Türkiye spam konusunda dertli

cbc
17 Nisan 2008 , 1 dakika okuma süresi

Sophos'un elindeki veriye göre Türkiye en çok istenmeyen e-posta yollayan ülkeler listesinde 3. sırada. İşin üzücü kısmı listenin ilk iki sırasındaki ülkelerin hallerinde iyileşme varken Türkiye daha kötü bir duruma gelerek 3. sıraya 'tırmanmış'. Detaylı bilgi haberin devamında. Kaynak: /.

1	ABD	%15.4
2	Rusya	%7.4
3	Türkiye	%5.9
4	Çin (Hong Kong da dahil)	%5.5
5	Brezilya	%4.3
6	Güney Kore	%4.0
7	Polonya	%3.8
8	Italya	%3.6
9	Almanya	%3.4
9	UK	%3.4
10	İspanya	%3.3
11	Fransa	%3.2

Veriler: Sophos

fazlamesai.net

Görüşler

Tarık
16 yıl önce

Kullandığı donanımın aslında ne tür işlerde kullanılması gerektiği hakkında herhangi bir bilgiye, birikime sahip olmayan saf kullanıcılar ile kişisel kimlik mahremiyetini hernedense hiçe sayan garip bir teşhir anlayışı geliştirmiş saf kullanıcıların ondan bundan herkesten mp3, yazılım, e-posta alıp vermesiyle, kıçını başını facebooklarda, msn lerde gösterip şehvetini bastırmaya çalışması isteğinin sonucu ortalıkta yığınla dolaşan canlı, yaşayan insan kullanıcı bilgisi sağlıyor bu spam deryasını.
Kısaca spamcılar canlı (robot olmayan) kullancı bilgisi bulduklarında bayram ederler. Zira o kişi, o kişinin arkadaşı, arkadaşının ilgilendikleri, ilgilendiklerinin ilgilendikleri vs. vs. hep spam ve reklam için kullanılacak canlı materyallerdir.

ozaydinoz
16 yıl önce

İşin daha da kötüsü siz böyle olmasanız dahi arkadaşlarınız tarafından size "forward"lanan e-postalar sayesinde posta kutunuz spamlerle şişebiliyor. "Anaaaa ne zaman üye olmuşum bu porno siteye, ortaokuldaydı o "saf" günler" denilebiliyor...

nehuse
16 yıl önce

Merak ediyorum bizim dışımızda bu maili şu kadar kişiye atmazsanız msn paralı olacak rengi maviye dönecek vs gibi maillere kanıp ta herkese forwardlayan kimler vardır.

hanshenden
16 yıl önce

var, hem de tahmin ettiğimizden çok daha fazla.

Dite
16 yıl önce

Anlaşılamayan taraf ise bana spam yapan firmanın ürünleri almak bir yana, eğer alıyorsam bile vazgeçerim. Muhtemelen beni dolandıracaktır. İş böyleyken hala ülkemizle spam'la reklam yaptığını sananlar var.. :(

anonim
16 yıl önce

bu konuda servis saglayicilarimizin rolunun cok buyuk oldugunu da unutmamak gerekiyor. superonline mail server'larinin kac tanesinin blacklist`lerde oldugunu bir aratin.. sonra biz kendi sistemlerimizde filtre kullandigimizda, bu isp`lerden mail alamayan kullanicilarin nasil kafamizi yedigini bir gorseniz

xelon
16 yıl önce

Yüzde olarak ABD gibi ülkelerde azalma görülebilir. Fakat bu spam mail sayısının bu ülkelerde azaldığını göstermez. Sadece bazı ülkelerin spam sayısının diğerlerine oranla daha fazla arttığı söylenebilir (Tabi varsayımsal olarak)

Spam mail sayılarını vermiş olsalardı daha iyi bir sonuç çıkarılabilirdi

axanc
16 yıl önce

Wiki'den bişeylere baktım da arkadaşlar,

Amerika'nın nufusu 301 milyon..
Rusya'nın nufusu 142 milyon..
Türkiye'nin nufusu 70 milyon..

Nufusa göre oranlanırsa kim birinci acaba?

axanc
16 yıl önce

Minik ve kaba bir hesapla

Türkiye %25.37
Rusya %15.68
Amerika %15.40

(nufusları 301 milyon'a çektim sadece)

bio
16 yıl önce

Tebrikler. Diger ulkeleri de ayni nufusa cekin, bakalim toplami %100'u verecek mi? :)

Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Balık İçin Teşekkürler... (ya da Google ve Deniz Ürünleri Üstüne...)

