Çalıntı laptoplara sınır (ya da biri bizi gözetliyor)

0
mentat
ÇALINTI ve kayıt dışı cep telefonlarını kullanıma kapatarak, hırsızlıkların önüne geçen hükümet, şimdi de son dönemde yaygınlaşan dizüstü bilgisayar (laptop) çalınmasına karşı yeni bir uygulamayı devreye sokmaya hazırlanıyor. Cep telefonlarını denetime alan yasanın mimarı olan AKP Milletvekili Seyfi Terzibaşıoğlu'nun hazırladığı yasa tasarısında çalıntı ve kayıt dışı dizüstü bilgisayarlar kara listeye alınacak, MAC numarasından takip edilecek ve internet kullanımına kapatılacak. İnternet servisi sağlayan firmalar, yeni yasa ile bunları takiple yükümlendirilecek. Haberin devamı hurriyet.com.tr'de.

Yorum: Haberi okur okumaz tüylerim diken diken oldu. 1984'e dönüyoruz yavaş yavaş..

Görüşler

0
siyrik
"ya da biri bizi gözetliyor" değil, biri bizi ezelden beri gözetliyor zaten. Yazdığın tüm mailler, mesajlar, girdiğin tüm siteler, indirdiğin tüm dosya, müzik filan hepsinin kaydı Türk Telekom'da tutuluyor zaten. Mahkemelik olduğunda hepsi tüm ayrıntılarıyla önüne seriliyor. Güzel bir uygulama. Kanunsuz işler yapanın vay haline!
0
mentat
pek de öyle değil aslında. varolan durumda biri beni gözetliyorsa bile alenen gözetlemiyor, gözetlediğini de alenen savunamıyor. benim internet cafe'de yaptıklarımı gözetleme şansı yok teoride. ya da iki dakikada aldığım e-postamı kontrol etmiyor, edemez de zaten. pratikte gözlüyorsa da bunu açıklayamıyor. ama şu durumda, terör bahanesiyle, devlet halkının tüm hareketlerini izlemeye başlıyor. yani birisi hırsız (benden gizli birşeyler yapıyor), diğeri gaspçı (niye yan baktın diye yolda çevirip dövüyor, üstüne paramı alıyor cebimdeki).

evet kanunsuz işler yapanın vay haline. ama kanunsuzun tanımını yapan kişiye bunca hak verilirse ben korkarım. kişisel haklarıma saldırıyı teroroizmle allayıp pullayıp bana yutturmaya çalışıyorlar işte.

