e-Ticaret, Medya, Türkiye, Dumur

0
FZ
Memleket gittikçe garip haller almaya başladı. Önce cember.net ortamındaki bilişim forumunda ideefixe.com ile ilgili şu Habertürk yazısından bahsedildiğini gördüm ("computör" diye bir şey varmış galiba Türk dilinde). Kategorisini tayin etmekte zorlandığım bu yazının şaşkınlığı geçmeden bir dostumdan EKŞİ SÖZLÜK EKŞİMEYE Mİ BAŞLADI ??? başlıklı yazının adresi geldi (üç soru işareti ve soru işaretlerinden önce boşluk var).

Gazetecilik, eleştiri, ahlak, e-ticaret, vb. şeyler üzerine derin bir tefekküre daldım. Yorum yapacak mecalim kalmadı.

Görüşler

0
Tone
Siz öyle diyorusunuz ben sabahtan beri tefekkürdeyim, dumurdayım vs.vs... :) Bakın, olay pardus tartışma listesinde geçiyor. Daha bu sabah canlı canlı şahit oldum . Not: Arkadaşın adı ve mail adresi sorumlu yayıncılık ilkelerine göre gizli tutulmuştur. ********* grub'un yönetimindeki açılışta pardus mu vindaz mı diye soruyor seçip giriyorsunuz vindaz fat olarak c de yani hda 1 de kurulu o d'yi yani hda5'i -ki burda pardus kurulu- yok sayıyor.görünmüyor bile. dönüyorum pardusu açıyorum /media altında hda1 var ama içi bomboş. başına bu durum gelen arkadaş var mıdır? Sorunu nasıl halletti acaba? teşekkürler ******** Diyeceksinizki bunda ne var ?. Bu Arkadaş tükiyenin saygın üniversitelerinin birisinin mail adresi ile bu mesajı atmış.Yani bu arkadaş, üniversitenin personeli. Doktora öğrencisi midir, Yüksek Lisans Öğrencisi midir ya da daha vahim olarak öğretim üyesi ya da görevlisimidir artık bilmiyorum. Bilgisayarla ilgili bir bölümde olduğunu düşünmek bile istemiyorum. Son Not: Bu arkadaşın mail'ini çook büyük bir sabırla cevaplayan diğer arkadaşlara da sevgiler saygılar. Ben cevaplayamadım kusura kalmasınlar. O kadar geniş bir yapım yok malesef. :)
0
ozancaglayan
insanların yazdıkları mektupları, okudukları ya da çalıştıkları ya da belki fotokopiciliğini yaptıkları kurumun saygınlıgıyla mı ölçüyoruz? verilen haberin anlatmak istediğiyle pek ilişkilendiremedim ben yazdığınız yorumu.. ayrıca varsın bırakın bilgisayar mühendisligi ögrencisi olsun, araştırma görevlisi olsun ya da fotokopici olsun ya da belki de tesadüfen arkadaşının hesabından outlook üzerinden atmış olsun o emaili, adam pardusdan haberdar, kurmuş, kurcalıyor, soru soruyor, çabalıyor. Türkiye'nin en saygın üniversitelerinde bilgisayar mühendisliği okuyan/okumuş olan kaç kişinin linuxun ne olduğundan haberi var acaba?
0
Tone
Bu haberin içerisinden bir alıntı. "computör" diye bir şey varmış galiba Türk dilinde. " İşte herşey buradan çıktı aslında. Bende bu sabah pardus listesindeki postaları okurken buna tam oturan bir durumla karşılaştım ve postadaki bazı detayları görünce iyice kızdım. Bu arada ben bu düşüncelerle FZ'nin yazısındaki tabiriyle "derin bir tefekküre " dalmak ve dalmamak arasında gidip gelirken bu haberle birden irkildim işte bu dedim... Yani amacım paylaşmaktı.Kimseyi deşifre etmek ortaya atmak vs. gibi bir niyetim yoktu ve yorumumada bakarsanız en küçük bir ayrıntı verilmemiştir bu konuda. Herşeye rağmen nezaket açısından. Gelelim diğer mevzulara... FZ'nin yazdığı haber aslında fazlamesai.net üzerinde önceden beri süre gelen iki konu hakkındaki yazıların bir yerde bulunmuş,harmanlanmış halidir. Bu konular; Ülkemizin e-'leşmek anlamındaki komiklikleri ve bu felsefeyi hala anlayamamış olmalarından kaynaklanan yanlışlıkları ve ikincisi de Ülkemizdeki bu işlerle yani bilgisayar bilimiyle kıyısından köşesinden ve hatta en derininden uğraşan ve bir yerlere gelmiş olsalarda hala temel terminolojik bilgilerinin bile eksik olduğunun farkında olmayan, ortada dolaşan zatların mevcudiyeti.Ki bu insanlar hakkaten bazen iyi yerlerde ve büyük işlerin başındalar ama ... Aması var işte. (Bu konuyla ilgili yazılar fazlamesai.net