Bilgisayar Bilimlerinin Sonu!

Sevgili Doruk Fişek'in blogu sayesinde dikkatimi çeken bu ilginç habere göre SCIgen adlı bu program bilgisayar bilimleri alanında otomatik olarak makale üretiyor. Hatta ürettiği bir makale WMSCI 2005 konferansına kabul edilmiş.

Programın yazarları topladıkları bağışlarla konferansa katılmayı planlıyorlar. Bilimsel üretimin sonucunun günümüzde yayımlanan makaleler ile değerlendirildiğini düşünürsek sanırım bilgisayar bilimlerinin sonu geldi :)

Ülkemizde üretmek yerine çalmanın ne kadar popüler olduğunu düşünürsek bu tip makalelerle bilimsel yayın yapan çok saygıdeğer pek çok hocanın türeyeceği bir geleceği çok uzak görmüyorum.

Kendime başka bir çalışma alanı arasam iyi olacak galiba... Fazlamesai.net e soralım : "Tanıdığınız bilge bir marangoz var mı ? "

Görüşler

FZ
yaklaşık 19 yıl önce

Bu hareketin kralını Alan Sokal ve Jean Bricmont isimli fizikçiler yapmıştır, tamamen zırvalık olan bir makale yazıp post-modern tartışmaların olduğu bir sosyal bilimler dergisine yollayıp kabul edilmesini sağlayarak. Bu durumda sonu gelen bir şey yok tabii, olsa olsa ilgili hakem kurullarının kalitesinin düşüklüğünü gösteriyor diyebiliriz.

Sokal vakası ile ilgili detaylı bilgi "Son Moda Saçmalar - Postmodern Aydınların Bilimi Kötüye Kullanmaları" başlıklı kitapta epey detaylı olarak ele alınmıştır:

http://www.iletisim.com.tr/iletisim/kitap.aspx?kitap_id=919

Ek bilgi: Asıl skandal ne zaman çıkar diyeyim, söz konusu otomatik üretilen sözde bilgisayar bilimleri makalesi bir sürü atıf alırsa yani bir sürü insan bu makaleye atıfta bulunup makalenin atıf değerini yükseltirse... işte o zaman skandal diye haber geçebiliriz ;-)

bm
yaklaşık 19 yıl önce

Sokal'in marifet arsivi:

http://www.physics.nyu.edu/faculty/sokal/

Yanlis hatirlamiyorsam Sokal bir alani tamamen rezil etmek icin yapmisti bu denemeyi. Ortaya cikan savunmalarin bir kismi da o alani savunmaya yonelikti. Yani sacmaliga fikir dendigine delil olan bir deneme ile alan olarak o sacmaliktan ekmek yiyip adamiz diye ortada dolasanlarin savunmasi mevzu bahis.

WMSCI oyle bilinen bir konferans degil, ustelik ayni siteden spamle reklami yapilan konferanslar da var (FOSSTEC mesela). Komik komik de sartlari var:

"Each registration fee entitles publication and presentation of one paper only; each additional paper incurs an additional fee. If two or more authors of the same paper attend the Conference, each one of them must pay his/her respective registration fee. Extra page fee would be paid once for each paper."
(http://www.iiisci.org/sci2005/website/fees.asp)

Akademik islerle ugrasmayali cok oldu ama boyle sunum yapanlar icin sunum basina katilim ucreti alinmasi duzgun konferanslarda yapilan bir is degildi diye hatirliyorum. Bu konferans CV'im kabarsin diye hakemli yayin yapmak isteyenlerin paralarini almak icin duzenlenmis konferanslara benziyor.

bm
yaklaşık 19 yıl önce

Bunu biraz daha calistim:

http://goanna.cs.rmit.edu.au/~jz/sci/

ve mesela

http://lists.village.virginia.edu/lists_archive/Humanist/v18/0633.html

FZ
yaklaşık 19 yıl önce

Markov Zincirleri yöntemini kullanarak anlamlı gibi görünen saçma metinler üretmeye dair Kerninghan ve Pike üstadların bir yazısının çevirisini merak eden olursa:

- Markov Zinciri Algoritması - Anlamlı bir metinden anlamlı gibi görünen saçma bir metin üretme...

http://ileriseviye.org/arasayfa.php?inode=markov.html

malkocoglu_2
yaklaşık 19 yıl önce

Yanliz su kelimelere dikkat cekerim:

"aim is to submit papers to "fake" conferences; that is, conferences with no quality standards"

Hic kalite standarti olmayan konferanslara makale gazlamak icin iyi bir arac bu yani, bir saka yontemi. Ciddi bir konferansa makale kabul ettirebilme sanslarinin oldugunu zannetmiyorum.

Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

İnsana En Çok Benzeyen Japon Kadın Robot

sefalet
4 Ağustos 2005, 1 dakika okuma süresi

Japon Profesör Ishiguro'nun başında bulunan "azimliyiz insana benzeyen robot yapacağız" iddiasındaki ekip, ilk ürünleri 5 yaşındaki bir japon robot kızından sonra şimdi insana en çok benzeyen kadın robot yapmayı başardılar.

Bilim ve Gelecek Ocak Sayısı Çıktı

FZ
3 Ocak 2009, 1 dakika okuma süresi

Bilim ve Gelecek'in Ocak sayısı bayilerde.

Ya Higgs bozonunu bulun ya da yeni bir Einstein!

'TANRI PARÇACIĞI NEREDESİN?

Ortaya atılan evren kuramlarının doğrulanması için bir parçacığa ihtiyaç var. Higgs bozonu standart modelin tüm sorunları için gerekli bir parçacık; bu nedenle adına "Tanrı Parçacığı" deniyor. Higgs nerede ve nasıl bulunacak? Hiçlik nedir? Büyük Birleşik Kuramlar. Büyük Patlama oldu mu? Süpersicimler. Karanlık madde nedir? Zaman başlamadan önce. Fiziğin sonu mu? Leon Lederman ve Dick Teresi yazdı.

Internette Arama Yapmak Beyninize İyi Gelebilir

FZ
18 Ekim 2008, 1 dakika okuma süresi

Pek çok çalışmadaki bulgulara göre zihninizi zorlayan bilişsel görevler beyninizin o işe kanalize olması ile kalmıyor, aynı zamanda beyninizin o göreve tepki verme şeklini de değiştiriyor. Zorlu zihinsel görevlerden ötürü beynin daha çok meşgul edilmesinin beyni hasarlara karşı korumanın yanısıra yaşlanmanın da olumsuz etkilerine karşı koruduğu düşünülüyor.

CiteULike: Akademik Dünya Web 2.0 ile Tanıştı

FZ
26 Ağustos 2007, 1 dakika okuma süresi

CiteULike, bilimcilerin okudukları ve depolamak, paylaşmak istedikleri akademik makaleler için Web 2.0 tarzı bedava bir Internet hizmeti. Sisteme kaydolduktan sonra İlgilendiğiniz bir makale olursa bir düğmeye basarak kişisel kitaplığınıza eklemeniz mümkün, citeulike otomatik olarak makale bilgilerini tespit eder.

İnsan Zihni Sayısal Mı Analog Mu?

FZ
4 Temmuz 2005, 1 dakika okuma süresi

İnsan zihninin bir bilgisayar gibi ayrık süreçler halinde çalıştığı teorisi bilişsel bilimdeki önemli paradigmalardan biridir. Cornell Üniversitesi'nde son gerçekleştirilen çalışmalardan birine göre ise insan zihninin çalışması biyolojik organizmalar gibi: gri alanlar arasında geçiş yapan dinamik bir süreklilik.

Proceedings of the National Academy of Sciences'ın son sayısında yer alan, Cornell'de çalışan psikodilbilimci Michael Spivey'in önderliğinde gerçekleştirilen çalışmada lisans öğrencilerine bazı sözcükler söylenip ekranda bunların resimleri gösterildi ve fareyi kullanarak doğru resmi seçmeleri istendi, ardından da benzer sözcük durumunda öğrencilerin fare hareketlerinin izleri takip edildi. Bu çalışma, dil anlamanın ayrık değil sürekli olduğuna dair önemli bulgular içeriyor.