Burak ve Serkan, üniversite hayatları boyunca aldıkları eğitimi düşünmeyip mimarlık yapmaktan vazgeçtiler. Kurulu düzenlerini bozdular. Evden çalıştılar. Sıkıntı çektiler. Birlikte gittigidiyor.com adındaki hayallerinin peşine düştüler.
Onları bu yoldan çevirmeye çalıştılar, şevklerini kırdılar. Fikirlerini anlattıklarında çok bükük dudaklar gördüler. Aynı denizde yolculuk yapıyorlardı. Birbirlerini tanımıyorlardı ama hepsinin ortak özellikleri vardı. Aşıktılar, odaklanmışlardı, büyük dalgaları aşmayı, fırtınalarla savaşmayı ve en sonunda hayallerine ulaşacakları limanı düşündükleri için bu denizde yolculuğa başlamışlardı.
Burak Büyükdemir'in son kitabı Kümesteki Kartal Neden Uçamaz? Türk Girişimcilerin Internet Serüvenleri, "Türkiye'de start-up olur mu acaba?" diye kafa patlatanların okuma listesine girmeye aday bir kitap.
Ufak ufak biz bir işler yaparız ama hükümetinde tutda toplumunun en küçük bireyine kadar en azından köstek olmasınlar yeter. Büyüklerimize göre çalışmak inşaatlarda çalışan işçiler gibi olmalı. Annem yıllarca bana işsiz dedi. Bilgisayar ona göre oyun oynamak için geliştirilmiş bir oyuncak. Hani bi de oyun oynasam kızmıyacağım. Interneti yıllarca fahiş fiyata sattılar ve devam ediyorlar. En basitinden bilgi alma hakkımız eğitim öğretim hakkımızı bile OSYM'de ayak oyunlarıyla engellediler. Sonunda bir kaç kuş kafesi kırdı. Daha kıran olur mu bilemem ama en önce kafesleri parçalamak gerekiyor. Bu ülke sadece ve sadece bilimle ilerler.