Süper matematikçi sonsuz asal sayıyı keşfetti

0
coskung
Matematik alanındaki buluşlarıyla bilim dünyasının "Süper Matematikçi" unvanını verdiği Samsunlu matematik öğretmeni Aydın Cerit, son olarak sonsuz asal sayıyı keşfettiğini bildirdi
Keşfini Samsun 2. Noter'e onaylatan Aydın Cerit, ayrıca Amerika'daki matematik şirketi EFF'nin 10 milyon basamaklı asal sayıya ulaşanlara vereceğini vadettiği 100 bin dolarlık ödül için müracaatını yaptı.

29 Nisan 2005 tarihi itibariyle asal sayıları kontrol altına aldığını kaydeden Aydın Cerit, "Daha önceden asal sayıların sayısının sınırsız çoklukta olduğu, yani sonsuz sayıda olduğu biliniyordu. Fakat, en büyük asal sayı bile 7 milyon basamakta kalıyordu. Hatta '10 milyon basamaklı bir asal sayı bulana EFF Amerikan Matematik Şirketi 100 bin dolar ödül veriyor' deniyordu. Ben Aralık 2004'te 7 milyar basamağı aşan asal sayıyı bulmuştum. Şimdi de bunların sayısını sınırsız şekilde arttırdım. Adını 'Cerit Asalları' koydum. Asal sayıları kontrol altına aldığım gün noterde onaylattım. Sayılarımın hem sayıları sonsuz tanedir hem de sonsuza ulaşanları var" dedi.

Kendisini "amatör matematikçi" gibi gören bilim dünyasına da tepki gösteren Aydın Cerit, "Herhalde artık profesyonel olduğumuzu anlarlar. Milletimizin gözü aydın olsun. Dünyada bir ilki daha gerçekleştirdik. Şimdi EFF Şirketi ve diğer matematik kuruluşlarının verdiği ödüllerin peşindeyim. Bu ödülleri tek tek alıp yarısını maddi durumu iyi olmayan başarılı öğrencilere burs olarak karşılıksız vereceğim. Kalanını da alanımdaki çalışmalar için kullanacağım" diye konuştu.

Vatan gazetesinin haberi

Görüşler

0
nehuse
Bana şu "bir otomobil tamircisi suyla çalışan araba yaptı" haberlerini hatırlattı .Hep böyle bir şeyler bulunduğu söyleniyor ama gerisi gelmiyor nedense..
0
robertosmix
Valla benim tanıdığım bir otomobil tamircisi, sudaki hidrojeni kullanrak %30 benzin kullanımını düşüren bir alet icat etti. Patentini de aldı tabii. Ve bunu şimdi de Audi ve Volkswagen'e satıyor. Hatta sanırsam Audi'de bu oran %36'lara kadar varıyormuş. Aletin mantığı aslında çok basit benzini sudaki hidrojenle yakıyor.. tabii dolayısıyla daha çok enerji elde ediyor. Şüphesiz pratikte bunu uygulamak çok zor.

Şimdi bol keseden atıyorsunuz diyeceksiniz (sundance'in kulakları çınlasın). Mucidimizin adı Mustafa UZUN'dur. Ankara Ostimde tanınan bilinen birisidir, orada dükkanıda var. Gidip kendisiyle tanışabilirsiniz.

Ha bu arada sayın UZUN'un bırakın üniversiteyi, lise mezunu olduğunu bile zannetmiyorum.

Şimdi niye duymadık diyebilirsiniz.. Onun yorumunu da sizlere bırakıyorum?

0
jai
bu bir icattır, bilimsel çalışma değil. ama elbette ki önemlidir. helal olsun adama. demek ki adam kendisini araba motorunda aramış ve bulmuş. onunla bir bütün olmuş.
0
jai
Haberi hatırlıyorum. Vatan'da mı görmüştüm onu hatırlayamıyorum. Gerçi bu haber olmayabilir, ama yine bu adam ve asal sayılar hakkındaydı. 2 arkadaşla konu üzerine biraz sohbet de etmiştik.
İnsanı kıllandıran sorular şunlar:

1) Vatan, böyle bir haberi ciddiye almamızı sağlayacak kadar bilim-teknoloji dünyası açısından ciddi bir yayın mı?
2) Türkiye'nin eli yüzü pek düzgün olmasa da en resmi dergisi olan Bilim ve Teknik'te bu haberler neden çıkmaz? Acaba adamı amatör olarak gördüklerinden mi?

