SUS Raporu (devam)

0
cayfer
Murat09 ve FM editörleri kızacak gene "yetti senin SUS'un. Sus artık" diye ama ben gene de deneyeyim. :)

Pztesi sabahı işe gittim ki SUS tüm MS yamalarını indirmeyi bitirmiş. Yamalar SUS üzerinden sunulmak üzere onay bekliyor. Aman ne güzel... Kayda değer ilk ilerleme kaydedildi. (Hatırlatma: Win2K server'ın yamalarını MS destek sitesinden yapmam üç gün sürmüştü. Aslında bu benim ilgisizliğimdendi. Makinenin başında beklemediğim için garibim çok kereler uzun saatlerce lisans anlaşmasını kabul etmemi beklemişti. Eğer makinenin başında bekleseydim 2 günde falan biterdi.)
Onaylama bayağı uzun sürdü. "Approve all" gibi bir seçenek olmadığı için teker teker değilse bile anlamadığım bir nedenle grup grup onaylayabildim.

Sıra geldi bir makineye SUS istemcisi kurup denemeye. Açıkçası kimseden makinesinde böyle bir deneme yapmak için izin isteyemezdim. Ne olsa ilk kez yapıyordum ve sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yermiş. Akşam evdeki notebook'a Win2k falan yükler denerim dedim.

SUS client indirdim. Install ettim. Bişey olmadı. Hata yok ama ProgramFiles altında da bişey yok! Hmmmm.. RTFM!

Öğrendim ki SP1 mi SP2 mi neyse, bir service pack yüklenmiş XP'lerde bir registry entry kaydı ile bu istemci devreye giriyormuş Ama ben XP kullanmıyordum. Ayrıca kullanıcılarımıza öğretmek için bu işi yaptığıma göre; ve onların da yüzde doksan beşi SP nedir bilmeyeceğine göre ben uzun ama emin yoldan yapmalıydım.

Derken yapmam gereken işleri anlatan şu dökümanı buldum.

Dehşet içinde bu dökumanda söylenenleri bir bir yerine getirdim. MSCE sertifika sınavındamıydım yoksa makineme yama yapmaya mı çalışıyordum belli değil.

Neyse yaptım bitirdim. Her ekranın sol tarafında uzun uzun açıklamalar var. Cümlelerden biri derki "yaptığınız ayarlar reboot ettikten sonra devreye girer" Valla güldüm. Zaten bu noktaya gelinceye kadar diskin boot sektörünü eskitmiştim. Bu son reboot komik geldi nedense.

Gördüğüm ve ilgimi çeken bir başka not da SUS servisini kullandığınızda tüm yamalar yüklendikten sonra tek bir reboot ile hepsinin devreye gireceğine ilişkindi. Tam yerini hatırlamıyorum ama bu not kesin biryerlerde vardı. Demek ki olabiliyormus!

Kötü alışkanlıklarımdan olsa gerek sabırsızlıkla "hadi bakalım, ilk yama indirme işini yapayım" dedim. Üzgünüm ama gece üç olmasını beklemem gerekiyormuş. Ya da ayarlarla oynayıp en yakın saat başını verecekmişim. "Şimdi yap" diye bir seçenek yok!

Yani sonuçta biz bu işi yurtlarda nasıl yapacağız bilemiyorum. Millet gece makinesini işi bitince kapatıyor. Malum yurt odalarında gürültü oluyor, ofislerde deseniz geceleri güç kesintisi olasılığı var. Yani bütün bu emekten ve TCO arttırımlarından sonra bir de güncellenmeyen makinelerle uğraşmaya devam edeceğiz.

Yahu kullanıcılarımız bu SUS işini yapacak kadar bu işlerden anlasalar ve ilgili/dikkatli olsalar zaten sorun olmazdı!

Bıkmadan usanmadan aynı soruyu tekrarlıyorum: Bir bankanın kredi kartları merkezindeki makineyi düşünüyorum: Gece 3'de otomatik güncelleme yapmış. Reboot etmiş. ama disket sürücüde bir disket unutulmuş!

Ben bu reboot meselesine takmış durumdayım! Eskiden DNS sunucusu değiştirince reboot ederdi, kızardık. Şimdi IP ayarlarını değiştirince reboot etmiyor ama media player'ı update edince reboot ediyor!

Bırakın yaaaa. dalga mı geçiyor bu adamlar! Yok Windows 2003'ün disk erişimi hızlıymış da web servisi hızlıymış da... Murat09 arkadaşımız Enterprise edition dan söz etmiş. Valla zırt pırt reboot etmiyorsa konuşalım. Yok eğer durum aynıysa ben 166 MHz Pentium makinede 32 MB bellekle çalışan RedHat'i tercih ederim. O kadar uzun süre ilgi istemeden çalışıyor ki root şifresini hatırlamak her seferinde sorun oluyor. Yavaş mavaş! ama hep orada. Kaplumbağa tavşan masalı gibi.

Murat bey'in ACAD örneğine de yanit vermek isterim bu arada... Uzun yıllar önce otelcilik yazılımı satan/kuran/destek veren bir bayandan öğrenmiştim. Yazılımı kurduğu oteldeki insanlar sistemlere ofis yazılımları kurmaya çalışıyordu. Kadıncağız kızmıştı. Olmaz dedi! Bu bilgisayarlar otel yazılımı içindir! Otelciler "ama nasil olur, masamızda bilgisayar varken neden yüklemeyelim" deyince bayan "asansörün de bilgisayarı var. Neden ona yüklemiyorsunuz?" dedi. Haklıydı aslında. Millet ofis yazılımı derdinde değil, oyun programı derdindeydi. Üzerinde ACAD kullanılan bir makine, arkada Windows olduğu için kullanılmıyor. O ACAD makinesidir! CAD işinden anlamam. En iyisi oysa o kullanılır! Windows altındaysa windows altında, CP/M altındaysa CP/M altında. bunu tartışmak abestir.
ACAD makinesinden DNS, Mail ve web servisi veren kimse varsa işte o zaman durum kayda değer. (ACAD olmasa da bir çok mühendislik programı, simulasyon paketi çalıştırılan, aynı zamanda genel kullanıma açık ve aynı zamanda DNS, WEB ve e-posta servisi veren makineler bizde var. Bilin bakalım işletim sistemleri ne?)

