FM ne kadar teknik ?

0
sundance
FM yayına başladığından bu yana yaklaşık üç yıl geçti. Bu süre içinde, hayatımızda bir çok değişiklikler oldu, birçoğumuzun evine Internet girdi, yeni teknolojiler gelişti, cep telefonlarımız, cep bilgisayarlarına dönüştü vs.

Bu hal ve gidişat içinde, FM okurlarının sitenin mevcut yapısını nasıl bulduklarını merak ettik. Sizce FM gerektiği kadar detaylı ve teknik bir şekilde, Internet ve insan konularına eğiliyor mu ? Yoksa aşırı teknik bir şekilde antin-kuntin mevzularda kayıp mı oluyor ? :)

Görüşler

0
mascix
ii ben bu cizgiden memnunum.
0
sametc
bence yeteri kadar teknik---- simdi ana sayfada olan haberlere bir bakın ne kadar teknik olduğunu gorursunuz :)
ben bu sayfayı sanırım 2002 ekiminde kesfettim cunku o ay pcworld dergisinde vectorlinux vermişlerdi ve fazlamesai tanıtmıslardı :)

ben o zamanlar linuxun sadece isletim sistemi olduğunu bilirdim gnu-konsol-acık kaynak bunları hiçmi hiç anlamazdım
ve ilk girdiğim dergiyi okuduktan birkac gun sonra oldu ilk girdiğimde korkunc derecede teknikti o zamanki sametc icin..
gnu -acık kaynak-konsol- ls -pwd komutları vb konu uzerinde haber buldum.. ve bunları anlamadığımdan dolayı ve bu sayfanın ne sayfası olduğunu anlamıyordum GNU/LİNUX'mu acık kaynak mı internet haberlerimi programlama sitesimi o karmasıktıki kafam
ve en sonunda windows uzerinde calısan acık kaynak projesi winhttrack programıyla butun fazlamesai sitesini bilgisayarıma kurdum ve sanırım butun haberleri ve yorumları 2,5 haftada bitirdim ve acayip zevkle ve heyecanla okuyordum haberleri soyle anlıyordum herhangi bir haberden o anda okuduğum haber icinde gecen fakat anlamadığım bir cumle hakkında ipucu vardı mutlaka ve halende oyle gercekten

uyeleri fm editorlerini hepinizi ordan tanıdım ve tanıyorum :)

bence ilk giren kisi bu sayfanın ne sayfası olduğuna karar veremiyor ve sayfayı indirip felsefelerini manifestolarını anlamaya calısıyor ...

internet ve insan - gnu -linux- bilgisayar -programlama - bunları bir kenara bırakında tıp ile programlamayı icice geciren nerdeyse tıp programcılıgı meslegını duyuran haberleri teknik olmuyormu :)

ben icimden diyorumki ----- iyi ki varsın fazlamesai ve uyeleri iyiki varsın fm editorleri :)
0
yuxel
Bu site sayesinde Debian kurdum .. Debian'ımda türkçe karakter sorununu çözdüm .. belki de hayatım boyunca hiç bir zaman ulaşamıyacağım makalelere,belgelere,bilgilere ulaştım ... Sitenin dizaynı [her ne kadar php-nuke olsa da :)] ,içeriği herşeyi tam kıvamında ..
Emeği geçen herkese teşekkürler
0
GaripFakir
Gönlum diyor ki "FM gercekten cok kaliteli yazıların çıktığı bir site. Bu siteyi ziyaret edenler içerisinde teknik kaliteyi sürdürmesini saglayan bir çekirdek grup var. hepsine tesekkurler sunarim. Yani teknik konulara dair bir ARISOKRAT sınıf var.

Fakat onun otesinde benim gibi öğrenmekten mutlu olan bir halk da var. Sistem cok iyi herkes mutlu. Tabiiki ara sınıflar da var.

