Yerli malı böcek robot hazır

Türk araştırmacılar, zor arazi koşullarında böceklerdeki gibi yüksek hareket kabiliyeti ve hayatta kalma becerisine sahip altı bacaklı robot "SensoRHex"in tasarım ve üretimini tamamladı. TÜBİTAK desteğiyle ODTÜlü ve Bilkentli araştırmacılar tarafından Türkiyede ilk kez üretimi gerçekleştirilen robot, böceklerdeki gibi merdivene tırmanma, seri şekilde zıplama, çok hızlı koşma ve takla atma gibi hareketleri yapabiliyor. Uzmanlar, robotun bu özellikleri ile mayın arama ve afet durumlarında başarıyla kullanılabileceğini belirtiyor.

Bilkent Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Uluç Saranlı, ODTÜ öğretim üyelerinden Yrd. Doç. Dr. Afşar Saranlı ve Yrd. Doç. Dr. Yiğit Yazıcıoğlunun ortaklığında geliştirilen çok bacaklı robot "SensoRHex"in temel tasarımını ve prototip üretimini tamamladıklarını bildirdi.

Kaynak: Radikal

Görüşler

ZZombie
yaklaşık 15 yıl önce

Başlangıç olarak güzel çalışmalar.
Fakat robotik konusundaki asıl gelişmeler birilerinin bunu hobi olarak edinmesi ile artacaktır.

Zira saçma sapan bir parçanın yurtdışından gelmesi için 2 ay beklediğimizde insanda pek heves kalmıyor.

Umarım bu türde çalışmalar artar.
Ve de üniversitlerde değil de ortaokul - lise dönemlerinde uygulamalı robotik dersleri verilir.

Yoksa "Abi bilgisayar mühendisliği, veya finansal analiz okuyucam, 5 bin tl ile işe başlıyormusun." şeklindeki bir zihniyet ile okula gelen adama ne versen boş.

wime77
yaklaşık 15 yıl önce

Türkiye her konuda söz sahibi olmak zorunda değil ama bazı konularda da söz sahibi olmak zorunda.Şu anakadar Türkiye birçok konuda dışa bağımlı ve kendi kaynaklarınıda ytönetemez durumda.

Dışa bağımlılığı azaltan araştırmaların yapılması taraftarıyım.Biz tarım ülkesi olalım.Bilişimi ve yazılım teknolojilerimizi buna endeksleyelim.Tohum eken toprak analizi yapan böcekler yapalım.Hatta diğer zararlıları etkisiz hale getiren böcekler.

Güzel bir gelişme.Umalımda RASAT gibi olmasın sonu.

desenturk
yaklaşık 15 yıl önce

gazeteye de yorum yaptim. her ne kadar haberin sonunu okumadan fikir beyan ettim ama ozellikle profesyonel duzeyde robotik konusunda pekte basarili oldugumuzu, su ana kadar, gormuyordum. Bize robot lazim su robota benzesin denilerek ne tur garabetlerin ortaya ciktiginin canli sahidiyim. Ancak yinede bu konuda icimdeki his, oh guzel seylerde oluyordan cok, bakalim ne kadar sure bu isi yurutebileceksiniz, seklinde... cunku maalesef ulkemde ciddi anlamda butce ve arastirma gerektiren bu sektore yatirim yapabilecek ne ozel sektor ne de kamu kurumu goruyorum. Belki akademik olarak bu tur calismalar olacaktir ancak sonucunun husran olacagini gorecegim korkarim ki...

Neyse, yazacak, konusacak cok sey var bu konuda, ben simdiden gelecegin "insansiz" oldugu konusunu benimsedim bile, umarim bircok insan bunun farkina, gec sayilmaz hala, varabilir.

gentoo
yaklaşık 15 yıl önce

süper :) ! diğer arkadaşların da belirttiği gibi bende bu konuda profesyonel çalışmaların amatör çalışmaların artmasına paralel olarak artacağı kanaatindeyim. tabi profesyonel çalışmalar için önemli ölçüde AR-GE için kaynak ayrılmalı. tek bir kişinin finanse edebileceği işler değil bu. hatta özel şirketler bu işe sponsor olsun nasıl Sony'nin, Honda'nın robotları varsa Arçelik de kendi reklamlarda kullandığı Çelik için sponsor olsun.

bu arada profesyonel olarak bu konuda uğraşmak isteyenler için Standford üniversitesi ücretsiz olarak robotiğe giriş derslerini yayınlıyor. bu arada dersi anlatan profesör Oussama Khatib'i çok beğendim. adamın ders anlatma şekli, vücut dili, mimikleri esprileri bir harika :) ! hiç o konuyla ilginiz olmasa bile kendini dinlettiriyor. bizim (bazı) üniversite hocalarımız görsün de ders alsın.. bazen bilgisayar mühendisliğinde okuyan arkadaşların c++ ile ilgili forumlarda sorduğu soruları görüyoruz. sorunun kendisinde ve çözüm yönteminde buglar (programlama hataları) var ki öğrenci nasıl buna cevap yazsın. ilkönce bu durumda eğitmen durumunda olan kişilerin kendilerini eğitmeleri konunun özünü anlamaları sonra anlatmaları gerekiyor.