Sevgiler

Görüşler

0
bahadirkandemir
Önümüzdeki hafta Linux semineri düzenlemek istiyoruz, bu SUS raporları çok işimize yarayacak :)

Belki bizim Windowsçu bilgisayar mühendisleri akıllanır, yeni gelen öğrenciler de Windows'tan önce Linux'a aşık olur.

Herkes ASP ve ağ yönetimi dersini seçti, Linux dersini 8 kişi alıyor, seminer versek 10 kişi gelmez... SUS raporunu sunarsam belki sayılar artar :))

Saygılarımla,
Bahadır Kandemir
0
muhasebeci
Herkese selam,

Cayfer bey beni yanlış anlamayın ama, bu win saçmalıklarından bıktım usandım. Eminim ki pek şok kişi de benim gibi bezmiştir şu m$ urunlerinden. Her birinin derdi bir başka. Herneyse. Ben bu siteye linux ve gpl konusunda ve diğer it alanlarında pek çok şeyin haberini alabiliyorum. Haberini almak istemediğim tek şey ms ürünleri. Bu ürünlerin ne kadar saçma sapan çalıştığını, her konfigurasyonun gui ile yapilmaya çalışılırken yeterli konfigure edilemediği ortada. Linuxun gozünü seveyim be. O terminalde yok yok arkadaş. Pek çok önemli şeyi komut satırından yapıyoruz. winde ise herşey gui ile. Adamlar gui yapicaz diye kasıyolar kendilerini. Onu da geçin. Abi ben bıktım bu SUS'tan mustan. Şu güzelim sitede windowsun salaklıkları yerine linuxun güzelliklerinden bahsetseniz, mesela a2ps komutundan, bu komutun alabileceği parametrelerden bahsetseydiniz daha çok mutlu olurdum. a2ps de ne diyenler olabilir. a2ps postscript oluşturmak için bir araç. Şahsen daha kullanma zevkine erişemedim ama bu komut beni bir yazıcı almaktan kurtaracak. Winde boyle şeyler varmı baba. Yok. Dediğim gibi, size kızgın değilim, kızdığım şey win ürünlerinin salaklıklarının tartışılması.

Yüksel ÖZCAN
Sevgi, Saygı, Linux
0
FZ
GUI deyince aklıma şu iki durum geliyor (bkz. klavyelerin gücü adına):

- Birine telefonda bir iş yaptırmaya çalışıyorsunuz, hangisi daha kolay sizce:

a- Ekranda fareyi hareket ettirmesini, tab sayfalarını tıklamasını (tab sayfası mı o da ne, hadi bakalım gel de tarif et bunu), menülerde kaybolmamasını, gerekli ayarları yapmasını sağlamak.

b- Aç bakiim /etc/hedehodo.conf dosyasını favori metin editörünle, xyz=zart yazan yeri bul, buldun mu, tamam şimdi zart gördüğün yere zurt.10.13.1 yaz, kaydet çık, falanca komutu ver, tamam halloldu mu, hadi bana iyi günler.

- Ekran kapalı, açık duran CD tepsisini kapatmak, CD´yi çaldırmak, durdurmak, yeniden başlatmak istiyorum (ya da varsayın monitör bağlı değil bilgisayara, vs.) Hangisi daha kolay?

a- Komut satırından komutları vermek ve müziği dinlemek, durdurmak, vs.

b- Farenin nerede olduğunu, CD çalma programının ekranın neresinde olduğunu falan tahmin edip körleme iş yaptırmak.

- Gerçekçi bir manzara resmi için bazı parametrelere dayanarak gelişigüzel gerçekçi ağaç modelleri üreten bir sistem geliştirmek istiyorum, hangisi daha kolay?

a- Birkaç bin dolarlık bir 3D tasarım programı al. Fare ile kas dur, fare ile tasarım yapmak çok daha kolay değildir di mi?

b- Açık kodlu ve ücretsiz POV-Ray yazılımını çektikten sonra biraz zamanını ayır ve POV-ray dilini öğren, bunu kullanarak fantastik modeller geliştir (bkz. splinetree: http://povplace.addr.com/files/ )

Not: GUI´ler kötü değildir, GUI´lerin gerekli olduğuna inanıyorum canı gönülden. Ama GUI´leri çekiç ve her şeyi de çivi gibi görmek hatasına düşmemek lazım. Bütün mesele bu.
0
muhasebeci
Benim aslında ne demek istediğimi tam olarak anlayamamışsınız fakat povray orneğinizi tesadüfi olarak isabet ettirmişsiniz. winde adamlar herşeyi gui ile yaptırmaya kalkmıyo mu? kalkıyo. Ben guiye karşı değilim. Sadece adamlar her haltı gui ile yapıcaz telasında iken bi ton guvenlik acıgı ile ugrasmayı ihmal ettiklerini düşünüyorum. Nitekim de tonla guvenlik açığı çıkıyor. Benim demek istediğim povray gibi. Şurda SUS kurup konfigure etme ugraslari anlatilacagina, povray nasil kullanilir o anlatilsa daha hos olur. Benim önceki yaziyi yazmamin ozunde de bu yatiyor. Yoksa gui'ye kimse karsi cikamaz, cikmamali da.

Yüksel ÖZCAN
0
gabriel
bence eskiden beri linux kullanan pekcok unix linux uzmaninda soyle bir Saplanti var..Ne kadar cok konsol kullaniyorsan o kadar iyisindir...

