İzinsiz Fotoğraf Çeken Gillette Rafları!

0
anonim
İngiltere'de Gilette raflarının tüketiciden izinsiz fotoğraf çektiği ortaya çıktı. Yani gidiyorsunuz, jilet almak icin rafa elinizi atıyorsunuz. Ürünü alışveriş sepetine attığınız anda gizli bir kamera yüzünüzün fotoğrafını çekiyor! Boykot basladı,

http://www.boycottgillette.com
RFID (Radio Frequency Identification): Bu teknoloji en başından beri sadece geliştirilmis barkod olarak tanıtıldı. Kağıt kadar ince bir etiketin içinde küçük bir microyongadan olusan sistem, örnegin süpermarketlerde ürünlerin envanter amaçlı izlenmesi ve kasada okutulması ürünün yakınından geçirilen bir okuyucu ile saglanacaktı.

Saklanan gercek şu ki her Ülker fındıklı gofretin üzerine basılmıs barkod aynıdır. Ancak RFID teknolojisi ile hedeflenen her ürune ayrı bir ID vermek. Bu o ürünü sizinle ilişkilendirilmesine izin veriyor. Ayrıca kullandıgınız ürunlerin içine yerleştirilmis alıcıların sizin taşıdığınız ürünleri tanımlanmasına izin verecek, sizin bütun alıskanlıklarınızın envanterinini çıkartabilecek.

Görüşler

0
alivardar
>Saklanan gercek şu ki her Ülker fındıklı gofretin üzerine basılmıs barkod aynıdır.
Bunu anlamadım örnek olması açısından mı verdiniz? Yoksa bu üründe de aynı şey olduğunumu söylüyorsunuz.
Türkiyede ki ürünlerde RFID cihazına denk gelen oldumu?
Saygılar
0
zekeriya_akyildiz
çok var ama resim çekmiyorlar veya seni izlemiyorlar sadece parasını vermezsen kapıdan çıkarken bağırıyorlar :P

Johnson&Johnson ürünlerinin tümünde var mesela (ince metal şerit dikkat et görürsün)



0
conan
ince metal serif RFID degildir. Elektronik anti hirsizlik mekanizmasinin bir parcasidir.
0
zekeriya_akyildiz
oda bir çeşit RFID. bunların(RFID) birçok versiyonu mevcut eğer googleda biraz araştırısanız görürsünüz
0
conan
RFID = Radio Frequency Identification

O metalik bantin neresinden radyo sinyali yayiliyor merak ettim. Neyse, eminim benden daha fazla bilgi sahibisinizdir bu konuda. Pek ellesmeyeyim bilmedigim konulari :)
0
simor
O ince metal şerit(ler), benim bildiğim kendi özsalınımı bulunan ve bunu harekete geçiren güçlü manyetik alanla (kapı çıkışındaki uzun karşılıklı antenler) birlikte titreşen ve kısa dalga boyunda sabit bir sinyal yollayan ve içinde dijital bilgi barındırmayan aygıtlar. RFID ler ise içlerinde eşsiz kodlar barındıran çipler ve kendi içlerinde bir anten barındırıyorlar. Bazı bilgisayar parçalarının ambalajında mevcut şu anda ülkemizde. Büyük kare biçimli ve labirent gibi anteni olan etiketler. Onlarda şeritler gibi yakınındaki özel modülasyonlu elektromanyetik dalga ile endüklenip bilgiyi host cihazına yolluyorlar. Fakat şeritlerden farkı içlerinde çip ve eşsiz kod barındırmaları. Tabi dediğiniz gibi RFID lerin çok çeşitleri var ama o şeritlere RFID denmiyor ama ne dendiğini bilmiyorum.
0
Phaedrus
Ornek olarak verdim.

Su anki TR kullanımını inanın bilmiyorum.
0
zekeriya_akyildiz
Bu tavırla insanları ancak paranoyak yaparlar. Artık marketlere giderkende kılık değiştiririz kredi kartı vs. yerine nakit para kullanırız, parmak izmiz alınmasın diye eldiven giyeriz, yüzümüzede kar maskesi takarız, ses kaydımızda alınmasın diye az konuşuruz-hatta hiç konuşmayız-, el yazımız okunmasın diye hiçbiryere imzada atmayız yazıda yazmayız. Soranlara sakın gerçek adınızı vermeyin, evinize giderken havanın iyice karamasını bekleyin ve şehirde bir tur atın arabayıda en az üç sokak aşağıya park edin -ki izleyemesinler-. bu böyle sürer gider ama uygulamanın geri tepeceği gayet eçık.
0
Phaedrus
Acıkcası istedigi kadar resmimi ceksin. Pek umrumda degil. Ancak benden izin almadan, yada sormadan yapması oldukca rahatsiz edici. Evinizin icine dinleme cihazı konmasının biraz daha yumusak(!) hali.
0
zekeriya_akyildiz
Bu bilgileri nasıl kullanacaklar orasıda ilginç. mesela bu uygulamayı prezervatif firmalarıda uygulasa mesela!. Benim ayda nekadar kullandığımımı hesaplayıp neyapacak? Eşimi arayıp maaşallah sırrınız ne mi diyecek? yada gilette tıraş bıcağı alıyormuşşsunuz ama son iki haftadır almıyorsunuz ? neden diye telefonm u edecekler? yaptığım her alışveriş izlenecekmi?
0
darkhunter
Yakın bir gelecekte bu teknolojinin yayılması olası. Bu durum, yakın gelecekte anketörlerin aç kalmasının da olası olduğunu çağrıştırdı bende...
0
mrtksn
pazar araştırması olsa gerek. Müşteriyi iyice sahiplenmeyi amaçlıyorlardır muhtemelen. Yani müşterlieri kataloglayacaklar, inceleyecekler, her müşteri hangi ürünü almış, ne sıklıkla almış, yeni ürün çıkınca almış mı, sakalı uzamış mı? yoksa sakal mı bırakıyor!Sakal bırakıyorsa hemen önüne bunda vazgeçirecek bir şeyler çıkaralım, fln...
0
sametc
Aslında izlemelerine gerek kalmadı ne kullanıyoruz bilgisayarımızın su kadar MB su program falan belli hersey.. size iki olaydan bahsedicem:

1- HP R507 foto makinesi ile amerika'daki abime resim gondermek gerekli(fotoğraf makinesi benim degil yandaki komşumun)komşudan surucu CD'sini aldım ve surucuyu bilgisayara kurdum toplamda 499 MB tuttu alanı......

sonra fotoğraflar cekildi hersey tamamlandı sonra makineyi CD ile beraber komşuya verdik.... sonra artık suruculerine gerek kalmadi silmek icin tusa basiyoruz bekliyoruz ve o da ne resimleride silmeye kalkışıyor? evet aynen mesaj soyle:uygulamalarla beraber resimlerinizde silincektir....

simdi surucu ve uygulamalarla resimlerin alakası ne ? neden siliyorsun resimleri...... ben neden boşu boşuna 500 MB alanı heba edeyim? yani elbette kopyala ile sildiremezsiniz ama standartlari konusuyorum...

ikinci olay ise : bu cektiğim resimleri abime gondermek gerek zira abimle MSN hotmailden haberleşmekteyiz....

fotoğrafları gondermek icin mozilla firefox aciyoruz,hotmaile giriyoruz,resimleri gondermek icin tusa basiyoruz oooo oda ne sadece explorer 6 ile gonderilirmiş resim. :(

işte kapitalist sistem böyledir sizi artık tuketici değil köle goruyorlar bizde aptal tuketicileriz onlara 500 $ gibi meblah odeyerek onların istediği gibi yaşıyoruz sizce bu durumda fotoğraflara gerek varmı ?.
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Cehennem.Org´u Hatırlar Mısınız?

anonim

Aşağıda sadece konu başlıklarını ve ayrıntılı bilgiye ulaşabileceğiniz linkleri veriyorum, yorumsuz...

"İnternette şifre tuzağı
'www.cehennem.org', Türk internet kullanıcılarına e-posta yoluyla tuzak kurarak, şifrelerini alıyor. Kurban sayısı ve isimlerini yayınlayan sitenin, bu yolla 10 bine yakın internet kullanıcısının şifresini ele geçirdi.
"

"Cehennem.org'da terör bağlantısı
İnternet kullanıcılarına tuzak kurarak şifrelerini indiren cehennem.org'un kapatıldığı açıklandı. Bu açıklamayı, ABD'den gelen ve şifreleri ele geçirilenleri dehşete düşüren bir açıklama takip etti.
"

GNU/Linux OpenBSD Kadar Güvenli Mi?

Nightwalker

Internette dolaşırken tesadüfen rastladığım makale oldukça ilginç. Makalede GNU/Linux'un neden hiçbir zaman OpenBSD kadar güvenli olamayacağı açıklanıyor. Başlıktaki iddaya önce şüpheyle yaklaşsam da savunulan tezler oldukça mantıklı gözüküyor. OpenBSD desktop uygulaması olarak belki Linux'un karşısına kolay kolay çıkamayacak. Ama sunucu hizmetlerinde... Neyse bakalım gelecek kimin olacak?

Türkiye'de Elektronik İmza Sonunda Başlıyor

anonim

Türkiye'de ıslak imza ile aynı hukuki sonuçları doğuracak elektronik imza (e-imza) dağıtımı başlıyor.

Türkiye'de e-devlet uygulamalarının gelişmesini sağlayacak olan elektronik imzada (e-imza) geri sayım başladı. Sektörde faaliyet göstermek üzere Telekomünikasyon Kurumu’na başvuran 3 firmadan biri olan Türktrust, istenilen şartları karşılayarak kurumdan yetki belgesi aldı.

Kaynak: http://www.hurriyetim.com.tr

Google'dan güvenli iletişim için yeni bir adım: Anahtar Şeffaflığı Sistemi

tongucyumruk

Tam da WhatsApp'ın kullanıcıların şifreleme anahtarlarını değiştirmesinin bir güvenlik açığı oluşturup oluşturmadığının tartışıldığı şu günlerde Google sanki önceden durumun kokusunu almış gibi kullanıcıların anahtarlarını ve anahtar geçmişlerini doğrulamayı sağlayacak Anahtar Şeffaflığı (Key Transparency) aracını duyurdu.

Anahtar Şeffaflığı sunucu/istemci modeli ile çalışan bir anahtar...

Distributed Denial of Service´a (dDoS) karşı nasıl bakakalınır?

conan

Steve Gibson, Gibson Araştırma merkezinin güvenlikten sorumlu elemanı(Soyadından çıkardığım kadarıyla da kurucusu olabilir), sayfasında 4 Mayıs 2001 günü grc.com sitelerine yaşadıkları dDoS saldırısını en ince ayrıntılarına kadar anlatmış. Bir sistem yöneticisi ve saldırıyı an an yaşayan `güvenlik görevlisi`nin bakış açısından saldırıyı bu linkten okuyabilirsiniz. Bence alınacak ilginç dersler var. Aynı yazıyı pdf formatında da indirebilirsiniz.

Ayrıca Steve'in hackerlara karşı yazdığı açık mektubu da okumanızı tavsiye ederim :)