Tam bir BiletiX Macerası

0
anonim
Sinema gündeminde "Yüzüklerin Efendisi" olunca bize de bu filmi görmek düştü.Şimdi kim gidip sıraya girecek hemde bir gün sonraki seans için. Evet İstanbul'dayken çokça panolarda gördüğüm BiletiX sitesine(www.biletix.com) giriyorum.Bölge seçimiyle Ankara Odeon Cineplex sinemasında istemediğim bir koltuğa(bilgisayar koltuk seçimini kendisi yapıyor) bilet alma girişimim "Maestro Card" kabul edilmediği için kursağımda kalıyor.Ne yapalım sinema sinema dolaşıp bilet bulacağız!Oda ne gittiğim ilk sinemada saat 18:00 için bilet olduğunu söylüyor kasiyer bayan.Ama benim yılbaşı akşamını sinemada geçirmek gibi bir düşüncemde yoktu.Üç arkadaş Ankara sokaklarında gezerken ne yapalım diye düşünüyor ve üzerinde çalıştığımız projeler hakkında bilgi alış-verişinde bulunuyoruz.Yani eğleneceğimiz günde bile iş konuşur oluyoruz.Ve yeniden bu filmi seyretmeye karar veriyoruz ama nasıl!?
Bu sefer arkadaşım kredi kartını(Visa) kullanıyor ve nihayet 3 kişilik bileti BiletiX'den istemediğimiz koltukları 14:20 seansı için almış oluyoruz.BiletiX de ineternetten alınan biletin sinemada bulunan BiletiX makinasında kredi kartı geçirilerek alınabileceği yazıyor.İşte olaylar şimdi başlıyor....

Uzun bir gezintiden sonra Akköprü Odeon Cineplex sinemasına geliyoruz.Heryerde insan topluluklar...Neyse Sinema önünde BiletiX makinasını görüyoruz ve kartı aletten geçiriyoruz.Karşımıza çıkan mesaj "Bu karta ait bilet bulunmamaktadır"..Tam bir dobroski oluyoruz.Hemde her bilet için BiletiX'e 750.000 TL ek işlem parası vererek.Giden 14.250.000(3 öğrenci bileti için) TL'ye mi acırsın yoksa filmi izlemiyecek oluşumumuza mı?Evet çok kızıyoruz.Hemen oradaki bilet kesen çalışana durumu izah ediyoruz.Oda biraz bekleyin diyor..İçeriden bir görevli geliyor ve O'na da durumu izah ediyoruz.BiletiX den ödeme yaparken aldığım referans numarasını ve koltuk yerleri görevli arkadaşa bildiriyoruz.İçeri gidiyor ve biraz sonra geliyor bu sefer ödeme yapılan kredi kartını istiyor onuda veriyoruz(hatalı bir davranış!), yeterki şu filmi izleyelim.Evet görevli geri geliyor ve evet arlkadaşlar bu koltuklar sizin ama sistem çöktüğü için(!) için böyle bir karışıklık oldu diyor.Bu arada üçümüzde bilgisayar konusunda aşmış kişileriz ve bizi yanıltmaya çalışıyor.Orada gülesim geldi ..yahu arkadaş BiletiX kredi kartından parayı alırken sitem çökmüyorda bileti verirken mi sitem çöküyor.Arkadaşlardan birisi görevliye bu olayın O'nun güvenini sarstığını söylüyor.Aldığımız cevap o zaman başka bir yerden bilet alın.Şimdi kafam iyice atıyor.Yahu siz kendinizi ne sanıyorsunuz burada ödenmiş bir para ve alınmamış bir hak var.Ve sonuçda elimdeki not kağıdına görevli imzasını atıyor ve girerken bunu gösterin diyor.