Fakat birazda DEMOKRASI olsa. Acizane bazen bir kac haber yazi vs yolladigimizda birileri bu fakire "şu şu şu sebeple gönderdiğiniz "şey" kabul edilmedi vs dese" .
Aklim diyor ki"
Fakat gercekten kaliteli bir site EMEĞİ GEÇEN HERKESE TESEKKURLER"
0
korhan
Çeviri makaleler yerine biraz da bizden makaleler gelse daha iyi olur..E-devlet ne işe yaracak, yeni iş kolları açılırmı? yada turk programcıları ne ler yapmalı, eksik olanlar nedir ? bunlar hakkında makale fena olmaz..
0
robertosmix
Tam ayarında. Sizleri takdirle takip ediyorum.
0
yalcink01
Gönüllüler tarafından yürütülen bir site olarak oldukça iyi sayılacak bir yer olduğu kesin. Ne kadar teknik? Bence olması gerektiği kadar. Belki başkalarına hafif gelebilir ama benim halen anlamayadığım noktalar ve konular var./* örneğin: Forumda tartışılan akustik meselesi*/ Emek veren herkesin eline, yüreğine sağlık.

En azından "İyi ki varsın FM" derken, zihnimde bir "acaba?" sorusu oluşmuyor.

Ve peşi sıra bir iki şikayet/öneri:
- Verilen linkler İngilizce olduğu durumlarda, orada yazanları anlamayan oldukça geniş bir kesim var. Var mı? Bir anket yapsak mı? Bu durumu tespit etmek bize bir fayda sağlar mı?

- Radikal gazetesi, FM'nin resmi yayın organı mıdır :o)
Diğer haber sitelerine ve gazete sitelerine de, ana sayfadan, link versek mi acaba? Yoksa boş versek gitse mi?

-Bir de teklif: Madem ki kimse, henüz, tamamen Türkçe bir işletim sistemi yapmadı ve biz hala Linux kullanıyoruz. Madem ki Linux sorunları ile ilğili ilk başvuru kaynağı man ve info sayfaları ve bu sayfalar ingilizce. Madem ki pek çok kişi(?) bu sayfalarda yazanları tam olarak anlamayamıyor(?). Madem ki Linux'un masaüstünde yaygınlaşmasının önündeki engellerden birisi de bu dil sorunudur(?). Bu sorunu çözmek adına bir çeviri çalışması yapmak akıl karı bir iş midir? Bunları düz metinler halinde çevirsek ve Nilgün Belma Bugüner'e gönderip, bunları man sayfaları halinde belgeler.org da yayınlatsak nasıl olur? 2-3 yıl içinde gerekli olan bütün sayfalar çevrilmiş olur diye düşünmekteyim. Bu işe küçük veya büyük bir ekiple soyunsak, bu ekibe katılan olur mu? Olur herhalde.

Böyle bir fikrimiz var. FM camiasının düşüncelerini öğrenmek isterim.

saygılarımla,
Yalçın Kolukısa
0
Challenger
Man sayfalarının çevirisi konusunda az da olsa elimden geleni yaparım. Zaman buldukça daha fazlasını yapabilirim. Tek sorunum fazlamesai için zaman bulmak.

Zaten hayatımız fazlamesai.
Ailem akşam eve gittiğimde "sen de kimsin tanımıyoruz ne arıyorsun evimizde" diyecek yakında.
0
FZ
ama benim halen anlamayadığım noktalar ve konular var./* örneğin: Forumda tartışılan akustik meselesi*/

Bir şeye dikkat çekmek ve yanlış anlamaları engellemek isterim. Herkes her konuyu anlayacak diye bir şey yok. Söz gelimi verdiğin örnek yani akustik ve bunun sayısal yöntemlerle ele alınması durumu; bu ileri seviye uzmanlık gerektiren bir iş. Öncelikle ciddi bir yüksek matematik eğitimi gerektiriyor. Analiz, lineer cebir, vs. ve ondan sonra da bunları bir programlama dilinde uygulama falan. Bundan ötürü böyle bir yazışmayı bir lise öğrencisinin ya da konu ile ilgili herhangi bir formasyon sahibi olmayan birinin anlamasını beklemiyoruz zaten (nasıl ki bir iki yıldır amatörce program yazan birinin gcc ya da linux çekirdeğinin kodunu anlamasını beklemiyorsak). O tür yazışmaları yapan adamlara bakacak olursanız min. 10 yıldır falan o konuda bir sürü şey okuduklarını ve pratik olarak işin içinde olduklarını görürsünüz.