GUI kullanarak mesela XMMS ile muzik dinliyorsan amatorsun ama konsoldan biton (bence gereksiz)
kod yazip , mesela #mp123 su opsiyon bu opsiyon /neredeyse/bu/mp3/dosyasinin/bulundug/yer diye yazip sonrada enter a felan basip , kendinize bir tur iskence yaparak Mazohist takilarak mp3 dinlerseniz siz o zaman gercek bir linux kullanicisi oluyorsunuz

Hatta turkce Linux konusunun tartisildigi pek cok forumda Suse yada Mandrake gibi populer linux distributionlarinin "Windowsumsu linuxlar " denilerek kucumsenmesinin altindada bu mazohist tutum yatar saniyorum
Ama asla unutulmamalidirki Linux un son donemde daha cok halka yayilmasinin en onemli sebebi GUI ye agirlik vermis bu windowsumsu linuxlardir

Hatta mandrake o kadar cok problem cikardigi halde Stabilitenin kaya gibi oldugu bence en saglam distro olan Debian dan cok cok daha fazla yaygindir Neden?????? tabiki GUI nin kolayligi yuzunden

Halk icin bu durm boyledeeeee uzman programcilar icin sanki farklimi??

Soyleyin bakalim pratikte kac kisi WEB tasarimi yapmak icin windows da notepad linux da joe yu acip saatlerce
html head title felan fian diyemi ugrasiyor yoksa
acip dreamweaver i sadece mouse ile mi hallediyor?
ya kod yazanlar tek tek kod mu kasiyor yoksa windows da visual C yada linux da kylix yada wxPython gibi RAD lari kullanarak ve klavyeyi mecbur kalmadikca kullanmamaya calisarakmi kod yaziyorlar

Veya bu kod kasmaya bui kadar merakli arkadaslara sunu sormak lazim?
neden ekrani temizlemek icin cls yaziyorsun cls yazmak kolaycilik degilmi?? cls yazmak yerine oturup iki saat ekrani temizleyecek assembler kodunu yazsanaaa :))))))))))))

Ben Genel olarak , bu tip gui leri kucumseyen arkadaslara (Kesinlikle Can ayfer ikastedmiyorum) Konsol bagimlisi diyorum
Konsol bagimlilari ozeillkle freebsd kullanicilari arasinda fazla..Ama birbakiyorum matrix filminin bazi sahneleri Freebsd cluster yapilarak ortaya cikarilmis cok sasirdim:))) freebsd ci arkadaslar , matrix gibi olaganustu bir gorsel ziyafet olan harika bir filmi gorsel efekt denilen gelismis GUI ler ile destekleyerek Konsol ile olan asklarina ihanet etmis olmuyorlarmi???:))))))))))))))
0
FZ
Saplantı değil de tembelliğe alışmak diyelim istersen ;-) O alışkanlık da şu: İşini ne kadar pratik, parametrik, vs. halledebiliyorsan o kadar iyisindir, kafan rahattır. Bilgisayar senin için çalışır, sen bilgisayar için çalışmazsın.

XMMS´i sever sayarız, güzel bir ses işleme programımızdır. Ama misal makina hemen açılır, konsoldayızdır, şimdi kim uğraşacak grafik ortamı yükleme, gerçi KDE ya da GNOME falan değil alt tarafı fluxbox ya da pekwm ama olsun, o bile vakit alıyor ve o anda tek derdim /mp3/charlie_parker dizini içindeki dosyaları dinlemek, mp3blaster ile dinlerim, yormam kendimi. Şimdiye kadar mp3blaster bana en ufak bir zorluk çıkarmadı, gayet basit bir arabirimi var, kolay kontrol ediliyor, vs.

Bir başka örnek, geçen gece dedim bir blues armonika kaydı yapayım, KRecord denedim falan önce olmadı, öldür allah olmadı, hiçbir şeyi ayarlayamadım falan, imdadıma ne mi yetişti? SoX tabii ki! (Sound eXchange for Linux) paşa paşa yaptım kaydımı, ilk kez karşılaştığım bir program idi ama /dev/dsp´den 48 Khz´den aldırdığım sesi, çok yer kaplamasın diye, 8 Khz düşük kalite, bir .wav dosyasına yazmam birkaç dakikamı aldı, ha tabii ondan önce birkaç dakika da man sayfası falan kurcalamam gerekti, bu da canımı pek yaktı sayılmaz. Sonracıma tek satırda bu kayıt işini halledip yine tek satırlık ve topu topu üç sözcüklük bir oggenc komutu ile de .wav dosyasını Ogg Vorbis formatına çevirdim. Sonra neden bu işi bu kadar uzattım ki yaw, tek adımda da yapabilirdim diye düşünmekten kendimi alıkoyamadım. play komutu ile test ettim dosyaları, gayet güzel falan. Hala grafik ekranda değilim, acı çekmiyorum, fareye bu iş için neden ihtiyacım olsun? Peki ya misal 300 tane envai türde formatta bulunan ses dosyasını bilmemne formatına dönüştürüp iş biter bitmez de bunları paketleyip bir yere yollamak istese idim? Tabii ki gene komut satırı çünkü bu tür işlerde GUI çok ama çok kafa karıştırıyor.

GUI´leri küçümsemiyorum. Neden küçümseyeyim ki! Yeri geldiğinde gayet işime yarıyor GUI. Ben manyak mıyım GUI´yi küçümseyeyim! Doğru işe doğru araç, budur presip.

