Üç hikâye

0
roktas
"Bugün size hayatımdan üç hikâye anlatmak istiyorum. Hepsi bu kadar. Daha ilginç bir şey yok. Sadece üç hikâye." Bu sözler Apple CEO'su Steve Jobs'ın Stanford mezunlarına hitaben yaptığı konuşmanın girişinden alınma. Kurduğu şirketten kovulan, sonra tekrar geri dönen, kısa bir dönem için olsa bile hakkında konulan pankreas kanseri teşhisiyle ölümle burun buruna gelen bir insan. Konuşma bir bütün olarak bilgece değerlendirmelerle dolu, (hızlı ve pek muhtemelen hatalı bir çeviriyle) mealen kısa kısa aktaralım...
İlk hikaye "noktaları birleştirmek"le ilgili... Noktaları geleceğe bakarak birleştiremezsiniz, sadece geriye baktığınızda birleştirebilirsiniz. Yani noktaların geleceğinizde bir gün bir şekilde birleşeceğine inanmanız gerekiyor. Bir şeylere inanmak zorundasınız: cesaretinize, kaderinize, hayatınıza, değerlerinize, başka her neyse... Bu yaklaşım beni asla hayal kırıklığına uğratmadı, hayatımdaki bütün farklılıkları buna borçluyum." ... Üçüncü hikayem ölüm hakkında. Hiç kimse ölmek istemez. Cennete gitmek isteyen insanlar bile oraya ulaşmak için (önce) ölmek istemezler. Buna rağmen ölüm hepimizin paylaştığı ortak bir kader. Hiç kimsenin ondan kaçabildiği görülmemiştir. Yani olması gerektiği gibi, çünkü ölüm pek muhtemeldir ki hayatın tek ve en güzel icatıdır. Ölüm, hayatın değişimden sorumlu şubesidir. Yeniye yol açmak için eskiyi ortadan kaldırır. Tam şu an itibarıyla yeni sizsiniz, ama çok da uzak olmayan, gelecek bir günde, tedricen yaşlanacak ve ortadan kalkacaksınız. Dramatik konuştuğum için kusura bakmayın, ama bu çok doğru. Zamanınız kısıtlı, bu zamanı bir başkasının hayatını yaşayarak boşa harcamayın. Sabit fikirlerin, yani başka insanların kurguladığı bir hayatı yaşamanın tuzağına düşmeyin. Başkalarının görüşleriyle oluşan gürültünün içinizdeki sesi kısmasına müsaade etmeyin. Ve hepsinden önemlisi yüreğinizi ve sezginizi takip etme cesaretini gösterin. Bu iki unsur gerçekte ne olmak istediğinizi öyle ya da böyle zaten biliyordur. Diğer herşey ikincil önemde. Unutmayın ki, öleceğinizi bilmek, kaybedeceğiniz şeyleri düşünme tuzağından kaçınmanın bilinen en iyi yoludur. Zaten çıplaksınız. Kalbinizin gösterdiğini takip etmemek için hiçbir neden yok.
Hamiş - Ehm... Yüreğini takip edenlere hitaben: PowerPC işlemcileri geri istesek? ;-)

Görüşler

0
acemi_
Larry Ellison'in Yale Universitesi mezuniyet töreninde yaptığı konuşmaya benziyor.
0
Challenger
En azından onun gibi aşağılamamış öğrencileri.
0
sundance
Öyle bir konuşma yok! O bir şehir efsanesi.

http://www.snopes.com/quotes/ellison.htm

0
acemi_
Bunu da o nedenle benzettim
0
sundance
O sebeple benzettiysen yanılmışsın, çünkü bu gerçek! Böyle bir konuşma gerçekten yapılmış.

Okuduğun da Stanford üniversitesi resmi haber sitesinden basın bülteni.

İstersen Google'da Steve Jobs Stanford diye aratabilirsin.
0
roktas
Konuşmanın videosu [news-service.stanford.edu]
0
yuxel
ilk hikayeyi okuduktan sonra birçok kişi okulu bırakabilir :)
0
darkhunter
Okuyan bir arkadaşımın yorumu : Okul geçen yıl bitmiş olmasaydı kesin bırakmıştım... :))
0
FZ
Söz konusu konuşma metnini çevirmek için bir FM gönüllüsü talip oldu. Kitabına uygun iş yapıp izin alalım, ondan sonra çevirip yayınlayalım dedik.

Apple şirketi söz konusu konuşma metninin çevrilip yayınlanmasına izin vermediklerini belirtti.

Yorumu FM üyelerine bırakıyoruz.

Yazışmalar aşağıdadır:

Subject: Re: Permission to translate and publish Steve Jobs' speech at
Stanford Univ. graduation
Date: Wed, 13 Jul 2005 13:18:50 -0700
From: Fletcher Cook
To: yamanc@gmail.com
References:




Hi Yaman,

Thanks for your email. Apple has not granted permission for reprints of
the commencement speech so we are unable to fulfill your request.

