malkocoglu_3

malkocoglu_3


0 takip ediyor | 0 takip ediliyor


Bilgi alanları


İlgi alanları

BrainBench'in BenchGames Sonuçları Açıklandı ( 5)

Java EE icin ABD'de cok mulakat yaptim, en cok baktigimiz ozellik problem cozme yetenegi, enerji (cunku metanet'e etkisi var) ve teknoloji derinligi olurdu. Dil konusunda muthis cambaz olmayabilir, Einstein ne demis, ansoklepediden bakabilecegim seyleri kafamda tutmam. Tabii bazi tipik sorunlara hangi "kaliplarla" cevap verilecegini bilmelidir, ama onun otesinde muthis dil bilgisi aramayiz.

MS dunyasi apayri bir dunya. Adamlar duzeni merkezi tutuyorlar, bir danisman sirketin Solution Provider olabilmesi icin belli sayida sertifikali programci tutmasi gerekiyor, ve sinavlar MS tarafindan tanimlaniyor. Sinavlar yetenegi belli eder mi? Ben eleme mekanismasi olarak bile kullanmayabilirdim; Cunku sinav, adamin "ogrenmeyi ogrenmis" olup olmadigini gostermeyebilir, ki bu yetenek IT dunyasinda cok onemli. Adam ayni teste 5 kere girip o iki teknoloji icin bir tarafini yirtip gecmis olabilir, fakat 3. 4. teknolojiyi ne kadar rahat ogrenecek? Sinavlar bunu gosteremez herhalde. Ayrica zamanli, cok secenekli sinavlar, bence ogrencileri "cabuk" cevap vermeye yonlendiriyor, "derin" dusunmeye degil (Turkiye'de de ayni durum/problem sozkonusu).

Java EE'de sertifikasyona onem verilmemesinin bir diger sebebi "sistem disindan" pek cok teknolojinin kesfedilebilmesi herhalde. Dagitik bu yapiyi tek bir sekilde onaylamak oldukca zor. MS bana bu yuzden hep Komunist bir duzeni cagristirmistir, karsi taraf (acik yazilim esliginde tabii ki) daha cok serbest piyasa gibi.

BrainBench'in BenchGames Sonuçları Açıklandı ( 5)

Sayi olarak yapilan listede Suudi Arabistan, Singapur gibi nufusu bizden az olan ulkeler daha yukaridalar. Yuzde cinsiden yapilan listede TR'yi ilk 50'de goremedim. Fakat: Sunu eklemek gerekir ki, sertifikalar yazilim muhendisligi, diller, vs. gibi konularda pek onemli degildir; Hint'lilerin bu konularda sertifika sahibi olmasi, "spagetti kod yazdiklarina dair" bir inanisi telafi etmek istemeleridir. Sertifika nerede lazim? ABD'de IT danisman sirketlerinin is mulakatlari baglaminda Cisco, Oracle DBA gibi konularda sertifika degerlidir (Microsoft danismanlarini -oxymoron- bu kategoriye dahil etmiyorum. Onlar mouse tiklama yetenekleri icin bile bir sertifika kesfetmistir muhakkak. Kendi adamlarini bile kirpmanin yolunu bulmuslar). Cisco: Java kongresinde bir sohbet sirasinda duyduguma gore (arkadas bu konuyu kapsamli sorusturmus gozukuyordu) Cisco sertifikasinin en ust seviyesinde TR'de tek bir muhendis mevcut degil. Buna inanirim cunku sirketlerde hala network'ler statik IP uzerinden kuruluyor, DHCP bile kullanamayan network admin'leri var. Zannediyorum butun bu konularda gelisme olacak, fakat esas onemli olan beklentileri yukseltmek. IT mudurleri biraz neler var neler yok diye arastirirsa iyi olacak ki teknik adamlardan onu beklesinler. Egitim sart! :)

İsrail - Türkiye Girişimcilik Kıyaslaması ( 1)

