Enixma'nın Şubat Sayısı Çıktı

0
erika
Dergiyi http://www.enixma.org adresinden indirebilirsiniz.
İçindekiler:

* Açık kaynak - Özgür Yazılım
* Filmlere Altyazı
* Cheese
* Oregano
* KDE4
* Ağ Profilleri - Serbest Dolaşım
* Gentoo
* DesktopBSD
* Mandriva Masaüstü Ortamları
* Truva Linux
* Hobi İşletim Sistemleri

Görüşler

0
eevrim
Herseyi super.

birkac dipnot,

pdf 'i direk aciyor benim browser, neden zip'li halini indirip aciyoruz, garip. yoksa bana ozel kiyak mi bu browser'in pdf acma hadisesi.

Birde 2008'e gelmi$ken, web'de yayinlasaniz dergiyi, ne guzel olur:)
0
SHiBuMiGo

"'Özgür olmayan' - 'kısıtlı' (proprietary yerine kullanabiliriz) yazılım üreten firmalar ve bunun savunucuları varlıklarını sürdürebilmeleri ve amaçlarına ulasabilmeleri için ilk kosul olarak yazılımın temelini olusturan ve tüm çalısmasını belirleyen kaynak kodun kapatılması geregini sart kosmaktadırlar. Bunlara yalnızca yazılımın kapalı kaynak kodlu olması bile yetmeyerek, kullanıcının karsısına çıkan biçimlerinin bile 'kontrol altında tutulabilmesi' için 'yazılım patentleri', 'fikri mülkiyet hakları' gibi ortaçag yaklasımlarını da devreye sokmuslardır."

Ortaçağ? Özgür Yazılım? Birtakım amaçlar gerçekleştirmek isteyen kapalı kod savunucusu yazılım firmaları (aka Microsoft)? Kontrolcü 'fikri mülkiyet hakları'? Referans olarak Stallman'ın sayfanın göbeğinde olması hiç şaşırtıcı değil.

Ben bir ürün üretiyorsam, bunun nasıl geliştirileceğine ve nasıl piyasaya sunulacağına ben karar veririm. Eğer bu ürünü geliştirmek için harcadığım vakit için maddi bir karşılık bekliyorsam - ki genel motivasyon budur - ve uygulamam belli bir kuruma ya da zümreye yönelik değil geniş bir kitleye hitap ediyorsa bu durumda kodumu kapatarak ve belirli lisanslama sınırları getirerek piyasaya çıkmamdan daha doğal bir şey olamaz.

Özgür yazılım bir iş modelidir. Ürününüz için uygunsa bu iş modelini seçersiniz. Örneğin piyasada Oracle DB, MSSQL, DB2 gibi rakipleriniz varken ücretli ve kapalı kodlu bir yazılımla ortaya çıktığınızda şansınız çok düşük olur. Bunun yerine MySQL gibi açık kodlu bir ürünle başlarsınız, böylece çok düşük bir geliştirme bütçesiyle, dünyadaki birçok yazılımcının sizin için çalışmasını sağlayarak, özetle insanları "bedava" çalıştırarak yazılımınızın geliştirilmesini sağlarsınız. Belli bir ölçeğe gelmeyi ve belli bir topluluk oluşturmayı başardığınız takdirde de piyasanın büyüklerinden biri tarafından satın alınma şansınızı yükseltmiş olursunuz.

Özgür yazılım yaklaşımı değerli ve birçok başarılı ürünün hayatımıza girmesini sağlamış bir yaklaşımdır. Ancak aynı zamanda yaygınlaştıkça yazılım geliştirme sektöründeki insanların ve firmaların ticari anlamda çökmelerine sebep olabilecek tehlikeler de içermektedir.

0
yetgin2
"Özgür yazılım bir iş modelidir. Ürününüz için uygunsa bu iş modelini seçersiniz....... başardığınız takdirde de piyasanın büyüklerinden biri tarafından satın alınma şansınızı yükseltmiş olursunuz.."