üzerinde çok farklı şekilde çıkmıştır arşivleri biraz karıştıralım ilgili haberler ve yorumlar çıkacaktır. Ve Lütfen bu haberde geçen ilgili linkleri okuyalım.) Fazlamesai.net'in en çok sevdiğim özelliği ise baş yazarların olayları kimseye dokundurmadan çok ironik bir şekilde okuyucularına iletmeleri. Türkiyedeki bilişim camiasının usta kara mizahçıları bence. O yüzden yazılarındaki derinlik hiç de azımsanamayacak kadar çok. Bana göre. Şimdi gelelim yorumun kısa açıklamasına. Yazınızdan bir alıntı. "insanların yazdıkları mektupları, okudukları ya da çalıştıkları ya da belki fotokopiciliğini yaptıkları kurumun saygınlıgıyla mı ölçüyoruz? " Cevap: EVET!!!!. Çünki orası saygın bir bilim kurumu, bilim üretiyor, bilimsel düşünme etiği ve felsefesini öğretiyor ve bunu algılayabilecek beyinler yetiştiriyor. Çok daha iyilerini kendi bunyesinde daha fazla fayda sağlayabilmek için daha çok eğitiyor ve bu beyinlerin gelişmesinde o beyinleri kullanıyor. Yoksa benmi üniversite ve üniversite personelini "hangi kademeden olursa olsun" çok büyütüyorum. Her bilimsel disiplinin en büyük ustalarının bir yerde birleştiği bir nokta var.Bu da "izahat (ifade edebilme)"'ın çok önemli olmasıdır. Bunu bir insanın yapabilmesi için öncelikle entellektüel,mesleki ve ifadeyi yapacağı dildeki etkilniğinin üst düzeyde olması gerekmektedir. Peki bu eğitimin en son ve en zor basamağını neresi oluşturur?. Üniversiteler. Peki bir üniversite personelinin "hangi kademede olursa olsun" kırk yıllık windows'a vindövz diye utanmadan ve hiç farketmeden ve hatta bunun düzeltmesini bile vermeye zahmet etmeden bir linux tartışma gurubunda "ifade" etmesi kabul edilebilir bir durum mudur.? Bence değildir. sizin ifade ettiğiniz gibi fotokopici bile olsa bulunduğu kurumun özelliğinden dolayı bunu yapamaz. Herşey bir yana, siz gazetenin sadece spor ve magazin kısımlarınımı okuyorsunuz.? Lütfen biraz daha derin düşünelim. Hadi diyelimki "sürç-i klavye" eyledi. - ki Bunu yapabilmeniz için yani vindövz yazabilmeniz için 1 şişe votka bile içseniz o kafayla o şekilde yazamazsınız :) - Peki gönderdiğim posta iletisini okuyun bir daha. Ne göreceksiniz.? belki size,bana ve fazlamesai'nin duayenlerine çok basit gelebilecek bir konunun aslında hiç de o kadar kolay ve basit bir soru olmadığını, ortanın üstü bir teknik soru olduğunu göreceksiniz. Kaldı ki bu kişi sorusunun ifadesini hiç de azımsanamayacak teknik dilde ifade etmiş. Buda demekki bu kişinin bir şeyler bildğini, en kötü şartlarda 3-4 ayda bir bilgisayar ya da bilişim ile ilgili dökümanı okuduğunu, en kötü şartlarda internete 10 dk girebildiğini gösterir ki bu hatayı yapması olası bile değil bana göre.Hatta bilim dünyasının bir şekilde bir yerinde ise... (işte benim iyice üzüldüğüm ve tefekküre :) daldığım nokta burada başlıyor.) Sizin Cevabınızdan bir alıntı... "ayrıca varsın bırakın bilgisayar mühendisligi ögrencisi olsun, araştırma görevlisi olsun ya da fotokopici olsun ya da belki de tesadüfen arkadaşının hesabından outlook üzerinden atmış olsun o emaili, adam pardusdan haberdar, kurmuş, kurcalıyor, soru soruyor.." Allah aşkına neyi soruyor.? Ne öğrenebilir.? Neyi araştırabilir.? Bu kişi daha Vindövz yazmayı bile bilmiyor... :) Kendisine ve üzerinde uğraştığı sisteme ne faydası olabilir. Rica ediyorum bırakalım bunları. Lütfen sizde biraz tefekkür edin :) . Yoksa ben mi ülkemizdeki üniversiteleri gözümde çok büyütüyorum. Yada ben mi yanlış biliyorum. Yanlış biliyorsamda bu yanlışlığıda en kısa zamanda düzelteceğimede emin olabilirsiniz.Çünki bunuda araştıralım. Son Not: Amacım asla ve asla kimseye karalama yapmak, spekülasyon yaratmak, bir şeyler ispatlamak değildir. Sadece olanı göstermek adına küçük ve sıcak bir örnek vermek için bu yorumu yazdım. Sevgiler, Saygılar.
0
conan