Gelelim Radikal´e. Radikal FM´nin resmi yayın organı değil. Ama sanırım böyle düşünmenizin sebebi son birkaç ay içinde çıkan ve bir gazete ile ilişkili olan haberlerde Radikal´in ağırlıklı olarak yer alması. Ve son olarak da sağ alt köşede bu gazeteden haber başlıklarınn basılması. Önce haber meselesine gelelim: Radikal, kendi adıma bilgi işlemi günlük medyada diğer gazetelere kıyasla daha iyi yansıttığını düşündüğüm bir gazete ki bunda da Serdar Kuzuloğlu´nun payı yadsınamaz. Ancak bu demek değil ki Serdar Bey´in her görüşüne katılıyorum, tabii ki böyle bir şey her daim söz konusu değil. Bilgi işlem konuları haricinde teknoloji, kültür, sosyoloji bağlamında bazı yazarları da alıntıladığımız oluyor, misal Hasan Bülent Kahraman. Ancak bunlar en nihayetinde kişisel yönelimler. Bir başka okur Milliyet´ten, Hürriyet´ten, Cumhuriyet´ten, vs. bir habere ya da yazıya dikkatimizi çektiğinde onu da yayınlıyoruz.

Sağ alt köşede Radikal haberlerinin yayınlanmasına gelince bildiğim kadarı ile Radikal Internet sitesi kısa süre önce RSS şeklinde bir çıktı sunmaya başladı. Yani belli ve standart bir XML formatında. Bu RSS formatı da PHP-Nuke gibi yazılım (ya da masaüstü pekçok uygulama) tarafından doğrudan desteklenen bir format, bu yüzden de söz konusu haberler site yönticileri tarafından herhangi bir programatik çaba sarf etmeksizin yayınlanabiliyor. Söz konusu yeniliğin sebebi bildiğim kadarı ile budur. Bununla ilgili son olarak: Ana sayfanın zaten tıklım tıklım olduğunu düşünüyorum ;-)

Türkçe belgelendirmeye gelince, belgeler.org projesini omuzlamış olan iki değerli hanımefendinin aynı zamanda gnu-tr projesi bağlamında ( http://gnu-tr.sourceforge.net ) pek çok çevirmeni de organize ederek GNU konsol yazılımları ile ilgili olarak ciddi bir çeviri işini halletmiş olduğunu biliyorum (yanılıyorsam biri beni düzeltsin lütfen). Ancak tabii ki bu çeviri işinin sonu yok ve bilgi veren belgelerin ne kadar büyük bir kısmı anadilimize kazandırılırsa o kadar iyi olur diye düşünüyorum.
0
yalcink01
http://gnu-tr.sourgeforge.net bildiğim kadarı ile .po dosyalarını çevirip ekran çıktılarını Türkçeleştirmeye yönelik bir proje. Man ve info sayfalarını çevirmek gibi bir amaçları yok. belgeler.org 'da bazı man sayfalarının "çevirileri" var ama bunlar eksik, karışık ve genellikle serbest çeviri tarzı işler. Hepsi değil tabi ki ama aralarından seçim yapmak daha fazla zaman isteyen bir olay. Bu nedenle restorasyon yerine sıfırdan başlamayı daha uygun bulduk.

Herkesin her şeyi anlamasını zaten beklemiyorum. Her şeyi anlamaya çalışmak, sonuç itibari ile hiç bir şeyi tam olarak anlayamamak gibi paradoks doğurur. Sadece, bu site araçılığı ile daha öğreneceğim(iz) şeyler var demek istedim. Hepsi bundan ibarettir.

http://www.ntvmsnbc.com oldukça sık link verilen ve alıntı yapılan bir site. Onun da hakkı geçmesin. Radikal olayında ki maksatta budur. Yazarlar ile alakası yoktur. Kişiler ile işim olmaz. Her ne kadar Serdar Kuzuloğlu ile ilgili aynı fikir de olsak da.

Man sayfalarına tekrar dönersek; bir iki ay içinde elimizdeki işleri tamamen bitirip, bu sayfaların çevrilmesine başlayacağız. Gücümüzün yettiği kadarı ile bu işi halletmek arzusundayız. Gönül isterdi ki tamemen Türkçe bir işletim sistemi yazılmış olsun ve bizler onu kullanıyor olalım. Ama idealizm peşinde koşarken realizmden sapmamak gerekir diye düşünerek elimizden geleni yapmak amaçı ile böyle bir şey yapmak arzusundayız. Tam amaçımız, masaüstü kullanıcısının sıkıştığı noktalarda, kullandığı işletim sisteminde Türkçe kaynak bulabilmesini sağlamak. Kanaatimizce; 300 ila 500 komutluk bir seriyi Türkçeye çevirmek oldukça faydalı olacaktır.

