Gazete okurken sinirlenmeyenimiz var mı?

0
maat
Başlığa bakarak sadece geçirmekte olduğumuz şu günler ve buna paralel olarak verilen haberlerin içeriğini kastettiğimi düşünmeyin lütfen. Her geçen gün daha da özensizce hazırlanan haberler beni deli eden.
Yine ulusal gazetelerimizden birinde gezinirken bu sefer de bir haber için koydukları resime takıldım. Haberin kendisine buradan erişilebilir. Sorun ise şu; resimdeki helikopterin Türk ordusu bünyesine hiç girmemiş olan Apache olması. Ayrıntılı bilgi wikipedia'dan alınabilir.

O da yetmedi, madem resim eklenecek insan biraz araştırmaz mı? Türk ordusunun bünyesinde olan Süper Kobra ve daha eski modellerinin resimleri ile o sayfaya da yerleştirilen Apache resimleri o kadar bolca bulunabiliyor ve farklar o kadar açık ki ben söyleyecek söz bulamıyorum. (Farklara bir örnek; Kobraların üzerine iniş yaptıkları kısımda tekerlek yok, adını bilmediğim metal bir bileşenlerinin üzerine iniyorlar ve bu en eski modellerinden beri böyle! Diğer şekilsel farklılıklar da kolaylıkla çıkartılabiliyor.) Hadi ordumuzun envanterinde olan türü bilmiyorsunuz, internet üzerinde bir tane Kobra resmi bakmakta mı aklınıza gelmiyor diyorum. Bu vurdumduymazlık, bu iş bilmezlik, bu özensizlik nereye kadar gidecek bilmiyorum. Bu okuyucuya da saygısızlık değil mi? Bilmiyorum belki de ben bu ayrıntılara takılmamalıyım ama bundan daha iyisini hakettiğimizi düşünmekten de kendimi alamıyorum. Aynı gazetenin bir başka haberini de yine fazla mesaiye yazmıştım. (Habere buradan erişilebilir)

Görüşler

0
Walleq
Sana katılmamak elde değil. Aynı durum günümüz dergilerinde de geçerli. Artık sadece bilgi eksiklikleri yada yanlış bilgi umursamamazlıkları değil, dizgi hatalarını bile düzeltme zahmetini göstermiyorlar. Sanıyorum tiraj düşüşleri de bu gibi duyarsızlıkların daha çok yaşanmasına neden oluyor. Sonunda kazanacak belli olduğu için sanıyorum (internet, e-basın). Ancak tabii ki bu bir bahane olmamalı.
0
mos
dün haberlerde tatbikat görüntüleri sınır ötesi operasyon gibi gösterildi ATV 'de.

sanki savaş muhabiri gitmiş sıcak sıcak çekmiş gibi.
0
3lobyte
Komplo terorisi yapacak olursak . şu an birbirinden saçma haberler birbirini kovalıyor terör olayları hakkında. özel harekat timlerini 8 askerimizi kurtarmasından, apache helikopterlerinin bombolama yapması gibi. bu birazda kasıtlı yapılıyor bence.

Malesef şu an hiç birşey yapmamayı, birşeyler yapıp bunun faturasını çekmeye tercih eden bir konumumuz var. Herşey lafta insanları oyalayıp olayların yatışmasını bekliyorlar. Görün bakın ya göstermelik bir harekat yapılacak yada amerika göstermelik bir harekat yapacak . bizim yapmamıza gerek kalmadı diyecekler hatta bir ihtimal kış şartlarında sınır ötesi yapılamaz denilip zaten kışın pkk da saldırmayacağı için olaylar yatışmış olacak. Olay böyle kapanıp gidecek.

Medyada bunu sağlamak için elinden geleni yapıyor nede olsa Türk medyası pekte Türk değil..

