LinuxP2P - Stallman Röportajı

0
lifesdkver0_1
Eğer Richard Stallman'ın P2P, dosya paylaşımı, DRM üzerine düşünceleri ilginizi çekiyorsa, LinuxP2P sitesindeki röportajı okumak isteyebilirsiniz.

Özellikle Creative Commons hakkında söyledikleri dikkat çekici.

Görüşler

0
iscariot
DRM ve GPLv3 hakkında söyledikleri de çok ilginç geldi bana. Sanırım GP2X'le ilgili bir problem olmuştu. GP2X ve gelecek kuşak benzer makineler GPLv3'den oldukça etkilenecek gibi gözüküyor.
0
ttk
İngilizcem çok da iyi olmadığı için çok da iyi anladım sayılmaz ama gerçekten de Creative Commons hakkında söylediklerini bu lisansı tercih edenlerin incelemesi lazım. Adının içinde Commons geçiyor diye hemen trenin aklımıza esen bir vagonuna atlamamak lazımmış anlaşılan. DRM ise zaten rezalet, tekelciler kartlarını bir açsınlar bakalım, gerçek efendi olan (olamayan) kullanıcılar ne gibi bir tepki verirler, tercihlerini nasıl yaparlar ona göre durum netleşir sanıyorum.
0
experience
cok sempatik adam bu stallman. kerata
0
anonim

Yaptigi muzigi creative commons share music lisansi ile sunan biri olarak Stallman'a katilmadigimi belirtmek istiyorum.

Gpl altinda program yazip sonra danismanligini yaparak para kazanmak tarzi bir ekonomisi yok bunun. Uzerinde epey ugrasilmis bir eserin, ticari bir calismada, izin alma geregi duymadan kodlari-notalari acik tutulup kullanilmasi benim destekledigim bir sey degil. Sourcelari web sitesine koyup, alin istediginiz gibi compile edin, kullanin diyemiyorsunuz. Soz konusu olan sesler. Ayni notalari kullanarak o seslerin tekrar yaratilmasi bile cogu zaman mumkun degil. Cunku nota sistemi sadece bir transformasyon, sesi aynen saklamak uzerine kurulmamis. Insanlarin bir parcayi ozgurce dinlemelerine izin vermekle sample alip kafalarina gore arkaya ritm koymalarina izin vermek farkli.

Log analizi yapan bir yazilim ile bir muzik parcasi ayni seymis gibi degerlendirilmemeli.

0
sefalet
Sanırım Stallman sizden farklı düşünmüyor.Kamusal Yaratım Lisanslarının (Creative Commons, üstün körü verilmiş bir karşılıktır) hepsinin aynı olmadığını, içlerinde özgür olanlar olduğu gibi tam tersi etkilere sahip özellikler içeren lisansların da bulunduğunu belirtiyor.Bu bakımdan Kamusal Yaratım Lisansını desteklemek tutarsızlık doğurur demeye getiriyor ki gayet tutarlı bir nokta.Lisanslar tartışılacaksa ayrı ayrı ele alınmalılar tek bir çatı altında değil diye de gayet net bir açıklama yapmış.Ayrıca GPL lisansının her üretim için geçerli olamayacağını belirtmiş.Daha ne desin.

Ben şahsen GPL'in yeni sürümlerinde lisans alanının genişletilmesi ve etki gücünün arttırılmasına yönelik bir hedef beklentisindeydim ama Stallman pek niyetli değil gibi.Bu bakımdan biraz şaşırdım çünkü daha önce bir yerlerde bu tür bir hedefe yönelik bazı girişimlerden bahsediliyordu diye hatırlıyorum (Stallman'ın da içinde olduğu).Gerçi her şeyi de adamdan beklememek gerek.
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Türküm, doğruyum, parasıylaysa savaşırım!

sundance

Dün akşam TV kanallarından birindeki bir haber çok ilginçti. Amerikan Ordusu'nun her milletten her ırktan insanı askere aldığı web sitesinden bahsediyordu. Durum şu an savaşan askerlerin çoğunun latin kökenli olması üzerine ortaya çıkmış. Körfezdeki Amerikan askerlerinin 15,000 kadarı, Amerika'da çalışma izni olan fakat vatandaş olamamış Latin kökenlilermiş. Dahası yukardaki politika gereği Amerikan Ordusu, dünyanın her yanından paralı asker kabul ediyormuş. $1500 aylık maaşla başlamak ve ilerde Amerikan vatandaşı yapılmak üzere.

Buraya kadar kapitalist düzen, tabi düzecekler diyebilirsiniz, ama haberin bundan sonrası enteresan. Gece haberlerinde bunu sunan spiker Bir dipnot geçmek istiyorum, bu haberi akşam bülteninde verdiğimizde telefonlarımız kilitlendi, nasıl başvurabiliriz, şartları nedir diye arayanlar yüzünden... dedi.

Hadi hep beraber, 'Ne mutlu Türküm diyene'

Sana dokunan yılandan bana ne (eğer para kazanmıyorsam!)

sundance

(Merak edenler için:bu yazının burada yer almasının sebebi hepimizin insan olması.)

Bugün Katrina fırtınası ile ilgili okuduğum bir makale beni bir şeyler yazmaya zorladı. Dünyanın ne kadar boktan bir yer olmaya doğru ilerlediği ve "tuzu kuru olma" deyiminin gerçekte ne anlama geldiği ve "onun başına geldiyse haketmiştir bir şekilde" dedikten sonra buna mantıklı sebepler bulmanın ne kadar da kolay olduğu gibi şeyler öğretti.

Makalenin ismi "Üzüntü yok: Neden Katrina kurbanlarına fazla yardım etmemeliyiz?" İçeriğe gelince; basit bir özeti şu şekilde olabilir:

TASARIM SUÇTUR

sundance

FM2'nin tartışmaya açıldığı bu günlerde UcanTekme Burak arkadaşımın yazdığı yorum, uzun süredir yazmayı düşündüğüm bir yazı için bana bahane oldu.

İçerik yönetim sistemleri gerçekten de tasarımı hayatımızdan çıkartmış mıdır ? Bu kötü mü olmuştur üzerine küçük bir deneme, umarım tartışırız

TASARIM SUÇTUR...

Bir tanıdık ölmüş gibi

sundance

Bazı tek yönlü ilişkiler vardır. Birinin yıllar önce yazdığı bir hatıra defterini bulursunuz ve dünyaya bakışınız değişir. Ya da hiç tanımadığınız dedenizin hırkasını yıllarca kullanırsınız.

Benzer şeyler program yazarları için de geçerli, mesela IrfanView'un yazarı (Irfan) ile tanışmak isterdim, o kadar programını kullanıyorum. Veya Linus Tornvalds.

Belki de bu yuzden meshur Ping programının yazarının öldüğünü duyunca irkildim...

Okul arkadaşlarınızı özlediyseniz....

kuzen

Eğer ilkokuldan başlayıp üniversiteye kadar tüm eğitim hayatınız boyunca merak edip ulaşmak istediğiniz ama ulaşamadığınız arkadaşlarınız varsa http://www.bizimokul.com a bir göz atın ,kim bilir siz de benim gibi bir iki arkadaşınızı bulabilirsiniz...