Küçük casuslar artık büyük tehdit

0
mos
haberde göreceğiniz üzere; bir zamanların -can sıkmaktan öteye gitmeyen- casus yazılımları, hiç küçümsenemeyecek bir pazarın doğmasına sebep olmuşlar.
Sadece geçtiğimiz sene 12 milyon dolar casus yazılım temizleme araçlarına harcanmış ve bu rakamın önümüzdeki 5 yıl içinde 305 milyon dolar olacağı bekleniyormuş.

Haberin kaynağı aynı zamanda her 3 PC kullanıcısından 2 sinin bu dertten muzdarip olduğunun da altını çiziyor.


Slashdot
IDC

Görüşler

0
cayfer
"Her 3 PC kullanıcısından 2 sinin" değil; "her 3 windows kullanıcısının 2si".

Bu hata ısrarla tekrarlanıyor. Eğer amaç bilgilendirmekse, önermelerin doğru olması gerekir. Evet, makalenin aslı da bu yanıltıcı şekilde kaleme alınmış, "mos" un suçu değil ama bari aktarılırken düzeltilmeli diye düşünüyorum. Makalenin orijinali altındaki iki irtibat adresine de bunu yazdım.

sevgiler

0
tongucyumruk
Hocam sanırım yanılıyorsunuz... Windows kullanıcılarının neredeyse tamamı, PC kullanıcılarının üçte ikisi...
0
mos
hayir takildigi nokta bu degil sanirim,

Linux kullanicilarinin da o orana dahilmis gibi lanse ediliyor olmasi

yani sanki spyware , isletim sistemlerinin ortak sorunuymus gibi geliyor o haberi ve o oranlari gorunce, halbuki orada verilmesi gereken PC kullanicilara oran olmamaliydi, Windows kullanicilarina olan oran olmaliydi.
0
tongucyumruk
Hayır linux kullanıcıları da bence o orana dahil... hani o spyware'den etkilenmeyen kesim var ya... hah işte onun büyük bölümünü oluşturuyorlar...
0
bio
Desktop'ta Linux kullanımının 1/3'e yakın olduğunu mu iddia ediyorsunuz???
0
tongucyumruk
İddia etmek isterdim tabii. Fakat en azından desktopta GNU/Linux kullanımı + MS Windows altında özgür yazılımlar kullanan kullanıcılar + bilgisayarını bu tip programlardan koruyabilecek kullanıcılar = tüm desktop kullanıcıları / 3

Örneğin evimdeki 3 desktop makinadan ikisinde GNU/Linux, kardeşiminkinde ise MS Windows var, fakat MS Windows makinada da sadece özgür yazılımlar + kardeşimin oyunları yüklü ve interet paylaşımı yapan firewall makinanın arkasında. Haliyle bu makina spyware'e virüslere vs... o kadar da açık değil.

Sonuçta demek istediğim GNU/Linux kullanıcılarının da o orana dahil olduğu zira GNU/Linux kullanıcıları o orana dahil olmasaydı 1/3'ten daha düşük bir oran ortaya çıkardı.
0
mos
:) son bir paragraf olarak kendi yorumumu katacaktim habere, sonra degmez dedim.. yorumlarda nasil olsa birinin dikkatini ceker diye dusundum, oyle de oldu.

aktarirken duzeltmek yerine burada bu sekilde bu varsayimi "ti" ye almak daha eglenceli hem.


0
e2e
Geçenlerde MS Win için teknik destek hizmeti veren iki ayrı arkadaşıma uğradım. Her ikisinde de karşılaştığım manzara aynıydı: SpyWare yazılımları "temizlemek" için kurdukları programları çalıştırıyorlardı. Önce tesadüf diye düşündüm. Ama uzun sürmedi, bu işlemi ve ardından da antivirus programını çalıştırıyorlarmış, hem de bazen günde birkaç kez! Ki bunlar kendi makinalarıydı.

