fazlamesai.net'e soralım: En iyi üniversiteyi/bölümü nasıl buluruz?

0
bm
Yeğenim bu sene üniversite piyangosuna katılacak. Bilgisayar bilimleri veya bilgisayar mühendisliği okumak istiyor. Piyangodan istediği yeri çıkartabileceğini varsayarsak, istediği yerin neresi olması gerektiğini nasıl bileceğiz? Bu çocuğu kimlere, hangi şartlara, hangi tarz eğitim yapan bir yere teslim edeceğimizi nereden öğreneceğiz? Ben aradım bulamadım. O halde belki hangi bilgileri toplayıp ileride bu durumdaki çocuklara yardımcı olabiliriz diye düşünmemizde fayda var.
Bu tip listelerin ve sıralamaların emsalleri var. Çinliler daha çok teknik/pozitif bilim ağırlıklı bir dünyanın önde gelen 500 üniversitesi listesi hazırlıyorlar (Türkiye'den okul yok o listede). Yüksek lisans eğitimi için, sizin seçtiğiniz kıstaslara göre sıralama yapan phds.org da var mesela. Gayet tabii biraz daha ticari amaçlı listeler de var (mesela US News and World Report'un sıralaması).

Bizim üniversiteler için böyle bir şey bulamadım. Yapmaya kalksak nelere bakabiliriz diye düşündüm ve bilgisayarla alakalı bölümler için aşağıdaki kıstaslar aklıma geldi:

  • Hoca/Öğrenci oranı (hoca derken yardımcı doçent ve üstü)
    Araştırma görevlisi/Ögrenci oranı.
  • Ortalama bitirme süresi. Mezunların not ortalamaları.
  • Kütüphane büyüklüğü (+ son sene alınan kitap sayısı)
    İlgili alanda kütüphane büyüklüğü (Dewey sistemine gore) (+ son senede bu konuda alınan kitap sayısı)
    Dijital kaynaklara abonelik (liste)
  • Öğrenci başına düşen PC sayısı ve niteliği. Robot laboratuvarı vs. varsa oradaki aletlerin listesi.
  • Uluslararası program/müfredat tavsiyelerine ne derece uyuluyor? (mesela ACM'in program tavsiyeleri)
    Egitim tamemen Microsoft'a ma tabi?
    Mümkünse kullanılan kitaplarla beraber detaylı akademik program.
  • Akademik kadroyu iyi kotü tartmamiza yardimci olacak bilgiler. Son N senede bölümden çıkan, doğru dürüst hakemli yerlerde yayınlanmış bilimsel yayın miktarı. Hali hazırda bölümde çalışanların son N senedeki yayınları. Citation indexlere göre referans sayısı. Hocaların listesi, özgeçmişleri, ve mesela citeseer'deki muhtelif aramalara linkleri. Açik yayınlar ve programlara linkler.
  • Mezunlar nerelerde çalışırlar? (Kamu/Özel sektör/Kendi işi/Yurt dışı/Okumaya devam vs.)
  • Akademik kariyer yapan mezunlarin yayinlari, aldiklari oduller vs.


Aklınıza başka şeyler geliyorsa lütfen ekleyelim.

Görüşler

0
DevranBasar
http://ed.sjtu.edu.cn/rank/2004/2004Main.htm
Türkiyede önüne gelen üniversite açıyor, resmen enflasyon var, ama yayınlayan (çalıntılar dahil) makale sayısına bir bakıyoruz... sukût'u hâyâl. Geleceğimizi üretim tembeli (ve kopyacı) hocaların eline emanet ediyoruz. Yukarıdaki tüm değerler ülkemiz içinde bir sıralama yararatabilir. Peki ya dünya?
Ne diyeceğimi bilemiyorum... "Yurt dışına çıkmalılar" demeye de yüreyim el vermiyor.
0
bm
O siralamada Turk okullarina bakildi mi bilmiyoruz tabi. Bakilmamis da olabilir.

