Ülkemizin tanınmış felsefecilerinden ve bilim felsefesi, bilgi teorisi, felsefe tarihi, ahlak felsefesi üzerinde uzmanlaşmış araştırmacılarından, ODTÜ Felsefe Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ahmet İnam kendisiyle yapılmış
son röportajlardan birinde pek çok konudan, her zamanki sıradışı ve çarpıcı üslubuyla bahsediyor.
İnam'ın değindiği konular arasında bilge bir adamın neden fırlama olması gerektiği, akademisyenliğin hiç bilgece bir iş olmadığı, şeytanla konuşmanın nasıl bir şey olduğu, ODTÜ gençliğinin büyük bir kısmının neden bunalıp anti-depresan kullanmaya başladığı, Platon'dan bugüne memleketinin halinin ne olacacağının neden bir türlü karara bağlanamadığı gibi şeyler var.
Zaman zaman FM'de girdiğimiz tartışmalar bağlamında da pek çok şey çağrıştırabilecek, güzel ve eğlenceli bir yazı.
neden mi?
emek vermeden elde etmeyi, başkasının ürettiğini kendi malıymış kimi tanıtmayı, hatta telif haklarının kısmen hiçe sayıldığı bir ülke denilebilir. işte bu yüzden, televizyonlarda veya interneteki görüntüleri izlerken çoğunda koca koca logolar görülmekte.
yapabileceğin hiç bir şey yok. ne kadar sesini yükseltirsen yükselt, o yayın kuruluşundakilerin seni dinleyeceği de yok. kendi bildikleri yoldan tam gaz gidiyorlar.
en azından benzeri bir olayda bir dahaki sefre GIMP, PHOTOSHOP gibi uygulamalarla resmin kalitesini bozmayacak şekilde kendi adını şeffaf bir font ile yaz :)