Bunun için de desteğe ihtiyaç duymaktayız.


YALÇIN KOLUKISA
0
conan
http://sunsite.bilkent.edu.tr/pub/linux/linux-tr/yardim/

Tekerlegi yeniden bulmayin ;)
0
yalcink01
Sanırım sizin bu tekerlek patlamış:-). 1997'den sonra yapılmış bir çalışma, beirtiğiniz site için, mevcut değil. Elbette üzüntü verici bir durum. Adı geçen sitede yayınlanan çeviriler şu an için belgeler.org'da yayınlanan çevirilerin aynısı. Bu çeviriler-kimsenin emeğine saygısızlık olarak almayın- serbest çeviri tarzında ve bazıları eksik. Bu nedenle man sayfaları çevirisini yeniden yapmak arzusundayız. Şayet bu çevirileri yapan arkadaşlara ulaşabilir ve yeni projede bize katkı vermelerini saglayabilirsek ne ala, yoksa üç beş kişi gidebildiğimiz kadarı ile gitmeye niyetliyiz.

Yinede uyarınız için teşekkürler.


Yalçın KOLUKISA
0
conan
Tekerlek patlamis olabilir. mv ayni mv, cp ayni cp, bir daha zaman harcamayin cevrilenleri ekleyin begenmediklerinizi de duzeltirsiniz diye o linki vermistim. Ama neyse. Siz bastan yapin.
0
murat09
FM in genel çizgisinden memnun olmakla beraber:
1 . Bazen gündemden uzak olduğunu görmek gerekiyor. Misal: Türkiye bir bilim uydusu üretip uzaya gönderiyor (Bilsat), haber "es" geçilmiş. Bir iki gün bekledim baktım ses yok, kendim yazdım gerekli açıklamalarla birlikte, hala bir şey yok. Yahu bu konu sizce copy paste mantığı ile yazılan haberlerden daha mı önemsiz? Topiclerdeki "Uzay" başlığında kozmik saplantılarımızı mı irdeleyeceğiz acaba? Okurlar göndermeden önce bu haberin mutlaka bir editörce ele alınması ve editörlerce gönderilmesi gerekliydi...

2 . Madem dizaynda Nuke kullanılıyor, ki şahsi fikrim "Amerikayı yeniden keşfetmeye gerek yok" tur bu konuda, Nukede zaten varolan bazı modüller etkin hale getirilmeli. Üstteki header'da "Linkler" in adı var kendi pasif. Private Messaging (Özel Mesajlaşma) pasif. Haber arşivini elle giriyorum (Stories_Archive).

3 . Eğer bir üye haber gönderiyor ve bu yayımlanmıyorsa, iki satır da olsa mutlaka bir açıklama gönderilmelidir.
Bunlar görünen ve göze batan aksaklıklar.
Saygılarla, iyi çalışmalar dilerim.


"Dost acı söyler"
0
sundance
Kimse kusura bakmasin ama simdiye kadar FM´ e gelen elestiriler icinde en haksizini az once secmis bulunmaktayim.

´Türkiye bir bilim uydusu üretip uzaya gönderiyor (Bilsat), haber ´es´ geçilmiş. Bir iki gün bekledim baktım ses yok, kendim yazdım gerekli açıklamalarla birlikte, hala bir şey yok. ´

Bu nasil bir mantiktir ne demektir ben anlamis degilim. Fazlamesai´ de her zaman ´biz´ diyerek okurlarimizla birlikte bir site yuruttugumuzu vurguluyoruz ama bazilari sanirim ´ hizmet edilmek istiyor´ eger oyle ise kusura bakmayin yanlis yerdesiniz. Zahmet edip haber yazmissiniz, umarim cok yorulmamissinizdir, cunku simdiye kadar biz binlerce defa yaptik bunu, ne kadar yorucu bir sey oldugunun farkindayiz.

Uye haber yolluyor ve yayimlaniyorsa iki satir mutlaka bir aciklama gonderilmelidir kismina da katilmiyorum. Bize ne sacma sapan haberler, ne zirvaliklar geliyor saysam sasirirsiniz. Bu sebeple eger haberiniz yayinlanmiyorsa buyuk ihtimalle haberi bir kez daha okusaniz ne problemi oldugunu anlayabileceginiz bir seydir eskidir, gereksiz alintidir, dogru duzgun linkleri yoktur vs.