Diger dediklerinize buyuk olcude katiliyorum, ama bunlari duzeltmeye baslamamizin yolu en azindan bir takim anne/babanin intihalciligiyle maruf insanlarin hakim oldugu bolumlere 'cogumuza rezillik ogreteceksiniz, atin bu insanlari' diye tepki gosteremeye baslamasi ile olur diye dusunuyorum. Ayni sekilde akademik kuruluslar berbat is yaptiklari zaman utandirmiyoruz, neden? Bunlar zaman icinde olacak bence. Hala 'makam'a buyuk 'saygi' (korku ve yalakalik) var. Yavas yavas, olacak bunlar. Ama olmamasi da mumkun degil. Olmaya basladigini ne zaman anlayacagiz? 'Soyle iyiyiz boyle iyiyiz diyenler', 'soyle eksigiz soyle fenayiz ozur dileriz su sekilde iyilesmeyi dusunuyoruz' dedikleri zaman belki. (Bu maasa bu kadar diyenleri de insallah atip daha iyi maasa esek olmayanlari yerlerine koyariz.)
0
DevranBasar
Haklısınız bizim okullarımıza bakıldığını gerçekten sanmıyorum...

Metin Güneş - CNN TÜRK - Londra
http://www.cnnturk.com/YASAM/DIGER/haber_detay.asp?PID=223&HID=1&haberID=48879#none

'The Times' gazetesinin eğitim eki tarafından yapılan araştırmada ilk sırayı ABD'den Harvard Üniversitesi aldı. ...

ABD üniversiteleri ilk 10 arasına yedi üniversite ile girmeyi başarırken, İngiltere Oxford ve Cambridge üniversiteleri ile ABD'den sonra ikinci en iyi ülke oldu.

İngiltere'nin dışında ilk 20'ye girebilen tek Avrupa üniversitesi ise İsviçre'nin Zürih kentindeki Federal Institute of Technology oldu.

En entelektüel kent

Birinci gelen Harvard ve üçüncü sıradaki Massachutes Institute of Technology'nin bulundukları Massachusetts'teki Cambridge kkenti ise Dünyanın En Entelektüel Kenti unvanını almaya hak kazandı.

California eyaleti de ikinci sıradaki University of California, Berkeley, dördüncü sıradaki California Institute of Technology ve yedinci sıradaki Stanford ile en üst sıradaki eyalet oldu.

Asya'nın en iyisi Tokyo

12'nci sıradaki Japonya, Tokyo Üniversitesi Asya'nın en başarılı üniversitesi olurken, Tokyo'yu 17'nci sıradaki Pekin Üniversitesi takip etti.

Avustralya Üniversiteleri de sıralamada başarılı oldu. İlk 50 arasına altı Avustralya üniversitesi girmeyi başarırken, başı 16'ncı Sıradaki Australian National University çekiyor.

Fransa ilk 50'ye 27'nci Sıradaki Ecole Ploytechnique ve 30'uncu sıradaki Ecole Normale Superieure ile sadece iki üniversite sokabildi.

29 ülkeden 200 üniversite

18 İngiliz üniversitesi, Avrupa'nın en iyi 50 üniversitesi arasına girmeyi başarırıken, İspanya, Portekiz, İtalya ve Yunanistan'dan hiçbir üniversite ilk 50'ye giremedi.

İlk 200 üniversite listesinde ABD'den 62 üniversite bulunuyor. Bunu 30 üniversite ile İngiltere, 17 üniversite ile Almanya ve 14 üniversite ile Avustralya izliyor. Dünyanın en iyi 200 üniversitesine girmeyi başaran ülke sayısı ise 29.

88 ülkeden bin 300 akdemisyen

The Times'ın eğitim eki tarafından yapılan sıralama için aralarında Türkiye'nin de bulunduğu 88 ülkeden bin 300 akademisyenin yardımına başvuruldu. Akademisyenlere uzman oldukları alanda ülkelerindeki en iyi üniversitelerin adları soruldu.

Toplanan veriler ışığında, bu üniversitelerde eğitim gören ya da eğitim veren uzmanlar tarafında yapılan ve referans olarak kullanılan araştırmaların sayısına bakıldı.