Yanılmıyorsam arabayı suyla çalıştıranı da vurmuşlardı. Yoksa ben mi yanlış hatırlıyorum. Ben basına pek güvenmiyorum kardeşim. Eğer bu adam böyleyse kokusu bize avrupa-abd'den doğru gelir zaten...

Sevgiler, saygılar
0
bm
1) Vatan, böyle bir haberi ciddiye almamızı sağlayacak kadar bilim-teknoloji dünyası açısından ciddi bir yayın mı?

Buna cevap beklemediginizi biliyorum. Ama yahu bunlar gazeteci, insan bir tarafini kaldirip bir google yapar. (EFF sirketi?) Miktarlari bile yanlis yazmislar:

http://primes.utm.edu/top20/page.php?id=3
http://www.eff.org/awards/coop.html

2) Türkiye'nin eli yüzü pek düzgün olmasa da en resmi dergisi olan Bilim ve Teknik'te bu haberler neden çıkmaz? Acaba adamı amatör olarak gördüklerinden mi?


Isterseniz Bilim Teknige bir e-mail atin. Ben denedim (SSL sertifikalarinin zamani gecmis diye [1]), bir ise yaramadi. Matematikcilerimiz ilgilenirler herhalde, bu odulleri almanin proseduru su

http://www.eff.org/awards/award-faq.html#Q1.4

Basinla iliskiler icin SSS kismi:

http://www.eff.org/awards/award-faq.html#Q4.1


[1] http://services.tubitak.gov.tr/edergi2/login.jsp ye gidip para vermeye kalkin.
0
jai
Okuduğumu söylediğim haber şuydu:

http://www.akut.org.tr/modules.php?name=News&file=print&sid=2786

adama "süper matematikçi" diyorlar ama google'da adına sanına gerçekten rastlanmıyor, kimi türkçe haber sitelerini bir kenara bırakıyorum tabii...

tübitak'a baktım. sertifikalarının süresinin dolduğunu görmek utanç verici. bu en basitinden bir organizasyon işidir, yenilemek için gerekli paraya sahip olmadığını düşünmek bile istemiyorum. orada oturan, ve sadece oturan, kendini bilmezlerin ellerine sağlık. kendi bilim uçkurunu toplayamayan bir kurum kimseye bilim öğretemez.

küçük bir çocukken bilim ve teknik'in her sayısını alırdım. özellikle elektronik bölümü benim için çok önemliydi. köşeyi hazırlayan kişiyle de sürekli mektuplaşırdım, sorardım "şu nedir, bu nedir" diye. sonra birgün mektup geldi adamdan. "bizi tübitak'tan ayırıyorlar, özgünlüğünü yitiren bu dergi giderek bir 'çeviri dergisi'ne dönüyor," diye. o zaman içim burkulmuştu, hatta resmen dağılmıştım. sonrasında da çeviri tiksintisi bana bilim ve teknik almayı bıraktırdı. iyiki de bırakmışım...

neyse, kendimi çok gazlamadan ankara'ya dair bir anımdan bahsedeyim. bir internet kafe çalıştırıyorduk arkadaşla. hergün bir adam gelirdi elinde F klavyesiyle. "nedir, naapıyorsun" diye sormuştuk da "gazeteciyim ben, haber topluyorum" demişti. biz de haber yapmanın "kafasını kullanan(!)" biri için ne kadar kolay olduğunu düşünüp üzülmüştük. adam çat pat ingilizcesiyle internet deryasından, doğruluğunu araştırmadan haber çekip gazetesine götürüyordu. yayınlanan haber başına da parasını alıyordu. bu da türk basınının halidir işte. reziller!!!

linkler için de ellerine sağlık bm.

sevgiler, saygılar...
0
bm
tübitak'a baktım. sertifikalarının süresinin dolduğunu görmek utanç verici. bu en basitinden bir organizasyon işidir, yenilemek için gerekli paraya sahip olmadığını düşünmek bile istemiyorum. orada oturan, ve sadece oturan, kendini bilmezlerin ellerine sağlık. kendi bilim uçkurunu toplayamayan bir kurum kimseye bilim öğretemez.