Gerçekten böyle mi? FSF(özgür), yada Apache(açık) gibi vakıflar birileri tarafından satın alınmak için mi yazılım üretiyor?

Ürününüzün nasıl "geliştirileceğine ve nasıl piyasaya sunulacağına" karar verme ve uygulama hakkınız var mutlaka. Peki bunun herkes tarafından nasıl nitelendirileceğine de kontrolünüz mü var, ben onu anlayamadım.
0
Tarık
Bu durumda Richard Stallman birgün Microsoft çatısı altına girmeye can atmaktadır. O saçları boşuna uzatmış, boşuna beyazlatmış ve GNU/FSF için boşu boşuna yaşamıştır :) shibumigo gibi düşünenlerin aksine bu işi gerçekten felsefesine uygun şekilde sürdürecek binlerce hatta onbinlerce insan var merak etmeyin.
0
misafir
Özgür yazılım ve açık kaynak kodlu yazılım terimleri arasındaki fark bu noktada ortaya çıkıyor. Özgür yazılım terimini tercih edenler konuya ahlaki bir noktadan yaklaşıyor ve kolayca paylaşılabilecek bir şeyin paylaşılmasının engellenmesini gayrı ahlaki buluyorlar. Açık kaynak terimini tercih edenlerse bunu gerçekten insanları bedava çalıştırmanın bir yolu olarak gören firmalar. Zaten bu ikinci terim firmalardan destek görmek için bilinçli olarak türetildi.

Shibumigo'ya bir noktada hak veriyorum. Ben de moda deyimle kariyer planımı yazılım üreterek para kazanmak şeklinde yapsaydım, özgür yazılım diye birşey ortaya çıktığında bozulurdum. Haklı da olurdum. Tıpkı matbaa diye birşey ortaya çıktığında bozulan yazıcılar gibi.

Sonuç olarak özgür yazılımın ya da açık kaynak kodlu yazılımın matbaa gibi bir teknolojik gelişme olduğunu düşünüyorum. İnternet'in yaygınlaşmasıyla yeni bir üretim şekli oluştu. Bu üretim şeklinin bir başka örneği de wikipedia. Hatırlarsanız 1980'den sonra işsiz kalan bazı akademisyenlerimiz ansiklopedi yazarak para kazanmışlardı. Eminim onlar günümüzde yaşasalardı wikipedia diye birşeyin ortaya çıkmasına çok bozulurlardı.
0
FZ
Hatırlarsanız 1980'den sonra işsiz kalan bazı akademisyenlerimiz ansiklopedi yazarak para kazanmışlardı. Eminim onlar günümüzde yaşasalardı wikipedia diye birşeyin ortaya çıkmasına çok bozulurlardı.

Bizim akademisyenleri bilemem ama diğer ülkelerdekilerin bir kısmı bozulmak yerine kaliteli ve güvenilir şekilde wiki tarzı ortamlardan bilgi paylaşımına destek vermeye çalışıyor, bkz. scholarpedia.org. Yani model güzel bir model (wikipedia modeli) lakin bazı durumlarda yetersiz / kalitesiz kalıyor o zaman güzel modelin güzel yanlarını alıp şikayetçi olunan yanlardan muzdarip olmayan bir yapı koyalım ortaya demişler (wikinin ilmini alıp ahlaksızlığını almayalım der miydi acaba donmuş yağ suratlı bazı böyyük isimlerimiz? ;-). Ne kadar uzun ömürlü olur bilemeyiz tabii ancak test etmesi zor olmayacak, 2-3 yıl içindeki makale sayısı artış grafiği ve Google rank'i bir ölçü olacaktır diye düşünüyorum. Kendi adıma da artık bazı teknik konularda Wikipedia yerine Scholarpedia'ya link vermeye (ve belki Türkçe vikipedyaya oradan çeviriler yollamaya) başlayabilirim. Yaşasın rekabet ;-)
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Bilgisayar'ın B'si

anonim

"Bilim ve Ütopya" dergisinin Temmuz 2004 sayısında, "İz Bırakanlar" bölümünde, "Türkçeye ve Bilişime Adanan Hayat" başlığı altında Fevziye Özberk'in Aydın Köksal ile yaptığı bir röportaj yayınlanmış bulunuyor...