Şu an kağıt bende duruyor.Ama aslında hata bende adamlar daha en baştan belirtmişler adreslerinde BiletiX, yani biletiniz "X" olacak diyor ve biz bunu bu acı tecrübeyle öğreniyoruz.Şu anda biletiX den vermediği bir hizmet için 2.250.000 TL alacağımız var ve biz bunu almaya karar verdik.Bu konuda medya kuruluşlarındanda yardım alacağım.Tecrübenize....

jetfer@yahoo.com

Görüşler

0
PCc0d3r
benimde boyle bir maceram var
kendi kendime soz vermistim bu yuzuklerin efendisinin galasina gidecegim 21 aralikta diye
cunku konunun hastasiyim tolkien''in tum ama tum kitaplarini okudum, silmarillio, hobbit, yuzuklerin efendisi vs...
her neyse biletler satisa carsamaba gunu cikiyor odeon''da ve cuma gunu sinema var
sinema sabah 10:00''da aciliyor
carsamaba sabahi aradim, 10''dan 12''ye kadar her ama her dakka aradim MESGUL!
aynisi persembe de oldu
deliriyordum
sonra karar verdim sinemaya gitmeye
kalktim gittim ve de ne goreyim kadin bana soyle dedi daha dogrusu konusma su oldu

ben: acaba yuzuk...
kasiyer: cuma, cumartesi, pazar, pazartesi tum seasnlarimiz dolmustur. isterseniz pazar gunu gece 1:30 seansinda bos yer var!
ben: kem kum neyse kalsin :(

ve sinemaya anca daha gecen hafta gittim =(

en cok sinir oldugum sey ise daha kitabi okumayi birakin hayatinda frp''nin ne oldugunu bilmeyipde coluk cocuk giden ana baba ailece yuzlerce kisi vardi!

siz ne derseniz deyin kustahlik, ukalalik bence en azindan insanin konu uzerinde fikri ve bilgisi olmali
yoksa gitmesin kardesim!
0
FZ
Konu üzerine fikri ve de bilgisi olmayanlar gitmesin? Enteresan bir bakış açısı. Bu durumda mesela PI filmine de sadece matematik ve bilgisayar bilimleri eğitimi almış güzide insanların mı gitmesi gerekiyor?

Bir de aklıma şu geldi, herhalde yönetmen seninle aynı mantalitede olsa idi söz konusu film asla çevrilmezdi çünkü sadece konu üzerine fikri ve bilgisi olan insanları hedeflediğini söylese idin muhtemelen prodüktörler sana zırnık koklatmazlardı, o adamların filme duysusal sebeplerden ötürü para verdiğini sanmıyorsundur umarım.

Üç aşağı beş yukarı hedeflenen malı götürmek idi ki bunu da ziyadesi ile becerdiler. Bu duruma kızıyor olabilirsin, ben de bu duruma kızarım ama ikimizin kızma sebepleri muhtemelen farklıdır, çünkü ben kitabı okumadım ve filmden çıktığımda da üzerimde garip bir tatmin olmama halet-i ruhiyesi vardı.
0
PCc0d3r
ben hala fikrimin arkasindayim
konu uzerinde hic bir fikri olmayanalar gitmesin

PI konusundan ise zaten gidenlerin (bizim bir kac ark) cogu begenmemis
siyah beyaz olmasi kotu falan dediler vs...
gordugun gibi zaten filmem mistik havayi katan etmenlerden biri mono renklerdi ve adam bunu begenmemis
iste ben bu adama anlama KITIligi ceken biri derim

bilmiyorum belki sen begenmedin ama benim cok hosuma gitmisti PI
0
FZ
Bilmediğine göre söyleyeyim: 10 tane film say desen, PI filmini de sayarım. Benim için acayip eğlenceli bir filmdi. En azından takdir ettiğim ve ciddi olarak eleştirebildiğim pek çok yönü vardı (ki çoğu filmde bunu bulamadığımı itiraf etmek zorundayım). Açıkçası filmin siyah beyaz olması benim için pek önemli bir nokta değildi. İlla sinematografik açıdan bakacak olursak, mesela kameranın hareket şekli bana çok daha ilginç gelmişti. Filmdeki bilgisayar, sayılar teorisi, evren, GO muhabbetleri ise üzerine uzun uzun konuşulacak türdendi.