WEB tasarımına gelince, valla ben işin tasarım değil programlama kısmındayım, yani JavaScript, PHP, SQL, ASP, vs. vs. Ne mi kullanıyorum, tabii ki VIM kullanıyorum yani bir programlama editörü. Kodla tasarımı aynı sayfaya gömen, şablon mantığını kullanmayan insanlar için de üzülüyorum (bazen kendim için de üzülüyorum bu yüzden :-P)

Uzman programcılar derken kimleri kast ediyorsun? Tavsiyem SourceForge´daki ve Freshmeat´teki en büyük, en kapsamlı projeleri bir incele ve yazarlarına bir sor, ne tür araç kullanarak yazılım geliştiriyorlarmış.

FreeBSD ve Matrix´e gelince, doğrusu ben senin şaşırmana şaşırdım. Cluster gerektiren hesap yoğun bir ortamda BDS ya da Linux kullanılmasından daha doğal ne olabilir ki? Sen istediğin kadar görkemli araçla sahneyi tasarla, efektini kabataslak belirle, detayları saatlerce hesaplayacak olan yazılımların GUI ile alakası yoktur ki, adı üzerinde hesap kitap işi bunlar ve sanatsal yaratıcılıktan sonra devreye giriyorlar.
0
mentat
ikinizin de yazdiklarini okuyup yorum yapmadan gecemedim..

klavye hizlidir.
mouse (gui) yavas.

klavye ogrenmesi zordur.
mouse (gui) kolay.

en azindan benim icin komut satiri, ya da klavyelik isleri yapmak ilk basta zordur, ezberi sevmem, istemem kafami -hede bodo ile doldurmayi. ama cok sik kullandigim birseyse illa ki klavyeden yapmanin yolunu ogrenirim, cunku hizlidir..

ornekler:
- copy/paste, kim kascak mouse'la fiti fiti gidip sag tus falan.
- windows explorer acilacak, windows+e, desktop'dan bi dosya bulunacak, windows+m (evet klavyemde ms logosu var, hem de iki tane)
- ya da Visual C++ kullanirkene. allahtan ide'nin sadece adi visual (kahrolsun tum borland urunleri), mouse'a hic ellememe gerek yok. hopbidi hopbidi o dosyadan bu dosyaya ziplar, kodumu yazar derler debug ederim efendi efendi..
- emacs konusuna hic girmiyorum, emacs kullanan bir programci 10 IDE gucundedir zaten.

anti ornekler:
kirk yilin basi kullandigim herhangi bir nanenin benden parametre istemeye cabalamasi..

tezler:
command prompt'dan calisan programlarin tumu (tamam cogu), gui hazirlamaya usenmis, becerememis, bilmeyen, ogrenmeye vakit bulamayan elemanlarin yazdigi programlar genelde.

gui'li olanlar da $$ gozluklu, cok satalim biz satalim mantikli, son kullanici kitlesi (booo) hedeflenen programlar.

sacmalama sinirimi astim yine ama son olarak ben Visual C++'in hastasiyim bu konuda (adi ms usagi beni) hem yeni kullanicinin fiti fiti mouse ile dans etmesine izin veriyor, hem de benim klavyede sakir sukur seklinde dinledigim muzige eslik etmeme..

evet, bu kadar zirva yeter, atin beni disari, bugun cumaaa
0
mentat
siteden ciktim, sigara molasi icin okuyacak bisiler arandim, ve http://www.cfxweb.net/modules.php?name=News&file=article&sid=1902 adresindeki enteresan yaziyi print ettim. okurken yarildim tesadufun bu kadarina sizinle paylasmak istedim. saygi duydum elemana.. siddetle tavsiye.
0
Challenger
bence eskiden beri linux kullanan pekcok unix linux uzmaninda soyle bir Saplanti var..Ne kadar cok konsol kullaniyorsan o kadar iyisindir...

GUI kullanarak mesela XMMS ile muzik dinliyorsan amatorsun ama konsoldan biton (bence gereksiz)
kod yazip , mesela #mp123 su opsiyon bu opsiyon /neredeyse/bu/mp3/dosyasinin/bulundug/yer diye yazip sonrada enter a felan basip , kendinize bir tur iskence yaparak Mazohist takilarak mp3 dinlerseniz siz o zaman gercek bir linux kullanicisi oluyorsunuz


GUI kullanarak XMMS ile müzik dinlemek neden amatörlük olsun ki? Kim demiş XMMS ile müzik dinleyenin amatör olduğunu? Nerden çıkardığını anlayamadım.

Hatta mandrake o kadar cok problem cikardigi halde Stabilitenin kaya gibi oldugu bence en saglam distro olan Debian dan cok cok daha fazla yaygindir Neden?????? tabiki GUI nin kolayligi yuzunden


Hayır Debian' da da Slackware' de de paşalar gibi GUI var. Hem de Mandrake ve SuSE' de olmadığı kadar. Mandrake ve SuSE' nin yaygın olması, son kullanıcıya yönelik basit araçlar içermesi. O araçlar Debian ve Slackware' de de olsa onlar daha da yaygın olacaktır.

Halk icin bu durm boyledeeeee uzman programcilar icin sanki farklimi??

Soyleyin bakalim pratikte kac kisi WEB tasarimi yapmak icin windows da notepad linux da joe yu acip saatlerce
html head title felan fian diyemi ugrasiyor yoksa
acip dreamweaver i sadece mouse ile mi hallediyor?
ya kod yazanlar tek tek kod mu kasiyor yoksa windows da visual C yada linux da kylix yada wxPython gibi RAD lari kullanarak ve klavyeyi mecbur kalmadikca kullanmamaya calisarakmi kod yaziyorlar


Ben de aslında Web' in programcılık kısmındayım ama web tasarımı yapmam gerektiğinde de yine Vim kullanıyorum. Tasarımı bile kodlar ile yapmak bana ayrı bir kontrol sağlıyor. Neden mi? Dreamweaver ya da FrontPage gibi programların yazdığı zibilyon tane saçma ve işe yaramaz kod benim cinlerimi tepeme çıkartıyor. Ben tasarımı yaparken başta biraz kasıp bir şablon oluşturup bir de CSS dosyası yazıyorum sonra bunu koduma dahil edip paşalar gibi metin üstünde oynama yapıyorum. Ne diye şimdi Frontpage' te ve Dreamweaver' da yok fareni götür Bold' a tıkla şimdi bir de italic yap sonra fontlar' dan arial olsun, üstelik bir de bilmemne rengini seç sonra ortala falan la uğraşayım? Ben mazohist miyim de kendime eziyet çektireyim? "İşte Başlık" dediğim anda iş biter. Hem de bütün başlıklarımda bunu rahatlıkla kullanırım. Üstelik web sayfasında da bir sürü gereksiz kod olmaz.

