NUMB3RS: Matematiği Her Gün Kullanıyoruz

0
FZ
Hiçbir dava çözümsüz değildir... Ve hiçbir vak'a sayıların, denklemlerin ve formüllerin elinden kurtulamaz... Adalete uzanan yol rakamların dünyasından geçiyor...
FBI ajanı Don Eppes'in matematik profesörü kardeşi Charlie, Los Angeles'taki bir dizi ilginç davanın çözümüne yardımcı olmak için FBI'da işe başlar. Genç dahi, en şaşırtıcı suç davalarının çözümünde matematik formüllerini ve enklemleri kullanmaktadır... Babaları Alan, oğullarını birlikte çalışırken görmekten dolayı mutlu olsa da, rekabetçi doğalarının onları belaya sürükleyeceğinden de korkmaktadır... Gerçek olaylardan esinlenilen yapım, polis araştırmalarıyla matematik ve bilgisayar birlikteliğinin suçla ilgili en kafa karıştırıcı sorulara bile nasıl çözümler bulduğunu ortayaya koyuyor...

ABD'de CBS televizyonunda 5 sezondur yayımlanan NUMB3RS dizisi artık bir Türk televizyonunda da yayımlanıyor: NUMB3RS @ DigiTürk. Matematiğin ve bilgisayar bilimlerinin adli vakaları çözmek için nasıl kullanılabileceğini anlatan bu heyacanlı dizi başladığı günden itibaren epey ilgi uyandırmış durumda. Bir örnek vermek gerekirse Mathematica yazılımını üreten Wolfram şirketi bu diziye özel bir web sitesi hazırlamış ve her bölümde ele alınan matematik konusunu daha detaylı öğrenmek isteyenlere yardımcı oluyor: The math behind NUMB3RS. Mesela 4. sezondaki "Pay to Play" bölümünde anlatılan müzik analizi ve metinlerarası benzerlik algoritmalarına dair detaylı bilgileri sitedeki "NUMB3RS'tan Sol Anahtarına Geçiş" bölümünden öğrenebilirsiniz.

Görüşler

0
erhanbaris
bu diziyi gerçektende çok merak ettim. ama izleyemiycek olmakta bir o kadar can sıkıcı bir durum. acaba torrentlerde bir turamı çıksak :D
0
FZ
Elbette gönül isterdi ki daha yaygın ve ucuza erişilebilen bir Türk kanalında olsun. İngilizce ve Internet problemi olmayan arkadaşlar diziyi Internet sitesinden (eski bölümleri tamamen yayımlanıyor) izleyebilir yahut belki torrent, vb. şekilde DVD, DivX formatlarında erişerek izleyebilirler. Ancak Türkçe altyazıya ihtiyacı olanları tatmin edebilecek şekilde bir Türk kanalında oynadığını gördüğüm için buradan da haberini geçeyim dedim.
0
erhanbaris
Numb3rs Sezon 1 Bölüm 1:
dünyada yapılan her seçimde her harekette matematik bulunuyor. Oldukça ilginç ve bir o kadarda doğru saptama olmuş.

Aslında okulda matematiğe her zaman ilgi duydum ama okulda sadece matematik öğretilmek için anlatılıyor. Ne işe yaradığını anlatılmıyor. Eğer anlatılan bir formülü günlük hayatta bir olayla bağlantı kurulupta anlatılsa herhalde daha çok ilgi duyarız.
bu arada böyle anlatan ve sıfırdan matematik bilgisi verecek bir kitap biliyormusunuz :)))
0
FZ
Kendinizi 50 kişilik bir sınıfta hayal edin. Ben de derse giren hocayım. Derse girer girmez diyorum ki: Var mı benimle iddiaya tutuşacak olan? İddia şu, herkes birer kağıt parçası çıkarsın, üzerine doğumgününü yazsın ve kağıtları bana versin. İddia ediyorum ki üzerinde aynı tarih yazan iki kağıt çıkacaktır. İstediğiniz paraya karşı iddiaya girerim. Ben ortaya 10 YTL koyuyorum. İsteyen istediği kadar para koysun. Eğer iki kağıt aynı çıkarsa ortadaki paranın hepsini ben alırım, çıkmazsa tüm para karşı tarafa girer.