Israil'i diger Ortadogu ulkeleri ile karsilastirmak yanlis olur, cunku Israil, aslinda bir Avrupa ulkesidir. Israil'in kurucu cekirdek grubu Avrupa'dan geldi (Einstein en ciddi destekcisi, itici unlu kisilerinden biridir) ve eski kita'nin aliskanliklarini, birikimini, dusuncelerini beraberlerinde yeni topraklarina getirdiler. Ayrica Yahudi'ler dunyanin neresinde olurlarsa olsunlar, yanlarinda rahat tasiyabilecekleri degerli seyleri edinmeye ozen gostermislerdir (degerli tas, ziynet, nakit, kafada bilgi, vs) bu yuzden bilgi ekonomisine dayali ar-ge konularina yatkindirlar. Ha bir de cok ciddi ABD ile serbest ticaret anlasmalari, senede 10 milyar $'a varan ABD'den aldiklari hibe, savunma destegi, rahat savunma kontraktlarini goz onune alirsak, bugunku hallerini daha rahat anlayabilmis oluruz. ABD ile serbest ticaret, Turkce nasil derler, "boru" degildir. Serbest ticaretin verildigi her ulkenin ekonomisi salaklik etmezlerse kanatlanip ucar. Turkiye'ye bu ayricalik daha taninmamistir. T. Erdogan ABD iken "bizi NAFTA'ya alin" dediginde, anlambilim (semantic) acisindan yanlis yapmis olsa da (Kuzey Amerika Ticaret Ortakligi'nda ne isimiz var), esas olarak iyi olacak bir seyi istemistir.

Yazılım mühendisliği mühendislik midir? Hacker mantalitesi nerede patlar? ( 11)

||Buradaki iddiada bir varsayım var, o da diğer ||meslek dallarında her şeyin oldukça planlı gittiği ||varsayımı. Insaat sektorunde isler daha planli gider cunku gitmek zorundadir. Bu sektorde yapim/insaat asamasi planlama asamasindan kat kat daha pahalidir, ve geri donulmesi cok zor islemler icerir (kati fiziksel maddelerle ugrasilmaktadir), bu yuzden planlama cok ciddi yapilir. Yazilimda tasarim ve kodlama islemlerinin kolayligi birbirine yakindir. Hem planlamada hem kodlamda (insaat) havadan toplanan fikirler, cok rahat degistirilebilen bir ortamda maddiyata kavusur. Yazilimda bazi hatalardan donmek zor olabilir, fakat Perl/regex bilgisi ile silahlanmis birisi icin imkansiz degildir. Yazilimin problemi, onun uzerindeki beklentilerin bir binadakinden daha cesitli sekilde olmasi olabilir. Temel bazi fiziksel kanunlar yerine, bircok kullanici hareketi ve ayrica kod bakim acisindan esnek bir mimari yapi beklenir. Esnek mimari yapi demek, temel hammadde olarak "insan" degiskenini formule tasir, ve insanlari daha matematiksel olarak cozemedigimize gore, her istege cevap verecek rahat bakilabilen kod yazilmasini mekaniklestirmenin ne kadar zor oldugu anlasilacaktir. Bu sebeple yazilim muhendisligi denilen seye muhendislik demek zordur; Muhendislikten bazi kavramlari icerir, fakat bence muhendislikten cok sanata yakindir.

Ne @#!* Biliyoruz Ki!? ( 20)

John Hagelin.. Reform partisinden baskanlik yarisina katilmisti bir sure once... Meditasyon yaptirarak suc oranini dusurecegini filan soyluyordu. Whatthebleep sitesinde de o istatistikleri vermisler... Daha filmi gormedim, yegane cekincem (simdilik) bu filmin ABD'nin softa bir mistisizm'e kaymaya basladigini gosteriyor olmasidir... Italyan Sehir Eyaletleri de mistisizm'e dusunce yikildilar, Bagdat'ta Mogol'lar tarafindan ayni sebepten dolayi telef edildi. Ne mi biliyoruz? Ne kadar bildigimizin ne onemi var? Isler aletler, dogayi kontrole yetecek kadar matematiksel modellerimiz saglam ise, o bildigimiz yeterlidir, ve gerisi yavas yavas gelecektir. Kesinsizlik Prensibi'ne gore bazi seyleri gormemizin mumkun olmadigini biliyoruz, ama bu teorisenlerin durmasi anlamina gelmez. New Age'e savasci (martial) kulturunden yaklasmak benim icin daha faydali oldu. Iyilik, kotuluk, vs, savas, baris; Bunlarin cogu Evrimsel Oyun Teorisinden matematiksel olarak cikan sonuclar. Ruhani aciklamalara fazla gerek olmayabilir. Astroloji bile (pacavra gazetelerde verilen hali degil) oldukca faydali gozlemler iceriyor, ve temeli istatistiksel. Neyse gorecegiz.