0
anhanguera
selam,
bu mesaji gordum, login oldum, cevap yaziyorum, birazdan tamama basarim ve hala guluyorum. cok iyiymis. hala daha guluyorum.
alper akcan "anhanguera".
0
conan
;) Gorsellik guzel sey.
0
darkhunter
Bazen resimlerle anlatmak daha iyi hakikaten...
0
Tone
İki yorumdaki hatalardan dolayı özür dilerim. NotePad üzerinde yazıp ondan sonrada yapıştırınca böyle oldu.
Sıkılmadan okuyan aradaşlara verdiğim rahatsızlıktan dolayı özür diler. Bundan sonraki yorumlarda daha dikkatli olacağıma söz veririm :)

Sevgiler, Saygılar.
0
mrtksn
ideefixe tebir takım sorunlar olduğu ortada; geçen hafta verdiğim spariş yola çıktı diye gönderdikleri mailde spariş ups ile gönderdikleri ve verdikleri takip numarasıyla kargomu takip edebileceğimi belirtmişlerdi; ne var ki kargo şirketi böytle bir paketin varlığından habersizdi; her ihtimale karşı yurtiçi kargoyu aradım ve takip numarasını verdim, ama onlardada paket yoktu; ancak adıma göre sorguladığımda bir paketim olduğunu öğrenmiştim; yani ideefixe kargoyu kime verdiğinden habersizdi; habertürk yazısına gelince; gerek uslubu gerekhaber anlayışı ile canım sıkılınca komedi siteleriyle birlikte gezdiğim bir haber sitesidir; ne var ki ideefixe yazsına hak veriyor olmamla birlikte, uslubunu yine beğenmedim. ekşi sözlüğe gelince; 4-5 senedir takip ediyorum,4 senedir de yazarım; sürekli değişmekle birlikte iyisi de var kötüsü de; öyle toptan ekşidi demek abartılı olur; haftanın en iyi entrylerinden de eski tadı almıyorum sanki ama...
0
HungryMind
Bende ideefixe'den monitor alacaktım baktım, çoğu monitorun özellikleri yanlış yazılmış vazgeçtim bende. Son günlerde ideefixe'de bu tür durumlar ile sık sık karşılaşır oldum.
0
sametc
ekşisözlük ile ilgili yazarın nasıl ki ekşisözlük hakkında atıp tutmaya hakkı varsa.Ekşisözlük yazarlarınında idefixe hakkında gördüklerini yazmaya hakkı vardır.Ayrıca bu yazıyı yazan yazar sanıyorum ekşisözlük'ün en alttaki uyarıyı okumamış: "yazılar sadece yazarlarına aittir" diyor yani o yazılar ekşisözlüğü bağlamaz. eh peki bu yazar ne demek istemiştir acaba idefixe akrabasınınmıdır?
0
sametc
ekşisözlük ile ilgili yazıyı yazan yazarın
0
FZ
Benim anladığım kadarı ile ES ile ilgili problem (yazarın dediği) "yeri gelince ideefixe'ye demediğinizi bırakmamışsınız, şimdi ne oluyor ki" gibisinden bir serzeniş ve akabinde "ah nerede o eski güzel günler, biz bize iken ne güzel takılıyorduk, şimdiki İstanbul eski İstanbul değil mirim." Evet değil, ya ne olacağidi?
0
urxalit
Eski Hitnet günlerinden sonra SSG tarafından Ekşi Sözlük kurulduğunda ben de bir süre takip etmiştim. Ama artık ES'ün ciddi oranda kötüleştiğini düşünüyorum. Birbirine kızanların laf sokma yeri oldu.