Harvard'a bin üzerinden bin puan

Üniversitelerin öğrenci sayısının fakülte sayısına oranı ve yabancı öğrenciler tarafından tercih edilme oranı da bu listenin belirlenmesinde rol oynadı.

Uluslararası ün yapmış akademisyenlerin hangi üniversitelerde eğitim gördüğü ya da eğitim verdiği de baz alınan diğer bir kriter oldu. Tüm bu unsurlar gözönüne alınarak, üniversitelere bin puan üzerinden puanlar verildi.

Fakülte üyelerinin 40 Nobel ödülü kazandığı Harvard bin tam puan alarak açık ara Dünyanın En İyi Üniversitesi seçildi. İkinci sırayı ise 880.2 puanla Berkley elde etti. Oxford, 731.8 ile az farkla da olsa 725.4 puanlı Cambridge’i geçmeyi başardı.
0
Nightwalker
>O siralamada Turk okullarina bakildi mi bilmiyoruz tabi. Bakilmamis da olabilir.

Bakılsa ne olurdu ki ? Yunanistandan 4 evrenkent girmiş ilk 500 e. Adamların kriterleri arasında Nobel ödüklü almış kaç hoca var diyor. ( http://ed.sjtu.edu.cn/rank/2004/Methodology.htm ) Bizim hocaların %90 'ı bırakın nobel almayı hayalini kurmayı bile düşünemezler. Bakmadılarsa bile iyi olmuş rezilliğimizden haberdar olmamışlardır hiç olmazsa.
0
bm
http://www.isihighlycited.com/ a filan da bakmislar, sadece Nobel degil. Turkiye'den bir kisi var (Koc Uni.). Nobel, Fields medal, ISI bilmemne kriteri olmazsa olmaz sartlar degil. Ozellikle lisans seviyesindeki egitim icin bunlar sadece goz onune alinabilecek kistaslarin onunde gelmiyorlar. Bazi cok unlu bilim adamlari ogretemiyorlar mesela, bazilari lisans ogrencileriyle ilgilenmiyorlar vs. vs. Bir de ben en azindan alanim oldugu icin ISI'nin ne dedigine filan bakmam pek, adam ne yazmis bir goreyim derim. Onun icin acik yayin, citeseer vs. aklima geldi.

Ne bekleriz bilgisayar alaninda lisans almis birisinden? Iste biraz teori bilecek (klasik P/NP, undecidibility filan), biraz algoritma bilecek (standart seylerin O cinsi karmasikligi vs.), makine nasil calisir anlayacak, CPU/derleyici/isletim sisteminden en az ikisini yazmis olacak, matematikten tirsmayacak vs. vs. Atla deve degil bunlar, bunlari ogretmek icin de Fields Medal almis olmaya luzum yok.

Haa bu arada sahtekarlik ogrenmeyecek, bilmedigine biliyorum demeyecek, programlama diliyle sistem editoru arasindaki farki karistirmayacak, sistemleri tarif ederken konusan satis brosuru intibai uyandirmayacak filan. Bunlari ogretmek icin de Filads Medal'a luzum yok ama mesela docetlik tezini yuksek lisans ogrencisine yaptirip altina ismini yazmis adamdan sohtekar olmak ogrenilebilir.
0
Nightwalker
>Nobel, Fields medal, ISI bilmemne kriteri olmazsa olmaz sartlar degil.

Tabii ki değil. Ancak bunlar bana göre vizyonun temsilcisidir. Yani bilim insanının bakış açısının genişliğini belirler. Şahsen ben fakültemde bunlardan birine sahip bir hocam olsun isterdim, dersime bizzat girmese bile. Dersime bu adamın asistanı dahi girse bence gerçekten vizyon sahibi birisi olacaktır o kişi (istisnalar kaideyi bozmaz). En azından hocasından intihal nasıl yapılırı değil, bilim nasıl yapılırı öğrenmiştir.
0
bm
Insan uzuluyor boyle seyleri okuyunca. Rezil oldugu bilinen hocalar mi var o okulda? Ogrenciler bunu bilip bu yuzden bir sekilde geri kaldiklarini mi dusunuyorlar?