GNU/Linux'dan MS Windows'a Geçen Bilge ( 15)

Hikaye tabii ki duzmece; Umarim bu tercumeden anlasilmistir, fakat bazi noktalar tercumede kaybolabiliyor. Hikaye bol bol ciddi dalga (sarcasm) kullanmis. Microsoft 'Outlook' yerine 'Outbreak (salgin -hastalik anlaminda-)'. XP'yi acmak icin retina, parmak izi verilmesi, Amazon'dan "no click shopping" ile urun "istesen de istemesen de" sana gonderiliyor, MS yardim hattinda $1440 (!) harcanmis. Iyi espriler tabii. Hikayenin son kismi adamin dondugu dunya Huxley'in Brave New World'une benziyor. Korkunc bir yer, o kesin. Final analizde hikaye acik kaynak yazilima destek olmus; Bunu sevdim. :)

3.38 YTL'lik çeklerden birisi bulundu ( 19)

Knuth ne de olsa hesapsal yuk teorisinin babasi sayilir, bu yuzden ayriksal matematik, algoritma konularinda calisanlar icin "babadan" cek gelmesi buyuk gurur kaynagi olmali. Ken Rosen adli yazarin "Discrete Math. and Its Applications" kitabinda bu konu hakkindaki satirlarda soyle diyor: "Knuth her hatayi _ilk bulana_ $2.56, ve onemli ilerleme tavsiyeleri icn $0.32 oduyor. Bunlari eski usul posta ile gondermeniz gerekiyor, cunku Knuth artik e-mail okumayi birakmis. Tavsiyenizi gonderdikten sonra uzun bir sure beklemeyi goze almaniz gerekecek, cunku Knuth cok fazla sayida mesaj almakta". Bunlari anlatan Rosen, kendi gonderdigi bir hata duzeltmesinin ilk olamadigini, bu yuzden para kazanamadigini (!) da anlatmis. Bilgi'de bahsi gecen hocayi bu yuzden kutlamak lazim, cunku bir suru uzmanin hatalari rapor ettigi kesin.

Kitap: Kurumsal Java Çıktı ( 4)

3 ayri bolumun iceriklerini (kismen) KJ Internet sayfasindan yayinladik. Bir fikir edinme acisindan yararli olacagini umarim.

0.006 oranından 0.02 oranına çıkabilecek miyiz? ( 11)

Devlet universitelerinin ve devlet arastirma kuruluslarinin secimle gelenlere karsi sorumlu olmasinda bir problem yok. Mesela Ronald Reagan California valisi oldugu zaman yaptigi ilk islerden biri zamanin U. Cal. universitesi rektorunu isinden atmakti. Ama ozel universiteler icin durum degisiktir, orada secimle gelenlerin bile yetkisi yoktur. Boyle dengeler olmali... Burada sorumluluk ve kontroller degisik duzenlenmis. Ozel universitelerimizde bilindigi gibi rektor atamasini YOK yapiyor. Rahmetli Sakip Sabanci'nin bu konuda bir deyisi vardi, "yilda xx milyon $ verdigim universitenin rektorunu ben atayamiyorum" derdi. Bu hakikaten bir garipliktir. Ve ayni sekilde hukumetin universitelerin doner sermayesine el koymasi da yanlistir. Sistem o kadar bozuktur ki, herkesin eli birbirinin cebinde/yakasindadir, fakat bu karmasada ceza hakki secmene ya da "tuketiciye" dayanamadigi icin "sorumluluk" mefru ortadan kaybolmaktadir. Basbakan sorumlu oldugu universite'leri iyilestirmek ile gorevlidir, fakat onlara dokunamaktadir, eh o da televizyondan laf atmaktadir. Ben ona degil, ona bunlari soylemekten baska bir sey yapmasina imkan vermeyen sisteme kizmaktayim. Universite idaresi, arastirma konularinda iyi bir kaynak, Harvard'in Fen ve Edebiyat fakultesinin dekanligini yapmis Henry Rozovsky'nin yazdigi "Universite: Bir Dekan Anlatiyor" adli kitaptir. Tavsiye ederim.

