Bir Çağrı Hakkında

anonim
3 Mart 2006 , 3 dakika okuma süresi

Arada sırada da olsa ziyaret ettiğim ve bayağı bilgi aldığım DELPHITURK sitesinde, sitenin üyelerinden birisi olan Sn. Tarık BAĞRIYANIK'ın bir mesajı gözüme ilişti...
Ben de, camia ile daha içli dışlı olan siz (biz) Fazlamesai üyelerinin bilgisine sunuyorum...

Üyelik gerektiren sitede, ilgilinin mesajı herkese açık bir yere yazmamasından dolayı gözden kaçmasına gönlüm razı olmadı.
(aynen copy pastedir... yani kopyala yapıştırdır..)

Merhaba, ben Tarık Bağrıyanık, Tuzla meslek lisesinde öğretmenim.

Gelecek yıl MEGEP isminde (www.megep.meb.gov.tr) uygulanmaya başlayacak olan gelişim içinde, Bilişim bölümünün müfredatını hazırlama görevini aldık. 6 ay gibi kısa bir sürede kitap ve ders oluşumlarını bitirmemiz gerekli. 2006-2007'de, olsa da olmasa da uygulama başlayacak...

MEGEP(MESLEKİ EĞİTİM VE ÖĞRETİM SİSTEMİNİN GÜÇLENDİRİLMESİ PROJESİ ); sertifikasyon ve diploma sistemine dayalı modüler eğitim sistemidir. Tüm meslek dallarının içeriği (modülleri) bir havuza toplanacak, yılın başında zümre öğretmenleri hangi dersleri/dalları okulda vereceğine karar verecek. Öğrencinin uygulama ve araştırma yaparak öğrenmesi asıl amaç, yani öğretmene değil öğrenciye dayalı eğitim. Yıl sonunda da "Ulusal Yeterlik Sınavı" adında bir sınav olacak. Tüm okullar eşit olarak sınava girecek. Öğretmen ve öğrencinin kalitesi artırılmaya çalışıyor. Lisenin meslek liselerine oranı şimdilik %70 iken, bir süre sonra %10 gibi olacak. Herkese bir veya daha fazla meslek kazandırılıyor. Piyasadaki insanlar, treni kaçırdım diye üzülmemeli. Çünkü bu eğitim yaygın eğitim (TV, radyo, net, kitap, okul) ortamlarına halinde hazır olacak. Kitaplar(CD'li, uygulamalı) bedava olarak dağıtılıyor. Yaş ne olursa olsun sertifika kazanmak için meslek liselerine başvurulabilecek. Yaşam boyu eğitim... Yerel ihtiyaçlar gözönünde bulundurulacak. Yani her yerde "Gemicilik" bölümü açılamayacak. Şu anda 17 bölüm hazır. 33 adet daha bölüm hazırlanıyor. Tabi ders, CD hazırlandı bitti 30 yıl bunlar okutulacak DEĞİL... devamlı ihtiyaçlar analiz edilip, modüller güncellenecek. Mesela MSAccess'in artık bir geçerliği kalmamış, yerine başka bir sistem gelmişse, ona yönelecek! Avrupa Birliğine uyum için çalışmalar hızla devam ediyor.

Profesyonel olmayan bakış açımız ile şöyle bir plan yapıyoruz:

Genel olarak bilişim 4 dal gibi gözüküyor:

1-Yazılım (MCSD, MCAD, MCDBA) 2-Web tasarım (Macromedia, ASP.NET) 3-Ağ sistemleri (Cisco - CCNA) 4-Teknik destek elemanı (Cisco)

Bilişim mesleği - YAZILIM dalı: 9. sınıf: genel ortak dersler (liseler ile aynı) 10. sınıf: bilgisayar teknik servis, yazılım destek, algoritma 11. sınıf: veritabanı (MSAccess) ve VB.NET ile programlama 12. sınıf: SQL sunucu (MSSQL) ve staj/proje

Sektör (yani siz :) ) ANALİZİ: -Sizce meslek liseleri seviyesinde biz öğrencilere hangi dersleri vermemiz doğru olur? -Üniversiteye gelmeden önce veya hayata atılamadan önce lisede neler görmelidir? -üstte eksiklerimiz/fazlalarımız nelerdir? -İçerik olarak neler tavsiye ediyorsunuz?

Kolay gelsin. Cevaplarınızı buraya değil de mail olarak bana yollar mısınız? Diğer insanları rahatsız (sinir) etmeyelim.

(ne TDİ, ne de kod örneği olmayan bu yazı için özür dilerim, ama tüm Türkiye'yi ilgilendiriyor, sizin de fikrinizi almam gerekli...)