Böyle bir iddiaya girer miydiniz? Sahi, 50 kişilik bir sınıfta iki kişinin aynı doğumgününe sahip olma olasılığı nedir? Buna dikkat etseniz iyi olur çünkü işin ucunda para var.

Yahut başka bir şeye bakalım: Size çok basit bir oyun öğretmeyi öneriyorum, ismi 'Nim' bu oyunun. Enteresan olan şu ki hep ben kazanıyorum! İyi ama hep ben kazanıyorsam buna 'oyun' denir mi ki? Dikkat edin asla kaybedemem demedim. Kaybedebilirim ama hep ben kazanıyorum. Size öğretiyorum, birkaç saniyede kuralları öğreniyorsunuz. Oynuyoruz, ben kazanıyorum. Defalarca oynuyoruz gene ben kazanıyorum. Böyle bir oyun olabilir mi? Eğer olursa ve parasına oynarsak herhalde epey zengin olurum bunu gelen geçene öğreterek ;-)

Paradan bahsetmişken, boşverin böyle küçük işleri diyorum ve heyecanlı bir teklifle geliyorum: banka soyalım. Sonra da paraları kırışalım. Risksiz bir iş, nerede ne yapacağımızı çok iyi planladım! Kabul ediyorsunuz, kolay para ne de olsa. Lakin işler istediğimiz gibi gitmiyor ve polis bizi tutukluyor, sonra da bizi iki farklı hücreye atıyor. Neyse ki epey dikkatli davranmışız ve polisin elinde yeterince güçlü deliller yok. Bu yüzden ancak ve ancak bizi itiraf ettirebilirse uzunca süre hapiste tutabilir, başka seçeneği yok yani polislerin. Bizi ayrı ayrı sorgulamaya başlıyorlar. Eğer ikimiz de ağzımızı açmazsak 6 ay yatıp çıkacağız. Eğer ben sizi satarsam (ve siz herhangi bir şey söylemezseniz) yahut siz beni satarsanız (ve ben bir şey söylemezsem), bu işbirliğinizden ötürü polis arkadaşını satanı ödüllendirecek ve onun elini kolunu sallaya sallaya gitmesine izin verecek, diğerimiz ise 10 yıllığına hapis yatacak. Tabii bu arada polis şunu da garanti ediyor bize diyor ki: "Merak etme, için rahat olsun, konuştuklarımız aramızda kalacak, arkadaşın senin bize ne söylediğini bilmeyecek." Ve tabii sonuç olarak eğer ikimiz de birbirimizi satarsak o zaman ikimiz de 5er yıl hapis yatacağız. Şimdi bu durumda sizce ne yapmalıyız? Ne yapmak zorundayız? Yahut gerçek hayatta işler nasıl yürür?

Bu ve benzeri konular sizi heyecanladırdı ise mesela Ali Nesin'in kitaplarını okuyabilirsiniz, hem Türkçe hem de 'gerçek' hayat ile ilgili (gerçek olmayan hayat nasıl olabilir ki?). Kitaplarda neler bulunduğuna dair ipucu edinmek isterseniz öncede şu siteyi ziyaret edebilirsiniz: http://www.alinesin.org/isim.html
0
erhanbaris
gerçektende güzel bir site. içeriğinde bulunan konularda bir hayli ilgi çekici. aslında bu tür küçük hikayelerin her matematik hocasının dersi daha da canlandırması ve öğrencilerin ilgisini çekmesi için uygulamalı.
bu arada ilk verdiğiniz örnek "olasılıksız" isimli kıtapta geçiyor :)
0
FZ
İkinci örnek de Bilgi Üniversitesi'nde verdiğimiz CMN147 dersinde geçiyor.