neden uzun uzun anlattıysam bu kadar, 1984 dedim işte başta. fazla söze ne hacet.
0
siyrik
aslında söylediklerimin arasında e-posta'yı kısmen konu dışı bırakabiliriz. çünkü, posta transferi mail servisinin kullanıcıya verdiği genel anahtar aracılığıyla sağlandığı için eşzamanlı bir izleme söz konusu olamaz. yani alınan ve gönderilen bilgiler başkasının eline ulaşsa dahi kıyamete kadar bile çözemez. fakat dediğim gibi, hakkında bir tespit ya da biri tarafından Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusu yapıldığı taktirde mail kutundan on sene önce sildiğin postayı bile, devlet, mail servisinden isteyebiliyor. şifrelemeyi kendi anahtarlarınla yaptıysan da şifreni verene kadar tutukevinde kalıyorsun. bunun örneğini canlı canlı izlemiştim. seneler önce staj yaptığım bir fabrikada, birkaç mühendisin fabrikanın üretimiyle ilgili, işletme sırrı niteliğindeki bilgileri e-posta aracılığıyla bir yerlere gönderildiğinden şüphelenilmişti. mahkeme bu mühendislerin kullandığı mail servislerinden tüm postaları isteyerek gerçekten gönderildiğini ispatlamıştı. eminim ki, bu uygulama dünyanın bütün ülkelerinde yapılıyor. zaten betanews'te de ayda 3-4 kere karşılaştığım, müzik dosyaları paylaşımı yapan binlerce kişinin tutuklandığı ve cezalandırıldığı haberlerini okuyorum. çalınan bir notebook'un da, mac adresinden internete girişinin engellenmesi kadar hoş birşey olamaz zaten. umarım uygulama %100 sonuç verir ve mac adresinin rahatlıkla değiştirilebildiğine mutlu olanların notbook'ları çalınmaz.
0
bm
Diger taraftan 45 saniye evvel bunu FM'ye geceyip deyip FM'ye geldigimde haberi gordugum icin ne kadar sevindim anlatamam. FMcilerdeki bu hassasiyet fenaliklari engellemek icin yeterli faktor degil tabii, ama gerekliler listesinde bir satirin yanina 'bu tamam' diyebilmek de iyi.
0
diver
bu durum muhtemelen bütün internet erişimlerinin (izlenmeyen yanı kaldıysa) biraz daha izlenmesine sebep olabileceği için çirkin. ama neyse ki trusted computing geyiği kadar ciddi değil. neyse ki mac adresi don değiştirir gibi değiştirilebiliyor. neyse ki k-mac var :). neyse ki, neyse ki...
0
mentat
pardon ama mesele mac adresinin değiştirilebilmesi ve bu uygulamanın pratikte işlemeyecek olması değil. ya değiştirilemiyor olsaydı ne olacaktı asıl soru..
0
diver
zaten bu soru hakkında hepimiz hemfikiriz, haberin amacı da o. ayrıca hala izlememil olanlar için trusted computing hakkındaki kıyak video şurada, link 1, link 2.
0
tongucyumruk
öhüm...

terra:~# ifconfig eth0 hw ether 12:34:56:78:90:ab

0
diver
onu zaten söylemeye bile gerek duymamıştım :))
0
anonim
Boyle zekice bir calisma icin sayin bakani oncelikle kutluyorum. Esasinda onu degil teknik heyet(höyt!)ini kutlamak lazim. Acaba hicbiri asagida saydiklarimi dusunmemismi?

1.Isletim sisteminde MAC adresi degistirilir. Bunu herkes yapabilir.
2.Calinti laptop geleneksel olarak iki sekilde internete baglanabilir, ethernet(NAT lanmis gercek IP lere sahip olmayan bir network araciligiyla) yada modem(dial-up). Internette sirket yada ev networkunden disari cikmis bir paketten laptopun baglanmak icin kullandigi arayuzun MAC adresini cikartamaz. Paket disarida internete cikmadan onceki son cihazin baglanti MACini alir.
Dial-up larda ise PCMCIA modem alinarak(artik ucuz) baglanilma durumunda MAC ile ilgili karsilasilacak butun sorunlar onlenmis olur.

1984 korkusu yasayan arkadaslar, bu korkuyu Turkiyede yasamak icin biraz acele ediyorlar bence :)

0
ttk
Bir de Usb'den bağlanan gayet pratik ethernet kartları var.
0
zekeriya_akyildiz
People should not be afraid of their governments. Governments should be afraid of their people. (paraphrased from Thomas Jefferson - "When the people fear their government, there is tyranny; when the government fears the people, there is liberty.")
çift yönlü uydu internet şart oldu artık.
0
anonim
Off offf.... Hangisi daha kötü bilemiyorum: Teknik bilgiden yoksun yöneticiler/çalışanlar/danışmanlar mı ; her şeyin -sözde iyi amaçlada olsa- kontrol altına alınılmaya çalışılmasımı yoksa her ikisinin birleşimimi ?
0
joseywales
Diğer yorumlarda göremedim, eğer Hürriyet'teki haberin devamına bakarsanız devletimizin ne yöne gittiğini daha iyi göreceksiniz. İnternet kafelerden ağa bağlanmak için vatandaşlık numaramızı girmemiz gerekecekmiş. xxxxx 'e doğru gidişatımızın ve hiç kimsenin buna ses çıkarmamasının resmidir. (xxxxx yerine ister 1984 koyun ister Cesur Yeni Dünya ya da istediğiniz distopya) Herkese bir doz V for Vendetta öneriyorum.
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Amerika'yı yeniden keşfetmek

sundance

Türkiye’de iş dünyasına atılan, birazcık idealizme sahip herkes, kısa bir süre içinde yeni bir şeyler icat etmek, farklı bir şeyler çıkarmak için harekete geçer. Bazen okuldan yeni çıkmış olmanın naifliğidir itici güç, bazen de yıllar boyunca maruz kalacakları köhneliğin farkına varmanın refleksif tepkisidir bunu yaptıran.

