Kim? Ne zaman? Kiminle? Nerede?

0
tongucyumruk

Geçenlerde Avea hatlı telefonuma Avea'dan bir mesaj geldi.

KimNerede? servisiyle aklin sevdiklerinde kalmasin! Sevdiklerinin nerede oldugunu ogrenmek icin bir SMS yeter.

Evet, artik sadece kendimizin degil, kimin, ne zaman, nerde oldugunu ogrenebilecegiz. Harika degil mi?

Sanıyorum yavaş yavaş Sun Microsystems'tan Scott McNeally'nin ve Google CEO'su Eric Schmidt'in dediği yöne gidiyoruz: You have no privacy anyway. Get over it! (Zaten gizliliğiniz diye birşey yok, aşın artık bunları). Öyle bir zamana geldik ki üzerimizde taşıdığımız aşağı yukarı her cihaz başlıkta gördüğünüz sorulara cevap verebilmek için araç olarak kullanılabiliyor. İşin asıl korkutucu yanı ise, bu takip işleminin sadece siyah takım elbise içindeki özel yetkili insanlar tarafından değil, herkes tarafından kullanılabilir durumda olması.

Benzer bir tepkiyi vaktiyle Google Latitude için de vermiştim. Ancak en azından Latitude GPS cihazı olmayan telefonlarda çalışmıyordu. Haliyle teknolojik/ekonomik mazeretler ile izlenmekten kaçınabiliyordunuz. Şimdiyse kaçışınız kalmadı. Artık patronunuz, eşiniz, anneniz, babanız ve geri kalan herkes tarafından rahatça izlenebiliyorsunuz. Tabiiki Avea herkesin herkesi tamamen serbestçe izlemesine izin vermiş değil. Bunun için uygun bir izin mekanizması hazırlanmış durumda. Birinin sizin yerinizi takip edebilmesi için önce sizin bunu onaylamanız gerekiyor. Bu sistemin güvenliği için alınabilecek her türlü teknik önlemin alındığından şüphem yok. Ancak sevgili Avea geliştiricileri galiba olayın sosyal boyutunu unutuyor. Patronunuzdan gelen bir takip isteğini gönül rahatlığı ile reddebilecek misiniz? Belki onu reddebildiniz, peki ya eşiniz? Ya anneniz? Şüphesiz ki bu istekleri reddetmek o kadar da kolay olmayacak.

Görünüşe bakılırsa 21. yüzyıl insanların hayatlarının kontrolünü kaybettikleri yüzyıl olarak tarihre geçecek.

Görüşler

0
atiflz
Onay olayını koymuş olmalarına sevindim. Avea bunu koymasa çok da şaşırmazdım.
0
Tarık
yo dostum haksızsın, bütün bunlar yalnızca senin ve ailenin can güvenliği için. biz ailece gps ve izlenebilir id li çipler taktıracağız. bence sende birgün terörizmin seni avlayabileceği gerçeğini yadsımamalısın!!!

terörizt, terörizt, terörizt, terörizt, terörizt, terörizt, terörizt, terörizt, terörizt, terörizt, terörizt, september eleven, september eleven, september eleven, september eleven, security of the country, security of the country, security of the country, security of the country, security of the country, etc...
0
LINDOWS
İşte tam da sistemin yaratmak istediği insan tipi !
Korku toplumu, paranoya toplumu olmak yolunda evriliyoruz maalesef. Emperyalist düzen olmasa hiçbir insan kalkıpta ne eylem yapar ne de terörizm uygular.(Sadist ve psikopat değilse tabii). Terör ve terörizm zaten emperyalistlerin kendilerinin olduğu ve birebir uyguladığı şeyin ta kendisidir.11 Eylül saldırılarının sorumlusu Usame Bin Laden Amerika tarafından yetiştirilmedi mi ? Afganistan'da Ruslara karşı kullanılmadı mı ?
Kusura bakmayın ama benim ve ailemin can güvenliği emperyalistlerin ve onların kuyrukçuluğunu yapan tröstlerin elinden sağlanacaksa sağolsunlar ben almıyayım.
Emperyalist sisteme karşı mücadele eden gerçek (Usame Bin Laden değil tabii ki) Özgürlük Savaşçılarının yaptığı bir eylemde öleceksem eğer, bunu emperyalistlerin bana vadettiği güvenli yaşama(!) tercih ederim.
0
ZZombie
Word listine bayıldım :)
Güzel bir ironi yapmıssın :)
0
LINDOWS
Teşekkür ederim.
0
y0rk
Kişisel mahremiyet tarafına katılıyorum. Ama son zamanlarda ülkemizdeki dinleme olaylarına baktıgınızda yer tespiti çok basit kalıyor. Olaya birde şu tarafından bakalım. Siz hiç bir yakınınızı kaybettiniz mi? Alzheimer olan babasını 3 gün arayan bir yakınım vardı. Ayda 1 defa babası kaybolurdu. Birileri bulur, polise teslim ederler onlarda üzerinde çıkanlardan ulaşırlardı. Çocuğunuzun kaybolduğunu hayal edin yada çocuğunuzun o an nerede olduğunu bilmek istediğinizi düşünün. Patron , sevgili, eş boyunduruğunun haricinde çok değerli kullanım alanı olduğu kesin. Ek olarak taşıt takip sistemleri bu kadar yaygınlaşmış iken personel takip sistemlerinin de yayılmayacağını tahmin etmek çok zor değil. Mesai saatlerinde saha satışı yapan bir personeli patronun takip etmesini de doğal görünüyorum.
0
tongucyumruk
Dinleme vb... olaylar zaten işin bambaşka bir boyutu, ben konunun politik veya polisiye yönünden çok sosyal hayatı etkileyen yönüne dikkat çekmek istiyorum. Tabiiki diğer yönlerini de ayrı başlıklar altında tartışmak lazım...