Buna ek olarak bu zamana kadar ne Visual C ne de Kylix kullandım ve hayatımdan son derece memnunum. Şunu unutmamak gerekir ki, eğer bir program geliştiriyorsanız (en basitinden en karmaşık ve ciddisine kadar) kodlara son derece hakim olmalısınız. IDE kullanmak günah değildir. Kullanılır. Ama programcılık iki tık ile olacak şey değildir. Ben de kendimi en çok rahat hissettiğim editörü kullanarak kod yazıyorum. Ha bu konsolda olmuş ya da X Window altında GUI ile olmuş. Ne farkeder? Yeri geldiğinde Vim kullanırım, yeri geldiğinde Quanta+, yeri gelince KDevelop.

Hem ne diye birkaç satır kod yazacağım zaman Cyrix 233 (167 MHz) işlemcisi olan bir makinenin iki saat QT kütüphanesini yüklemesini bekleyeyim ki? Mazohist miyim ben? Açarım Vim' i paşa paşa kod yazarım. A eğer illa GUI kullanmam gerekirse kullanırım. Örneğin bu yorumu Window Maker altında Mozilla kullanarak yazıyorum. Şimdi günahkar mı oldum? Yoksa amatör mü?

Veya bu kod kasmaya bui kadar merakli arkadaslara sunu sormak lazim?
neden ekrani temizlemek icin cls yaziyorsun cls yazmak kolaycilik degilmi?? cls yazmak yerine oturup iki saat ekrani temizleyecek assembler kodunu yazsanaaa :))))))))))))


Bu bana da komik geldi. Çünkü, çok uçmuşsun. Üstelik sen cls yazarsan Linux da sana;
bash: cls: command not found

diye nanik yapar.

Ben Genel olarak , bu tip gui leri kucumseyen arkadaslara (Kesinlikle Can ayfer ikastedmiyorum) Konsol bagimlisi diyorum


Kimsenin GUI' leri küçümsediği yok. GUI çok iyi bir olaydır ve hayat bile kurtarabilir. Ama, gerektiğinde kullanırım, gerekmiyorsa kalsın derim. Bazen işimi uzatır, bazen de kısaltır. Duruma göre tercihimi yaparım. Aksine ben de konsolu küçümseyenlere fare bağımlısı derim hatta gıcık bile olurum.

Neden Can Uğur Ayfer' i de kastet miyorsun? Niye? Kitaplarından okuduğum kadarıyla kendisi konsolu da çok sever ve Vim' i de. O da konsol bağımlısı o zaman.

Konsol bagimlilari ozeillkle freebsd kullanicilari arasinda fazla..Ama birbakiyorum matrix filminin bazi sahneleri Freebsd cluster yapilarak ortaya cikarilmis cok sasirdim:))) freebsd ci arkadaslar , matrix gibi olaganustu bir gorsel ziyafet olan harika bir filmi gorsel efekt denilen gelismis GUI ler ile destekleyerek Konsol ile olan asklarina ihanet etmis olmuyorlarmi???:))))))))))))))


Ne alaka şimdi? Hem niye şaşırdın? Şaşıracak ne var? Matrix filminin o sahnelerini FreeBSD kullanıcıları değil, grafikçiler yaptı. Hem GUI kullanmak niye ihanet olsun? Fanatizm mi var?


Üffff, gereksiz yorumuna şu cevabı yazarken GUI kullanmışım. Tüh gördün mü? Çok gereksiz bir iş yaptım. Üstelik ihanet bile ettim biricik aşkıma.
0
Challenger
Yorumu göndermeden önce Önizleme' ye tıklayacağım yerde Tamam' a tıklamışım. Üstelik HTML' yi yanlış yazmışım. GUI kullandım da ondan oldu galiba.

Tekrar gönderiyorum:

bence eskiden beri linux kullanan pekcok unix linux uzmaninda soyle bir Saplanti var..Ne kadar cok konsol kullaniyorsan o kadar iyisindir...

GUI kullanarak mesela XMMS ile muzik dinliyorsan amatorsun ama konsoldan biton (bence gereksiz)
kod yazip , mesela #mp123 su opsiyon bu opsiyon /neredeyse/bu/mp3/dosyasinin/bulundug/yer diye yazip sonrada enter a felan basip , kendinize bir tur iskence yaparak Mazohist takilarak mp3 dinlerseniz siz o zaman gercek bir linux kullanicisi oluyorsunuz


GUI kullanarak XMMS ile müzik dinlemek neden amatörlük olsun ki? Kim demiş XMMS ile müzik dinleyenin amatör olduğunu? Nerden çıkardığını anlayamadım.

Hatta mandrake o kadar cok problem cikardigi halde Stabilitenin kaya gibi oldugu bence en saglam distro olan Debian dan cok cok daha fazla yaygindir Neden?????? tabiki GUI nin kolayligi yuzunden


Hayır Debian' da da Slackware' de de paşalar gibi GUI var. Hem de Mandrake ve SuSE' de olmadığı kadar. Mandrake ve SuSE' nin yaygın olması, son kullanıcıya yönelik basit araçlar içermesi. O araçlar Debian ve Slackware' de de olsa onlar daha da yaygın olacaktır.