Üçüncü örneğe gelince, aslında hemen her gün o örnekteki durumla karşılaşıyorsunuz, onun 'iteratif' olanı ile:

Bir arkadaş grubunuz var. Mesela biri sizi yemeğe çağırdı bir akşam. Aradan birkaç gün geçti. Siz de onu yemeğe çağırır mısınız? Yoksa bir kez daha çağırmasını mı beklersiniz? Peki ya o neyi bekler? Peki ya grubun diğer üyeleri? Hangi strateji ne gibi durumlarda uzun vadede kârlıdır? Arkadaşlık ilişkilerine böyle çıkarcı bakmanızı önermem tabii :) Sadece oyun teorisinin ve çok etmenli simülasyonların türlü çeşit yerde karşımıza çıktığından dem vuruyorum, hepsi bu. Konu politikada karar verme meselesinden tutun, kriz yönetimine kadar pek çok şeye dallanıp budaklanıyor. Hmm, Charlie Eppes burada olsa idi Amita Ramanujan'dan hemen bir deneme kodu yazmasını isterdi herhalde ;-)
0
auselen
videolar ingilizce mi? ben mi bulamadım Türkçesini?
0
FZ
Evet İngilizce. İstanbul Bilgi Üniversitesi'nde eğitim dili İngilizce (bazı dersler ve bölümler hariç).
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Star Wars II: Attack of the Clones. İlk izlenimler

conan

Sonunda beklenen an gelmişti! Filme dün akşam saatlerinde gittim. İlk karşılaştığım olay ise arabamızı otoparka bıraktığımızda bizimle aynı anda park etmekte olan jipten 3 tane Jedi inmesi idi! Elemanlar saç traşlarından cüppelerine, çizmelerinden yürüyüşlerine kadar aynıydılar... Fesupanallaaa çekip biletlerimizi aldık. (Kuyruk filan yoktu... 9:30 suaresine gittiğimiz halde, gerçi 8:00 gibi gitmiştik ama neyse...) Gittiğimiz sinemada 22 seans SW`a ayrılmıştı! Bugün ise online baktığımda gece 6:40, 11:00 arası 7 seanslarına şimdiden bilet bitmiş! Cuma akşamı tabii ki...

Kopya koruması mı ? O da ne ?

sundance

DVD`lerdeki kopya koruması CSS kırılalı bir yılı aşkın bir süre oldu. Bu süre içinde birçok dava açıldı, CSS`i kıran kodun yayılmasını engellemek için bir çok önlemler (ve karşı önlemler) alındı. En son iki tanesi kodun t-shirtlere basılması ve bir profesor tarafından Haiku (bir çeşit japon şiiri) haline getirilmesi söz konusuydu. (T-shirt`ü giyen öğrencilerden biri de dava kapsamına alındı bu arada)
Dün aldığımız bir habere göre ise MIT`den iki öğrenci 7 satırlık bir Perl programı ile CSS`i kırmayı başarmışlar.
USA Today'in haberi ve 7 satırlık Perl kodu, meraklılar için.

Korsanlık iyidir ;)

sundance

Daha önce de defalarca çeşitli makalelerde "korsanlığın aslında müzik sektörü başta olmak üzere, dizi ve film sektörlerini canlandırdığı" belirtilse de RIAA ve benzeri kuruluşlar inatla bu konudaki araştırmaları görmezden gelip, bu yeni oluşan pazarın iliğini kanını emmek için hiçbir fırsatı kaçırmamaktalar.

Öte yandan bu yeni düzenin kurallarını anlayan bazıları da yok değil. TorrentFreak'de yeralan bu habere göre, WB'dan ismi açıklanmayan bir yetkili yeni şovlarına olan ilgiyi arttırmak için, pilot bölümünü torrent sitelerine sızdırdıklarını itiraf etti.

Dikkat edin isminizi bile elinizden alabilirler...

sundance

İsim hakları, patent hakları vs. derken gerçekten de saçma sapan bir noktaya geldik.
Slashdot'da yer alan bir habere göre Blizzard, `Diablo` isminde bir film yapmaya hazırlanan NewLine Cinema`yı dava ediyor.

Bu davayı kazanırlarsa ne olacağını tahmin edebilenler var mı ?
Sanırım ardından da Lamborghini Diablo'yu dava ederler :)

Özgür bir film

loker

Özgür 3 boyutlu modelleme yazılımı Blender başta olmak üzere Genel Kamu Lisansı (GPL) ile dağıtılan yazılımlar kullanılarak hazırlanmış ve Yaratıcı Ortaklık (Creative Commons) ile sunulmuş ilk film olan Elephants Dream 500bin kereden fazla indirildi.

http://orange.blender.org/