The Codebreakers: BBC'den Açık Kaynak ve Özgür Yazılım Belgeseli

0
FZ
BBC tarafından hazırlanan ve açık kaynak ile özgür yazılım dünyasına ışık tutmayı hedefleyen The Codebreakers Mayıs ayında yayınlanmıştı.

İki bölümlük belgeselin 40 dakikalık bir sürümü OGG (90MB), WMV (60MB), M4V (225MB) veya DVD ISO torrent (1.5GB) olarak indirmek mümkün.

Görüşler

0
towsonu2003
cok tesekkurler linkler icin. bu programi izlemeyi gercekten istiyordum. program'da digital doorway'den bahsediliyor. bunu ilk kez duydum. turkiye'de bu ne kadar guzel olurdu! http://www.google.com/search?hl=en&safe=off&lr=lang_en|lang_fr|lang_tr&sa=X&oi=spell&resnum=0&ct=result&cd=1&q=digital+doorway+kiosk&spell=1

sokaga cikip herhangi bir bilgisayardan fm okumak...
hep "keske bizde de olsa" demek de gercekten sinir bozucu olabiliyor.
0
towsonu2003
ay izledikce kiskaniyorum. computer buses? aaaah ah... diyarbakir'da birinin cocugu kurtce dil destekli ubuntu'yla program yazmayi ogreniyormus, dusunsenize...

valla kiskandim hindistani afrikayi...
0
llort
Diyarbakir'daki cocuklarin kurtce ubuntuya gecmeden once Turkce'yi ve Turk Devrim Tarihi'ni ogrenmelerini isterim ama nerde o gunler aaah ah..
0
FZ
Ana dili Kürtçe olan bir çocuğumuzun Kürtçe yerelleştirilmesi yapılmış bir Ubuntu GNU/Linux ile program yazmayı öğrenmesi... Burada sanırım bir nokta gözden kaçıyor, Türkçe gibi çok daha yaygın bir dilde bile bir gencin programlama öğrenmek için faydalanabileceği kaynak miktarı ve kalitesi okyanusta bir damla gibi. Ana dili Kürtçe olan çocuğun ana dilinde okuma yazma öğrendiğini ve karşısına o dili destekleyen bir Ubuntu yahut Debian koyduğumuzu düşünelim. Durum Türkçe için olduğundan pek farklı olmayacaktır. Şu farkla ki işletim sisteminde kullandığı dil ile yazılmış kaynak sayısı ne kadar olacaktır?

Aynı kişinin Türkçe öğrendiğini de var sayalım. Bir nebze daha geniş bir pencereden bakabilecektir. Yetecek midir? Hayır. En büyük meselelerden biri İngilizce öğretebilmek. Malum tartışma, çeviri yapmak mı daha kolay yoksa çocukları çok dilli yetiştirmek mi, açıkçası hangisi daha zor bilmiyorum ama keşke birini kolayca ve ölçeklenebilir, ucuza halledebilecek bir çözüm yarın çıkıverse diyorum. (Internet'i kolayca dağıtmanın yolunu bulduk, o kadar laf ettiğimiz ADSL üzerinden 2 milyonu aşkın insan çok ciddi bağlantı sahibi oldu, bunun artarak hızlanmaması için bir sebep göremiyorum gelecek 5 sene içinde).

