Şaka Gibi...

0
parsifal

Görüşler

0
Armish
Aslında bu konularla pek aram yoktur. Bu sefer üşenmeyip tasarıyı okudum. Genel olarak aklımda çok belirgin şeyler oluşmadıysa da, anlamadığım birkaç nokta var;

*) Bu konuda yeterince başarılı olan ülkelerde eminim ki yasalar da bir o kadar başarılıdır. Peki bu ülkeler bu konuda (Astronatların zorunlu inişi....) ne diyorlar acaba?

*) Diğer ülkeler böyle bir antlaşmayı imzalamaya neden yanaşsın?

*) Biz neden umutsuz bir şekilde bu gibi şeyleri sürdürüyoruz?


Şimdiden zaman ayıran (olursa) lara teşekkürler.
0
malkocoglu
Bu jargonu pek bilemiyoruz ama, galiba soylenmek istenen baskalarinin alet edevati bizim bahceye duserse, geri verecegimize dair taahhut gibi bir sey... Bizim ki de oraya duserse, onlar versinler, vs. Tabii onun icin ilk once birsey firlatmamiz lazim! Uydu isini ogrendik, biraz da balistik fuze islerine girelim canim. Japonya ilk kez savastan sonra savunma harcamalarini arttiriyor, dikkat. Kuzey Kore tepelerinden fuze salladi, korktular. Almanya ar-ge atilimi baslatacak, cok onemli. Dersiniz ne alakasi var? Bilmem.
0
FZ
Ben de küçükken astronot olmak isterdim. Sanırdım ki her ülkede NASA gibi bir kurum var. :-P

Sonra büyüdüm ve olmadığını öğrendim.

Kısa bir süre sonra da ``uzayın bittiği yer nasıl bir yer yani *dışarıda* ne var?´´ sorusunu sormaktan vazgeçtim zaten, bana bunlarla uğraşmak yerine ders çalışmamı sonra da bir işe girmemi tavsiye etti büyüklerim.

Ha bu arada, valla benim bahçeme uydu ya da benzeri bir şey düşerse vermem, haberiniz olsun, daha doğrusu haberiniz olmasın, saklarım ben onu :-P
0
Nightwalker
Bende küçükken astronot olmayı isteyen bir tek ben varım sanıyordum. Yalnız değilmişim :) Hazır söz meclisten açılmışken bize pek uymayan bir gelişme ama şu habere bakmakta fayda var. Sanal İmza Yasa Tasarısı [www.turkiye.gov.tr]
0
anonim
"Cem Yılmaz" hazretlerini pek sevmem ama yazıyı okuduğum zaman hemen aklıma onun şu "Uzay ve Türk" konulu gösterisi geldi... Herhalde zıplamaya çalışıyoruz ;) (Nitekim anca çıkarız değil, anca çıkamayız...)
0
malkocoglu
Cem yilmaz'in en guldugum esprisi "Robocop Turk olsa ismi ne olurdu?" Hasan SLX. :) !!!

Iki ayri dunyadan kavrami bitistirgetirince baba espriler cikiyor vallahi.

Gene de derim. Birey bazinda milletimi alnindan operim; Sistemi bozuktur, dogrusunu kuramayan bastaki birkac adami tekmelemek lazim. Uzay'a da gideriz. Dunya capinda astrofizikcimiz var, matematikcimiz de. Birileri su ana malzemeleri karistirip guzel bir yemek yapsin artikl!

0
aRda_
Sahiden saka gibi..Ama gercek olmasi kara mizahcilar icin bulunmaz bir konu...

Ayrica bende kucukken astronot olmak isterdim, ancak kucukken bizde "oyle seylerin" olmadigini buyuklerim soylemisti bende umutlanmistim: "o zaman ben buyuk adam olana kadar yaparlar, bende o zaman giderim"
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Linux: Amerikan bilgisayarlarına Avrupa'dan gelen tehdit

tongucyumruk

Hayatım boyunca hiç 15 dakka kesintisiz gülmedim ben realist - 3 Temmuz 2006 19:23

Bu haberi yazmak için önce birçok şekil düşündüm. Bir hikaye şeklinde, yazıda yazanları destekler görünür bir şekilde veya bu sitenin geçmişinde buna benzer örneklerden alıntılar yaparak haberi yazmaya çalıştım. Sonunda pes ettim. Sadece bağlantıyı veriyor ve kaldığım yerden gülmeye devam ediyorum...

If you guessed it was Linux you would be 100% right. Osama uses Linux because he knows designed to counterfit DVDs, curcumventing the Digital Millenium Copyright Act, and defraud companies like Disney. Tristan Shuddery - 20 Nisan 2006 - 01:06

'05 Personel Performans Değerlendirmesi: Fena Değil Ama Daha Çok Çalışmalısın!

FZ

Daha önce de bazı eserleri sebebi ile kendisinden bahsettiğimiz Peter Norvig, 2005'in Dünya Fizik Yılı kabul edilmesi sebebi ile Einstein'ın 1905 yılında, çalıştığı patent ofisindeki amiri tarafından gerçekleştirilen performans değerlendirme sonuçlarını yayımlamış.

Kaynak: http://radar.oreilly.com/

Özgür yazılımı anlamaya daha çok yolumuz var!

fkoksal

Bugün gözüme bir blog girdisi takıldı. Blog sahibi "Açık kaynak" hakkında bilgi vermek istemiş. Yazının bir bölümünü paylaşmak istedim.

...Açık Kaynak yazılımların diğer bir ortak özelliği de ücretsiz dağıtılmasıdır. İlk açık kaynaklı yazılım 1998 yılında Netscape tarafından yayınlanan Navigator‘dür ve Mozilla adı altında lisanslanıp dağıtılmaya başlanmıştır...

Buradan buyrun

Konuşan Solucan ( Proudly Turk :) )

anonim

Dünyanın ilk konuşan virüsü bir türk tarafından yazıldı. news.com'un haberine göre Microsoft Speech Engine'i kullanan virüs Windows XP bilgisayarlarda açılış müziğinin hemen ardından devreye girerek şöyle konuşuyor;

"How are you. I am back. My name is Mr. Hamsi. I am seeing you. Haaaaaaaa. You must come to Turkey. I am cleaning your computer. 5. 4. 3. 2. 1. 0. Gule gule."

Buradan Karadenizli bir vatandaşımız tarafından yazıldığı tahmin edilen Amus solucanı hakkında F-Secure'dan virüs araştırma direktörü Mikko Hypponen'ın yorumu şöyle "Bu konuştuğunu gördüğüm tek solucan ancak çok gelişmiş olduğunu söyleyemeyeceğim çünkü Visual Basic'de yazılmış"

Linux ve Bira

e2e

Newsforge.com, "Linux ve bira" başlığı altında, "Favori biranız hangisi" adlı bir anket yapmış.

Aralarında, Richard M. Stallman, Alan Cox, Eric Allman, Fyodor, Eric S. Raymond, Michael Tiemann, Andrew Morton gibi isimlerin de yeraldığı anket sonuçları ilginç :)

Editörün Notu: Stallman'ın cevabını okudum mu? Okudum. Şaşırdım mı? Hayır! ;) Ayrıca yorumda geçen "Hackers" kitabı FM'de daha önce tanıtılmıştı, bilginize.