Gerçekten de yok mu Türk geliştirici? ( 28)

Guzel yazmis. TR'deki eksikler benim gordugum kadariyla teknik bilgi alma felsefesi ve proje idaresi konularinda belirgin. Teknik konularda neyi, ne kadar (derinlikte) ogrenmeli, is bolumu baglaminda insanlar hangi konularda uzmanlasmali ve is yapmalilar gibi konularda eksikler var. Proje takiminda herkes herseyi yapmaya ugrasmamali. Bir proje lideri 5 projeyle ayni anda ugrasmamali. Teknik secim yaparken, hayir demeyi ogrenmek gerekiyor. Yazilimda evet demek kolaydir fakat secici olmak icin hayir demenin ogrenilmesi iyi olacaktir. Proje idaresi acisindan, idarenin "reaktif" oldugunu goruyorum. Uzun vadeli plan olmadigi icin, gunun dertlerine gunluk yamalarla yaklasimlar oluyor. Kultur biraz sozele yatkin oldugu icin, yazmanin onemi vurgulanmiyor. (Yazma kelimesinin argo anlami da buradan mi geliyor acaba?). Teknik dokuman hazirlama, gereklilik listesi yazma gibi konularda biraz idman lazim. Ayrica insanlar uzmanlasirsa ve uzmanlasmaya saygi duymaya baslarda, bahsedilen "cekememe" durumlari asilmaya baslanir. Cunku herkesin bir uzmanligi olacaktir, ve baskasinin daha fazla bildigi insanlari daha az rahatsiz eder "onun uzmanligi da odur" denir. Zannediyorum insanlarin uzerinde herseyi bilmesi gerektigine dair bir baski var, o yuzden belli alanlardaki ustalari gorunce (aslinda hafiften kendilerine) kiziyor olabilirler. Bu cok gereksizdir. Bu site (mesela) isletim sistemleri, acik yazilim felsefesi konularinda odaklanmissa, programlama dilleri hakkinda bir iddiasi olmayacaktir. Java uzmani, ayni sekilde, isletim sistemleri hakkinda iddia sahibi olamaz. ABD'de isbolumu cok onemlidir; Yazilim deployment ve production ortaminda isletme isleriyle programcilar artik ugrasmaz olmustur mesela. ASP (Application Service Provider) bu islerle ugrasir. Java'nin production gerekliliklerini benden daha iyi bilirler.

Balık İçin Teşekkürler... (ya da Google ve Deniz Ürünleri Üstüne...) ( 6)

Dr. Peter D'Adamo'nun "Kan tipine gore diyet" yontemine gore her balik herkes icin yararli degildir; Hatta bazi baliklar kisi icin zararli bile olabilir. Mesela hamsi, karides, yengec, B kan grubu icin zararlidir, vs. Daha fazla detay ve tum yararli/notr/zararli yiyecek listesi icin, D'Adamo'nun konu hakkindaki kitabina bakabilirsiniz. Turkce'ye cevirisi de yapildi.

Google, Microsoft'a Resmen Savaş İlan Etti ( 19)

Bu sirketleri yakindan izleyenlerden biri bu isbirligin "sadece Sun hisse senetleri icin" ayarlanmis bir hareketlendirme operasyonu oldugunu yazmisti... Google CEO'su eski SUNW calisanlarindan (oldukca ust seviyeden hem de) diyor ki, bu yaptiklari [anlasma] Schmidt ile Scott McNealy'nin golf oynarken akillarina gelmis bir cambazliga benziyor diyen yazar esprili bir sekilde eklemis: Belki de Google, Sun'a yaptigi kotulugun (!) etkisini silmeye ugrasiyordur, cunku servis tarafinda Linux kullanan Google (binlerce node), buyuk olcekli sistemlerde Linux icin bir basari hikayesi ve referans saglayarak Sun'in servis tarafi isine comak sokmustur. Sun'in son zamanlardaki Intel mimarisi (ve belki de isletim sistemi olarak Linux) odakli stratejisinde bunun izleri vardir belki de..

'Andımız' Tartışılamaz mı? ( 45)

Bravo cok guzel soylediniz.