Halk icin bu durm boyledeeeee uzman programcilar icin sanki farklimi??

Soyleyin bakalim pratikte kac kisi WEB tasarimi yapmak icin windows da notepad linux da joe yu acip saatlerce
html head title felan fian diyemi ugrasiyor yoksa
acip dreamweaver i sadece mouse ile mi hallediyor?
ya kod yazanlar tek tek kod mu kasiyor yoksa windows da visual C yada linux da kylix yada wxPython gibi RAD lari kullanarak ve klavyeyi mecbur kalmadikca kullanmamaya calisarakmi kod yaziyorlar


Ben de aslında Web' in programcılık kısmındayım ama web tasarımı yapmam gerektiğinde de yine Vim kullanıyorum. Tasarımı bile kodlar ile yapmak bana ayrı bir kontrol sağlıyor. Neden mi? Dreamweaver ya da FrontPage gibi programların yazdığı zibilyon tane saçma ve işe yaramaz kod benim cinlerimi tepeme çıkartıyor. Ben tasarımı yaparken başta biraz kasıp bir şablon oluşturup bir de CSS dosyası yazıyorum sonra bunu koduma dahil edip paşalar gibi metin üstünde oynama yapıyorum. Ne diye şimdi Frontpage' te ve Dreamweaver' da yok fareni götür Bold' a tıkla şimdi bir de italic yap sonra fontlar' dan arial olsun, üstelik bir de bilmemne rengini seç sonra ortala falan la uğraşayım? Ben mazohist miyim de kendime eziyet çektireyim? [div align="center" class="bolumbasligi"]İşte Başlık[/div] dediğim anda iş biter. Hem de bütün başlıklarımda bunu rahatlıkla kullanırım. Üstelik web sayfasında da bir sürü gereksiz kod olmaz.

Buna ek olarak bu zamana kadar ne Visual C ne de Kylix kullandım ve hayatımdan son derece memnunum. Şunu unutmamak gerekir ki, eğer bir program geliştiriyorsanız (en basitinden en karmaşık ve ciddisine kadar) kodlara son derece hakim olmalısınız. IDE kullanmak günah değildir. Kullanılır. Ama programcılık iki tık ile olacak şey değildir. Ben de kendimi en çok rahat hissettiğim editörü kullanarak kod yazıyorum. Ha bu konsolda olmuş ya da X Window altında GUI ile olmuş. Ne farkeder? Yeri geldiğinde Vim kullanırım, yeri geldiğinde Quanta+, yeri gelince KDevelop.

Hem ne diye birkaç satır kod yazacağım zaman Cyrix 233 (167 MHz) işlemcisi olan bir makinenin iki saat QT kütüphanesini yüklemesini bekleyeyim ki? Mazohist miyim ben? Açarım Vim' i paşa paşa kod yazarım. A eğer illa GUI kullanmam gerekirse kullanırım. Örneğin bu yorumu Window Maker altında Mozilla kullanarak yazıyorum. Şimdi günahkar mı oldum? Yoksa amatör mü?

Veya bu kod kasmaya bui kadar merakli arkadaslara sunu sormak lazim?
neden ekrani temizlemek icin cls yaziyorsun cls yazmak kolaycilik degilmi?? cls yazmak yerine oturup iki saat ekrani temizleyecek assembler kodunu yazsanaaa :))))))))))))


Bu bana da komik geldi. Çünkü, çok uçmuşsun. Üstelik sen cls yazarsan Linux da sana;
bash: cls: command not found

diye nanik yapar.

Ben Genel olarak , bu tip gui leri kucumseyen arkadaslara (Kesinlikle Can ayfer ikastedmiyorum) Konsol bagimlisi diyorum


Kimsenin GUI' leri küçümsediği yok. GUI çok iyi bir olaydır ve hayat bile kurtarabilir. Ama, gerektiğinde kullanırım, gerekmiyorsa kalsın derim. Bazen işimi uzatır, bazen de kısaltır. Duruma göre tercihimi yaparım. Aksine ben de konsolu küçümseyenlere fare bağımlısı derim hatta gıcık bile olurum.

Neden Can Uğur Ayfer' i de kastet miyorsun? Niye? Kitaplarından okuduğum kadarıyla kendisi konsolu da çok sever ve Vim' i de. O da konsol bağımlısı o zaman.

Konsol bagimlilari ozeillkle freebsd kullanicilari arasinda fazla..Ama birbakiyorum matrix filminin bazi sahneleri Freebsd cluster yapilarak ortaya cikarilmis cok sasirdim:))) freebsd ci arkadaslar , matrix gibi olaganustu bir gorsel ziyafet olan harika bir filmi gorsel efekt denilen gelismis GUI ler ile destekleyerek Konsol ile olan asklarina ihanet etmis olmuyorlarmi???:))))))))))))))


Ne alaka şimdi? Hem niye şaşırdın? Şaşıracak ne var? Matrix filminin o sahnelerini FreeBSD kullanıcıları değil, grafikçiler yaptı. Hem GUI kullanmak niye ihanet olsun? Fanatizm mi var?


Üffff, gereksiz yorumuna şu cevabı yazarken GUI kullanmışım. Tüh gördün mü? Çok gereksiz bir iş yaptım. Üstelik ihanet bile ettim biricik aşkıma.
0
conan
GUI amac degil aractir. Araci amaca cevirip asil amactan sapan seyleri kullanmam, kullandirtmam.
0
cayfer
Yuksel bey,

cok haklisiniz.Ama FM servisinde bunları yazmamın nedeni biraz bencilce içimi dökmek. Ne yapayım, dediklerimi buradakiler anlıyor. Aynı fikirde olsalar da olmasalarda anlıyorlar. Bu da bana büyük keyif veriyor. Hem birşeyler öğreniyorum hem de içimizi döküyorum.