Tüm bunlara rağmen Hindistan'ı, Afrika'yı kıskanmadan önce iki kez düşünmenizi öneririm. 30 yıldır Türkiye'de yaşıyorum ve bu ülkenin pek çok Afrika ülkesinden ve Hindistan'dan daha iyi durumda olduğunu, süreç içinde daha da iyiye gideceğini düşünüyorum tüm problemli durumlarımıza rağmen.
0
newman
Hic su otomatik ceviri programlarina baktiniz mi? Onlar hic mi ise yaramaz diye dusundum simdi... Ben yillar once bir tane gormustum: Ingilizce almanca arasi ceviriler hic fena degildi (teknik ve basit metinler icin), ama Turkce'ye ceviriler gercekten berbatti (anlasilamayacak duzeyde). Belki gelisme kaydetmislerdir. Hani derde deva degil, ama tercume isini hizlandirabilir. Kalitesinin ortalamanin altinda olacagi kesin: lakin benim gordugum insan cevirileri de cok ic acici degildi. Belki biraz rutus ve editorlukle ortaya okunabilir metinler cikabilir. Tepesine de "Aman dikkat, bu metin cok guvenilir bir kaynak degil; bir an once ogrenin su Ingilizce'yi!" diye de bir uyari konabilir.
0
FZ
Eğer öyle bir çeviri programının çıktısı üzerinde gereken editöryel çalışma, insan emeği ile yapılacak çevirinin %50sini geçiyor ise o zaman pek anlamlı olmaz bence. Yani yeni baştan yazmam gerekecekse, her cümleye müdahale etmem gerekecekse bazen oturup sıfırdan çevirmek bile daha anlamlı olabilir. Bunun ötesinde bir başka mesele: statik belgeleri çevirdiniz diyelim, Usenet, e-posta listeleri, forum, vb. yerlerde nasıl iletişim kuracak gençlerimiz eğer en azından orta düzeyde İngilizce bilmezlerse?
0
newman
Aman "yabanci dil ogrenmek gereksiz" filan diye dusundugum sanilmasin. Fakat tek yabanci dilin Ingilizce olmadigi, globallesen dunyada insanin pekcok yabanci metinle karsilasabilecegi dusunulurse, ceviri programlarinin gelismesi herkese faydali olur (mukemmel olmasalar bile). Tabii "Ingilizce'yi iyi ogren: o programlarin ingilizce cevirileri daha iyi" denebilir. Ama Turkcesi de iyi olsa hic fena olmaz dogrusu: Ingilizceyi oyle boyle ogrenmek baska, "iyi" duzeyde ogrenmek baska...
0
osteosit
Usenet, e-posta listesi ve forumlara tabi ki tek çözüm konuştuğu dilde bu yerlerde yazan insan sayısını artırmak. Zaten ciddi miktarda varlar. Kullanım ve uzmanlaşma arttıkça o da artacak. İnterneti kim daha çok kullanırsa onun gezegenine dönüşür.
0
towsonu2003
Quote:
Ana dili Kürtçe olan bir çocuğumuzun Kürtçe yerelleştirilmesi yapılmış bir Ubuntu GNU/Linux ile program yazmayı öğrenmesi... [vs olumsuz tepki]

Yanit:
1. fazla mal goz cikarmaz (bu isin sakasi)
2. turkiye'deki kurt dili karsiti soylemin heryerde (ubuntu, pardus, fazlamesai, hatta chat vs vs vs) cikmasi beni rahatsiz ediyor. kurtce dil destegine "iyi olur yahu" desek canimiz mi acir? "ah evet, kurt cocuklar da okuma yazmayi, hatta hatta programlamayi ana dillerinde ogrenebilseler ne hos olurdu" desek siser miyiz?
3. video'yu izlemediginizi goruyorum: yerel dil destegi olan Ubuntu dolu bir otobus koy koy gezdiriliyor ve cocuklara bilgisayar kullanma imkani veriliyor.

Quote:
En büyük meselelerden biri İngilizce öğretebilmek. Malum tartışma, çeviri yapmak mı daha kolay yoksa çocukları çok dilli yetiştirmek mi, açıkçası hangisi daha zor bilmiyorum ama keşke birini kolayca ve ölçeklenebilir, ucuza halledebilecek bir çözüm yarın çıkıverse diyorum. (Internet'i kolayca dağıtmanın yolunu bulduk, o kadar laf ettiğimiz ADSL üzerinden 2 milyonu aşkın insan çok ciddi bağlantı sahibi oldu[...])

Yanit:
cozum videoda vardi: kiosklar. bu kiosklar eminim iclerine ingilizce ogrenme programlari konulursa sizin istediginiz amaci gerceklestirirler. aryrica kiosklarin ozu geregi (internete baglilar) yalnizca varlikli turkler degil (adsl kac para???), kiosklarin goturuldugu yerlerdeki (maddi duruma bakilmaksizin) *herkes* bilgisayar kullanma ozgurlugune (ve kioskun sundugu butun servisleri kullanma sansina) erisebilecek.

Quote:
Tüm bunlara rağmen Hindistan'ı, Afrika'yı kıskanmadan önce iki kez düşünmenizi öneririm. 30 yıldır Türkiye'de yaşıyorum ve bu ülkenin pek çok Afrika ülkesinden ve Hindistan'dan daha iyi durumda olduğunu, süreç içinde daha da iyiye gideceğini düşünüyorum tüm problemli durumlarımıza rağmen.

Yanit:
belli ki videoyu izlememissiniz. Lutfen Afrika ve Hindistan'da acik kaynak (open source) kullanimi hakkindaki bolumu dikkatli izleyin, ne demek istedigimi anlayacaksiniz.
0
Tugba
İzledim çok iyi.
Teşekkürler...
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Amazon.com'dan iki yenilik

innaw

Amazon.com'un kurucusu Jeff Bezos, müşterilerine iki yeni hizmet sunacaklarını açıkladı.