Bu Kasimdan beri bitik olan da kendi sertifikalari, baska sertifika otoritesinin degil. Ben bunu buraya yazmistim bir ara gibi geldi bana, buldum:

http://www.fazlamesai.net/...

Benim merak ettigim bunu benden baska farkedenlerin de bir kismi haber verdigine gore (herhalde) bu niye duzeltilmemis? Belki insanlar karsilarina cikan her kutuya 'bu gitsin onumden' diye tikliyorlar kimse farketmiyor?

küçük bir çocukken bilim ve teknik'in her sayısını alırdım. özellikle elektronik bölümü benim için çok önemliydi.

Bu benim okudugum zamandan evvel veya sonra olsa gerek. B&T'de elektronik kismi hatirlamiyorum ben, TRAC dergisi vardi sari kagida basili, bir de Elektronik Dunyasi vardi o daha bir beyaz kagida basilirdi. Bunlar bagimsizdi galiba, ama tam duzenli cikarlar miydi bilmiyorum. O parcalari bulamazdik cogunlukla zaten. Pek birsey gelemezdi memlekete o zamanlar (70ler bu).

adam çat pat ingilizcesiyle internet deryasından, doğruluğunu araştırmadan haber çekip gazetesine götürüyordu. yayınlanan haber başına da parasını alıyordu. bu da türk basınının halidir işte. reziller!!!

Yazik tabi. Ama umum icinde dokunsaniz pubuc kadar dil cikar efendim ahlak fazilet halka hizmet fedakarlik vs. vs. diye. Kotuleri vardir tabi ama bu insanlarin cogu kotuluklerinden boyle degiller bence. Kim her sabah cahil canil isler yapacagim, ozensizlikten n'apacagini sasirmis eserlerim olacak filan diye yatagindan kalkiyor? Iyi niyetli caliskan insanlara kotu isler yaptirtiyoruz biraz da galiba.

0
jai
elektronik bölümü dergiyle tümleşikti. ebatlar büyüdükten sonra başlamıştı (ya da artmıştı) yozlaşma. en azından 13-14 sene önce gelmiş olan mektuptan benim hatırladığım bu.
0
robertosmix
Tübitakta işini ciddiye alan kimselerin sayısı oldukça az. Varsa yoksa onun bunun tanıdığı. Size tamamen katılıyorum. Kendi bilim uçkurunu toplayaman bir kurum kimseye bilim öğretemez.
0
deathline
İlk soru için cevabım :))))))

2. ise Aydın Hoca üniversiteler, Tübitak falan başvurmuştu.Hiç bir yerden cevap gelmemişti en sonunda Başbakanlık Halkla ilişkiler başvurmuş, ordan Tübitak ve Yök'e yönlendirilmişti

Hatta Avrupadaki Hristiyan matematikçiler Birliğine bile ulaşmaya çalışmış -ki 2001 yılında 5. derceden denklemlerle ilgili çalışmları sırasında- aldığı cevap
"Abel aşılamaz" olmuştu
0
sekuiche
haberi burda gorunce sasirdim hakkaten.aydin cerit samsun ugur dersanesi'nde matematik ogretmeni + kendisinden ders almisligimda var.
bi aralar asal sayilarla ilgilendigini duymustuk, hatta matematik dunyasi adli dergide makalelerinin ciktiginida ama arastirdim makaleleri bulamadim.
su kadarini soyleyeyim adam zehir gibi calisiyor, kendini matematige adamis nerdeyse.umarim onunu kesmezlerde hak ettigi yere gelir.
john nash'le fiziksel gorunus ve davranislarda benzesiyorlar, gerci bu onemsiz bir sey ama adami gorunce bu aklima geliyor :)
0
coskung
Belki saçma bir soru olacak ama eğer kendisinden ders aldıysan bilebilirsin. Bu hocamız bilgisayarla çalışıyor değil mi? yoksa kalem kağıtla bu kadar rakamı hesaplamak ve yazmak zor olsa gerek. nasıl bir sistem kullanıyor? hangi programlama dilini kullanıyor. kurduğu bir cluster mi var? eğer biliyorsan bizimle paylaşır mısın?
teşekkürler.
0
demolish
valla en iyisi bir şekilde kendisine ulaşıp, fm den kendisini haberdar etmek heralde. böylelikle ilk ağızdan olanı biteni dinlemiş oluruz. böylelikle daha sağlıklı yorum yapma şansımız olur.
0
demolish
haber komik konusu altında verilmiş fakat gördüğüm kadarıyla bu adam ciddi. şayet o ödülü alırsa ciddi olduğuda ispatlanmış olacak. şayet alırsa durum komikten ziyade trajikomik bir hal alır. ki o zaman bu adamın niye tınlanmadığının izahını yapmak gerekir.