"yazılar sadece yazarlarına aittir"

Hiç de öyle değil. Eğer birisi bir kişi veya kurum hakkında dayanaksız hakaret vb mesajları yazmış ve sen de moderator olarak mesajı silmemişsen gayet o mesajı destekliyorsun demektir.
0
turkix
Başlık çok güzel :)
0
bio

IDéEFIXE'in konu ile ilgili cevabı:

http://www.ideefixe.com/vitrin/popup/popup_cevap.html

Bu sayfaya link veren imaj da guzel:

http://static.ideefixe.com/images/banner/sebze-meyve.gif

0
bm
Yanlis is yapmislar. Detaylari vemekle yetinip en azindan sona o 'durust musteri' lafini koymamaliydilar. Sayfanin basina teslimatta gecikme olabilir yazdiklarini soyluyorlar, ben olsam bunu her urun icin 'su kadar gun' yazan yere koyardim ve/veya eger teyid e-maili e-mail yolluyorlarsa ona eklerdim. Sitenin ustunde 'gecikir', urun sayfasinda 'iki gunde yola cikar' demek makul bir hal degil. Firsat bu firsat 'evet boyle bir teknik yetersizligimiz var, bize ne problem cikartabilecegini de boylece ogrendik duzeltiyoruz' de diyebilirlerdi 'durust musteri' dokundurmasi yapincaya kadar.
0
bio
Evet de sonucta urun vadedilen sureden sadece 1 gun gecikmis, bahsedildigi gibi 19 gun degil. Ben de olsam burada sebebi "o kirmizi yazinin gorulemeyecek bir yerde olmasi" vesairede degil, kotu niyette arardim.

Gerci ne demisler: Never attribute to malice what can be adequately explained by stupidity. (yani diyor ki: Kolayca 'aptallik' olarak aciklanabilecek bir iste, kotu niyet aramayin).
0
bm
Ben de olsam burada sebebi "o kirmizi yazinin gorulemeyecek bir yerde olmasi" vesairede degil, kotu niyette arardim.

Iyi de bu bence pek makul bir yaklasim degil. Kotu niyetli bir adam gece yarisi gidip saga sola tiklayacak, kitap sececek, para verecek ve 'ah ah keske gec gelse de bundan kotu niyetli bir yazi cikartsam' diyecek. O ilk yazinin tarzini ben de begenmedim, ama cevap yazisina musteri durust degil filan imasi yazmak hic hos degil. Bu insanlar durup dururken kotuluk olsun diye musteri olmuyorlar. Elli tane yolu var insanlarin gonlunu almanin, hediye ceki verilir, parasi geri verilir, binbir ozur dilenir vs. vs. Bunlarin hicbirini yapmadiklari gibi, bir de sitenin tepesine kirmizi yazdik niye onu gormuyor da urun sayfasindaki bilgiyi goruyor gibi abes bir laf ediyorlar, ne bileyim 'kusura bakma kartviziti vardikten sonra telefonum degisti' gibi birsey degil ki bu? El altindaki sitede isi duzgun yapmayip bir de uzerine laf etmek utanmadan. En azindan benim oturdugum yerden boyle gozukuyor.

Takrar soyleyeyim, ben sikayet yazisini begenmis filan degilim ama online saticilardan bu tonda cevap gormeyi ondan cok daha az begeniyorum.

0
bio
Yok, ben devamini da okudunuz sanarak yazdim. Simdi nereden buldum da okudum hatirlamiyorum ama urunun kargo tarafindan teslim edildigi belgelendigi halde "tamam suc bizim, bedelsiz tekrar gonderelim" demisler. Eleman bu kez de "ideefixe bana rusvet onerdi" temali bir yazi daha yazmis. Galiba ideefixe'in duyurusu bu ikinci yazidan sonra.

Eksi sozluk'teki yorumlara bir goz atarsaniz, linkleri vardi ilgili haberlerin.
0
bm
Aaa yok o taraflarini bilmiyordum ben! Tesekkur ederim. Ilk yazidan sonra mi gonderelim demisler? Neyse onemli degil.