Ama ben bu filme formel matematik ve bilgisayar eğitimi almamış arkadaşlarımı da götürdüm, neden götürmeyeyim ki? Hayır siz ne anlarsınız matematikten, bilgisayardan, GO'dan; gitmeyin o filme, önce matematik çalışın, GO oynayın, kendinizi süper şahane bir alt kültürün süper şahane bir üyesi olarak hissedin, kimlik bunalımlarınıza müthiş dolgu çözümler bulun da ancak ve ancak ondan sonra gidin mi demeliydim?
Ben böyle dememeyi tercih ettim.

Bir de şu var bilmem farkında mısın, kitabı okumayanlar filme gitmesin diyerek filmin yönetmenine acayip haksızlık ediyorsun ki ben bu filmin yönetmeni olsam senin laflarını doğrudan hakaret olarak değerlendirirdim. Yani ben oturacam, kafayı yarıp öyle bir film yapacağım sen kalkacaksın bana kitap okunmadan filmin bir manası yok diyeceksin? E yani benim ortaya koyduğum sanat eseri, kitabın egzersiz kitabı ya da ödev çözümleri gibi destek materyali gibi bir şey mi olmuş oluyor bu durumda?

Geyik yapacaksak sorun değil, sabaha kadar tartışabiliriz filmin kitaba sadakatini, kitaptaki karakterlerin filmde yeterince iyi yansıtılıp yansıtılmadığını ama yani bence filmi ciddi olarak eleştireceksek filmi kendi içinde ele almalıyız ve filmle aynı adı taşıyan edebi eser ancak farklı bağlamda bir şeyleri açıklamak için kullanılmalı yoksa filmle kıyaslama yapmak için değil.
0
anonim
Ben arkadaslari Pi ye zorla goturmustum. (C64 klavyesinde pi sembolu vardi, PC klavyesinde de aradim bir an :) Birinin tepkisi: Makinist film diye perdeye el feneri tutup salladi galiba olmustu..
Ayni yonetmenin Duslere Bir Agit (Requiem for a Dream) filmi de takdire sayan. Filmin altyazisini bulamiyorum fakat, hayran dayanismasina ihtiyac var!
0
FZ
Çaba sarfetmeden, osuruktan laf etmek o kadar kolay ki. Adam filmi seyreder, ööggk der geçer gider. Bir manası yok tabii ki.

Kanımca üzerinde kafa patlatılmış, ter dökülmüş, yaratıcılık için kastırılmış hiçbir sanat eseri öyle iki dakkada eleştirilmez. Ha, kişisel olarak süper haz aldım veya tam tersi, uf be çok sıkıldım diyebiliriz ama bunların bir manasının olmadığının bilinci ile.

Somut örnek vermek gerekirse PI ve LOTR filmleri. Birincisi üzerine bugün bile hala pek çok şey konuşabiliyorum arkadaşlarımla. İkincisine gelince, bu konuda henüz bir şey söyleme hakkını kendimde bulmuyorum çünkü filmi sadece bir kere seyrettim ve 3 saatin sonunda üzerime garip bir tatminsizlik duygusu sinmişti. Hayır, hayal kırıklığı değil çünkü bir beklentim yoktu, tatminsizlik. Ama bunun sebebi nedir şu anda en ufak bir fikrim yok. Gösterişli bir film, pek çok detayı var ve önemli bir kitaptan yola çıkarak hazırlanmış, bu işleri karmaşıklaştırıyor e tabii benim kafamı da. Bu garip ve rahatsız edici tatminsizlik duygusu üzerinde biraz daha çalışmak lazım ki duygu olmaktan çıksın ve fikre dönüşsün.
0
elrond
Radikal` de yazan arkadaşada söylemiştim `kimlik bunalımı` ifadesi beni fena halde kasıyor...
Farklı birşeyler yapıyosanız yada hissediyorsanız
kimlik bunalımında olma ihtimaliniz var` gibi bir durum hızla yayılıyor entlellektüel çevrelerimizde...MTV de Jack ASS seyredin ve kimlik bunalımı ile tanışın...
(Thread ile alakam yok ben kimlik bunalımı manyağıyım ;-) )
0
FZ
Kimlik bunalımı mutlak anlamda kötü bir şey değil ki, yani kafan karışıksa düşünebiliyorsun demektir ve bir arayış içindesin demektir ki bu bence bir koyun gibi huzur içinde oturmaktan kat be kat daha iyidir.