http://www.akut.org.tr/modules.php?name=News&file=print&sid=2786

Yaptığı buluşlarla ilgili Türkiye'nin en saygın 20 üniversitesine başvuruda da bulunan Cerit, sadece iki üniversiteden tavsiye niteliğinde birer mektup aldığını, bunun ötesinde çalışmaları için hiçbir destek görmediğini de sözlerine ekledi.
0
coskung
Haberi gönderirken 'matematik' konusu altinda gondermistim aslinda ama sanirim editörlerimiz böyle yorumlamış.
Bu gibi haberlerde enteresan bir ikilem yaşıyorum ben hep.
Bir yandan ya bak gene biri birseyler atiyor ortaya. ama nasil olsa uydurma birseydir. ya daha önce bulunmuştur ya da bulunamayacağı ispatlanmış birşeydir gibi düşünüyorum.
Bir yandan da, ya doğruysa, adam gerçekten iyi bir çalışma yapmışsa veya bir diğer anlamda keşfedilememiş bir cevherse. biz birşey yapamayız kompleksi yüzünden adamı ciddiye almıyorsak?

bu ikilemi sıkça yaşıyorum ancak biraz matematikle ilişkili olduğum için haberden biraz tereddüte düştüm.
hele noterin onaylamış olması daha da şaşırttı beni. ben notere pi sayısının virgülden sonraki 1000 basamağını buldum deyip onay istesem noter vermez mi? bence verir.
0
jai
fizik bölümünden bir hoca bize fizik ve kimyanın tümüne hakim son bilim adamının geçtiğimiz yüzyılın başlarında gözlerini kapadığını söylemişti...
belki bundan 400 yıl önce bir çiftçinin bilimsel çalışma yapmasının önünde pek engel yoktu. tüm literatür 2-3 kitaba sığardı belki. okullu olan ile olmayanın arasında uçurum yoktu. ama artık öyle değil. bir astronom ile mekanikçi bile birbirlerinden çok uzaktalar. bilimsel çalışmalara bulaşmak isteyenler için ise kavranması gereken tonlarca döküman var.
bundan sonra kimse bir dershaneden çıkıp, bir de üstüne belki hiç ingilizce bilmeden, bir öğretmen maaşıyla bilimsel matematik çalışması yürütemez. okuması gereken kitaplara ayırması gereken parayı karşılayamaz en azından.
noter konusuna gelince, noter "bu belgeyi gördüm" anlamında imza atıyor. yakın zamanda "dünyanın en zeki insanı benim" diye notere onaylattıran bir adam da çıkmıştı. noter orada "evet, bu adam bizim huzurumuzda böyle dedi" anlamında imza atıyor.
0
myss
"Sayılarımın hem sayıları sonsuz tanedir hem de sonsuza ulaşanları var"

Bundan birsey anlayan var mi? :)
0
FZ
Valla insanda Cantor çağrışımı yapıyor (çok zorlarsak). Gerçi Cantor kendisi bu denli övünmemişti yaptıkları ile. Hilbert gibi matematikçiler över Cantor'u (haklı olarak).

