LGS'de Türkçe, Matematik, Fen Bilimleri ve Sosyal Bilimler alanlarından test uygulandı. Raporda, Türkçe'nin en kolay, Matematik'in en zor, Fen Bilimleri ve Sosyal Bilimler'in de zor sayılabilecek testler olduğu ifade edildi. Öğrencilerin başarısız olduğu saptanan konular şöyle:
TÜRKÇE: Sözcüğün cümledeki değişik anlamlarını ayırt edebilme. Verilen cümleye anlamca en yakın olan cümleyi bulabilme. Paragraftaki görüşü destekleyen cümleyi bulabilme. Cümlede öğe eksikliğinden kaynaklanan anlam belirsizliğini bulabilme.
MATEMATİK: Tüm konularda başarı istenen düzeyde değildir. Test öğrencilere çok zor gelmiştir.
FEN BİLİMLERİ: Isının maddeler üzerindeki etkisini kavrayabilme. Düzgün doğrusal hareket yapan cisimlerle ilgili problem çözebilme. Cisimlerin hızlarıyla ilgili grafik yorumlayabilme. İnsan vücudundaki bazı sistemlerin çalışma ilkesini kavrayabilme.
SOSYAL BİLİMLER: Verilen bilgiye dayanarak öteleme yapabilme. Harita üzerindeki bilgilerden hareket ederek, Türkiye'nin dünya üzerindeki yerini kavrama. Oruç ibadetini ve özelliklerini kavrayabilme.
Kaynak: Milliyet Gazetesi
Liselileri kapsayan raporda 'öğrencilerin Türkiye'nin yerini bilmedikleri ve dinlerini tanımadıkları' ortaya çıktı.
Milli Eğitim Bakanlığı, kamuoyunda LGS olarak bilinen, "2004 Ortaöğretim Kurumları Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı"na ilişkin bir analiz raporu hazırladı. "8. sınıf öğrencilerinin ülkelerinin harita üzerindekini yerini bilmediği ve dinlerini tanımadığı" sonucu çıkan raporda, ezberciliğe alışan öğrencilerin kavrama yeteneği kazanamadığı da vurgulandı.
Milli Eğitim Bakanlığı, kamuoyunda LGS olarak bilinen, "2004 Ortaöğretim Kurumları Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı"na ilişkin bir analiz raporu hazırladı. "8. sınıf öğrencilerinin ülkelerinin harita üzerindekini yerini bilmediği ve dinlerini tanımadığı" sonucu çıkan raporda, ezberciliğe alışan öğrencilerin kavrama yeteneği kazanamadığı da vurgulandı.
Çok daha vahim bir haber var bugünkü Radikal'de:
http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=137088
"Sultanbeyli İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, dört gün önce ilçedeki ilköğretim okullarında okuyan ve aralarında 50'yi aşkın sekizinci sınıf öğrencilerinin bile bulunduğu yaklaşık 1000 öğrencinin okuma-yazma bilmediğini açıkladı. Müdürlük, bu nedenle söz konusu öğrenciler için ders saatleri dışında okuma-yazma kursu açıldığı bilgisini de verdi."
Bence Milli Eğitim Bakanlığı'nın ismini değiştirip başka bir şey yapmak lazım.
21. yüzyıldayız, Türkiye'nin en büyük ve sözde kozmopolit şehrindeyiz, çocuklarımızın okuma yazma öğrenmeden yollarına devam edişlerini izliyoruz. 70 milyonluk insan kaynağımızın ezici çoğunluğunu oluşturan gençlerimizi ne de güzel harcıyoruz. Avrupa yaşlı biz genciz ve bu en büyük avantajımızı dibine kadar kullanıp ortaılığı silkelemek dururken... Neyse... (FZ monitöre kafa atmamak için derin nefes alır ve gidip biraz ders çalışır).