Konu ile alakasız yazdığını söylemişsin evet alakasız, gene de yazmana sevindim, konu ile alakalı görüşlerini daha detaylı yazsa idin daha çok sevinirdim.
0
PCc0d3r
neyse daha fazla polemik yaratmak istemiyorum da bu son olursa ii olur
ben kitabi okuyanlar gitsin demedim sadece konu hakkinda hic bir fikri olmayanlarin gitmesi yansis dedim
ornegin ben asla 9 yasindaki kardesimi PI filmine goturmem ama eminim goturenler vardir
yada ne bileyim ya yanlis miyim bir insanin konu uzerinde azicik fikri olmasi lazim degil mi
piyongo ceker gibi film secmek bence yanlis. ilk once filmin ne tur oldugunu bilmeliyiz ban sorarsan ki ben buna rastlamadim salonda
o kadar ilginc ve garip muhabbetlere kulakmisafiri oldumki kast kati tas kesilirsin

her neyse
galiba yanlis anlamissin bende PI'yi cok sevmistim
ama PI icin her kes matematik bilmeli degil matematigin nasil bir sey olup neler kadir oldugunu (!) falan bilmeli...
yani oyle armut gibi gitmek yanlis olur dusuncesindeyim

sonucta bunalr benim ve sizin fikirleriniz
kimse kimseyi dusuncelerinden dolayi yargilayamaz bence(heleki nette ;)

sonuc itibariyle tartismak guzeldi ;)
0
anonim
Biletixe bir mektup yazıp şikayet etmek için bilgisayarımı açınca tesadüfen bu siteyi buldum ve başımıza gelenlerin yanlız bize olmadığını anladım. Yaşım ve ev hanımı olmam sebebi ile internet benim için çok yeni.Ben internetden öyle baka hesaplarına girmeyi,uçak bileti almayı,falan aklım pek kesmez. Bilet mi alacam kuyruğa girmeliyim,bankaya mı gidecem kırk senelik bankama gidip oturup işleri hal edecem. Çağ dışı olmamak için, bu kadar zamandır duyduğum fakat hiç denemeyi bile düşünmediğim biletixle Fazıl Say konserine bilet almaya karar verdim.Bir de annemi götürmeye karar verdim. Aklımca süpriz yapacaktım. Biletlerin satışa çıktığı sabah,hemen internetden baş vurdum,ama ne varki biletlerin yarısı sabah 10da satılmış olduğunu gördüm.Neyse kalanlara razı oldum,iki kişi için 60 milyon ödiyerek Lütfi Kırdar konser salonunun G bölümünde
iki koltuk buldum. Koltuk numaralarını planda görmek mümkün değil. Artık kısmetimize razı olduk. Ertesi günü. Akmerkez1den biletleri aldık. Biletin koltuk numarası 18 ve 19 du. Konsere gittik ,G kısmını bulduk,fakat 18 19 diye bir koltuk numarası yok. Ara ara böyle bir numara yok. Sinirimiz tepemizde zor bela yerimiz olmayan bir yere oturduk,şansımıza da kimse gelmedi. Ama gelseydi tabi kalkmak mecburiyetindeydik. Bu acaba dolandırıcılığın ne şekliydi anlıyamadık.
0
anonim
Aynı olayı bizde yaşadık... İki oğlum ile biletimizi bilet-itiksten aldık sinemanın önüne geldik... Yaptığım işten tam keyif alacağım, bilgi ve becerinin faydasını göreceğimi sandığım sırada, yine önce sistem sonra ben çöktüm... Böyle şeyleri bilmemenin insanı ne kadar mutlu edeceğini düşünmeye başladım... Çocuklara önce bu işin bilgisayardan olabileceğine inandır, daha sonra da bu menfii duruma izah etmeye çalış... Çocuklar mantıklı ve pozitif yaklaşımlı olmalı,hadi canım sende burada nasıl olacak böyle bir şey... Hem pozitife, hem negatife inandırmaya çalışıyoruz...
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