'Andımız' Tartışılamaz mı? ( 45)

|||Evet arkadaşlar bugün bu ABD' ci ve AB' ci
||iktidarlar sayesinde geldiğimiz nokta bu. Atatürk'ü,
||İstiklâl Marşı'nı ve Andımız' ı tartışıyoruz

Ulkenin ihracata dayali ilk ekonomik hamlesini yapan Basbakan Ozal, eger ABD'nin olmasaydi,yonetime hicbir zaman gelemeyecekti. Secimlerden once her iki tarafta askerlerin destekledigi partilerin olmasi "iyi gozukmez" diye Evren'i ANAP'a da izin vermesi icin (cesitlilik olsun) ikna ettiler. Ozal sonradan baska hatalar yapti, fakat bir dusunce degisimi yarattigi dogrudur. Tabii ki ABD, kendi adamini, YA DA "kendisininki gibi isleyen sistemi kuracak adami" desteklemistir, bu dogru. Bunlari anlamak icin komplo teorisi kurmaniza gerek yok. Kendileri muhakkak anket yapmislardi ve boyle seylerden habersiz askerler olaya balik gibi atladilar.

AB'ye gelelim: AB ve ondan once gumruk birligi bizim icin karli olmaz zannediyordum (onlar ortak biz pazar) fakat rakamlar ortada. Gumruk birligi'nden bu yana oraya yapilan ihracatta patlama var. Tabii hala ithalat ihracat'tan fazla, ama en fazla ihracat/ithalat orani AB ile.

Sonucta, hicbir sey disaridaki (daha iyi) adamin etkisi iceriye nufuz etmeden olmuyor. ABD, Ingiltere'nin mustemlekesiydi, oranin ilk universitelerini kurdular (Harvard) ve sonradan kendilerine bas kaldiracak fikir babalarini kendileri yetistirdiler. Bugunun ekonomisi iyi olan baska bir memleket, Avustralya, Singapore, ayni sekilde. Ingiltere'nin kendisi, 11. yuzyilda Norman akinlarina maruz kaldi. Norman'lar Anglo'lar ile karisip bugunun sentezini olusturdular. Bizim Selcuklu ve sonra Osmanli, yine 11. yuzyilda Turkic akincilarin Anadolu'ya girmesiyle mumkun oldu.

Tabii isgal filan olsun demiyoruz. Fakat modern devlet yonetim, idare, dusunce, planlama sekillerini bir sekilde "yakin alakada olarak" bu adamlardan alinmasi gerekiyor. Zaten ithalat acigimizi bir sekilde kapatmamiz lazim. Adami tutamiyorsun, gidiyor BMW'yi Mercedes'i altina cekiyor. Acik nasil kapanacak? AB fon yardimlari ile kapanacak.





'Andımız' Tartışılamaz mı? ( 45)

ABD'de mesela beyzbol ve buz hokeyi maclarindan once milli mars okunur... Ama dediklerinizin ruhuna katiliyorum; Askerlerin TR'de devletustu bir statusu var (OYAK'in devlete vergi vermedigini biliyor muydunuz?); Tabii bunlar hep garabet sistemizin sonuclari. Politikacilar birbirlerini denetleyemezse (ayri avam meclisi, ayri baskanlik ve ayri senato secimleri ve birbirini kisitlayan yetkilerle) o zaman disaridan birileri denetler.

Milliyetcilik? Ic kultur mozaigini dislayan turu iyi degil tabii. Hani Turkes'e sormuslar (filanca yorumundan sonra) "peki efendim, kulturel mozaigimiz ne olacak?". O da demis ki "ne mozaigi lan!?".

Boyleleri de var.

Sistem, herkes kendi faydasini dusunur ve butun icin oy verirken, carklari dondurebilecek sekilde calismali. O yone gidiyoruz zaten. Ama politik sistemi duzeltseler iyi olacak. AKP iyi, ama bu adamlardan sonra ne olacak belli degil. Sistem tum zamanlarda, her turlu serefsiz varken (ki bu istatistiki bir gercektir) calisabilmelidir. Yoksa 80 senede 4 darbe, sayilmayacak kadar ekonomik kriz olur, ve eloglunun kapasinda bekleriz, iceri alsin diye.





Knowlan: Ağınız Kontrolünüzde ( 7)

Konuyla uzaktan alakali olsa da; Bir sorum (ve belki yorumum) var.