Yazının yarattığı imajın aksine çok teknoloji karşıtı bir insan sayılmam. Tabiiki bu teknolojinin faydalı yönleri olabileceğinin farkındayım. Sorun teknolojinin kötüye kullanımının aşırı kolaylaştırılmasında. Bahsettiğiniz Alzheimer durumu faydalı örneklerden biri. Ancak olayı şöyle düşünmek lazım, eğer arkadaşınızın böyle bir gerekçesi varsa ve bu servis ona gerçek bir fayda sağlayacak ise basitçe yetkili bir makamdan alacağı bir belge ile bu sistemi aktive etmesi daha uygun olacaktır.

Son dönemde yaygınlaşan "çocuklarımızı koruyalım" yaklaşımını ise anlamakta zorluk çekiyorum. Elbette her anne baba çocuğu için endişelenir, başına kötü birşey gelmesinden korkar. Ancak çocukları steril ortamlara kilitleyip teknolojinin bütün imkanları ile takip altında tutmak onu ne kadar sağlıklı bir birey kılacaktır? Ya da daha net söylemek gerekirse: Her çocuğun hayatında en azından bir defa arkadaşlarıyla okulu kırıp sinemaya gitmeye hakkı vardır. Teknolojinin onların elinden bu hakkı alması bana hiç doğru gelmiyor.

Gelelim patrona, patron ne işle uğraşırsa uğraşsın, mesai saatleri içinde veya dışında çalışanının yerini takip etme hakkına sahip değildir. Eğer çalışanına bir şirket arabası vermiş ise bu arabayı takip etmesini bir nebze anlarım, fakat çalışanın kendisinin nerede olduğunu takip etmeye hakkı olduğunu hiç sanmıyorum. Örneğin, ya çalışanın telefonu onun rakip firmanın binasında olduğunu gösteriyorsa? Daha da kötüsü, ya çalışan orada değilse? Örnein, rakip şirkette çalışan bir arkadaşınız ile öğlen yemek yersiniz, telefonunuzu masada unuttuğunuzu gören arkadaşınız alır ve ofisine götürür, bir saat sonra yanına uğrayıp telefonunuzu alırsınız. Sizce patron sizin rakip firmanın ofisinde bir saat geçirdiğinizi gördüğünde kime inanacaktır?
0
Tarık
Değerli y0rk,

Lütfen konuyu, arkadaşınızın bireysel sorunu nezdinde bir şablona oturtup o şekilde kendinize göre bir karar mekanızması kurgulamayın. Elbetteki teknolojininin, bilimin her alanı adı herne olursa olsun faydalı işler içinde kullanılabilir. Fakat bu sistemin suistimal edilebilirliğini görmüyor musunuz? İnsanlığın hali hazırda "Big Brother" türünde tonla dertle, hükümetlerin kendileri için düşündükleri bilgi toplama sistemleriyle boğuştuğu, güvenlik adı altında birçok hakların kısıtlandığı bir çağda bu kadar basit düşünmek, kişisel ve bireysel özel alanları kısıtlayıcı sistemlere safiyane yaklaşmak ne kadar doğru? tongucyumruk' un söylediği gibi istendiği takdirde gerekli izinlerle kişiye özel şekilde devreye sokulabilecek bir sistem neden gereksiz bir şekilde herkese açılır? Bunun bir takım arkadaşımızın sandığı gibi anti-teknolojik bir tavırla da alakası yok. Farketmiyoruz fakat bu garip gözleyici sistemler ile sürekli gözetleniyoruz ve birilerinin veritabanlarına kaydediliyoruz.

saygıyla.
0
auselen
bir taş da ben atayım.

http://en.wikipedia.org/wiki/Neo-Luddism
0
zlato
Google CEO'su Eric Schmidt'in dediğine katılmamak mümkün değil ama bunu umumileştirmek de hoş değil. İstediği kadar onay kodu olsun !
0
axanc
Buna habere "Pirate Party"den çok güzel bir alıntı yapacağım.