Haberi onaylamayan Parsifal´den ogrendigim kadariyla haberde link verilen Tubitak sitesinde bile ´BİLTEN tarafından teknoloji transferi ile gerçekleşecek ve ilk Türk gözetleme uydusu özelliğini taşıyacak BİLSAT adlı uydu sonbaharda fırlatılıyor.´ yazmakta. Buna mi link verecegiz aciklama diye ?

Bunu gectim, 2003 yilinda yorungede binlerce uydu oldugu, binlercesinin ticari omrunu doldurdugu bir zamanda, kendi uydusunu yapamayan sadece onlarca ulke oldugu gozonune alinirsa sahsi dusuncem TUBITAK kendi yapimi ilk uyduyu yorungeye gonderdi (1-uyduyu biz gondermedik, Rusya´dan gonderildi, 2-yapimi tamamen bizim tarafimizdan gerceklesmedi, Ingiltere´de SSTL laboratuvarlarinda tamamlandi (bkz. tubitak.gov.tr)) haber degeri tasimamaktadir. Aksini dusunuyorsaniz buyrun tartisalim.
0
murat09
Bilsat uydusu haberini benim yazmış olmam onay verilip verilmemiş olması çok mühim değil. Ayrıca neden yazdığımı kişisel olarak algıladığınızı ben anlayamadım? Haber yayımlatma diye bir sorunum yok, neden bunu dert edeyim ki? Neticede bende bir site editörüyüm ve tabii ki gelen haberleri bizde ayıklıyoruz. Benim üzerinde durduğum nokta haberin kendisiydi, gönderen değil.
Ayrıca, Bilsat uydusu geçtiğimiz hafta cumartesi günü bir günlük gecikmeyle de olsa fırlatıldı. Bu uydu eğer askeri veya televizyon yayımı amacıyla kullanılacak olsa umurumda olmazdı ama, adı üzerinde Bilsat! Bilim uydusu bu! Sitesinde (Bilten) yeterli açıklama yok diyorsunuz, olmayabilir, ama yeterli teknik açıklama var. Ve bir uydunun Türk uydusu olması için sanmıyorum ki Anadolu bozkırlarından fırlatılması gerekiyor. Yapım "teknoloji transferi" metodu ile gerçekleşmiştir. Verilen bağlantılar dikkatlice incelendiğinde bu metodun ne olup ne olmadığı açıkça bellidir.
Bana ve "hizmet beklemeye" gelince:
Bu kadar Tübitakla ilgili bir konuyu bana anlatmak zorunda bıraktırdığınız için ise "gerçekten zahmet ettirdiniz". Karşı eleştirinizdeki salvolarınızdan uğradığım dumuru ise tarif dahi edemiyorum. Saygılarla.
0
sundance
Haberi sizin ya da bir başkasının yazmış olması ile ilgili hiçbir problemimiz yok, olamaz. Benim yorumumda da sizin şahsınıza yönelik hiçbir şey yoktu.

Öte yandan 'bir iki gün bekledim, hala kimse haber yapmamış, oturdum ben yazdım' ne demektir bir zahmet izah etseniz memnun olurdum. Benim bundan algıladığım 'hizmet bekliyor' olduğunuz ve haberi 'bir zahmet' yazdığınız.

Türk uydusu olması hakkında yazacaklarımı da zaten yazdım. Biz ne böyle bir uyduyu yollayabilecek teknolojiye sahibiz (sahip olsak bile ekvatorda topragimiz olmadigindan zor yolllardik (malum, dunyanin donme hizindan maksimum faydalanmak amaciyla butun roketler ekvatora yakin firlatilirlar)) ne de böyle bir uyduyu yapabilecek teknolojiye. Teknoloji transferini de oturup kutlayacaksak, tabi ona eyvallah. Ama 1957'de Ruslar ilk yapay uyduyu göndermişken [in] biz bundan elli yıl sonra neyini haber yapıyoruz da neyi ile övünüyoruz onu hala anlamış değilim.