TR'de pek cok (buyuk) sirkette hala masaustu bilgisayarlarinda sirket ici aga baglanmak icin statik IP kullanildigini gordum. Soru: DHCP'nin daha iyi yerel aga baglanma yolu oldugu dogru mudur? Eger oyleyse, bir DHCP server kurmak ne kadar zordur ki, bu baba sirketlerde calisan admin'ler bu ise yeltenmiyorlar? Cunku durum ABD'de tam tersi; hicbir admin statik IP kulanmiyor. Insanlar DHCP'nin ne oldugundan mi habersiz? Yorumunuz nedir?

Sana dokunan yılandan bana ne (eğer para kazanmıyorsam!) ( 56)

Evet, halk seviyesinde insanlar ciddi ciddi dusunmeye basladilar, fakat kimi suclayacaklarina hala karar veremediler.

Yoneticiler: Insanlar mecbur oluncaya kadar yerlerinde kaliyorlar, Japonya ornegi gibi degil yani. ABD'de, disiplin edici refleksin kabarip, hatalari bulup, ceza ve adalet dagitmasi beklenir, o olana kadar kimse yerinden hareket etmez. Nixon filan istifa etmisti ama herif son ana kadar yerinde kaldi, mahkemelerde sansinin olmayacagini anlayinca kacti.

Katrina hakkinda bu refleksten dolayi hemen bir arastirma komitesi kurdular. Oradan cikan sonuclara gore, ates hatlari cizilir. Bazi politikacilarda teflon ozelligi vardir, ne atsan uzerine yapismaz; Bu Bush denen herifte oyle. Fakat parti politikasi isin icine muhakkak girecek, ve ABD'de politik duzen daha yerinde/profosyonel oldugu icin, birisi bu konuyu unutturmadan ardi ardina devam ettirebilir. Konuyu iyi kullanan taraf, kendine Beyaz Saray yolunda iyi bir arti puan kazandirmis ta olur. Mesela Clinton bir onceki Irak savasini baba Bush'a karsi uzun sureli kullandi, Chicago'da bir konusmada "[rakibim] habire Middle East'i dusunuyor ama Mid West'i (yani sizi) unuttu", vs. gibi. Konu da bayagi sosyal. Gerci Cumhuriyetciler zenci oylarinin pesinde kosmuyorlar; Ispanyollar onlara yetiyor. Nufus olarak Ispanyol asillilar artik zencilerden daha fazla. Hah!




Sana dokunan yılandan bana ne (eğer para kazanmıyorsam!) ( 56)

Katrina kasirgasi sonrasi idaresinde bariz eksiklikler var. Bu eksiklikler ve yanlisliklar birilerinin kafasinda patlayacaktir. Eger Mr. Bush, sehirden cikacak parayi bile bulamamanin ne demek oldugunu anlayabilecek bir adam ve partiden olsaydi, belki durum daha farkli olurdu... 2004 secimlerinde Bush, son zamanlarin en buyuk katakullisini cevirerek, kendini "halktan adam" ve guneyli insan olarak satmayi basardi. Bunu Demokratlarin ekonomik kartina karsi, "taassup kartini" oynayarak yapti. O tur konular en cok guney eyaletlerinde yasayan insanlar icin onemlidir.

Ve Bush tum guney eyaletlerinden (buna Louisiana da dahildir) oy alarak baskanligi kazandi.

NO ve Louisiana halki, oyuna geldiler. Belediye baskanlari ve eyalet valileri Demokrat'tir, fakat bu yeterli olmamistir. Kasirgadan sonra baskan'i arayip istediklerini zamaninda alamadiklari soyleniyor.

Belediye baskani Ray Nagen'in bir radyo istasyonunu arayip verdigi mulakat cok buyuk olay oldu. Sonu aglamakli bitiyor.

http://static2.podcatch.com/blogs/gems/snedit/WWLAMInterviewNagin.mp3



Paul Graham ESR'den Daha mı Aptal? ( 9)