"Amazon Pages" ile kitapların yalnızca istenilen bölümleri satın alınabilecek. "Amazon Upgrade" ise müşterilerin sipariş ettikleri kitaplara dijital ortamda da erişebilmelerini sağlayacak.

Kaynak burada.

Türk Kökenli Arama Motoru: Hakia

anonim

"Hakia'nın hedefi kullanıcılarına hızlı, verimli ve kapsamlı bir arama hizmeti sunmak. Elbette bu iddiaların hiçbiri yeni değil. Hatta bunlar geleneksel arama motorlarının en geleneksel sloganları. Hakia'nın bu unsurlarla hizmet verirken benzerlerinden farklılaşacağı noktaysa semantik (anlam bilimi) altyapısı. Bu sitede yaptığınız aramalarda sizi sonuca ulaştıracağını düşündüğünüz anahtar kelimelerini arka arkaya sıralamak yerine doğrudan bir soru cümlesi yazıyorsunuz. Araştırma şirketlerinin raporları kullanıcıların çoğunun sadece bir anahtar kelimeyle arama yaptığını gösteriyor olsa da doğal dil kullanımı işi değiştirebilir.

Örneğin internetteki kaynakları kullanarak ahtapotun kaç tane kolu olduğunu bulmak için şu ana kadar 'ahtapot kol' benzeri kelimelerle arama motorlarında sorgulama yapılıyordu. Hakia'daysa doğrudan 'ahtapotun kaç kolu var?' şeklinde bir cümle yazıyorsunuz (Yaptığımız denemede ilk sayfada sonuca ulaştık). Açılışı yapıldığında hala yer alıp almayacağını bilmediğimiz 'Challenge' (meydan oku) başlıklı düğmeyse bir anlamda 'ainesi iştir sitenin, lafa bakılmaz' demeye getiriyor. Bu başlığa tıkladığınızda Hakia yaptığınız aramanın sonuçlarını Google, Yahoo ve MSN gibi sektör liderlerinin sonuçlarıyla aynı sayfada karşılaştırmanız için veriyor. Denememizde rakiplerin ilk sayfada etkili sonuç bulamadığı bir arama yaşamadık ancak henüz deneme sürecindeki bir arama motorunun 10 yıllık rakiplerle aynı indeks zenginliğine sahip olması da etkileyiciydi.

Bilişim Akademisi Hayata Geçti

FZ

Türkiye Bilişim Vakfı (TBV), bilişim sektöründeki eleman açığını kapatmak ve eğitim kalitesini yükseltmek amacı ile TBV Akademisi'ni kurdu. Akademiden mezun olanlar, "CNAP Eğitmen Sertifikası" almaya hak kazanacak ve yerel akademilerde öğrenci yetiştirebilecek. TBV Akademisi eğitimlerine Haziran ayında başlayacak.

CORN DISK

anonim

CD bundan böyle ''Compact Disk'in değil,''Corn Disk''in kısaltması yerine kullanılacak.Tokyoda merkezi bulunan Sanyo Electric bundan böyle optik diskleri,mısır koçanından yapılan plastiklerden üretecek.Diskler mısır özünden elde edilen polilaktik asitten yapılıyor.Dolayısıyle konvansiyonel plastik cd'ler ve dvd'ler kadar sağlam ve dayanıklı.Bu disklerin en önemli avantajı yakıldığı zaman havaya toksik gaz yaymaması ve bakteri ile zararsız malzemeye dönüştürülebilmesidir.
Kaynak: Cumhuriyet gazetesinin 1 kasım 2003 tarihli bilim teknik eki

BİLGİ’DE ALAN TURING GÜNLERİ, “KLASİK ve KUANTUM HESAPLAMA”

butch

İstanbul Bilgi Üniversitesi Bilgisayar Bilimleri Bölümü, üç yıldır düzenlediği Alan Turing Günleri başlıklı etkinliği bu sene 29-30 Mayıs tarihlerinde Dolapdere Kampüsü’nde gerçekleştirecek. II. Dünya Savaşı’nda Almanya’nın şifrelerini çözen ve matematikle savaş kazanan adam olarak da tanınan İngiliz matematikçi ve şifrebilimci Alan Turing adına düzenlenen etkinlik, yerli ve yabancı bilim adamlarını bir araya getirecek.