Ünlü Türk Bilgisayar Bilimcileri ve Mühendisleri

0
coskung
İstanbul Bilgi Üniversitesi Matematik Bölümü, ünlü matematikçi Cahit Arf adına bir matematik yarışması düzenliyor. Yarışmanın adını görünce aklıma şu soru geldi:

Acaba matematikte Cahit Arf, fizikte Feza Gürsey gibi kendi alanında dünyaca tanınmış bilgisayar mühendisimiz veya bilgisayar bilimcimiz var mı?

Görüşler

0
anshan
Özalp Babaoğlu. Unix dünyasına sanal bellek kavramını kazandıran adam.
0
FZ
``Ilk BSD ekibinde Özalp Babaoğlu, Bil Joy gibi devler de vardı. ´´

http://www.bilkent.edu.tr/~akgul/Truug/rms.html

Bunun dışında:

- http://portal.acm.org/citation.cfm?id=1183&dl=ACM&coll=GUIDE

- http://portal.acm.org/citation.cfm?doid=62546.62547
0
robertosmix
Özalp BABAOĞLU, University of Bologna...

Yani herhangi bir Türk üniversitesinin yetiştirmesi söz konusu değil. Ve zaten kendisi de yabancılara hizmet ediyor. Nasıl olurda gururlanırız, üzüleceğimiz yere? Anlamış değilim. Oysa ki Cahit Arf kaçıp gitmek yerine ülkesinde kalmış Türk Bilimine hizmet etmiştir. Ama Özalp BABAOĞLU Türk Bilişiminin neresine bir tuğla koymuştur merak ediyorum doğrusu?
0
cayfer
Biraz sert olacak belki ama kusuruma bakmayın artık. İhtiyar huysuzluğu diyebilirsiniz.
  1. Önerilen etkinliğin adı "Ünlü Türk Bilgisayar Bilimcileri"; "Türkiyede yaşayan ünlü bilgisayar bilimcileri" değil.
  2. Babaloğlu'nun Türk bilişiminin neresine tuğla koyduğu, ya da koymadığı önemli değil. Üstadımız dünya bilişimin en önemli temellerinden birini kurmuş (kaç tuğla gerekiyor bilemeyeceğim)
  3. Babaloğlu, makalelerinde, projelerinde "robertosmix" gibi yabancı dilde bir lakap yerine kendi adını kullanarak Türk kültürüne çok ama çok daha fazla katkıda bulunmuş.
0
FZ
Bildiğim kadarı ile haberde adı geçen dünya çapındaki Türk fizikçisi Feza Gürsey de epey bir süre dışarıda kalmış ve bilimsel çalışmalarını orada sürdürmüştür. Başka bir deyişle dış mihraklı kurumlara hizmet etmiştir (yabancı üniversiteler, yabancı fizik jurnalleri, enstitüler, vs.).

Şimdi benzer bir akıl yürütme ile Feza Gürsey´den bahsedip gururlandığımızı söylemek yerine acaba üzülmeli ve dövünmeli miyiz?