Bundan sonra daha UNIX ağırlıklı yazmaya çalışacağım.

sevgiler saygılar

0
murat09
Hocam, neden kızayım ki, halihazırda Windows kullanan birçok insan var, ben sizin TCO ile ilgili yazdığınız soruna (ilk makaleniz) bildiğim kadarıyla çözüm önermek adına MS yazılımlarında bu işi gören bildiğim bir şeyi söylemiştim. Ama başıma gelmeyen kalmadı nerdeyse, günah keçisi haline getirildim! Kızdığım yer olmadı mı, oldu tabi ama, bu sizin -ve öğrenmeye niyetli insanların- şahsına değil, genel olarak "madem win kullanıyorsun git öl o zaman" "3 windows admini(!) bir linux admini(!!!) etmez" tarzında bir AZARLAMA mantığı güden ve yorumlarında tartışma etiğinden çıkan yazılardı. Bu yazıların sahiplerinin özgür yazılımdan yana değil, aynen çok eleştirdikleri MS tavrıyla özdeşleştiklerini anlamalarını umuyorum.
Bu sitenin istatistiklerine bakıldığında, büyük bir çoğunluğun MS işletim sistemlerini kullandığını hepimiz görebiliyoruz. Benim derdim bu insanlara bildiğim oranda yardım edebilmekti. Fakat son postlarda hışımla yazılan postlar ne bilgi içeriyor nede paylaşımı. Bir post'ta da belirttiğim gibi, bütün bu sayılan OSlerin bir platform olduğunu unutmamak gerekir. Kim iyi, kim sonuçta galip gelecek? Bu nedir, nasıl bir anlayıştır hala anlayamadım. Biz komplo teorisyeni miyiz, yoksa bilgi paylaşımından yana gönüllü kişiler miyiz? Komplo olsa da, bunda bizim ne günahımız var alt tarafı bildiğimiz bir şeyi yazdık diye!
Tecrübelerinizi benden önce burada paylaştığınız için size teşekkür ederim. Reboot sorusuna gelince, bundan bende rahatsızım.
Şahsi fikir ve uygulama hedefim, kurumumda winXP ve 98 userları için Samba, internet otomasyon projem içinde (bunu halen Win makinede MySQL+Php kullanarak geliştiriyorum) Gelecek Linux Server kullanmak. E-Devlet, e-dönüşüm zaten bu aralar epey "kasmamıza" neden oluyor, bu yüzdende artık biraz "post" yapmak yerine bilgiyi paylaşmaktan yana insanlara eksiklerimi giderebilmek için yazışmak için gireceğim bu aralar nete.

Bilgiye doğru,
Saygılarımla.

Ayrıca ufak bir not, CAD için: Yakın bir memlekette, yakın bir zamanda, aynı anda AutoCAD, PhotoShop, Corel10, DNS, Active Directory Server, Php+SQL Sunucusu çalıştıran ve CELERON 1700 işlemciye sahip bir makine biliyorum. Tahmin edin, işletim sistemi neydi :-)
DipNot:
http://www.fazlamesai.net/modules.php?name=News&file=article&sid=1339
http://www.fazlamesai.net/modules.php?name=News&file=article&sid=1530
http://www.fazlamesai.net/modules.php?name=Statistics
0
yalcink01
Bir post'ta da belirttiğim gibi, bütün bu sayılan OSlerin bir platform olduğunu unutmamak gerekir. Kim iyi, kim sonuçta galip gelecek? Bu nedir, nasıl bir anlayıştır hala anlayamadım.


Microsoft'un tarzını (dışı boyalı olsunda içini boş verin mantığı ve tekelci kapitalist tarzı) ve ürünlerini sevmemekle birlikte, Size canı gönülden katılıyorum. Bütün bunların sadece birer araç olduğu, asla amaç yerine konulmaması gerektiğini düşünmekteyim. Bırakalım aptal araçlarımız, sadece araç olarak kalmaya devam etsin. İşletim sistemleri de, bilgisayar programları da, kılavuzlar da birer araçtır ve bence öyle kalmalılar. YALÇIN KOLUKISA
0
elrond
SUS ta "Approve All" riskini göze alanlar için söyliyeyim "Auto Aprove" diye bir opsyon vardır haberiniz olsun...
0
386-DX
İzninizle acemiliğinize vereyim :)


- Bildiğim kadarıyla lisans anlaşmasını bir tek başta soruyor. Bir de update'leri onaylarken. Her halukarda bir kerelik bir durum.


- Approve all yok evet, ama bu da bir seferlik ve ilk kurulumda yapılıyor..


"şu döküman"da anlatılanlar manual olarak yapmak için. Aynı işi registry key'i ile halletmek de mümkün.. Söz konusu policy ayarlarının tek yaptığı şey registry için bir interface sunmak. İlgili ayarları yaptıktan sonra registry key'i export edilip kullanıcılara dağıtılabilir. Örneğin şunun gibi bir yazıyı sus.reg dosyasının içine text olarak paste edip bunu kullanıcılara sunarsanız tek yapılması gereken üzerine çift tıklanması olacaktır. Söz konusu reg dosyası ise sitede açıklandığı gibi policy ayarları yapıldıktan sonra regedit ile text dosyasına aynen export edilebiliyor, otomatik hazırlanabiliyor. Mesela şöyle bir dosya:



REGEDIT4

[HKEY_LOCAL_MACHINESOFTWAREPoliciesMicrosoftWindowsWindowsUpdateAU]
"RescheduleWaitTime"=dword:00000004
"NoAutoRebootWithLoggedOnUsers"=dword:00000001
"NoAutoUpdate"=dword:00000000
"AUOptions"=dword:00000004
"ScheduledInstallDay"=dword:00000000
"ScheduledInstallTime"=dword:00000003
"UseWUServer"=dword:00000001

[HKEY_LOCAL_MACHINESOFTWAREPoliciesMicrosoftWindowsWindowsUpdate]
"WUServer"="http://susserver.bilmemne.com/"

Yani kullanıcının tek yapacağı birkaç yüz byte'lık bir dosya download edip üzerine çift tıklamak. Başka hiçbir şeye gerek yok.