Salvolarımdan uğradığınız dumura gelince. Üç yıldır, hayalimizdeki siteyi yaratıyoruz, okurlarımızın da katılımı ile gerçekten çok doyurucu bir kaynak olacak diye geceli gündüzlü bir şeylere uğraşırken, tutup 'Bir iki gün bekledim baktım ses yok, kendim yazdım' türünden bir cümleyi, hem de 'eleştri' olarak duyduğumda, kusura bakmayın ama gözüm döndü.

Kimseyi kırmak ya da üzmek amacıyla yazdığım bir şey değildir. Fakat son bir kaç ayda Fazlamesai'nin vermeye çalıştığı hizmete yapılan nankörlüklere artık tahammül gösterememekteyim, bunu da benim kusurum olarak kabul edin. Ya da etmeyin, buyrun daha iyisini yapın, Fazlamesai'de veya başka bir yerde, biz de alkışlayalım.
0
murat09
Sayın sundance,

izah: Bir kez daha söylemek gerekirse, demek istediğim bir bilim haberinin -ve belki de kaçırdığımız başkalarının- bir bilişim sitesinde neden yapılmadığıdır, benim haberimin yayımlanması değil. Bazen plaza medyası çevirilerinin aslı astarı araştırılmadan haber göndermek adına kopyala yapıştır yapıldığını üzüntüyle gördüğüm bir zamanda, sitemize belki de en az sizler kadar bende sahip çıkıp yaratıcı birşey katmak adına bunu dile getirdiysem ve bu yanlış anlaşıldı ise, özür dilerim.

dumur : Rusların 1957de ilk uyduyu göndermeleri iyi bir şey olabilir. Burda bizim Ruslara göre ne kadar geç kaldığımızı değil, neden en azından bugünkü teknolojik paralelde bir şeyler yapmadığımızı tartışabiliriz belki.

Rusyanın hangi coğrafi kuşakta yer aldığını ise bir harita teknikeri olarak, o uydunun en çok işlerine yarayacağı kişiler olan Türk haritacı, jeodezi ve fotogrametricileri, şehir planlamacıları, maden mühendisleri, jeologları, belediyecileri ve şehir bilgi sistemcilerinin takdirine bırakıyorum.

flame off : Benim, bilime ve bilişime ilgi duyan bir çok insanın çok işine yarayan bir site yaratımında katkıda bulunan size ve diğer herkese teşekkür etmeyi bende bir borç bilirim. Buna mukabelen, belirtilen eleştirilerin ve kusurunuzun(?) takdiri ise size kalmış, bana değil.
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

fazlamesai.net'e Soralım: Getter ve Setter Şeytani Mi?

anonim

Linux-programla listesinde Nesne Tabanlı Programlama ile ilgili bir mesaj dizisini okurken Java'da sürekli kullanılan "getter/setter"larla ilgili bilgimi tazelemek istedim. Karşıma bir hayli ilginç makaleler çıktı...

Başarılı bir açık kod programcısının maddi durumu

FZ

"I didn't have the money to buy a new laptop"
Yukarıdaki cümle genç bir çocuğa ait değil. Yukarıdaki cümle genç bir üniversite öğrencisine de ait değil. Yukarıdaki cümle sıradan bir programcıya ait değil. Yukarıdaki cümle başarısız ya da meşhur olmayan bir programcıya da ait değil.

Cümle, yaklaşık 15 yıl önce Perl programlama dilini yaratan karizmatik programcı ve dilbilimci Larry Wall´a ait. Bu programcının geliştirdiği Perl programlama dili sözlük hazırlama esnasında yine bu programlama dilinden faydalanan Oxford resmi İngilizce sözlüğe girdi. Onbinlerce sistem yönetim yazılımında kullanıldı. Yüzbinlerce web sitesi Perl kullanarak iş güç yaptı ve yapmaya devam ediyor. Perl son zamanlarda moleküler biyoloji alanında veri işleme için de kullanılıyor. Söz konusu adam işte bu dili geliştirmiş ve Linus Torvalds henüz lisede okurken insanlık kültürüne armağan etmiş olan adam. Bu adam şimdi yeni bir efsaneye, Perl 6´ya imza atmaya çalışıyor. Geliştirdiği Perl açık kodlu, karşılığında 5 kuruş istenmiyor ve aklınıza gelen hemen her işletim sisteminde çalışıyor. Böyle bir adamdan bahsediyoruz yani.

Bu adam, yeni bir dizüstü bilgisayar alacak kadar parası olmadığını söylüyor.