Bilgisayar kelimesi de dahil pek çok terimi Türkçemize kazandıran bu insanın yaşam öyküsü aynı zaman Türkiye'deki bilgisayar tarihini de anlatıyor.

Yazı dergi arşivlerinde yok, ancak buradan erişebilirsiniz.

4 Temmuz, Özgürlük ve Bir Bilim Adamının Bireysel İtaatsizliği

FZ

Bugün 4 Temmuz, Amerika Birleşik Devletleri'nin Bağımsızlık Günü. Bu önemli günde pek çok ABD'liye 2 yıl önce iki bilimadamı arasındaki önemli bir mektuplaşmanın adresi gidiyor.

Taraflardan biri: Prof. Dr. Daniel J. Amit. Diğeri ise saygın bir bilimsel dergi olan Physical Review adına Prof. Dr. Martin Blume.

Konu: Dr. Amit'in Physical Review ya da herhangi bir ABD kurumu (bilimsel ya da başka türlü) ile işbirliği yapmayı reddetmesi ve bunun sorumlusu olarak ABD'nin, sahip olduğu gücü kötüye kullanan en büyük ve zarar verici ülke oluşunu göstermesi. Dr. Blume her ne kadar mektuplarında bilimin uluslararası, tarafsız ve politikaya mesafeli bir kurum olması belirtse de Dr. Amit, bilimin modern dünyada tarafsız kalamayacağını, 1939'da bilimin ne kadar tarafsız olabileceğinin herkes tarafından görüldüğünü belirtiyor, gelecekte torunlarına hesap verebilmek için bireysel olarak bu kararı aldığını, bireysel olarak pek bir gücü olmasa da bu bireysel itaatsizliğinin önemli olduğunu vurguluyor.

Samba Geliştiricisi MS-Novell Patent Anlaşmasını Protesto İçin İstifa Etti!

FZ

Açık ve özgür yazılım kod dünyasının efsanevi isimlerinden, Samba geliştiricisi Jeremy Allison, MS ile Novell arasındaki patent anlaşmasını protesto amacı ile Novell'den istifa etti.

Linus Torvalds Kernel geliştirmeyi bırakıyor.

conan

Slashdot'un bu haberine gore Linus Torvalds kernel geliştirmekten yorulduğunu ve bu işi artık başka birisinin ele alması gerektiğini belirtti. Ne yazık ki beklenen gerçekleşti. Uzun zamandır soylentileri yalanlayan camia da bu haberle sarsıldı.

OK OK... 1 Nisan haberi nasıl olacak ki başka??... ;)

Kültür kılığında dolaşan cehalet...

bm

Bugünkü Radikal'den başyazı. Başlık: "Tanrı'nın varlığı bir teoremdir", bitiş cümleleri: "Oysa, bilimsel metodoloji açısından Tanrı bir teoremdir; ileri sürülmüş ama kanıtlanmamış bir iddia. Bunu söyleyince hemen karşı çıkanlar olacaktır: 'Peki yokluğunu kanıtlayabilir misiniz?' Bu bir totolojidir; Tanrı'nın yokluğunu kanıtlamaya gerek yok. Varlığını kanıtlamak ya da kanıtlayamamak aynı kapıya çıkar."

Tanrı'nın varlığı ve yokluğu yerine önce XXX koyun ve okuyun. Bu yazı "ben mantık bilmiyorum, mantık bilmediğimi de bilmiyorum, hatta bilmenin ne olduğunu da bilmediğim için neyi bildiğimi neyi bilmediğimi de çıkartamıyorum üç beş terimini duyduğum konuları anladım sanıyorum" demiyor mu sizce?