Evet adamin tarzi boyle hakikaten, zaten blog ismi BileBlog kalaylama blog'u gibi bir sey oluyor. Mantrasi "eger kotu soyleyecek bir seyin yoksa, hicbir sey soyleme". :) Bu da diger bilinen bir deyim uzerinde kelime oyunu. Ayrica adamin icinde oldugu AngloSakson fikir yuceltme ya da batirma, kesin cizgilerle dusunme(ya da dusunmeye ugrasma) kulturunun suzgecinden gormek gerekiyor. Mesela: Steve Jobs anlasamadigi bazi adamlara der ki "bu adamin bozo (sersem) biti acik (on)". Ya da Bill Gates begenmedigi bir fikir icin soyle der bazen: "Bu simdiye kadar duydugum en salakca fikirdi (this was the stupidest idea I've ever heard). Bu adamlarin komedyenlerini dinleyin, kulaklariniza inanamazsiniz. Bush, mush falan dinlemezler. En agir politik analiz icinde adama bir tane isim takiverir.

Her neyse..


Paul Graham ESR'den Daha mı Aptal? ( 9)

Evet, dediginiz iki durum da sozkonusu olabilir. Yaziyi yazan arkadas, aslinda kendisi de oldukca basarili open source programcilarindan, yaygin kullanilmakta olan iki projesi var. Fakat kendisi ticari tarafta da cok aktif bir zat, o yuzden open source'u din olarak ele alanlara biraz kizmakta.

Sahsi gorusum, open source kesinlikle degerli ve katmadeger ureten bir kavramdir. Sadece ticari modelle eszamanli goturulmesi gereken bir seydir, ve ya bu ya oteki seklinde PG'nin bazen yaptigi cikislar, kendi sevdigi modeli yuceltmeye calismasindan ileri gelmekte gibi geliyor... O ruh hali aslinda pek anlasilmaz bir sey degil, matematikci Hardy'nin dedigi gibi, kisinin kendi uzerinde calisitigi konuyu "en onemli" gormesi, bazen kendi verimliligi acisindan onemlidir. Fakat kimse herseyibilir degil, bu yuzden "bu taraftaki kodcular daha mutlu" vs gibi yorumlar gercekle alakasi olmayan sozler haline geliyorlar.

Blog ortami da pismemis fikirlerin daha fazla ortaya cikmasinda bir etken tabii; Bunu BileBlog icin de soyleyebiliriz, orada da her yazilani da dini inancla kabul etmemek gerekir.

Bu sektorde uzun sure calistiktan sonra, olan ilginc bir sey olmaya baslar: Babalar ve idol'ler teker teker yikilirlar. Begendiginiz fikirleri toplayip birlestirmeye baslarsiniz. Fi tarihinde yazdigi dili ve nesnesel tasarim fikirlerini begendigim Bertrand Meyer'i su anda bazi sartlar altinda dusunuyor ve dikkate alirim. Extreme Programming, iyi planlama yontemidir, fakat danismanlik ortaminda fiyatlandirma, vs asamasinda bazi eksikleri var. LISP dili tatlidir, fakat bir turlu kiramadigi bir bariyer var, kurumsal uygulamacilar bazi dilleri istemiyorlar. Dinamik diller prototipleme icin harikadir, fakat artik guclu tiplemenin hata yakalamasina alistik, eger o hatalari derleyici yakalamazsa, ve birim testleriniz ve kabul testleriniz yakalamazsa, bocekler yavas yavas production'a dogru yuruyecektir.





Emacs mı VI mı? ( 20)

http://prdownloads.sourceforge.net/jmxmonitor/kitap-tools-emacs-1.0.zip?download

site-lisp dizini altinda unlu Java modu JDE'yi kullanmak icin gerekli tum paketler mevcut.

_emacs.el icinde gerekli ayarlar var.

Özgür Yazılım Geliştiricilerinin Asıl Motivasyonu Özgürlük Değil Ego Tatmini ( 14)

Isin icin hem ego da var, hem de kader ortakligi... Insan %99'unu begendigi bir aracin geri kalan %1'ine yardim etmek tabii ki ister. Bir araci kullanmaya karar verdigimiz zaman (commit), o aracin basarisi kendi projemizin basarisini etkiler. O zaman, aracin hatalarini bulunca, kod zaten mevcut, tamiri yapip kullanici listesine bir yama (patch) dosyasi yollamak cocuk oyuncagidir... Acik yazilim projelerine (bariz olsa da tekrarlayayim) en buyuk katki, CVS'e commit hakki olmayan ama disaridan yama dosyasi yollayan insanlardan geliyor. Yani, oyle bir kullanici baziniz var ki, ust duzeyde kod erisim hakki yok, ama hatayi buluyor, sonra hem de tamiri yolluyor! Tamir de cok basit, text bazli bir arac ile koda uygulanabiliyor (patch).