Bu dönemin getirisi olarak hınç alma duygumuzu yerine getirecek olan haberler bolca yapılacak . Dağda yüzlerce pkklıyı kıstırdık filan diye haberler okuyacaz arkasından ölü ele geçirilen kimse olmayacak, yada elimizde olmayan silahlarla kuzey ırağı bombalayacaz. Buna inanan halkımın içlerine su serpilmiş olacak böylelikle hiçbirşey yapmama politikası bu şekilde devam edecek . olay bu.
0
mturker
Internet Medyasında da durum çok farklı değil. Birbirlerinden sürekli olarak ve hatalarını bile düzeltmeden kopyala+yapıştır yapılarak alınan haberler. Sırf millet o haberin linkine tıklayıp hit sayısını artırsın diye başlıkla içeriğin alakasının olmadığı haberler. İçerikle alakası olmayanve bilinçsizce seçilmiş resimler.
Tamam gelecek Internet Medyasında fakat bunlar şimdiden üçkağıdın hasını yapıyorlar, basılı medyadan çok daha az güvenilirler, böyle giderse Türkiyedeki Internet Medyası batılı benzerlerinin sadece taklidi olarak kalabilecekler.
0
mbayer
Gazetede özellik boyalı basın olarak tabir edilen bir takım gazetelerde bildiğimiz yada ilgimiz dahilinde bir haber çıktığı zaman ve/veya bildiğimiz bir çevreyle ilgili bir haber yapıldığı zaman ne kadar hatalar olduğu farkediyoruz da bilmediğimiz bir konu çıktığında neden güvenip/inanıyoruz, galiba sorgulayan bir toplum değiliz.. :)
0
anonim
Bunu ben de sık sık düşünüyorum ve bununla ilgili üç çözüm uyguluyorum:

1) Gazete okuma
2) Televizyon seyretme
3) Bilgiyi analiz için duygularını değil aklını kullan

Medya çok uzun zaman önce bilgilendirme vasfını kaybetti. Şu anda geniş kitleleri yönlendirmek için kullanılıyor. Yönlendirenlerin çıkarları doğrultusunda kitleler hareket ettiriliyor. Bu konuda da çok ama çok başarılılar.
0
Zebani
"3) Bilgiyi analiz için duygularını değil aklını kullan" :)
0
skorsky
Kesinlikle katiliyorum. Hele Hurriyet gibi "merkez oldugu" zannedilen ama basbayagi buyuk patron ve fasist ulusalci olan gazeteler, ozellilke su siralarda, tam zamanli ugrastigi kitle manipulasyonu ile ugrasiyorlar. Fakat insanlar bu durumu anlamaya basladilar, Hurriyet ozellikle Cbaskanligi seciminden bu yana felaket tiraj kaybediyor..

http://www.netgazete.com/ratingtiraj/tiraj.htm

0
ahmetturky
Sizde kartel medyasını okumayın o zaman. Ben onları okumayı bırakalı çok oluyor. Internet'te bir sürü alternatif kaynak var. Size de tavsiye ederim.
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

FATİH Projesi Bilgi ve İletişim Teknolojileri Çağrı Programı

nyucel

Bugüne kadar TÜBİTAK proje desteklerinde bir genel çerçeve belirliyor (araştırma projesi, kamu projesi gibi) ve araştırmacıların kendi fikirleriyle başvurmasını istiyordu. Gelen başvurular hakemlerce değerlendiriliyor ve belli miktarlarda destekler veriliyordu. Öncelikli Alanlar Ar-Ge Projeleri Destekleme Programı ile birlikte başka bir yol denenenmeye çalışılıyor; TÜBİTAK öncelikli gördüğü alanları ve bu alanlar üzerinde hangi konularda projeleri destekleyeceğini açıklayarak doğrudan bu konularda gelecek projeleri destekleyecek.

Evet bizim başımız kel!

sundance

DistroWatch ana sayfasında gördüğüm bir haberi aynen çevirerek aktarıyorum.

Guadalinex (ispanyolca) Debian GNU/Linux altyapısı üzerine İspanya´ya bağlı Andolucia hükümeti tarafından geliştirilen bir GNU/Linux dağıtımı. Nihai versiyonu yayınlandığında Andolucia hükümeti 100,000 CD´i okullara ve toplum kuruluşlarına dağıtmayı hedeflemekte. Yerel dergi ve gazetelerle dağıtılacak olan cdlerin önümüzdeki birbuçuk yıl içinde iki milyon kullanıcıya hitap etmesi planlanıyor. Guadalinex 1.0´ın beşinci yayına aday sürümü 5 Şubat tarihinde downloada açıldı. guadalinex-1.0rc5.iso aynı zamanda boot edilebilir bir live CD:

Ne diyordum, ha evet başımız diyorum kel...