http://en.wikipedia.org/wiki/Georg_Cantor

Eğer sert şekilde eleştirilen matematikçi görmek istiyorsak Cantor çok güzel bir örnektir, Wikipedia'da da görüldüğü gibi adamı eleştirenler de Kronecker, Weyl, Poincaré ve Wittgenstein gibi isimler.
0
burdaolmaz
arkadaşlar şizofren ruhlu insanlar herhangi bişeyi yaptıklarını zannederler buna inanırlar ama gerçekte yapmamışlardır. hayal ürünüdür hepsi. hatta adamın biri ben ışınlamayı çözdüm insansız hava aracı tasarladım dalgasına haberlere çıkmıştı. sonra cevizkabuğuna da gitti de hulki cevizoğlu foyasını çıkardı.. herif şizofrenmiş doktorlar falan bağlanıp teşhis koydu.. siz şindi john nash de şizofren diceksiniz ama adam harbiden yapmış yani nobel falan vermişler..:) diyeceim o ki sorgulalım gazete haberlerine inanmayıp olayın bilimsel platformlardaki yankılarına bakalım. madem buldum notele olmaz bu iş noter ne anlar asal sayıda:) anca mühür basar. bilimsel bi makale yazıp gerekli yerlere gönder yayınlasınlar incelensin ondan sonra herşey..
0
Zebani
Süper matematikçi sonsuz asal sayıyı keşfetti. Bu adamın sonu ne oldu bir bilgisi olan var mı? Ben bu adam hakkında bu haberden sonra önemli herhangi bir şey duyduğumu hatırlamıyorum....
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Fazlamesai tarihinde bir ilk!

sundance

Dün gece geç vakitlerde Fazlamesai.net tarihinde bir ilk gerçekleşti. Bir üyemiz üyelikten çıkmak için başvurdu :)

Şaşkınlık içindeyiz. Üye çıkartmak için gerekli altyapı oluşturma çalışmalarına başladık, en kısa zamanda Fazlamesai.net üye çıkartabilme özellikleri ile size hitap edecek

PENGUEN Dergisi ve GNU/Linux

FZ

PENGUEN mizah dergisinin son sayısında (5 Mayıs 2005) Selçuk Erdem'in bir karikatürü var, yan yana oturmuş kız ile adam, adam kıza yazıyor: "Aşkım, modem ışığım, Google'da aradım ismini, dedi do you mean güzeller güzeli, sensiz 56K senle ADSL geldi, USB 2.0 derken, kablosuz derken, senin her gülüşün forwardlanırken, ben ayakizinde GNOME teması, çıkmasın sayfa bulunamadı hatası".

Debian listelerinde fırtına gibi esen, şenlik afişleri hazırlayan karikatüristimizin bu son darbesi mizah dünyasına bomba gibi düşerken "GNU/Linux her yerde!" sloganı yankılanmaya devam ediyor :)

Molesoft UK Genel Müdürü ile Röportaj

FZ

Molesoft'un İngiltere müdürü eleştirileri yanıtlıyor.

Bu hafta, Molesoft'un İngiltere operasyonlarından sorumlu müdürü Nigel Archway ile yaptığımız röportajı gururla sunuyoruz (söz konusu şirketle diğer şirketler arasındaki benzerlikler tamamen tesadüfidir)

Microsoft iPod'a El Atmış Olsaydı...

Chriseba

YouTube'da Microsoft'u "ti"ye alan ilginç bir video. Microsoft'un iPod'a el attığında nelerle karşılaşabileceğimizi gösteren güzel bir çalışma. İzlemeniz önerilir...

Bir Dosyadan Klasör Olmaz Demeyin!

murat09

Bu Micros~1 XP´de yine JPGlerle işim gereği uğraşırken tekrar bir hata buldum. Gerçi fark edeli epey oluyor ama yeniden önüme çıkınca, belki yazılmamıştır diye düşündüm. Adamlar aslında iyiler, sitelerindeki makalelerde epey bir yol gösteriyorlar bu sorunlar icin (3 makalede uzun uzun 'ayrılmış aygıt adları' dosyalarının nasıl isimlerinin değiştirileceğini anlatmışlar). Ama ikide bir cıkarılan Service Pack'lerde bu hataları düzeltmek nedense akıllarına gelmiyor.
Bu görüntü Xp Pro. Corp. Edition + SP1 yüklü bir makinada, JPEG dosyasının ismini değiştirmek için F2 tuşuna bastıktan sonra alınmıştır. XP, salt okunur resim dosyalarının ismini değiştirmeye kalkarsak hep bu hatayı veriyor. Gerçi ismini değiştiriyor ama hata hatadır, değil mi. Son kullanıcıyı düşündüğünüzde, saç baş yoldurur bu sorunlar.
Saygılar.