adımız çıkmıs bir kere, haşa efendim kusursuzluk gibi bir iddiam olmadığı gibi MS'in ilgili sayfasındaki tanıtımın son derece lüzumsuz ve rantcı olduğunu düşündüm İtici geldi ama eninde sonunda değişiklik olur belki de güleriz fazlamesai'ye haber çıkar dedim, katıldım uzun lafın kısası :)

İlk 64 bitlik virüs

FZ

W64.Rugrat.3344 kod isimli virüs IA64 Windows Portable Executable (PE) dosyalarına bulaşmak üzere geliştirilmiş ve yüksek seviyede teknik bilgi sahibi bir programcı tarafından kodlandığı tahmin edilen bir program. Söz konusu program Thread Local Storage yapılarını kullanarak virüs kodunu çalıştırıyor. Uzmanlara göre bu sıradışı bir yöntem. Adı geçen virüs 32 bitlik MS Windows sürümlerine bulaşmıyor. IA64 assembly kodu ile yazılmış virüs henüz çok yaygın değil. Detaylı bilgileri buradan edinebilirsiniz.

Petrolde... pardon mp3de rekor ceza $1,500,000,000

sundance

Guardian'ın habeine göre geçtiğimiz Perşembe, bir San Diego mahkemesi, şu ana kadarki en büyük patent ihlal cezasını verdi.

Sözkonusu dava Alcatel-Lucent tarafından müzik kayıtlarının MP3 formatına çevrilmesi ile ilgili sahip oldukları patentin ihlal edildiği iddası ile açılmıştı.

Bu rekor cezayı alan firma ise bu cezanın, online müzik sektörüne çok ciddi bir sekte vurabileceğini belirtmiş.

Microsoft'un masa gibi bilgisayarı

anonim

Microsoft şirketi, sehpa şeklinde tasarladığı dokunma duyarlı ekranla çalışan yeni bilgisayarını basın mensuplarına tanıttı. Şirketin açıklamasında, ‘Surface’ın otel, restoran ve kumarhanelerde kullanılmak üzere tasarlandığı ve fiyatı 5-10 bin dolar olan ekranlı masanın kişisel kullanım için şu an çok pahalı olduğu belirtildi.

Kaynak: NTVMSNBC

Yeni (yine) Windows'un Adı : Vista

gildor

Microsoft'un, Longhorn kod adını taşıyan yeni işletim sisteminin resmi adı ''Windows Vista'' olarak belirlendi.