Alakasiz olacak ama, artik rusvet teklif etti yerine rusvet onerdi mi deniyor? Onermek hem teklif hem tavsiye manasina gelebildigi icin cok komik gozukuyor bana, hani 'ben rusvet yedim veya yedirdim, cok mumunum, hepinize oneririm' filan gibi.

0
bio
:)

"Rusvet verdi" demis tam olarak. Ben hatirimdan yazdigim icin uydurmusum. Kitaplari ikinci defa gonderdikleri gibi, cekilen parayi da iade etmisler, ona bozulmus.
0
spacemonkey
Benim tek sorunum her zamanki gibi işini iyi yapmayan insanlarla. Haber sitesi olma iddiası taşıyan bir sitede küfür edercesine bir yazı, imla kurallarına uymadan, messenger sohbeti misali yazılamaz. Haber kanalı olma iddiası taşıyan bir kanalda şu saatte deprem olacak denilemez, tatil olmayan okullar tatil edilemez... Bu ve bunun gibi bir çok örnekte olacağı gibi işini iyi yapmayan hatta yapmayan insan işini iyi yapıp yapmamakla ilgili kimseyi tenkit edemez. Saygıyı da haketmez. İdeefixe de aynı şekilde işini düzgün yapmalıdır, Habertürk de. Ve F5haber sitesinin yazarları da... Ayrıca evet noktalama harfinden önce boşluk bırakılmaz, 'çünki' değil 'çünkü' yazılır, türkçede iki nokta yanyana gelecek şekilde bir noktalama işareti yoktur, açıklama yapmadan önce noktalı virgül değil iki nokta koyulur...
0
sametc
habertürk kanalı gerçekten çok ilginç bir kanal kime hizmet eder(şeriatçılaramı,ABD'mi,AB'mi,ultra-liberalleremi).Anlaşılmış değil... zaten mor ve ötesi şarkılarında çok güzel açıkladı: NE habersin ne de türk... Bu kadar :)...
0
anonim
Spacemonkey'nin yorumuna bu yorum, gerçekten trajikomik olmuş...

Spacemonkey, cümleye büyük harfle başlanması, mi soru ekinin ayrı yazılması, özel isimlerden sonra gelen mi soru ekinin kesme işareti ile ayrılmaması, üç noktadan sonra başlayan cümledeki ilk sözcüğün baş harfinin büyük olması, Türk sözcüğünün cümle ortasında büyük harfle yazılması konularını da işlersen bu arkadaşa faydası olur kanısındayım :)

Sevgiler
0
anonim
İnsanların "özgürlük" kavramından anladığı şey "kural tanımazlık", "herkes istediğini istediği gibi yapar" olduğu sürece, işini iyi yapma kavramının içini doldurmak mümkün olmuyor.

Bu adamların hangisine sorsan, "beğenmiyorsan okuma kardeşim" der. Ben onun yazdıklarını okumadığım takdirde, yaptığı işin anlamsız olduğu gerçeğini algılayamaz...
0
Tugba
Yazıyı yazan kişiye sonuna kadar katılıyorum. Ekşi Sözlük denen yer ahlaksızlığın ve küfrün kol gezdiği, klavyesi olanın yazdıgı, ağzı olanın konuştuğu, her tarz ahlaksızlığa ve küfre bile izin verilen, şehir çöplüğünden farkı olmayan pespaye bir yerdir. O derece pespayedir ki; Ana avrat küfürlerin bile ne anlama geldiklerini orada bulabilirsiniz. İnsanları, semtleri, şehirleri, kişileri, sanatçıları yada ünlüleri, kısacası aklınıza gelebilecek her şeyi, ellerinden geldiği kadar aşagılamaya çalışarak, kendi acziyetlerini örtmek isteyen, bir yığın insanın(!) çöplüğüdür orası. Seviyesiz pespaye ve rezil bir yerde, kısacası öyle bir çöplükte adam olan eşinmemeli. Ben o siteye girdiğim zaman rahatsızlık duyuyorum. Çünkü küfrün ve hakaretin haddi hesabı yok. Beni ilgilendiren bir konuda da birileri çıkıp saçma salak yazı bırakmış olabilir. Böyle saçmalıklarla uğraşmaktansa ve ipe sapa gelmez yazıları okumaktansa o site ve o sitenin kopyalarınının adresini browser'ıma yazmamayı her zaman tercih etmişimdir.
0
Tugba
Ekşi Sözlük denen yer tam bir saçmalık. Monitorünün arkasına sığınanın kendini Allah sandığı bir manyaklık. Öyle yerle işim olmaz. Akıllı olan, ağır başlı ve olgun olanın da öyle yerle işi olmaz. Eline 256kpbs ADSL geçirenin kayıt olup akşama kadar fitne ficür yaptığı sitelerden hoşlanmıyorum. O site ve benzerlerine de neden değer veriliyor aslında çok iyi anlıyorum. İnsanların kalitesini gösteriyor...
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Banka sistemlerine girip sahte kredi kartı yapan Türk çetesi!