''Uzak'' için oy verelim

FZ

İki yıl önce Cannes Film Festivali'nde iki önemli ödül alan 'Uzak', şimdi de uluslararası bir oylamada Türkiye'yi temsil ediyor. BBC tarafından düzenlenen 2005 Dünya Sinema Ödülü'ne aday gösterilen altı filmden biri olan 'Uzak', ayrıca internetteki ankette de oy bekliyor. İngiliz sinema eleştirmenlerinin yaptığı eleme sonucunda onlarca film arasından sıyrılarak finale kalan 'Uzak', oylamanın favorileri arasında gösteriliyor.

Nuri Bilge Ceylan'ın imzasını taşıyan 'Uzak'ın yarıştığı filmler ise birbirinden zorlu: Pedro Almodovar'ın 'Kötü Eğitim', Zhang Yimou'nun 'Kahraman', Walter Salles'in 'Motosiklet Günlüğü', Altın Aslan ödüllü Rus yapımı 'Dönüş' ve Takeshi Kitano imzalı 'Zatoichi'... BBC Four Dünya Sinema Ödülü'nün galibi, 27 Ocak'ta BBC'de yayımlanacak özel programda açıklanacak. Programda internet sitesinde süren anketin sonuçları da duyurulacak ve bu yarışın galibi de ödüllendirilecek. BBC Four Dünya Sinema Ödülü anketine, http://www.bbc.co.uk/bbcfour/cinema/film_award/index.shtml adresinden oy gönderilebilecek.

Kaynak: Radikal Gazetesi

Memento: Oldukça değişik bir film

conan

Geçenlerde Memento filmine bir kere daha gittim. Bir kere daha diyorum çünkü film, yapısı itibari ile beyne oldukça cimnastik yaptıran bir film. Dolayısıyla ilk seferinde filmi tam olarak çözememiştim! :)

ENIGMA

FZ

Şu anda vizyonda olan ENIGMA filmi, II. Dünya Savaşı esnasında Almanlar tarafından askeri bilgilerin güvenli olarak iletilmesi amacı ile geliştirilmiş, rotor tabanlı, polialfabetik bir şifreleme sistemini çözmek için İngiltere'deki Bletchley Park'ta örgütlenmiş İngilizler'in hayatından bir kesit sunuyor.

Hemen belirtmek isterim ki, her ne kadar şifreleme ve II. Dünya Savaşı ile ilgilenen arkadaşların dikkatlerinden kaçmayacak bir film olsa da, müthiş bir eser olduğu söylenemez.

Stanley Kubrick ve Otomatik Portakal

lalapoo

Stanley Kubrick`in filmlerinde işlediği konuların genelde psikoloji ve fizikle olan bağlantısı bulunmasında babasının bir fizikçi olmasının payı büyüktür.

Yine Otomatik Portakal'da da bireysel şiddet uygulayan bir insanın aynı şeylere mahruz kaldığında ne gibi bir ruh haline bürünecegini konu edinmiştir. Ve şiddet içeren sahneleri öyle işlenmiş ki, en ufak bir rahatsızlık vermiyor insana. Hala izlemeyenler için mutlaka izlenmesi gereken filmler listesine konulmasını şiddetle öneririm ;)

Stanley Kubrick ve filmleri hakkında...

BIOTURK

Zebani

Türk işi harika bir animasyon. Ben bayıldım. :) USA yüksek lisans eğitimini tamamlayan veya tamamlamak üzere olan Coşku Turhan'ın önemli bir animasyon çalışması, BİOTURK.

http://www.thebioturk.com/bioturk.html