Yoksulluğun, hastalıkların ve imkansızlıkların diyarı, mistik ülke Hindistan yabancı sermayeye açıldı.
Yıllarca İngiltere´nin sömürgesi olarak yaşayan Hindistan´ın attığı bu adım sonucunda bu kez de yabancı sermayeninin sömürgesi altına gireceği iddia edildi. Beklenen gelişme kısmen gerçekleşti. Hindistan adeta bir yabancı sermaye akınına uğradı. ABD ve Avrupalı birçok dev firma stratejik altyapısı kendilerine ait olan yazılım işlemlerinin veri işleme kısmını Hintli çalışanlara emanet ettiler. Ancak Hindistan değişimin onuncu yılında bu gidişe ´dur´ dedi. Hindistanlı girişimciler kurdukları yazılım firmalarıyla yıllardır yabancı firmalardan aldıkları birikimleri şirketlerine aktararak kendi ayakları üzerinde durabileceklerini kanıtladılar.
Pazarın büyüklüğü, ucuz işgücü ve insan kaynağı yatırımcıları Hindistan´a çeken nedenlerin başında geldi. Coğrafi nedenler de bu işbölümünü körükleyen nedenlerden biri oldu. ABD geceyi yaşarken Hindistan´da güneş doğuyordu. Zaman dilimi farkından yararlanan ABD ve Avrupa kökenli birçok firma iş akışının ´veri işleme´ bölümünü Hindistan´a bırakarak bir günde iki günlük işin gerçekleşmesini sağladılar.
Hindistan kısa sürede Silikon Vadisi´nin arka bahçesi olarak anılmaya başladı. Bu durum karşılıklı olarak hem Hindistan hem de ABD ve Avrupalı şirketlerin işine yaradı.
Yapılan yatırımlar Hindistan´a nitelikli insan kaynağı ve potansiyel yerli sermaye olarak geri döndü. Bilişim firmalarının sayısındaki artış birçok Hindistanlı´nın bilişim alanında yetkinleşmesine neden oldu. Bugün ülkede orta sınıf mensubu hemen her Hintli kadın çocuğunun yazılım mühendisi olmasını istiyor.
Yaşanan 10 yıl Hindistan´da tersine beyin göçü sürecini başlattı. Gerek yurtdışında gerekse Hindistan´da uluslararası firmalarda çalışan birçok yönetici kendi işlerinin patronu olma yolundalar.
Örneğin Kumar Sivajaran´ın, IBM Thomas J. Watson Araştırma Merkezi´ndeki prestijli görevini bırakarak Hindistan kökenli Tejas Networks şirketinde çalışmaya başlaması ´dev bir transfer´ olarak adlandırılıyor.
Ünlü spekülatör George Soros´un desteklediği yatırım fonunun eski başkanı Purnendu Chatterjee ise artık, Hindistan´da kurduğu araştırma şirketi Chembiotek´in başkanı.
Hindistan kaynaklarını güçlendirmeye çalışırken dünyaca ünlü firmalar da boş durmuyorlar. Stanford Üniversitesi´nin yaptığı araştırmaya göre Hindistan´a şimdiye kadar beş milyon dolarlık risk sermayesi yatırımı yapıldı.
Hint kökenli şirketlerin başını bilişim sektörü çekiyor. Yazılım Hintliler´in uzmanlık alanına giriyor.
Wipro ülkedeki hatırı sayılır yazılım firmalarından. Şirket, General Electric, Home Depot ve Nokia gibi dev şirketlerle çalışıyor. Wipro´nun bu yıl 392 milyon dolar kar etmesi bekleniyor.
Wipro´nun başarısının altında planlı bir büyüme ve yönetim stratejisi izlemesi yatıyor. Şirketin başkanı Vivek Paul şirkete nitelikli yazılım elemanları alarak kolları sıvadı. Şu anda bin 200 çalışanı olan şirket önümüzdeki üç yıl içinde bu sayıyı 30 bine çıkarmayı planlıyor. Şirketin büyüme yolundaki bir diğer adımı dev şirketlerle birleşerek dev projelere imza atabilmek. Piyasalardaki durgunluğa rağmen dev şirketlerle birleşmek Wipro için henüz yeterinde hesaplı değil. Şirketin başkanı Paul birleşmeler için en uygun zamanı bekliyor.
Her biri kendi alanında dev şirketlere yazılım hizmeti veren Wipro destekleyici şirket konumunu terkederek çözüm üretici firma olma yolunda ilerliyor. IBM, Accenture ve Global Electronic Data Service gibi yazılım danışmanlığı veren firmaları rakip olarak gören şirket 2004 yılı sonuna kadar dünyadaki 10 bilişim hizmeti sağlayan firmadan biri olmayı hedefliyor.
Infosys Technologies ülkedeki bir diğer başarılı bilişim şirketi. Şirket Goldman Sachs, Visa, DHL, Cisco, Nestle ve Nordstom gibi dev şirketlere yazılım hizmeti sunuyor.
Tata Consultancy ve Satayam Computer ülkenin önde gelen yazılım danışmanlığı firmalarından. Bu firmalar yönetim, finans ve diğer sistemlerin teknolojiyle uyumlandırılması yönünde çalışmalar yapıyorlar.
Hindistan´da IBM, PwC ya da Sapient kadar güçlü olmaya aday bu bilişim şirketleri son aylarda uluslararası şirketlerde meydana gelen işten çıkarmaları fırsata çevirdiler. Bu şirketler işsiz beyaz yakalı çalışanları avlayarak insan kaynağına ciddi yatırımlar yapıyorlar.
Hindistan´da meydana gelen bu gelişmeler sayesinde ülke artık ucuz işgücü cenneti olarak değil nitelikli insan kaynağı olarak anılıyor. Ülkede bir bilgisayar programcısının aylık geliri 800 dolardan başlıyor. Ücretlerin her yıl yüzde 15 arttığı belirtiliyor.