Sitem: www.yunus.projesi.com Mail : tbagriyanik@mynet.com (tbagriyanik@hotmail.com messenger için)

Bu arada benim (yani teorisyenin) notu: ilgili mesajında buraya (aslında DELPHITURK sitesine) mesaj atmayalım diyor ama, ben özellikle fazlamesaicilerin buraya (yani Fazlamesai ye) atacakları mesajı çoook merak ediyorum..

haydi FM'ciler, devlet görevine... ::::)))

memleketmanzaraları

Görüşler

pirx
yaklaşık 19 yıl önce

tam da sözü geçen liseden mezun bir kimse olarak mezuniyetimin ve aradan geçen on yıllık sürenin ardından şunu söylemeliyim ki proje düşünce olarak çok iyi duruyor. ama bu memlekette bu işleri yapacak adamın (cisco falan diyor ya) mühendis olmaması (işveren açısından) düşünülemez. hele ki sektörel deneyimi, torpili, ağızla kuş tutma yeteneği vs. yoksa sıradan bir üniversite de yetmez. illa ki "reputable" olacak, o da ne demekse?! mesleki eğitimin güçlendirilmesi, ne yazık ki mesleki eğitim kurumlarının çabası ile aşılabilecek bir sorun değil. siz bir mesleki eğitim kurumunda ne kadar iyi eğitim verirseniz verin, ne kadar donanımlı "teknisyen"ler yetiştirirseniz yetiştirin, onlar yine de "teknisyen" veya "tekniker"dir. velakin etiketçi işveren "mühendis" ister; "illa ki mühendis olsun, teknisyen de gelsin hamallık yapsın, arada da boya, tesisat işlerine falan baksın" diye düşünür. (böyle bir ilan gördüm geçenlerde, elektronik bölümü mezunu arada boya badana da yapabilecek adam arıyorlardı) veya ben yanılıyor olsam bile bu kalıbın değişmesi bana pek kısa vadede olabilecek birşey gibi görünmüyor. siz bu memlekette bir şekilde meslek lisesine yolu düşmüş bir kimse iseniz, geriye kalan hayatta vay halinize! eski okulumun şu anda tanımadığım hocasının klavyesine sağlık, çok güzel şeyler yazmış ancak ne yazık ki bu memlekette bu tip çabalar bence boş. eğer öyle olmasaydı zaten her sene 2 milyon kişi üniversite kapısına yığılmaz, her köşe başı dershaneden geçilmez olmazdı, yök-türban-katsayı-ihl-meslek lisesi tartışması ile daha fazla zaman kaybetmezdik. işin bir de mesleki eğitim kurumlarındaki öğrenci kalitesi boyutu var ki, ona hiç girmiyorum keza girersem çıkabileceğimden emin değilim..

anonim
yaklaşık 19 yıl önce

Yapmayınız pirx ya... Elbette haklı olduğunuz konular var ama "bu ülkede bu tip çabalar boş!!!" fazla önyargılı değil mi? Ya da fazla boşvermişçi, adam sendeci... Bakın bende bir SANAT okulu (Anadolu Teknik Lisesi) mezunuyum, hem de kendi şehrimdeki ilk mezunlardanım. Kendi atölyemizi kendimiz inşa ettik, yabancı dil laboratuvarını şehir çapında topladığımız eski gazete,kağıt vb... toplayıp SEKA'ya satarak yaptırdık. Yeterki birileri bir adım atsın, inanın gerisi geliyor. Yorumunuzu (hocamın yardım istediği konuya hakim olduğunuzu düşünerek) daha yapıcı dile getirmenizi dilerdim. Kendi yapıcı fikirlerinizi sunduktan sonra, üstteki yorumunuz daha anlamlı olabilirdi. Ama siz daha bir tuğla koymadan, tuğla koyacaklara "ya boşverin bu duvar olmaz, olsa da yerinde durmaz, yıkılır" gibi bir önyargıyla yaklaşıyorsunuz ki, bunu yadırgadım kendi adıma inanın... Şu anda da konuyla ilgili bilgim olmasını ve burada yapıcı 1-2 fikir karalamış olmayı çok isterdim. Özellikle sizin bu yorumunuzdan sonra...