Kind regards,
Fletcher

Fletcher Cook
Apple -- Corporate Media Relations
fcook@apple.com


>>>> *From: *yaman >
>>>> *Date: *July 13, 2005 11:30:24 AM PDT
>>>> *To: *media.help@apple.com
>>>> *Subject: **Permission to translate and publish Steve Jobs' speech at
>>>> Stanford Univ. graduation*
>>>> *Reply-To: *yamanc@gmail.com
>>>>
>>>>
>>>> Hello,
>>>> I would like to translate and use the content at
>>>> http://news-service.stanford.edu/news/2005/june15/jobs-061505.html,
>>>> which is a graduation speech Steve jobs gave at Stanford University,
>>>> to publish it at a turkish non-profit computer/tech news site named
>>>> fazlamesai.net. Just want to make sure that wouldn't cause any trouble,
>>>> and get your permission for that.
>>>> Regards,
>>>> Yaman Cakmakci
0
Soulblighter
Şaşırtıcı bir durum. Böyle bir çeviri için izin vermemeleri çok anlamsız. Apple'ı kınıyorum.

Yaman Çakmakçı arkadaşıma da girişiminden dolayı teşekkür ederim.
0
yilmaz
**ne bunlar.
0
yilmaz
kazara yolladık birileri silsin
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

TASARIM SUÇTUR

sundance

FM2'nin tartışmaya açıldığı bu günlerde UcanTekme Burak arkadaşımın yazdığı yorum, uzun süredir yazmayı düşündüğüm bir yazı için bana bahane oldu.

İçerik yönetim sistemleri gerçekten de tasarımı hayatımızdan çıkartmış mıdır ? Bu kötü mü olmuştur üzerine küçük bir deneme, umarım tartışırız

TASARIM SUÇTUR...

Douglas Adams'ın Mac'i

anonim

Aslında eski bir hikaye ama daha önce bahsedilmediği için FM'cilerin bu güzel hikayeden mahrum kalması doğru olmaz.

Yıl 2003. Kahramanımız Phil Beesley ihtiyaçlarını karşılayacak bir Mac arayışındadır. Aradığı özelliklerde test edilmemiş bir ürünü eBay'de bulur ve alır. Bilgisayarı çalıştırdığında büyük bir sürprizle karşılaşır.

İletişim Ahlakı

anonim

Uzun süredir beni de rahatsız eden bir konu hakkında Barış Şimşek'in blogunda güzel bir yazı gördüm. Fazlamesai bence bu konunun tartışılabileceği en güzel mekanlardan birisi. Binlerce gereksiz e-postanın dolaşmasına neden olan ayrıca artık can sıkmaya başlayan bu e-posta "forward etme" üzerine insanları bilinçlendirmek lazım.

Düşüncesizce iletilen mesajlar üzerine

sundance

Geçenlerde sevdiğim bir arkadaşımdan kan kanseri bir çocukla ilgili bir e-posta aldım. Yaklaşık bir-iki saat sonra ise, bu mailin yanlış olduğu, sözkonusu çocuğun üç yıl önce vefat ettiğini, arkadaşımın da kendisine yollanan postayı bütün iyi niyetiyle (ve hayatında ilk defa) yönlendirdiğini öğrendim.

Sözkonusu e-posta'nın devamında, kaynağı belirsiz bu tür e-postaların sadece bizde duygusal allerji yaratmakla kalmadığı çok ciddi zararlar da verebildiğiyle ilgili çok düşünceli yazılmış bir metin vardı, bunu sizlerle paylaşmak isterim.
İyilik bile düşüncesizce yapılmamadığında anlamlı. Eğer gerçekten bir yardımda bulunmak istiyorsanız, lütfen bir forward ile yardım edemeyeceğinizi anlayıp, bir yardım kuruluşuna bizzat başvurun. Sanallık, saflık ve salaklık arasında bazen kabul edilemeyecek bir ayrım olabiliyor.

Türküm, doğruyum, parasıylaysa savaşırım!

sundance

Dün akşam TV kanallarından birindeki bir haber çok ilginçti. Amerikan Ordusu'nun her milletten her ırktan insanı askere aldığı web sitesinden bahsediyordu. Durum şu an savaşan askerlerin çoğunun latin kökenli olması üzerine ortaya çıkmış. Körfezdeki Amerikan askerlerinin 15,000 kadarı, Amerika'da çalışma izni olan fakat vatandaş olamamış Latin kökenlilermiş. Dahası yukardaki politika gereği Amerikan Ordusu, dünyanın her yanından paralı asker kabul ediyormuş. $1500 aylık maaşla başlamak ve ilerde Amerikan vatandaşı yapılmak üzere.

Buraya kadar kapitalist düzen, tabi düzecekler diyebilirsiniz, ama haberin bundan sonrası enteresan. Gece haberlerinde bunu sunan spiker Bir dipnot geçmek istiyorum, bu haberi akşam bülteninde verdiğimizde telefonlarımız kilitlendi, nasıl başvurabiliriz, şartları nedir diye arayanlar yüzünden... dedi.

Hadi hep beraber, 'Ne mutlu Türküm diyene'