Burada bir yanlış anlamayı da hemen engellemek isterim: Gönül ister ki dünya çapındaki bilgisayarcılarımız, matematikçilerimiz, fizikçilerimiz, ya da söz gelimi Fazıl Say gibi müzisyenlerimiz eğitimlerinin %100´ünü burada alsınlar ve çalışmalarının %99´unu yine burada gerçekleştirsinler. Eserlerini insanlığa sunmak için İstanbul´u, Ankara´yı, Adana´yı, İzmir´i, Antalya´yı, vs. tercih etsinler. Ancak burası özgür bir ülke (en azından öyle olması için çabalıyoruz) ve insanlar da kalabilir ya da gidebilirler, yapılması gereken pırıl pırıl beyinlerin burayı tercih etmeleri için bu ülkenin şehirlerini birer entelektüel çekim merkezi haline getirmektir. Bu da sadece merkezi idare ile ilgili değil aynı zamanda özel girişimcilerle ve en nihayetinde toplumsal ve tarihi dinamiklerle bağlantılı bir durumdur.
0
T-u-N-i-X
Afedersiniz ama ülkenizin bilim dünyasına katkı illa ülkenizde kalmakla mı yapılabiliyor ? Bu kişi sonuç itibarıyla Türk olduğundan ülkemizi orada temsil ediyor. Yurtdışında oldukça ünlü olan bir doktorumuz vardı adını anımsayamadım şimdi; günlerce gazetelere çıktı. (sanırım adı Mehmet'ti) Bu adamı yokmuş gibi mi kabul edelim yani takdir etmek yerine ? Kaldı ki; herkes eğitimini yurtdışında yapmak ve o kalitede eğitim yapmış biri olarak da iyi para kazanmak ister. Örneğin siz eğitiminizi MIT'de ya da Harvard'da yaparsanız yine Türkiye şartları altında bir şirkette çalışarak belki alabileceğiniz (!) 3-5 milyara mı talim edecektiniz ? Ülkemizdeki en büyük sıkıntılardan biri olan beyin göçü bu nedenle oluyor. Benim ülkem bilime önem verirse, bilime yatırım yaparsa, insanlara hakettiklerini kazanma fırsatı verirse ben neden kalmayayım ?
0
robertosmix

Bazı insanların Türk eğitim sistemine,Türkiyenin ekonomik ve sosyal bozukluklarına RAĞMEN bazı başarılar elde etmelerinden dolayı gururlanmaya hakkımız yok. Çünkü engelleri toplum olarak biz oluşturduk. Ve başarıları elde edenler, herşeyden önce bizlerle savaştılar.

Adını saydığınız insanlar doğum için bir ülke seçimi hakkına sahip değillerdi,(Her insan gibi.Aslında böyle bir seçim hakkı olsaydı TC nüfusu gittikçe azalırdı) ama Türkiyede doğdular. Türkiyeye rağmen başarılar elde ettiler (ki kendi adlarına), sonra da başarılı olmalarından biz övünüyoruz. Peki bu ırkçı tavıra sahip olmamız için hangi nedenlere sahibiz?

TC uluslararası bir platform için , bir şekilde kendi insanını eğitti sonra o insanlar başarılı oldular da, biz yine aynı tavrı mı sergiledik? (Örn: Halterdeki uluslararası başarılarımız)

Bakın 75 milyon insan arasından bu şekillerde bile çıkarabildiğiniz insan sayısı bir avucu geçmiyor, bundan utanmamız gerekmesi yerine övünmek niye? Bu mu Atatürkün izinden giden gençlik. Objektif olmaktan niye kaçıyoruz?

Ünlü olmak bir kritermidir? Bugün bilişim sektöründeki, insanlar bankaları soyarak da ünlü olabiliyorlar. (Bkz: Kevin Mitnick) Ünlü olmak başarılı olmak mıdır? Acaba başarılarımızı saymaya kalkarsak aslında futboldan yad halterden başka bir gurur kaynağımız olmayacağından mı korkuyoruz acaba?
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

E-ticaret filan bize fazla, bkz. Aria

anonim

Aria`nın konturlü telefonlarında kontür bitince yükleme nasıl yapılıyor biliyor musunuz ? 9333 veya 555`i arayıp kontür yükletmeniz lazım. Ama olmuyor çünkü kontur bitmiş arama yapamıyorsunuz :))

Ben yüklemeyi başardım ama tam 3 kere fax çektim kontür kartını nüfus kağıdımı dilekçemi falan, yazık boşuna, o kadar deli gibi 2 küsur milyar dolar harcanmış, o para bence daha iyi işlerde kullanılırdı, böyle teknolojik olarak bizleri geri götürecek fax makinası ile işlem yaptıracak sistemlere harcanan paraya yazık...