http://www.fazlamesai.net/index.php?a=article&sid=3788

pirx
yaklaşık 19 yıl önce

ben çabalar boş demedim. bakın orda bahsedilen sertifikasyon programlarından çok donanımlı adamlar yetiştirebilirsiniz dedim. proje kendi içinde gayet başarılı olur dedim. ama bu iş alanları için piyasa üniversite etiketi istiyor mu, istemiyor mu? benim eleştirimin özü bu. piyasadaki yerlerşmiş genel anlayış: bir kimse mcse-ccna vs. ise mühendis olmalı. meslek lisesi mezunu ise (anadolu teknik,meslek vs. farkı gözetmeksizin) gelsin oem makina toplasın. işveren cephesinden olaya böyle bakılıyor mu bakılmıyor mu? tabii ki istisnalar kaideyi bozmaz ama genel yaklaşım bu yönde. o yüzden ben bu duvar yapılamaz demiyor, çok mükemmel duvarlar da örülebilir ki zamanında örülmüştür, velakin bu duvara gereken değerin verilebilecek olduğunu ben pek sanmıyorum kendi adıma. yani mesleki eğitimi geliştirme çabalarını eleştirmiyorum, orada iyi şeyler yapılıp yapılamayacağını hiç sorgulamıyorum bile. çünkü çok iyi şeyler yapılabileceğine eminim. ama dışardan bakan bir kimse için, hele ki günümüz şartlarında, meslek liseleri ne yazık ki niteliksiz ucuz iş gücü yetiştiren kurumlar olarak algılanmakta. bunun için ne yapılabilir ondan bahset derseniz inanın o konuda bir fikrim yok, olsa yazardım. ama amacım sadece "bu duvar yıkılır, hiç uğraşılmasın" demek değildi. umarım anlatabilmişimdir?

doganay
yaklaşık 19 yıl önce

Dikkat ettimde verilecek derslerin uygulaması için hep microsoft (VB.NET , MSAccess ,ASP.NET ..)yada diğer pahalı yazılımlar seçilmiş.Bütün dünya ülkeleri açık kaynaklı altarnatiflere yönelirken , bizim pahalı yazılımlara yönelmemiz daha da kötüsü insanlara sadece bunların eğitimini vererek onları sürekli bu pahalı araçları kullanmaya sevk etmemiz bence çok yanlış , üstelik altarnatif açıkkaynak yazılımlar başarılarını kanıtlamışlardır.Böyle büyük bir projede Tubitak -Pardus ekibiyle görüşülüp altarnatif açıkkaynak programların hazır hale getirilmesi görüşülebilir.Zaten verilmesi düşünülen derslerin uygulaması için Pardus ta araçlar çoğunlukla mevcuttur. Desenizki eğitim için biz bu programları (SQLserver , WinXP ...) bedava yada çok ucuza sağlıyoruz.Unutmayın ki bu araçlarla eğitim gören insanlar ileride çalıştıkları yerlerde hep bunları kullanmak istiyecekler.Dolarlar($) yine dışarı.insanların alışkanlıklarını değiştirmek zordur.En iyisi baştan alıştırmamak.

bm
yaklaşık 19 yıl önce

Zaten verilmesi düşünülen derslerin uygulaması için Pardus ta araçlar çoğunlukla mevcuttur. Desenizki eğitim için biz bu programları (SQLserver , WinXP ...) bedava yada çok ucuza sağlıyoruz.Unutmayın ki bu araçlarla eğitim gören insanlar ileride çalıştıkları yerlerde hep bunları kullanmak istiyecekler.Dolarlar($) yine dışarı.insanların alışkanlıklarını değiştirmek zordur.En iyisi baştan alıştırmamak.

Bu bedavayla yayginlastirip sonra para alma duzeni (eger sonunda urun acik kaynak olarak dagitilmayacaksa) su anda Pardus'un (KDE icin) kullandigi ana GUI kutuphanesi olan Qt icin de gecerli. Trolltech'in fiyat listesini vereyim. MS icin verilen paralarla karsilastirilabilir mi bilmiyorum.

Boyle birseye tesebbus edilecekse bunlar da goz onuna alinmali, belki QPL/GPL yerine LGPL kullanan kutuphaneler ogretilerek en azindan o yol kapatilmamali. Yahut kapali kaynakli uygulama yazildiginda gelistirici basina ek lisans maliyetinin ortaya cikmasi uygun bulunuyorsa, bunu da belli etmek lazim herhalde.

GTK filan da var Pardus'ta benim bildigim, yani problem cozumsuz degil. Ben sadece Linux oldu diye gelistiriciligin lisans maliyetinin sifir olmasinin her durumda dogru olmadigini hatirlatmak istiyorum.

Pardus altinda program gelistirmek icin bir dokuman gormedim sitede (Pardus'un kendisini gelistirmek icin var). Oyle bir dokuman oldugunda, hangi kutuphaneleri temel kabul edip destekleyeceklerini de aciklarlar herhalde.