Ama “icat çıkarma” lafının çöreklendiği bu coğrafyada “salyangoz satmak”...

Google´den email servisi

sametc

‘Gmail’ adını taşıyacak olan yeni email hizmetinin içinde, gönderilen ve gelen email metinlerini tarayacak bir arama motoru bulunacak. Gmail kullanıcılara 1 gigabyte ücretsiz alan sağlayacak. Bu rakam yaklaşık 500 bin email sayfasını tutabiliyor.
Google, Gmail servisinin finansmanını alışılmadık bir şekilde sağlayacak. Google arama motoru, email metinlerinde geçen konulara ilişkin reklem linklerini emaillere iliştirecek. Örneğin, iletişim kuran iki kullanıcının gitmeyi planladıkları bir konserin bilet satışına dair internet linki email ile beraber gelecek. Google ilk etapta imtiyazlı kullanıcılara açılacak olan deneme servisinin ardından, Gmail’i bir kaç hafta içerisinde internete taşıyacak.
devamı: www.ntvmsnbc.com

Ergonomik bilgisayar kullanım kılavuzu

sundance

Eve gitsem de bilgisayarla uğraşam diyenlerin acaba ne kadarı saatlerce bilgisayar kullanmanın ergonomik olarak yaratabileceği sorunlardan haberdar. Kaçımız Bilgi'de sunum yaparken Stallman'ın taktığı bilekliğin Carpal Tunnel Sendromu ile ilgili olduğunu ve bunun kalıcı zararlara yol açabildiğini biliyor?

Bu konuda birçok soruya cevap veren, çok güzel bir döküman HP'nin sitesinde yer almakta. Türkçe si de bulunan bu 58 sayfalık dökümanı, bilgisayar başında günde dört saatten fazla zaman geçiren herkese öneriyorum.

memecodes: başımıza memeor yağacak

FZ

Jan Philipp Lenssen, bir yerde programcı olarak çalışıyor, minik bir google blog’u tutuyor, google API’sini kullanarak kendi über arama motorunu yazıyor, sosyal deneyler yapıyor, oyunlar programlıyor, elinden çizim yapmak bile geliyor.

Şimdilerde şöyle kerata bir deneye girişmiş: rastgele kelimelerden oluşan beşbin kadar doküman üretmiş, ve bunları görülebilir yerlere linklemiş. Dolayısıyla bu dokümanlar google ve diğer arama motorları tarafından keşfedilmişler.

Şimdi içinde bu kelimelerin geçtiği bir arama yapıldığında ve aramayı yapan kişi linke tıkladığında sayfamız doğum yapıyor. Yani aranan kelimeleri de içeren yeni bir versiyonunu üretiyor. Bu yeni sayfa da linkleniyor ve dolayısıyla keşfediliyor. Bunlar olurken üzerine tıklanmamış sayfalardan biri de ölüveriyor. Jan Philipp, bir kaç yıl sonra bu sayfalarda bir takım metinlerin oluşma ihtimalini yüksek buluyor.

Haberin detayları ve devamı burada.

Napster alternatifleri ister misiniz ?

sundance

Napster da artık aradığınızı bulamıyor musunuz ? Ya da `illa da Metallica indirecem` diye tutturanlardan mısınız ?

O zaman UnderGroundOnline`ın Napster alternatifleri yazısı tam size göre.

Benim tavsiyem Hotline, kurun kurdurun bize haber verin trade edelim :)