Gayet tabi o derece basarili olmus insanlarin en azindan nasil insanlar olduklarini gormenin faydasi var. (Iyisi de var kotusu de var, bilmemne indeksinde cikti diye evliya olmuyor insan). Ama gormedik, etrafimizda bunlar yok, vs. diye dusunerek pesinen onumuzun kapali alduguna kendimizi inandirmamaliyiz. Siz boyle yapiyorsunuz diye soylemiyorum tabii.

Bu siralamalardan cikacak ders 'biz kadersiziz' olmamali. Dogru degil bu. Bu alanda ozellikle Ingilizce bilenin onu acik.
0
Nightwalker
Kadersizlik değil sorun vizyonsuzluk. Ben kendi adıma kendimi elimden geldiğince geliştirmeye çalışıyorum. Ancak bazı konularda çok geç kaldığımı görüp üzülüyorum. Bir de çevremdeki insanlar var, bilgisayar bilimleri son sınıfa gelmiş bir öğrencinin bir dönemlik projesi "php ile sayfa tasarımı olmamalı"
0
bm
Bazi seyleri gec ogrenmek iyi degil tabi ama cok gec kalmak diye birsey yok bence. (tabi ben 22 yasimda herhalde basic bile bilmiyordum, vardir dersem pesinden sovmeye baslamam lazim).

Bu proje konusunda soylediginiz iyi oldu. Son sinif projelerinin bir listesi de konabilir bolumleri tanitan dokumanlara.

Ben sunu anlamiyorum: "php ile sayfa tasarımı"nin (anladigimiz basit manada) 4. sene projesi olamayacagini anlamiyor mu hocalar yoksa anlayip "4. seneye birsey ogrenmeden gelmis insanlara ne yapalim" diye mi dusunuyorlar? Her iki halde de bu bolumlerin yetkilileri "biz iyiyiz" diye nutuklar filan mi atiyorlar yoksa 'yahu isimizi duzgun yapamiyoruz' mu diyorlar?
0
Nightwalker
Buraya kadar bölümün ismini vermedim ama bu noktadan sonra yapacağım açıklamalar için gerekecek. Okuduğum bölüm İstatistik ve Bilgisayar Bilimleri. Çift dallı bir bölüm olmasına karşın bölüm şu anki kadrosu
1 Doç (istatistikçi) 1 Yar. doç (yarım istatistikçi) 1 Uzman (torpille işe girmiş elektik mühendisi). Söz konusu seminer dersinin sahibi bu uzman şahıs. Bilgisayar derslerine ise başka bölümlerden hocalar geliyor. Sonuç olarak biz kendimizi ne kadar geliştirirsek onunla yetinmek mecburiyetindeyiz. Bilgisayar alanındaki seminer konularınıda öğrenciler kendileri seçiyor.
0
Nightwalker
Aslında bu konu üniversite ile olduğu kadar bölümlede alakalı. Mesela bizim üniversitede Eski rektör Bil. müh. ile kavgalı olduğundan yakın zamana kadar 486 larla p 100 lerle idare ediyordu bölüm. Yada bizim bölümün web sayfasında 3 prof 4 doç. gözükmesine karşın yalnız 1 Doç. (yeni) ve 1 yar.doç a (ki oda yeni oldu). sahibiz. Ama misal bir jeodezi bölümümüz (ki eski rektörün bölümüdür). Ülke çapında ilk 3 de rahatlıkla yer alır. (o kadar para aktıktan sonra yer alsa iyi olur.).

Aslında bölümlerde okuyan öğrencilerin katılımı ile (malum resmi rakamlara pek güvenilmiyor) böyle bir çalışma yapılabilse iyi olur.Kişisel ilgi alanıma çok girmesede bölümüm geri yarı istatistikçi sayabilirim kendimi :) Ben de bu çalışmanın değerlendirilmesi konusunda katkıda bulunabilirim. (ve tabi soruların hazırlanma aşamasında). Aslında neden olmasın ? Bu konuda istekli arkadaşlarla bir proje grubu oluşturabiliriz. Fikirlerinizi bekliyorum.
0
Nightwalker
bölümüm geri --> bölümüm gereği
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

fazlamesai.net'e soralım: J2EE mi yoksa .NET mi?