Kullanici acisindan, tabii eklemek gerekir ki, bu sekilde kullanici _her_ acik yazilim projesine baglanmaz. Tarif edilen turden ust duzeyde katilim, altyapi projelerinde daha cok yasanacaktir (jboss, hibernate, linux, vs). O programlarin kullanicisi super kullanicinin ustunde, bir derece kod cambazidir (ya da kendini oyle zannediyordur -o da bir baslangic-), bu yuzden gordugu seyi tamir etmekte daha becereklidir.

Ek bir motivasyon faktoru olarak ta, acik yazilim katkisi yapan programcinin verdigi katki ile aracinin bayagi buyuk rakiplerle basettigini goruyor olmasi da sayilabilir (M$ mesela)





Emacs mı VI mı? ( 20)

Derler ki Emacs beyin gibidir, bir anda, hakkiyla, sadece %10 kadarini kullanabilirsin. :) Bir sure kullandiktan sonra oyle bir hale geliyorsunuz ki, ihtiyaciniz olan bir ozellik (ah su da olsaydi) bir mod icinden tus kombinasyonu ile zaten mevcut bulunuyor. Mesela gecende bir dizin yapisini text olarak gostermem gerekti. M-x picture-mode. Asagi dogru inen | cizgisi cekmeniz gerekiyor, ve picture mode icinden C-c . |'e basin, asagi dogru inecektir. ENTER'a basinca bir ustteki satir asagi kopyalaniyor, boylece daha detayli dizin yapisini gostermeniz cocuk oyuncagi.

Bunun gibi envai turden ozellikler var.

En muthis ozelliklerden biri de Speedbar. Bu bir tur Emacs explorer diyelim (tabii emacs ve explorer kelimelerini ayni cumlede kullanmak biraz ayip olur ama, neyse). Her mod, speedbar'a bilgi gonderebilir, eger surekli acik tutarsaniz, C, Java, LISP dosyalarina tiklayin, o dosya icindeki metotlar, degiskenlerin speedbar'da alt bilgi olarak ciktigini goreceksiniz.

Turkce karakterler icin, postfix mode. Hala Turkce klavye kullanmayi ogrenmedim, Emacs ile c ve ; tuslarina basip ç uretiyorum (mesela). ; karakteri, degistirici (modifier) komut oluyor.

Sahsen kullandigim .emacs + tum arti oyuncaklar (bells and whistles) istiyorsaniz, bir yerlere upload edebilirim.






Sun Bütün Yazılımlarını Özgürleştiriyor ( 5)

Bu zamana kadar tum kodlari acmamalarinin sebebi, "cogu urunun icinde uzerinde baskalarinin "fikirsel mulkiyet (intellectual property)" haklari aktif kod parcalarinin olmasiydi", diye bir yorum hatirliyorum. Bu kod parcalarini ne yaptilar acaba? Herhalde tekrar bastan yazdilar.

Bu guzel bir gelisme. JBoss sirketi de benzer "profosyonel acik yazilim" modeliyle bayagi yol katetti. Sun, parayi donanim ve yazilim danismanligindan kazanmayi amacliyor demek ki. Scott McNealy'yi 1996'da bir konferansta dinlemistim, demisti ki "Java'yi bedava sattigim icin bana deli diyorlar, ben de onlara diyorum ki, Java'yi Internet'ten indirebilirsin, fakat entreprise class bir Sun server makinasini Internet'ten indirebilir misin?".

Tabii Linux'un varligi bu denklemi biraz sarsti, ama halen finans, telekom cevrelerinde bir Sun/Solaris bagimliligi mevcut. Servis tarafi Java ile oradan sIkI para kirdilar ve halen kiriyorlar. Sadece bizim yaptigimiz nike.com, marthastewart.com, kaptest.com, bestbuy.com paso Sun uzerinde Java kullanan sitelerdir.





J2EE Yahoo Gurubu - J2EE-tr ( 3)

Java-tr'den haberimiz var, evet. J2EE-tr, daha cok servis tarafi Java konusunda olacak, Swing, Applet, vs. konulari daha az planda olacak yani.