Konu buradan acildigina gore, bu lisanslama/fikri mulkiyet vs. konularinin da bu ogrencilere ogretilmesini dusunmek lazim belki?

ozancaglayan
yaklaşık 19 yıl önce

fikir güzel ama içeriğin yoğunlaştığı microsoft teknolojileri düşündürücü ama şaşırtıcı değil zira milli eğitim bakanlığı kapsamında yapılmasından yola çıkılarak bill gates'in 3 ayda bir türkiyeye gelip kabineyle, meb bakanıyla, başbakanla zırt pırt görüşmesinden belliydi zaten bunlar.. işin en çarpıcı tarafı da, devletin kuruluşu tübitak'ın, enstitülerinden birinde acık kaynak kodlu ulusal işletim sistemi geliştiriliyor. Aynı devlet, aynı dönemde ülkesinin tüm milli eğitim hizmetlerini microsoftun üzerine bırakıyor ve arkasında neler dönüyor kimbilir kimse bilmiyor. bizler adam olmayız, lafım bu proje hakkında fikir almak isteyen arkadaşımıza değil, ama başımızdakilerin 'değişmeden' önceki emperyalizm düşmanlıklarının(?), değiştikten sonra en basitinden yazılım alanında bile sönüp gitmesi..

tbagriyanik
yaklaşık 19 yıl önce

Ben Tarık BAĞRIYANIK, Bu siteyi bir iki kere ziyaret etmiştim, galiba şimdi abone olacağım. Maalesef ben de bir açık kaynak kod, bedava yazılım, kaliteli yazılım taraftarı olduğum halde, MS gibi tekel bir firmaya dayalı bir MEGEP tasarlıyoruz. Linux'un kurulum ve ayarları "Ağ İşletmenliği" dalında var. Ama Server 2003 de görsel olarak işlemler yapıldığından "öğrenci" için cok kolay, anlaşılır. Novell ve diğer kabuklar çok artık yok. Win3.1 ekranını hatırlarken, Novell'i hiç hatırlamıyorum, hatırlamak istemiyorum. Derslerimiz görsel, kolay, uygulanabilir, akılda kalıcı olması gerekli. MEB eğer MS ile anlaşmış ise bunda kötülük aramamak lazım. Bill Gates i ben de çok sevmem, ama önemli olan görüş sahibi olmak, yeni teknolojilere destek vermek. Her ne kadar MS yazılımları ordan burdan KOPYA edilerek geliştirilse, veya rakip firma satın alınarak devam etse de, piyasanın çarkları böyle değil mi? Siz de olsanız aynısını yapardınız... Biz de zamanın gerekliliklerini piyasada aranan elemanların özelliklerine bakarak yapmaya çalışıyoruz. Veritabanı işletmenliği, Ağ işletmenliği, Web Programcılığı ve Teknik Servis elemanlarının altyapısını çiziyoruz. Büyük firmaların Cisco, Macromedia ve MS'den yardım almamız çok doğal. 160 ülkede kabul edilen bir sertifikayı biz de kullanamaz mıyız? Son bir haftadır internetten linux'un 7 Cd iso ve 1 DVD isosunu indirdim. (knoppix, TLS, Madriva, Suse, Beatrix, Mepis, kubuntu, pardus - Xandros ve Linspire da yolda) VMware ile deniyorum. Her ne kadar kurulum işlemleri çoook kolaylaşmış, masaüstleri çook tatlı yapılmış olsa da, ben yine dönüyorum XP'ye. Embedded linux da yaygınlaşıyor. Arabirim olarak biraz Windows daha önde. Canlılık olarak Win daha iyi. E o zaman Win programlama biraz daha öne çıkıyor. Aslında yakında Win Prog da ölüp, yerini tamamen Web Programlamaya bırakacak. Eh, o zamana kadar ve MS Window'dan vazgeçene kadar böyle devam! Java, UML, Python... zamanla daha çok kabul görebilir. Bunları üniversitelere bırakıyoruz. Kolay gele.

FZ
yaklaşık 19 yıl önce

Merhaba Tarık Bey. Dilerim sizi FM'de daha sık görürüz bundan böyle.

Müsaadenizle ben de kendi deneyimimi paylaşayım, gençlere ders vermek konusunda sizinki kadar profesyonel deneyimim yok elbette ancak yine de biraz var. Ayrıca etrafımda meslek liselerinde çalışan öğretmen arkadaşlarım da var. Bir matematik öğretmeni arkadaşım İstanbul'da çalıştığı lise öğrencilerini ve öğretmenlerini kapsayan bir forum göstermişti bana, şimdi maalesef hatırlamıyorum adresi ama çok değil birkaç ay öncesine kadar o forumdaki alanları dikkatlice izliyordum, pek çok genç hakikaten çok hevesli idi. 16-17 yaşlarında insanlar forumlarda GNU/Linux, Linux altında programlama, kabuk programlama, C programlam, vs. birçok şey yazıyor, soru soruyor, bilgilerini paylaşmaya çalışıyorlardı.