Hz. Mevlana ne güzel söylemiş: ne kadar bilirsen bil, söylediklerin karşındakinin anladığı kadardır ..

Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Bilişim Tatili 2010

FZ
14 Nisan 2010, 1 dakika okuma süresi

Bilişim öğrencileri ve öğretim görevlileri İle sektörü buluşturmayı amaçlayan "Bilişim Tatili 2010"da; söyleşi, konferans, sergi alanı oluşturulacak ve 3 gün boyunca sosyal ve kültürel aktiviteler gerçekleştirilecektir. Yaklaşık 1000 kişinin katılımı hedeflenen etkinlikte, bilişim alanlarında öğrenci ve öğretim görevlisi olan ve bilişime ilgi duyan gençlerin sektörün temsilci ve yöneticileri ile tanışmak, kariyer veya staj fırsatı yakalamak, sektördeki gelişmeleri ve yeni nesil teknolojileri detaylı olarak anlayabilmeleri için lansmanlar ve söyleşiler düzenlenecektir.

Türk Basını Marvin Minsky'yi Keşfediyor

FZ
28 Kasım 2004, 1 dakika okuma süresi

Radikal gazetesi yazarlarından İsmet Berkan, Marvin Minsky'nin SOCIETY OF MIND isimli sıradışı ve önemli kitabından bahsetmeye başlamış ve bu hafta da devam ediyor.

Yeni bir kitap değil ancak yapay zekâ, felsefe, zihin felsefesi, düşünce, psikoloji gibi konularla ilgilenenlerin mutlaka okuması gereken türden. Benim de kısa süre önce okuduğum ve vakit bulunca bilişsel bilim bağlamında tekrar okumak istediğim ender kitaplardan.

Bir Mum da Siz Yakın

esse
14 Eylül 2001, 1 dakika okuma süresi

ABD'deki terör kurbanlarının anısına dünyanın en yaygın internet mesaj ve chat servisi ICQ tarafından açılan "Bir Mum da Siz Yakın" adlı bölüme tüm ülkelerden binlerce mesaj yağıyor.

ICQ tarafından 11 Eylül akşamı açılan köşeye, başsağlığı dileklerinin yanında, tüm dünyada barış, sevgi ve dostluk dileğinde bulunan İtalya'dan Almanya'ya, Japonya'dan Türkiye'ye kadar birçok ülkeden sayısız mesaj gelmiş. İşte, bu mesajlardan bazıları:

Marinella (İtalya): Bu mumlar barış için sonsuza dek yansın.
Marc Reineke (Almanya): Hala enkazın altında sağ olanlar varsa, size şans diliyorum.
Siz de bir mesaj bırakın...

NATOya Türk yapımı kripto cihazı

sametc
23 Mayıs 2004, 1 dakika okuma süresi

TÜBİTAK, NATOnun açtığı haberleşme sistemleri ihalesine kendi üretimi olan şifreleme cihazı ile girdi. NATO karargahlarındaki testlerden başarıyla geçen TÜBİTAKın şifre cihazı ihaleyi kazanırsa, NATO ülkeleri Türk yapımı ISDN Kripto BRI cihazıyla haberleşecek.

TÜBİTAKa bağlı çalışan ve bilgi güvenliği konusunda uzmanlaşan Ulusal Elektronik ve Kriptoloji Araştırma Enstitüsü (UEKAE), Müdürü Önder Yetiş, 1993 yılında açılan merkezin kriptoloji çalışmalarını Genelkurmay Başkanlığı ile paralel olarak yürüttüğünü kaydetti. Enstitüdeki teknolojinin tamamına yakınının yerli olduğunu vurgulayan Yetiş, kriptoloji konusunda dünyanın ilk 10 kurumundan biri olduklarını ifade etti.

Haberin tamamı burada.

Bu konu ile bağlantılı bir başka haber ise TÜBİTAK´ta üretilen mikroçip ile ilgili, ona da göz atabilirsiniz.