Vatandaşlık, Kişisel Bilgiler, 250 YTL Ceza ve Bilgi İşlem...

FZ

Bilgi almak, bilgi vermek. Devletin vatandaştan bilgi alması ve vatandaşın devletten bilgi alması. Garip bir asimetri. Söz gelimi artık adresinizi bildirmezseniz 250 YTL'den başlayan para cezasına çarptırılacaksınız.

Bir başka habere göre ise İçişleri Bakanlığı, başlangıçta sadece nüfus kayıtlarının doğru düzgün tutulmasını amaçlayan Merkezi Nüfus İdaresi Sistemi'ndeki (MERNİS) bilgileri, kamu kurum ve kuruluşları ile kamu hizmeti veren kurumlarla paylaşacak. Kimlik Paylaşımı Sistemi Uygulama Yönetmeliği, Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi. Elektronik fişleme tartışmalarını yeniden gündeme getiren yönetmelik şöyle işleyecek.

Uzun yıllar ABD'de yaşamış bir tanıdığımın deyişi ile: "11 Eylül sonrası ABD'de yabancı pasaportlu Müslüman olmak burada vatandaş olmaktan daha az kayıt ve bürokrasi gerektiriyor."

Politikacı-ölçer: Politikacılar Aldıkları Parayı Ne Kadar Hak Ediyorlar?

FZ

Güzel ve faydalı bir veri görselleştirme örneği ile karşılaştım dün.

Aşağıdaki grafik çeşitli ülkelerin parlamenterlerinin performanslarını ölçüyor. Grafiği oluşturmak için GSMH ile İyi Yönetişim İndeksi kullanılmış (demokrasi indeksi, BM insani gelişim ve yolsuzluk indeksinin bir karışımı). Kısaca bir ülke merkezdeki sarı artı sembolünden ne kadar uzaksa o ülkenin parlamenterleri o kadar çok para kazanıyor ve ülkenin çizgisinin saatin tersi yönünde yaptığı açı ne kadar büyükse o ülkedeki yönetim o kadar kötü.

Politikacılar Kaç Para Alıyor ve Ne Kadar İyi Yönetiyor?

İTÜ´de Kayıt Rezilliği

FZ

Türkiye´nin en köklü, büyük, mühendislik ve bilim öğretim kurumlarından biri olan İTÜ´nün bir mezunu olarak bu satırları yazarken utanıyorum. Akşam Kanal D televizyonunda dumura uğratıcı görüntülere şu sözler eşlik ediyordu:

"Bu gördükleriniz ne sokak çocuğu ne de evsiz insanlar, bunlar ders kaydı yapmak isteyen İstanbul Teknik Üniversitesi öğrencileri. Derslerine kayıt yapabilmek için ta bir gece öncesinden okula gelen öğrenciler, ateş yakarak ısınmaya çalışıyorlar. Bazıları şanslı çünkü hazırlıklı gelmişler yanlarında çadırları da var..."

Milyonlarca dolar harcanmış teknolojilerin uygulaması sonucunda insanların gelip dayandıkları rezillik bu. Gerçekten içim sızlıyor. Bu üniversitede okuyan insanlar bunu hak etmiyor, hiçbir üniversitedeki hiçbir Türk öğrencisi bunu hatk etmiyor! Ben, kendi adıma İTÜ rektörü olan hanımefendiye üsturuplu bir e-posta yazmayı ve protestomu iletmeyi düşünüyorum, siz de tepkinizi bu şekilde ve daha yaratıcı şekillerde dile getirebilirsiniz.

Kaynaklar:
- http://www.istanbul-teknik.com/default.asp?sayfa=1&yazi=36508
- Kanal D Ana Haber
- javascript:play('/anahaber/2004.01.17/universite.asf') *

* : Bu satırı tarayıcının adres çubuğuna yazmak sureti ile doğrudan ilgili görüntülere erişebilirsiniz.