Tarık Bey, "piyasa" dediğiniz şey içindeki "aktör"lerin etkin olmadıkları, pasif olarak izledikleri bir şey değildir. Tek bir birey etkili olamaz pek ama sizinki gibi örgütlü, belki de binlerce okulu kapsayacak çabalar birkaç yılda "piyasa"da değişime yol açabilir, lütfen bunu da göz önünde bulundurun. O gençler adı üzerinde genç yani öğrenmeye en açık yaştalar ve pek çok bilgiyi çok kısa sürede kapabilecek durumdalar.

Dilerim güzel bir müfredat hazırlarsınız ve onunla yetişen meslek/teknik lise mezunları MS Windows harici bir sistem gördüklerinde suda çıkmış balığa dönmezler çünkü gün geçtikçe Windows dışındaki sistemler yaygınlaşıyor ve işimize en çok yarayacak teknik elemanlar "ben filanca sistemden anlarım arkadaş ötesi beni ilgilendirmez, anlamam ben ondan, öğretmediler bana" diyecek türden olanlar değil.

tbagriyanik
yaklaşık 19 yıl önce

Arkadaşlar, ben politik filan konuları hiç sevmiyorum, konu başka yerlere çekilmeye çalışyor. Kahve sohbetleri yapmayalım.
Temel isteğim: şu anki planlarımızda eksik olan nedir? fazla olan nedir? Zaten dinamik modüller olacak. Gelişme ne yönde ise zaten eski yapılan çalışma ya gözden geçirilecek, ya da yeniden yazılacak. Açık kaynak kod, MS filan bunlarla çoook takılmayalım.
Tekrar şu konuyu belirteyim:
Amaç öğrenen insana TÜM dünyada ne var ne yoksa gösterip, öğretmek DEĞİL. Programlamayı seven ben bile buna dayanamam.
Bazı konuları da artık çocuklarımızın üssteki mesajdaki gibi kendi kendilerine öğrenmeleri.
Öğretmenin fonksiyonu sadece yol gösterici olacak. Öğrenci de araştıracak, geliştirecek, kendi olayları çözecek...
Kendi kendine öğrenmeyi ben adamdan saymam diyemez kimse, çünkü ben de birçok şeyi okulda değil, kendi kendime öğrendim.
Eğer öğrenci "yok ben onu görmedi, öğretmediler bana" demişse, ..... burayı en iyisi söylemiyeyim.

_MaT_
yaklaşık 19 yıl önce

merhablar be fazlamesai yi en az günde 3 defa ziyaret eden ama hiçbir zman yorum yazmanyanlardandıım.sebebine gelince...sayın Tarık BAĞRIYANIK gibi düşünen ve kafasınada tekelci bir yapıya sahip devlet ve.. eğitim birimleridir...fazla mesaide ki yazılım dünyasına ilişkin notları haberleri ve dersleri görünce gerçekten bilgisyar dünyasını hiç tanımadığımı farkt ettim.. ve her geçen gün özgür yazılımı nden dha önce duymadım diye kendime kızıyorum .okulda bize win 98 üstünde yarım yamalak pascal,,visual basic gibi ,sadece dos da dır komutunu soran bir eğitim zihniyeti yüzünden ve algoritmayı 1 haftada gösteren hocalar sayesinde ne araştıma yetisi kazandık ne de program yazma hevesi...Sayın Tarık BAĞRIYANIK eğer PROJENİZ MS içerikli bir eğitimse lütfen Rafa kaldırıın...çünkü bir çok insana at gözlüğü takcaksınız....

