Avustralya'da bir müzede hala hayatta ve çalışmakta olan elli üç yaşındaki bir bilgisayarı ziyaret etmek ister misiniz? :) Eh, uçak paramız yetiştiğinde neden olmasın? :) Şaka bir yana 1949 yılında üretilmiş olan ve dünyanın 4. bilgisayarı olma ünvanını taşıyan bu yaşayan efsane hala işler durumdaymış. Bilgisayarın 0.001 Mhz işlemci ve 2000 bayt hafıza ve 2500 bayt da sabit disk (şüpheliyim bu konuda) alanı bulunmakta ve ismi de CSIRAC. CSIRAC hala elle karta basılmış müzikler çalabilmekte ve hatta çaldığı müziği de
bu linkten dinleyebiliyoruz. (Dünyanın bilgisayarla üretilen ilk müziği olduğu iddia ediliyor)
Şu anda milisaniyelerle yapılabilen hesapları yaklaşık 1 saatte bitirebilen bu makina o zamanın insanları için bir mucizeymiş. Bu işlemler 20 kişi birleştiğinde yaklaşık bir haftada bitirilebilen işlemler unutmayın! :)
CSIRAC bir kac ton ağırlığındaymış ve bir mahalleyi aydınlatabilecek elektrikle çalışıyormuş. Ayrıca Amerika ve İngiltere dışında üretilen ilk bilgisayarmış.
Bu linkte bilgisayarın resimlerini ve de tarihçesini bulabilirsiniz. Daha da detaylı bilgi isterim derseniz işte buraya bakın.
Özgür yazılımdan sonra.. Özgür donanım...
Uzman olmayan meraklıların donanımlarını kızartıp yenisini alması için muhteşem ticari bir açılım olmuş. Nasılsa, bu yazılımın hiç bir garantisi yoktur deyip basacak lisansı. Otalık şenleniyor :))
Şaka bir yana bence çok güzel bir haber. Malum ekran kartlarını **adra ya çevirmeye yırtınan oc'cu arkadaşların hazır programlar ile değilde, direk sürücüleri revize ederek bunu yapacakları ve orgazma ulaşacakları bir zaman gelecek demekki.
Karşı olduğumu sanmayın. Önce kötüyü düşünmek gibi kötü bir huyum var ne yapayım :)
Bence donanım özelleştirilebilirliği açısından harika bir durum oluşacak. Bir çok kişi, basit anlamda mesela anakart bileşenleri için; yau okadar para verdik kullanalım, niye kullanmadığımız özellikleri kapatıyoruz veya stabilitesini bozuyoruz diyebilir ve nasılsa farklı seviyelerdeki yazılımlar onu istediği zaman konfigüre edecek diyecektir. Ama durum bu kadar basit değil tabi. En başından, yazılımdan sonra donanım için de kapalı kapılar ardında neler döndüğünü merak edip yada şehir efsaneleri uydurup yerimize oturmayacağız. Farklı bir açıdan da küçük barebon sistem üretici sektörünün hatırı sayılır şekilde büyüyeceğine inanıyorum.
Tabi bir tehlike olarak standartları düzenleyen konsorsiyomların takip edemeyeceği kadar korkunç karışıklıklar olabilir veya tam tersi daha sağlam altyapıların oluşturulması ve yine özgür yaklaşımın kaçınılmaz sonucu olarak tekellerin manipülasyonlarının önüne geçilir.
Ben yine kullanıcı gözüyle bakıyorum. Fakat sürücü konfigürasyonu yönetimleri GNU/Linux kerneli kadar kolay olacaksa benim gibi insanlarda bu mutluluğa erişecek. Tabi daha alt seviyede olursa da bu yaştan sonra c/c++ öğrenmeye başlamış biri olarak donanımımın çöpe gitmesi pahasına kurcalayacağıma emin olabilirsiniz:).
Tekrar teşekkürler bu güzel haber için