İmece Usulü Bilim Cinayeti Konferansları

0
FZ
Bazı suçlar vardır, o kadar büyüktürler ki, aslında ortada bir suçlu yoktur.

ABD'de doktora çalışmalarını sürdürmekte olan A. Murat Eren, Türkiye'deki akademik ortamın barındırdığı trajikomik ve içler acısı bir konferansa dair zehir zemberek eleştirlerini İmece Usulü Bilim Cinayeti Konferansları başlıklı blog girdisinde sıralamış
A. Murat Eren'in yazdıkları sadece belli bir üniversiteyi, birkaç kişiyi ya da birkaç akademisyeni ilgilendirmiyor. Herkesi ilgilendiriyor, ilgilendirmeli. Eren'in yazısında bahsedilen örnekler buzdağının görünen kısmı. Suların altında fokurdayan çamurlar, eğer tedbirini almaya başlamazsak, yavaş yavaş hepimizi saracak bir bataklığın hammadesini oluşturuyor.

Görüşler

0
okanakyuz
Denecek hiç birşey yok. Akadamisyen olmadığıma sevindim en azından iş yerinde iki satır rapor yazarken dahi olsa matematik ve fen bilimlerini kullanabiliyorum. Demekki sistem buna izin vermiyor. Demekki bir yanlışlık var.

Bu yazıyı birkaçyüz gazeteci ile de paylaşmalı sanırım.
0
ez_guard
Ne olursa olsun yapılan iyi şeyler de var mesela http://www.ultraindir.com/Pardus.html gibi
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Türkiye'de Tehlikeli Bir Salgın: 400.000 kişi hasta

FZ

Dünya Sağlık Teşkilatı'nın salgın hastalıkları izleme odasında bilgisayarlara bağlı duran alarm kesik kesik ötmeye başladı. Nöbetçi iki uzman hemen özel ekranın başına koştular. Ne oluyordu? Çin'de yeni SARS vakaları mı görülmüştü? Yoksa beklenen 'kuş gribi' bir yerde çirkin yüzünü mü göstermişti? Ya da Afrika'daki AIDS faciasında yeni bir sıçrama mı gerçekleşmişti?

Ekrandaki verileri izleyen uzman: "Kötü haber Türkiye'den" dedi. Tuşlara birkaç kez dokunup bir süre araştırma yaptı. "Bir çeşit üst solunum yolları enfeksiyonu olarak başlıyor ama başka biçimlerde de kendisini gösterebiliyor. Özellikle gençleri vuruyor. Kız-erkek ayrımı yapmıyor."

ULUDAĞ, Microsoft, Milli Eğitim Bakanlığı İhalesi Meclise Taşındı

FZ

CHP Uşak milletvekili Osman Coşkunoğlu, ABD ve AB'nin, güvenlik sorunu nedeniyle dışladığı Microsoft Windows işletim sisteminin, öğretmenlere ve yargı mensuplarına yönelik kampanyalar kapsamındaki bilgisayarlarda kullanılmasını eleştirdi. Coşkunoğlu, konunun bir "ulusal güvenlik sorunu" olduğuna dikkat çekti.

Osman Coşkunoğlu, yaklaşık 650 bin öğretmene dağıtılması planlanan dizüstü bilgisayarda, "neden TÜBİTAK'ın geliştirdiği bir işletim sistemi değil de Microsoft'un işletim sistemi kullanılacağını" hazırladığı 6 soru önergesiyle Meclis gündemine getirdi. Coşkunoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ve Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in yanıtlaması istemiyle verdiği önergelerde, Microsoft sisteminin tercih nedenini sordu.

Kaynak: Milliyet

İsrail - Türkiye Girişimcilik Kıyaslaması

FZ

IVC'ye göre İsrail'de: 4,563 yüksek teknoloji şirketi, 166 Risk Sermayesi Fonu ve 34 "incubator" varmış. 2005 yılında 1.2 milyar $ yatırım gerçekleştirilmiş.

Hangi alanlarda imiş bu girişimler, anahtar sözcükler nelermiş: yazılım geliştirme, web geliştirme, bloglar, sosyal ağlar, anında mesajlaşma, P2P, web servisleri, Wi-Fi teknolojileri, e-posta servisleri, hücresel ağ servisleri, açık kodlu yazılımlar, etkileşimli TV, VoIP.

Bir an Türkiye'deki durum nasıl acaba diye düşündüm. Çok kısa bir an. Çok kısa... Kaynak: Israil Envy

Vatandaşını Unutan Bilişim Sektörü

FZ

Radikal´in bilişim yazarı Serdar Kuzuloğlu Türkiye´deki bilişim sektörüne ateş püskürmeye devam ediyor:

``Bu köşeden yaklaşık bir yıldır, Technology Channel ekranındaki Technosohbet programında da haftalardır soruyorum (aslında sorguluyoruz): Türkiye'deki bilişim sektörü temsilcileri topumuzu aldatıyor olabilir mi? Dünyanın en büyük işlemci üreticisi ülkenin en büyük yerel bilgisayar markalarından biriyle bir olup bilgisayarlaşma oranına katkıda bulunmak için bir kampanya yapıp 5 (yazıyla beş) bilgisayar verebliyorsa, TÜBİSAD adıyla bilinen Türkiye Bilişim Hizmetleri Derneği'nin yönetim kurulunun çoğunluğu yabancı (Onlar da Amerikan. Uluslararası diyemiyorum bile) bilişim şirketlerinden oluşuyorsa aklıma ister istemez bunlar geliyor. Sizin gelmiyor mu?´´...

``Bilişim odaklı sivil toplum kuruluşlarının yaptıklarını burada uzun uzun anlatmak isterdim, orada da tökezliyor elim kolum. Bilgisayar okur yazarlığını geliştirme adı altındaki girişimler ücretsiz Microsoft kursuna dönüyor. Kimileri öte yanda kuraldı, kanundu, düzenlemeydi kaptırmış gidiyor. Şu anda derdi bilişim olan sivil toplum kuruluşlarının bu ülkeye ait bütün hayalleri gerçekleşse biz sıradan vatandaşların eline ne geçecek biliyor musunuz? HİÇ!´´...

Özel Sektör Bunu Yaparsa!

anonim

Bir haber sitesi köşe yazarı yarışması açmış. Yüksek katılımlı yarışmada yaşananlar, Türkçe içerikli yayın yapan ve bu alanda özel sektörün önemli bir parçası kabul edilen sitelerin teknik birikimleri konusunda acı bir gerçeği sergiliyor.