brc46
yaklaşık 18 yıl önce

SN MAT ben T.Bağrıyanık öğrencisiyim ve proje eğitimimi kendisinden aldım. bunun yanında bir çok programlama dilinde de desteğini eksik etmedi.Ve Ms programlama üzerinde yoğunlaşılmadı. Bize ne verdiler Biz ne aldık en küçük bir program bile olsa bize algoritma nasıl çıkartılır?Nelere dikkat edilir?gibi bir çok nokta gösterildi.Ve başka bi nokta tuzla maslek lisesinde meslek kitapları a veya b şahsının yazdığı değil okul öğretmenlerinin yazmış olduğu her bir satırında bir detay gizli olan kitaplar ve bizim algoritmada pratik zeka kullanabilmemiz adına algoritma geliştirme kitapları kullandık.2 yıl boyunca algoritma dersi aldık.Projem benim mikrometre idi. yaklaşık 11-12 sayfalık program gerekiyodu ve tereddüt etmeden yaptım.sınıf arkadaşlarımız teleferik,bilgisayar kontrollü vinç gibi cesaret isteyen bir çok proje yaptılar.Şimdi ben kalkıpta hocama bize at gözlüğü taktın diyemem.Çünkü hocamız her seferinde bilgisayarın sınırlı bir şey olmadığını dergileri programları incelememizi internetten araştırmamızı tavsiye etti.at gözlüğü takan insanlar mesailerini doldurmak amacı ile gelişi güzel ders anlatıp çekip gidenlerdir.Ama mesleğinin hakkını verenlerde fark edilmez.bu aynı bir kasa çürük domates içindeki sağlam bir domates gibi...

batasoy
yaklaşık 19 yıl önce

MS ürünlerinin bu kadar "dibimize" sokulmasının IMF anlaşmalarının "gizli" bir maddesi olduğunu düşünüyorum.. "PİYASADA MS ÇOK YAYGIN BUNU ÖĞRETELİM" KOMİK ve ABES bir argüman bu. Dünyanın %51'i hırsız olsa, sapık olsa, kardeş katili olsa "eh, dünya hali, bende böyle olayım" mı demek lazım? Yanlış birşey varsa,"yanlış ama herkes böyle yapıyor" demek mi lazım? Bu ülke için şehit düşmüş atalarımızın torunlarına yakışır bir mantık mı bu? Dikkat edin, firmaları, MEB'in saçma kararını sorgulamıyorum; mantık yürütme biçimini sorguluyorum.. Bir arkadaş QT'nin lisans fiyatlarını vermiş, ama fiyatlara neyin dahil olduğunu ve emsal MS hizmet ve ürünlerinin fiyatını vermemiş.. Linux için, açık kaynak için QT'ye de muhtaç değiliz ayrıca. Ben GTK ve Gnome kullanıyorum; hiçbir eksiğini de görmedim.. Sorun para sorunu değil, bunu ne zaman anlayacaksınız? Sorun özgürlük sorunu! Herşeyi parayla ölçmeye başlarsanız, sevginin,saygının, onurun, şerefin, doğru insan olmanın, özgür olmanın bedelini neyle ölçeceksiniz? "Herşeyi bişeyle kıyaslamayı" sevenlere söylüyorum; Amerika'dan,kapısında el pençe divan beklediğimiz AB 'den daha mı akıllı bu ülkeyi yönetenler? IBM,Novell,SUN aptalmı? Windows üzerinde uyduruk iki yazılım piyasaya süren, sonra da köşeyi dönen bazı yerli yazılım firmaları bu dünya devlerinden daha mı akıllı,becerikli ya da ticareti biliyor? Dünyada tanınan bir yazılım firmamız varmı? Açık kaynağa destek verenler bu kadar iş bilmez ve enayide, bunca yıldır MS üzerine yazılım geliştiren o kadar firma neden doğru dürüst bir iş yapıp da bu ülkeye 1$ katkı yapmış değil?

tbagriyanik
18 yıl önce

Arkadaşlar, bu konu ile ilgili (MEGEP) çalışmalarımız olgunlaştı.
MoreMotion ile iletişime geçtik. Kendi yazılımızı da meslek liseleri müfredatına ekleyeceğiz.
Ayrıca Linux kurulum, kullanım ve yönetimini de ortak alanlara ekledik.
Algoritmada da Türkçe programlama dillerinden Tupol, Yunus ve Pozitif gibi dillerden de bahsedilecek.
Web programcılığında da PHP, MySQL son sınıf öğrencileri için geçerli olacak.
Macromedia ve Microsoft ürünleri hala var. .NET, ASP.NET, C#, Office, Flash, Dreamweaver, Fireworks, Access gibi.
Haziran Temmuz gibi de oluşturulan onlarca modül, yani kitapcık www.megep.meb.gov.tr den indirilebilecektir.