Gece üç konusunda kesinlikle yanılıyorsunuz. Update'ler her zaman indiriliyor, saat kısıtlaması yok. Hatta bu iş için idle kalan bandwidth'i kullanıp trafik de yaratmayan BITS (background intelligent transfer service) isimli özel bir protokol var Windows dahilinde. Update'ler indirildikten sonra kullanıcı uyarılıp kurulması isteniyor. Eğer kullanıcı cevap vermezse gece 3'te kuruluyor update'ler. Ve bilgisayar bu sırada kapalıysa da sonraki restart'ta kuruluyor.


Yeterince basitmiş değil mi :)
0
Challenger
Kimse sataşma olarak algılamasın ama ben bu registry' yi hiç anlamadım.
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Microsoft Java kullanmaya mahkum oldu

cazz

Sun Microsystems tarafından geliştirilen Java dilini kullanmaya `mahkum oldu`. Baltimore mahkemesi Frederick Motz, kararında, `kamu yararını göz önünde tutarak, Microsoft'u, ürünlerinde Java yazılım dilini kullanmaya mahkum ettiğini` bildirdi.

`Sun` firması, Microsoft aleyhine açtığı davada, `adı geçen şirketin, Windows işletim sisteminin dünyadaki bilgisayarların yüzde 90'ında kullanılmasından yararlanarak, kendilerine karşı haksız rekabette bulunduğunu` öne sürdü. Sun avukatları, `Microsoft'un ürünlerinde, Java'nın uyumsuz eski sürümlerini kullanarak haksız rekabet yaptığını` söylediler.Microsoft .net platformunu gelistirdikten sonra ürünlerinde Java'ya yer vermeyeceğini duyurmuştu.

Ancak bu davranış, davaya bakan yargıç Motz'u tatmin etmedi ve yargıç kararında `(.net) Java'dan daha üstün bir ürünse, zaten kendini kanıtlar ve piyasada hak ettiği yeri alır. Dolayısıyla Microsoft'un tekelciliğe başvurarak kendine haksız avantaj sağlamasına izin verilemez` dedi.

(bkz.Hurriyet ve CNET sagolsun ;-) ..)

Microsoft Harita Servisi Açıldı

FZ

Microsoft ilk ticari Internet servisi olan çok çeşitli coğrafi bilgilere, yol bilgilerine, vs. standart protokollerle ulaşılmasını sağlayan ve program geliştiricileri hedefleyen MapPoint.NET servisini 10 Nisan'da devreye soktu ve kullanıcılara servis vermeye başladı.

Windows & .NET Magazin : Linux'u Hızlı Öğrenin

haky

Windows & .NET Magazine Türkiye'in Aralık sayısınının reklamlarında ve dergi kapağında büyük puntolarla atılan başlık : Linux'u Hızlı Öğrenin

Alt başlık ise : "Windows sistem yöneticileri için en faydalı 22 Linux komutu. Yakın bir gelecekte Linux sistemlerini de yönetmek zorunda kalabilirsiniz. Bir windows ağında bulunan Linux yüklü bilgisayarları yönetmek istiyorsanız bilmeniz gereken komutları detaylı olarak açıklıyoruz."

Bu ilan aklıma bir kaç olasılık getiriyor :
  1. Artık MS dünyası GNU/Linux'u kabul etmiş ve birlikte çalışmanın yollarını arıyor.
  2. Dergi yöneticileri bir derginin kapağında Windows ve Linux'u aynı anda anınca satışların arttığını keşfetmişler bunu deniyorlar.
  3. MS, GNU/Linux'tan da para kazanmanın yollarını düşünüyor.
Sizler ne düşünüyorsunuz?

Hailstorm Microsoft´un 2003 planından çıkartılmış.

conan

.NET My Services Microsoft'un oldukça önem verdiği XML web servislerinden birisiydi. Microsoft, kod adı Hailstorm olan ve içinde elektronik online adres defteri, online telesekreter gibi 14 tane servis barındıran bu projesini 2003 planından çıkarmış görünüyor. My Services'ın başlangıç tarihi geçtiğimiz Nisan ayında da yaklaşık 8 ay ileriye atılmıştı.

İki gün once açıklanan 2003 planında web servisleri ile ilgili tek madde XML protokolleri üzerineymiş. Şirket 2003de web servislerinin güvenliğini arttırmak üzere VeriSign ve IBM'in kaleme aldıkları WS-Security standartını uygulama yönünde çalışmalar yapacagını da belirtmiş.

Microsoft ICMP Paketleri İle Kendi Logosunu Yolluyor

FZ

Kendi makinasında hemen hemen hiç ping yapmadığı halde netstat -s -p icmp sonucunda 2000´e yakın ICMP paketinin yollandığını gören Seth Stein, Ethereal ile ağ trafiğini ve Windows XP makinasının neler yaptığını dinlemeye karar vermiş.

3 saatlik trafiği kaydettikten sonra bunun analizine girişen Stein, makinasının ağdaki Windows 2000 "domain controller"lardan biri ile konuştuğunu görmüş. Bunda garip bir şey yok. A ile W arasında karakterlerden oluşan bir ağ trafiği. Ancak ICMP echo talep ve cevaplarının bir kısmı oldukça dikkat çekici görünmüş.

Google´da bir miktar araştırma yapan Stein, Perl programlama dili ile bu veriyi biraz düzenleyip bir dosyaya yazmış ve ortaya JPEG formatlı bir Microsoft yazısı çıkmış! Acaba neden? ;-)