FZ
15 Ekim 2005, 1 dakika okuma süresi

Günlük "siyasi" (!) gazetelerimizin vazgeçilmez öğelerinden biri de arka sayfalarında ya da sağlık köşelerinde mütemadiyen "günde 1 elma yiyin 10 yıl daha çok yaşayın, ayda 1 kadeh şarap için malı götürün, başka işi gücü olmayan bilimadamları allem edip kallem edip fon aldılar sonra da gittiler 3 haftada bir salkım üzüm yemenin ve sabah kalktığınızda 2 dk. nefesinizi tutmanın sağlığa olan süper etkilerini araştırdılar" şeklinde haberlerin çıkmasıdır.

"Cognitive" ve "cognitive science" konuları ile ilgili abone olduğum Google News Alert servisi e-posta kutumu son 1-2 haftadır "balık" üstüne e-postalara boğunca dayanamadım, paylaşmak istedim. Uyanın ey ahali, haftada 1 öğün yenen balık sizin aptallaşmanızı engelliyor, olmadı geciktiriyor. İnanmayan Google'a sorsun! ;-)

fazlamesai.net'e soralım: Nereye gidiyoruz?

some_plus
17 Ekim 2006, 1 dakika okuma süresi

Bu siteyi takip edenlerin çoğu tahminen bilişim camiasından. Herkes, her sabah kalkıyor, bazısı okula, bazısı işe gidiyor. Şahsen gözlemlediğim birşey var, o da bu camiadan bir çok kişinin güne uykusuz olarak başlıyor olması.

Benim düşüncem bunun sebebinin bitmek bilmeyen bilişim deliliği olması.

RadyoODTÜ: Cybercafe

postexitus
10 Aralık 2004, 1 dakika okuma süresi

Yaklaşık 5 haftadır RadyoODTÜ'deki bilişim haberleri programı CyberCafe'yi sunuyorum (daha doğrusu sunmaya çalışıyorum). Program cumartesi günleri 17.00-18.00 arasında 103.1 Mhz frekansında RadyoODTÜ'de yayınlanıyor. Programda elimden geldiğince özgür yazılımdan (özellikle Firefox'tan) bahsetmeye çalışıyorum, ancak sizin de tavsiyelerinize ihtiyacım var.

17 Ağustos 2001: Deprem Rantı ve Depremzadeler

parsifal
16 Ağustos 2001, 1 dakika okuma süresi

Aradan iki yıl geçmiş. Hayatlarımızda pek çok şey değişti, değişmekte... 2 yıl sonra ilk defa 17 Ağustos gecesi evimdeyim. Koşturmacalar, yorgunluklar geride kalmış. Ama yaralar hala kapanmamış. İnsanlar hala evsiz, işsiz. Yaşam mücadelesi onlar için daha zor geçiyor. Bizler sadece onlara bir müddet yardım elimizi uzatabildik elimizden geldiğince...
Konutları hala bitmemiş, yardıma muhtaç binlerce insan varken biz birde kalkıp SOS 2001 diye fuar düzenliyoruz. Yüzlerce arama kurtarma ekibi kuruldu. Milyonlarca doları kurtarma malzemesine yatırıyorlar, yatırmaya devam edecekler... Fuarda gezip görecekler, siparişlerini verecekler. Tam teşekküllü ekipler olacaklar.

Dediği gibi: "Bana mı olacaklar???"

Paul Graham Çeviri Hareketi

sundance
5 Temmuz 2005, 3 dakika okuma süresi

Bazılarımızın 40 Milyon Dolarlık Adam olarak tanıdığı Paul Graham, bir dolar milyoneri ve Lisp hackerı olmanın yanısıra çok da başarılı bir makale yazarı.

Birçok konuda yazdığı makaleleri zaman zaman Fazlamesai'de de çevrilerek yayınlanan Graham, tam bir günümüz filozofu.

Ufuk açan bu makaleleler şahsen benim o kadar ilgimi çekti ki, Türkçe'ye çevirmek için bir çalışmaya başladım. Birkaç ay içinde bütün makalelerini çevirmeyi planlıyorum, umarım beğenirsiniz.

İlk makale Writing, Briefly'nin çevirisi huzurlarınızda.