"There goes the whistle blower protection!"
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Zombie virüsü geri döndü

FZ

Korku filmi başlığı gibi göründüğüne bakmayın, tüm zamanların en karmaşık virüslerinden biri olan Zombie, geri döndü ve bu sefer daha da gelişmiş ve güçlenmiş.

Symantec`ten Peter Szor`un açıklamalarına göre Mistfall motorunu kullanan virüs, hafızada kendine 32 MB yer ayırıp, bulaşmaya çalıştığı programı "decompile" edebiliyor. Daha sonra program kodunun bir kısmını belirleyip iptal ediyor, kendini o bölgeye yerleştiriyor, veri referanslarını yeniden oluşturup, çalışabilir program dosyasını (.exe dosyayı) yeniden derliyor. Böylece ZombieMist, bulaştığı şeye dönüşmüş oluyor. Szor'un açıklamalarına göre böyle bir durumla ilk defa karşılaşılıyor.

Windows XP kullanıcılarına hodri meydan!

sundance

Geçtiğimiz günlerde FZ`nin yorumlarından birinde inanılmaz irkildiğimiz bir yazıya:` Windows XP Microsoft`un Nereye Gittiğinin İşareti!` rastladık. Yorumlarda kaybolup gitmesine gönlümüzün razı olmadığı bu yazının büyük bir bölümünü Türkçe`ye çevirip yayınlama ihtiyacı duyduk. Bu yazıda

-Windows XP`nin Internet`e birçok sebeple kullanıcının kontrolü dışında bağlandığı
-Eğer bu bağlantılara izin verilmezse fonksionların bir kısmının kapandığını
-Lisans anlaşması gereği herhangibir MS patchi install eden kullanıcıların makinalarının yönetim haklarını yasal olarak MS`a devrettiği
gibi saçmasapan iddialar var. FM`i takip eden Microsoft Profesyonelleri`nden bu yazıyı okuyup bizleri aydınlatmalarını rica ediyoruz. İnanıyoruz ki bu kadar yoğun kullanılan, başarılı bir işletim sistemi hakkında böyle asılsız ithamlar yapılıyorsa gerektiği şekilde cevap verilmeli ;)

nic.tr'ye Phishing Saldırısı ve Yurdumun "Hacker"ları

dayioglu

Hafta sonu nic.tr'ye (https://www.nic.tr) yönelik yoğun bir phishing saldırısı gerçekleşti. Kısa sürede savuşturduk ve kişisel web siteme yaptıklarımızın kısmi ve kısa bir özetini yazdım.

(Bkz.http://www.dayioglu.net/?q=node/144).

Meğer bu aslında yalnızca bir başlangıçmış. Kısa sürede ülkenin en babayiğit (!) hacker'ları siteme muhterem yorumları ile katkı sağlamaya başladılar.

DHKP-C sitesi hack`lendi

anonim

Amerika'da 11 Eylül'de yapılan terörist saldırıların ardından ismi ABD resmi makamları tarafından PKK ile birlikte 'terör örgütü' listesine dahil edilen yasadışı Devrimci Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi`nin (DHKP-C) başı Türkiye'de bilgisayar korsanları (hacker) ile dertte.

Bir grup hacker, yasadışı sol örgüt DHKP-C'nin resmi web sitesi www.kurtulus.com'un sayfalarına müdahale etti. Kendilerine @Team diyen grup sayfayı hack ettikten sonra girişe, 'Amerikada yaşanan vahşeti protesto ediyoruz' yazısını yerleştirdi. Sayfada ayrıca, 'Terörizme son' yazısı dikkat çekti.

Bu arada aynı terörist grubun www.dhkpc.com adresindeki sayfalarıda bir süre önce başka bir hacker grubu tarafından ele geçirilmişti. Kendilerine Digital Angels Team (Dijital Melekler Takımı) adını veren grup sayfanın ortasına kendilerine ait bir logoyu yerleştirdikten sonra yine gruplarına ait sayfa içinde link vermişlerdi.

Kevin Mitnick: Soru / Cevap

anonim

Internet'e geri dönen Kevin Mitnick, slashdot.org'da sorulan soruları cevaplıyor. Yazıda ilginç soru ve cevaplar yer alıyor.. http://slashdot.org/article.pl?sid=03/02/04/2233250