Bunu yollamayacaktim ama dayanamadim: http://www.zaytung.com/haberdetay.asp?newsid=331426
"Avrupa'nın daha pahalı olduğunu düşünecek olursanız, hayat standartlarında ciddi bir düşüşü göze alarak gidiyorlar."
Hayat standardı anlayışı acayip. Maneviyatının en yüksek olduğunu zanneden ülkenin insanları herşeyi maddiyata dönüştürebiliyor.
Dokuz senedir ortalama bir maaşım var, altı hafta tatilimin yanı sıra haftanın yarısında çocuğumu elinden tutup yürüyerek yada bisiklet ile okuluna bırakıyorum.
Hayat kalitesi ne demek ki? Kebabçıda önünüze açılan servis mi? Çeşmenizden akan suyu güvenle içebilmeniz mi?
Benim için yurtdışı 27 yaşında ilk kez avrupayı görup biraz da oralarda yaşayalım demekten fazlası değildi. Aile genişleyince seçimlerin sebepleri de değişiyor tabi ki, lakin memleketten yapılan bu tür yorumlar hep "aç tavuk kendini darı ambarında sanırmış"ı hatırlıyor.
Aynen katiliyorum. Bunun sebebi sanirim biraz özellikle Istanbul gibi buyuk sehirlerde hayat kalitesi denen seyin ancak gelir ile dogru orantili olarak artabiliyor olmasi.
5 yildir bir gun olsun fazla mesai yapmak zorunda kalmamis olmak, evimden ciktigim zaman 5 dakika icinde kendimi ormanin icinde, 10 dakikada göl kenarinda bulabilmek, sabah uyandigimda otoyol gurultusu yerine kus civiltilari duymak ve buna gayet ortalama bir gelir seviyesi ile sahip olmak bence cok seyi acikliyor.
Ya nereye gidiyorsunuz ülke kalkınmada rekora koşarken: http://aa.com.tr/tr/turkiye/turkiyenin-ilk-yerli-uzaktan-kumandali-oyuncak-arabasi-gorucuye-cikti/948402