Gönüllü Çevirmenler Topluluğu İşbaşında

FZ

Gönüllü Çevirmenler Topluluğu genel ağ (internet) ortamındaki yabancı kaynakların özellikle bilişim ile ilgili olanlarının Türkçe'ye çevrilmesi ve Türk ulusunun hizmetine sunulmasını amaçlayan tamamen gönüllülük esasına dayanan bir topluluktur.

Topluluğun forumunda kişiler çevrilmesini istediği siteyi bildirirler. Sitenin topluluğun amaçlarına uygunluğu denetlendikten sonra uygun görülürse çeviri için çalışmalara başlanır. Sonra sitenin çevirisinin bitirilmesi için hedef süre belirlenir. Bu hedef süre doğrultusunda her gönüllü çeviri çalışmalarına başlar. Site çevirisi tamamlandıktan sonra oluşturulan küçük bir denetleme topluluğu tarafından yazılar Türkçe kurallarına uygunluk ve yabancı kelime kullanımı açısından denetlenir. Hatalar düzeltildikten sonra kullanıma sunulur.

Google Code Jam 2003

FZ

Sıradışı programlama yeteneklerine mi sahipsiniz? Birkaç satırlık kod ile bilgisayara göbek attırabilir misiniz? Kodunuzun didik didik edileceğini bildiğiniz halde gayet güzel program yazabilir misiniz? O halde yeteneklerinizin hakkı ile ödüllendirileceği bir etkinlik için ısınma turlarına başlayın.

Google, dünyanın bilgi işlem yapısını yeniden yazacak yazılımcı avına çıktı. Google Code Jam 2003 yarışmasında bu tür programcıları bulmayı amaçlıyor. Bunu bir tür bol ödüllü bir iş görüşmesi olarak düşünün. İşe alınmasanız bile sırf katıldığınız için büyük bir para ödülü kazanma şansınız var.

Yarışma 18 yaşın üstündeki tüm Java, C++, C# veya VB.NET programcılarına açık. Bakalım kimin parmakları klavye üzerinde daha hızlı ve akıllıca dans edecek.

Yazılım Patentleri Protestosu Etkili Oldu

FZ

1 Eylül´de AB Parlamentosu'nda oylanması planlanmış olan Yazılım Patentleri yasa tasarısı dünya çapındaki protestolar yüzünden ertelendi.

FM sitesinin de destek verdiği protesto sonucunda dünya çapında pek çok büyük web sitesi belli bir süreliğine gönüllü olarak kendilerini kapattılar ve anasayfalarından patent yasasını protesto ettiklerini belirten duyurular yayınladılar.

Bu konuda hassasiyet gösteren herkese teşekkürler. Konu ile ilgili detaylı bilgiye bu adresten erişebilirsiniz.

Yerli malı böcek robot hazır

FZ

Türk araştırmacılar, zor arazi koşullarında böceklerdeki gibi yüksek hareket kabiliyeti ve hayatta kalma becerisine sahip altı bacaklı robot "SensoRHex"in tasarım ve üretimini tamamladı. TÜBİTAK desteğiyle ODTܒlü ve Bilkent’li araştırmacılar tarafından Türkiye’de ilk kez üretimi gerçekleştirilen robot, böceklerdeki gibi merdivene tırmanma, seri şekilde zıplama, çok hızlı koşma ve takla atma gibi hareketleri yapabiliyor. Uzmanlar, robotun bu özellikleri ile mayın arama ve afet durumlarında başarıyla kullanılabileceğini belirtiyor.

Bilkent Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Uluç Saranlı, ODTÜ öğretim üyelerinden Yrd. Doç. Dr. Afşar Saranlı ve Yrd. Doç. Dr. Yiğit Yazıcıoğlu’nun ortaklığında geliştirilen çok bacaklı robot "SensoRHex"in temel tasarımını ve prototip üretimini tamamladıklarını bildirdi.

Kaynak: Radikal