FZ

MIT hocalarından Philip Greenspun tercihini .NET'ten yana kullanmış. Greenspun'ın 11 Nisan 2002 tarihli yorumlarından sonra en son 8 Mart 2005'te bir yorum gelmiş. Son 3 sene içinde gelen yorumlar ağırlıklı olarak .NET taraftarı yorumlar. Genel hava şu: Eğer bir sürü programcı çalıştırmak istiyorsanız, çok büyük şirketseniz, bol bol paranız varsa, vs. buyrun J2EE ile sistem geliştirin. Daha sıkı koşullar altında çalışıyorsanız şu anda .NET çok daha hızlı ve etkin sistem geliştirmeye ve programlamaya izin veriyor. Tabii buna itirazlar da var: EJB'den yola çıkarak J2EE'yi kötüleme hatasına düşmeyin! gibi. Bir başka yazılımcı ise "yahu bir satır kod değiştiriyoruz, application server'ı başlatmak 3 dakika sürüyor, el insaf" şeklinde şikayet ediyor.

IT sektörünün acar FM üyeleri bu konuda ne der? Acı dolu yazılım deneyimlerini bizimle paylaşmak isteyenler, hodri meydan, yanınızda rakamlarla gelin ve hangi platformu neden tercih ettiğinizi güçlü bir şekilde açıklayın.

Thunderbird SPAM Eklentisi

GaripFakir

Thunderbird "spam" mekanizmasinin (Bayesian filtreleme ) oldukça başarılı oldugunu biliyoruz. "Spamato4Thunderbird" adlı yeni bir eklenti ile ayrıntılı raporlar almak ve çok sayıda yeni filtreleme yöntemleri ile "spam" tespit başarımını artırmak mümkün. Thunderbird'e dğger bir eklentiler gibi kolayca yüklenebiliyor. Yalnızca sisteminizde Java 1.5 veya üstü olmalı. Thunderbird icin bir eklenti olmakla beraber Outlook ve diğer e-posta istemcileriyle de beraber çalışan sürümleri de mevcut:

http://www.spamato.net/

MS Windows´tan GNU/Linux´a Geçenlere `Rusya´dan Sevgilerle´

FZ

Daha önce FM bünyesinde bazı çalışmalarımız olmuştu hangi amaç için hangi programı kullanalım falan gibisinden. Son aldığımız haberlere göre ise bir grup Rus bilgisayarcı oturmuşlar ve mükemmel bir sayfa hazırlamışlar. Eğer siz de doğru yolu bulup Windows ortamlarından Linux´a geçmeyi düşünüyor ve fakat `yaw hani Windows ortamında video editing için şunu kullanıyordum, FTP istemcisi olarak bunu, editör olarak falancayı, IP telephony için filancayı, acep bunların GNU/Linux muadilleri, kalburüstü alternatifleri nedir, ne değildir?´ gibi cümleler kuruyorsanız hemen şu güzel sayfaya bakıyorsunuz ve huzura eriyorsunuz.

Tüm özgür yazılım kullanıcılarına Rusya´dan sevgilerle ;-)

Projeleri Yarım Kaldı!

parsifal

Dünya biliminde "yeşil polimer"i bularak büyük yankı yaratan bilim insanı Gürsel Sönmez'i 37 yaşında trafik kazasında yitirdik. Buluşu dünyanın önde gelen dergilerine kapak olan, Sönmez'in yeni projeleri de vardı: Biri "süper kapasitörler" ile ilgili, diğeri, elektrokromik polimerlerin (elektrik akımı ile renk değiştirebilen polimerler) veri saklama kapasitesi ile ilgili.
Kaynak: O. Bursalı, Cumhuriyet Gazetesi, 18 Ocak 2005, s.1, s.7

Rüyanda Görürsün

butch