FZ

Bankaların kredi kartı merkezlerine internet yoluyla sızarak elde ettikleri kredi kartı bilgileriyle düzenledikleri sahte kartlarla yüklü miktarlarda harcamalar yaptıkları öne sürülen beşi üniversite öğrencisi 9 kişilik şebeke çökertildi.

Polis, üniversite öğrencileri Selim Günay ve Ethem Tanta'yı sahte kredi kartlarıyla gözaltına aldı. Daha sonra üniversite öğrencileri Sadun Özkaya ile Ahmet Hamdi Güler ve Murat Şahin Malkoç yakalandı. Şebekeyle çalıştıkları iddiasıyla Abdullah Avcı, Mustafa Baloğlu, Nihat Öztürk ve Sibel Karagül de gözaltına alındı.

Generalin Sözleri: Yazılımların Kaynak Kodlarına Giremiyoruz

FZ

"Aldığımız birçok silah sistemlerindeki yazılımların kaynak kodlarına giremediğimiz için, bu silahları arzu ettiğimiz hedeflere kullanmıyoruz."

"... dünyanın ek mükemmel elektronik harp sistemini alsanız bile; eğer ulusal yazılım kabiliyetine sahip değilseniz, bu sistem hiçbir şey ifade etmemektedir."

"Bu nedenle başta kritik sistemler olmak üzere, ulusal yazılım ve donanım konusunda hassas olmamız gerektiğine inanıyorum."

Gazeteci Murat Yetkin'in aktardığı sözler Harp Akademileri Komutanı Hava Orgeneral Faruk Cömert tarafından 10-11 Mart tarihlerinde İstanbul'da düzenlenen 'Gelişen Bilgi Teknolojisi ile Güvenlik Politikası ve Stratejileri Arasında Etkileşim ve Yönlendirme' sempozyumunun kapanışında yapılmış konuşmadan alınma. Haberin aslına ve devamına buradan erişebilirsiniz.

Evet bizim başımız kel!

sundance

DistroWatch ana sayfasında gördüğüm bir haberi aynen çevirerek aktarıyorum.

Guadalinex (ispanyolca) Debian GNU/Linux altyapısı üzerine İspanya´ya bağlı Andolucia hükümeti tarafından geliştirilen bir GNU/Linux dağıtımı. Nihai versiyonu yayınlandığında Andolucia hükümeti 100,000 CD´i okullara ve toplum kuruluşlarına dağıtmayı hedeflemekte. Yerel dergi ve gazetelerle dağıtılacak olan cdlerin önümüzdeki birbuçuk yıl içinde iki milyon kullanıcıya hitap etmesi planlanıyor. Guadalinex 1.0´ın beşinci yayına aday sürümü 5 Şubat tarihinde downloada açıldı. guadalinex-1.0rc5.iso aynı zamanda boot edilebilir bir live CD:

Ne diyordum, ha evet başımız diyorum kel...

Sizin izanınız kaç paraya ihaleye çıkıyor?

bm

http://turk.internet.com/haber/yazigoster.php3?yaziid=11180 adresinden alıntı yapıyorum.

"Her yazılım mühendisi, kendi ülkesinin doğal ajanı olmalıdır, işin doğası bu değil mi?"

"Üstelik yazılımcıların bir kuralı vardır. Yazılımcı hangi işi yaparsa yapsın, mutlaka kopya alır." (müşteri verilerinden bahsediliyor)

Bir XP macerası

parsifal

Az evvel gerçekleşmiş bir telefon görüşmesini olabildiğince aklımdayken sizlerle paylaşmak istedim.
Hattın bir ucunda az çok windows'dan çakan ben, diğer ucunda ise pc'yi yazı yazmak, internet ve oyun haricinde kullanmayan bir arkadaşım vardır.