brc46
yaklaşık 18 yıl önce

merhabalar hocamın attığı maili okuyunca üye olup cevap yazmak istedim tuzla meslek lisesi bilgisayar donanım mezunuyum ve tarık bağrıyanık hocamın öğrencisiydim hem programlama hem proje hem web tasarımı derslerimi tarafından aldım.Aslında önemli olan konu MS olmuş olmamış değil asıl konu öğrencilerin başarılı olacakları dalı belirleyip ona yoğunlaşmalarıdır.Ve MS programları kullanılıyosa onlardan faydalanarak yeni programlar ortaya çıkarmaları konu.Burda yine tarık hocamı örnek vericem delphi programını biliyoruz tarık hocam delphi programını kullanarak yunus adında yeni bir programlama dili yaptı bu programlama dilinde hem türkçe hemde ingilizce kodlar destekleniyor.Peki tarık hocamız gibi biz neden yapamayalım.Şuanda Anadolu üniversitesi bilgi yönetimi öğrencisiyim ve inanın meslek lisesi mezunu olmak ayrıcalıkmış.Çünkü üniversitede şuanda gördüğüm dersleri ben lise 1. sınıfta gördüm. Arkadaşlar İstanbul'a yolunuz düşerse tuzla meslek lisesine gidip Tarık hocamı bir görün derim. Hocamı da tebrik ediyorum başarılarından dolayı. Biraz kafanızı şişirdim amakusura bakmayın :)
BURCU AVCI

NeovA
yaklaşık 18 yıl önce

sayın tarık hocamız emek harcamıs ve bu olay ları buralara kadar aktarmıs bu da bence süper her ne kadar o na layık olmayan bir ogrenci olsam da bence bu modüller ve dersler ogrenci acısından süper kolay ogreniliyo ve kolay kolay unutulmuyor ya eski sistem ogrenciler ne olcak visual basıc v.b bence hic ii degil su an da ki sistem süper ins sayın hocalarızla gelısır

faruk erol

NeovA
yaklaşık 18 yıl önce

tbagriyanik
yaklaşık 18 yıl önce

Burcu Avcı ve Faruk Erol arkadaşlarımıza (öğrencilerimize) destekleri için teşekkür ediyorum. Normalde bu konu çoktaan kapandı aslında.
1 yıl oldu MEGEP ile ilgili görevlendirme ile uğraşıyoruz. Maalesef ücretimizi düşüren bir karar alındı. Biz de istifa ettik. Dilekçelerimizi daha kabul edilmedi. Ama oldukça hevesimiz kırıldı.
Neyse ki Türkiye'de bizden başka çalışkan bir sürü iyi niyetli öğretmen var. Onlar olmasa modül yazacak kişi bulamazdık. 135 modülden 50 tanesi daha yazılıyor. Haziran 2007'de hepsi bitecek. (10, 11 ve 12. sınıfların modülleri, yaklaşık 8000 sayfa bilgi ve uygulama)
Her okuldan 5 kişiyi kurtarsak Bilişime kazandırsak kârdır.

Hakkınızı helal edin. Hani var ya "prayware - dua etmek yeterli" işte ondan bekleriz!

Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Eylem 2.0 ile internet sansürcülüğüne son!

anonim
27 Mart 2008, 1 dakika okuma süresi

BarCamp İstanbul'un forumlarında bir beyin fırtınasıdır gidiyor. Türkiye'de son dönemde yaşanan internet sansürcülüğüne karşı bir tavır alınmasının tartışıldığı forumda ortaya atılan fikirler:

# izinli bir eylem yapılması,
# sahibi olduğumuz sitelerde eksisozluk gibi siyah kurdele uygulamasına geçilmesi (fazlamesai de bunu yapabilir)
# ve başka çözümlerin araştırılması.

Güvenlik İçin Sisteminiz Kapalı Kodlu Olmalıdır

FZ
19 Ekim 2005, 1 dakika okuma süresi

"İşletim sisteminin güvenliğinin sağlanabilmesi için işletim sistemi içine gömülü olarak güvenlik duvarı, gelişmiş erişim kontrol listeleri vb. sistemlerin olması istenmektedir. Sistemin kurum içinden gelebilecek hangi tehditlerden ne şekilde korunabileceğini belirtiniz. Güvenlik açısından, işletim sistemi açık kaynak kodlu olmamalıdır."

Yanlış okumadınız, yukarıdaki cümleler, Debian Türkçe yazışma e-posta listesinde Dr. Zeki Çatav tarafından aktarılmış bir şartnameden alıntı. Dr. Çatav haklı olarak şunu sormuş: "Kritik bir görevi 7/24 yürütecek sunucu için işletim sisteminin açık kaynak kodlu olması bir güvenlik açığı mıdır?"