Şaşırdım mı? Evet. Şaşırdım mı? Hayır.

Larry Wall, efsanevi State of The Onion sunularının sonuncusunda, 4. sayfada bu yazının açılış cümlesini sarf ediyor.

Ne dersiniz? Sizce bu adam zor durumda mı? ;-)

Hani gündemdeki popüler konulardandır, "ya hoca biz şimdi bu kodları açarsak aç kalmaz mıyız yaa?" falan denir. Bunu diyenler muhtemelen Larry Wall kadar çok ve kaliteli kod üretmemişlerdir. Acaba diyorum şimdi Larry Wall gerçekten de acınası durumda mı? Başka bir perspektif: Daha çok kazanmak varken neden daha az kazanalım? Sahi, Larry Wall, bir dönem NASA için çalışmak dururken acaba daha bol paralı bir işe mi girseydi? Aklıma Once Upon A Time In China filmindeki bir sahne geliyor. Yağmurlu bir ortamda canını dişine takarak gösteri yapan ve sonra yere atılan paraları toplayan bir kung-fu, demir gömlek ustası. Bir süre sonra aynı usta çetin bir kavgada kılıçlı bir adamı silah kullanmadan yendikten sonra bir genç yanına gelip "usta bana da öğret, zor durumdayım, bana saldırıyorlar, artık para bile kazanamıyorum," der. Usta önce biraz ilerideki lokantadaki lezzetli yemeklere yutkunarak bakar, acı acı gülümseyip cevap verir: "Kung-fu ustası olsan ne olur ki, ben de pek para kazanamıyorum".

Sanırım en temel kavramların yeniden düşünülmeye ve irdelenmeye ihtiyacı var; sanırım felsefeye keyfi yerinde, sadece entelektüel olarak huzursuz olan insanların değil asıl ciddi anlamda zor durumda olan insanların ve belki de en çok gençlerin ihtiyacı var. Sanırım büyük adamlar küçük adamların bazı temel kavramları yeniden düşünmelerini istemiyor. Sanırım bu isteklerini gerçekleştirmeleri sahip oldukları muhteşem güce rağmen yine de kolay olmayacak. Ne dersiniz? Şimdi biz bu kodları kapayıp da mı saklasak yoksa açıp da mı saklasak? ;-)

Fazlamesai: Yine Yeni Yeniden (veya: The Matrix Reimagined)

tongucyumruk

Bu yazıya giriş yapabilmek için pek çok başlık düşündüm, mesela son karar verdiğimden başka aşağıdakiler de geldi aklıma:

  • Fazlamesai: Old habits die hard
  • Fazlamesai: Oradaydık, ve şimdi buradayız
  • Fazlamesai: Bizi hatırladınız mı?
  • Fazlamesai: TNG (Veya The Force Awakens)

Hepsi de benim için bundan 16 sene önce dahil olduğum fazlamesai.net'in farklı yönlerini bana hatırlattığı için...

Buffer overflowlar öldü ! Yaşasın Theo ;)

sundance

BSD camiasının asi çocuğu, OpenBSD'nin babası Theo de Raadt CanSecWest güvenlik konvansiyonunda yaptığı açıklama ile Open BSD'nin 1 Mayıs'da çıkacak yeni sürümünde, yaklaşık otuz yıldır işletim sistemlerinin baş belası buffer overflow mevzuunu tamamen çözeceklerini açıkladı. Bu konuda yine de mütevaziliği bırakmayan Theo, tamamen mümkün değil hale getiremeseler bile yeni güvenlik katmanı sayesinde buffer overflowların uygulanmasını imkansıza yakın hale getirdiklerini söylüyor.

Geocities tekrar yayında!

sundance

Aslında doğru ifade yayında değil de çevrim içinde olacaktı.

Bildiğiniz gibi geçen sene Geocities'in sahibi olan Yahoo, operasyonu durdurma kararı aldığından beri bu sitelere ulaşılamıyordu.

Çoğu bir hevesle hazırlanmış ve sonra tozlanmaya bırakılmış binlerce sitenin Internet tarihi için önemli bir belge niteliği taşıdığı ise su götürmez.

Eğer siz de böyle düşünüyorsanız, 652 GB'lık bir torrent indirmeye hazır olun; Geocities artık torrentte yaşıyor!