Türkiye OECD sonuncusu

FZ
30 Kasım 2003, 1 dakika okuma süresi

Ankara Ticaret Odası (ATO) tarafından gerçekleştirilen ve aralarında Türkiye'nin de bulunduğu OECD üyesi 30 ülkeyi kapsayan 'Dünya Ölçeği Türkiye Gerçeği Raporu'nun birinci bölümü dün açıklandı. OECD, Dünya Ekonomik Forumu (WEF), Uluslararası İşletme ve İdare Enstitüsü (IMD), Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), Uluslararası Haberleşme Birliği (ICU), Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç Ofisi (UNODC) ve Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) verilerinden yararlanılarak yapılan ve 12 farklı alanı mercek altına alan araştırmada, Türkiye'nin özellikle sağlık, eğitim, bilim ve teknoloji alanında 'karanlık tablo' çizdiği belirtildi.

Türkiye, uluslararası alanda rekabet edebilirlik, büyümeye bağlı rekabet edebilirlik, teknoloji, yenilik ve gelişim dereceleri ile endüstriyel üretim ve büyüme endeksine göre 30'uncu, iş verimliliği ve şirket operasyonları ve strateji derecelerinde 29'uncu sırada. Sokaklarının ancak yüzde 28'inde kaldırım bulunan Türkiye, bu oranla 30 ülke arasında 29'uncu, havaalanı endeksine göre ise 15'inci sırada yer alıyor. Türkiye'de halen her 100 kişiden 35'inin cep telefonu (GSM) olmasına karşın 30 ülke arasında 29'uncu sırada olmaktan da kurtulamıyor. Türkiye, internet servis kullanımında her 10 bin kişide 729 kişiyle 29'uncu, her yüz kişide dört kişilik bilgisayar sayısı ile 30'uncu sırada yer alıyor.

Kaynak: Radikal

Türkiye´de Bilim Teknoloji ve İnsani Gelişme Düzeyi

FZ
24 Ocak 2004, 2 dakika okuma süresi

Gerçek bilimin değeri hatta göstergesi, kanımca, ondan türetilebilen buluş ve ürünlerdir. G.W.Leibniz

``Bu yazı Türkiyede bilim ve teknoloji politikalarının hazırlanması, uygulanması ve ARGE çalışmaları konusunda atılan adımların kısa bir özetini çıkarmak, bununla ilişkili olarak Türkiye adresli (çıkışlı değil) bilimsel yayın sayısındaki artışa ilişkin son günlerdeki tartışmaları Türk insanının gelişimi ile ilişkilendirerek irdelemek için hazırlanmıştır. Burada anahtar sözcük "insan gelişimi"dir.

... Üstelik toplam yayın sayısında sağlanan bu artışa karşın ortalama atıf sayısının düşmesi (yayın sayıları Türkiyenin altında olup ta atıf sayıları Türkiyenin üstünde hatta iki katı olan ülkelerin sayısı azımsanmayacak düzeyde) ve etki faktörünün hemen hemen sabit kalması (bkz., CBT 832), aşağıda da gösterileceği üzere, yapılan yayınların kaliteden ödün verilerek, endüstri ve üretimden kopuk, genelde ünvan ve parasal ödül alma amaçlarına yönelik olduğunun önemli bir göstergesi.

... Küçük örneklemelerle yapılan çalışmalar bu yayınların ne değerde olduğunu ortaya koymakta. Örneğin, (elektrik, elektronik, haberleşme, bilgisayar ve benzeri dalları içeren) bilişim teknolojileri ve uygulamaları alanlarında uluslararası saygın dergilerin başında ABDde basılan IEEE, İngilterede basılan IEE dergileri gelmekte. Bu dergilerde basılan Türkiye adresli toplam yayın sayısı son on yılda ortalama 50 civarında (bu 50 yayının da ortalama % 60ı sadece Türk yazarlarınca, % 40ı ise yurt dışı ortaklıklarla gerçeklenmekte). Gelişmiş ülkelerde istihdamın % 50'sinden fazlasını yaratan böyle bir alandaki yayınlarımızın toplamın sadece % 0.5 oluşturması çok düşündürücü ve yayınlarımızın ne kadar ülke gereksinimlerinden kopuk olduğunun iyi bir göstergesi.´´

Prof. Dr. Levent Sevgi ve Prof. Dr. Nejat İnce tarafından yazılmış olan bu önemli makalenin tam metnine buradan erişebilirsiniz.

Kaynak: Cumhuriyet Bilim Teknik, 24 Ocak 2004, Sayı: 879

Yerli Otomobil Etox Yollarda

anonim
18 Temmuz 2009, 1 dakika okuma süresi

Daha önce fazlamesai'de de duyurusu yapılan ve yorumları alınan Etox marka spor arabanın 2.'sinin yollarda olduğu geçenlerde haberlerde yer aldı: Cumhuriyet, Superonline, Hurriyet