Biri, anti-spyware programının, 3 gün önce kurduğu, birkaç saat ancak internete çıktığı makinasında tam 136 tane(!) spyware bulduğunu söyledi. Şöyle ekledi: "Geçen yeni kurduğum win üzerinde denedim bu programı, onda da spyware buldu"!
0
ttk
Bu nesneleri temizlerken temizlerken windows sonunda olmadık bir şeylerinin bozulması sonucu yeniden kurulacak hâle geliyor.
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Mashup

esrefatak

Müzik ve eğlence dünyasından ilham alan Web sektörü, baş döndürücü bir kullanıcı deneyimine hazırlanıyor: Mashup Web Applications

Güzel Siteler - 3: Shockhaber.com

sundance

Açıkcası ATV`de yayınlanan Şok programını pek sevmiyordum. Hani `ulan ne milletiz nelere nelere inanıyoruz` şeklinde olması bir yana, çok gelir geçer, havada buluyordum programı.

Fakat yeni açılan Shockhaber.com (bildiğim kadarıyla ATV ile pek bir alakası yok, yalnızca o programda çalışmış elemanların serbest oluşumu bu) bence TV programından çok daha güzel hazırlanmış ve gerçekten bir şeyler söyleyen bir site.

Önyargılarıma rağmen dolaştım ve hoşuma gitti. Umarım başarılı olurlar.

Internet´in Gelişme Hızına Dair Rakamlar

FZ

Birleşmiş Milletler'in ülkeler arasındaki internet kullanım farkını ortaya koymak için yürüttüğü çalışmanın sonuçlarına göre internet hizmetlerini kullananların sayısı 655 milyonu geçmiş durumda. Gelişmekte olan ülkelerin toplamı bu rakamın üçte birini oluşturuyor. Geçtiğimiz senenin online nüfusunun 500 milyon olduğu hatırlandığında kullanım oranının geçtiğimiz yıla oranla yüzde 30 artış gösterdiği ortaya çıkıyor. Kullanım artışındaki dağılıma bakıldığında Asya yüzde 44'lük bir oranla lider durumda. Afrika yüzde 43, Latin Amerika yüzde 33, Avrupa yüzde 33'lük bir artış göstermiş. Araştırmanın en ilginç sonucu Kuzey Amerika'da internet kullanımının sadece yüzde 10 oranında arttığı. Buna karşılık e-ticaretin üçte biri ABD ve Kanada'da gerçekleşiyor.

Kaynak: Radikal Gazetesi, 2/12/2002

Amerika'yı yeniden keşfetmek

sundance

Türkiye’de iş dünyasına atılan, birazcık idealizme sahip herkes, kısa bir süre içinde yeni bir şeyler icat etmek, farklı bir şeyler çıkarmak için harekete geçer. Bazen okuldan yeni çıkmış olmanın naifliğidir itici güç, bazen de yıllar boyunca maruz kalacakları köhneliğin farkına varmanın refleksif tepkisidir bunu yaptıran.

Ama “icat çıkarma” lafının çöreklendiği bu coğrafyada “salyangoz satmak”...

Sezer siyaset meydanlık ünlü Rtük yasasını iade etti

sidar

TC Cumhurbaşkanı Sezer, siyaset meydanlarında Ovakışla köylüleri ile tartışılan Türk İnternet'inin (!) önüne set koyacak ünlü Trük (Rtük/türk/tükr) yasasını iade etti. Yorum yapmadan iade gerekçesini yazıyorum:
"İletişim teknolojisinde bir devrim niteliğindeki internet yayıncılığının en baskın yönü, düşünceyi açıklama ve yayma özgürlüğünün, özgün kanaat oluşumunun günümüzdeki en etkin kullanım alanı olmasıdır.

İnternet ortamındaki yayıncılıkta, hukukun üstün kılınması, kişilik haklarının korunması ve bunun yanında da yayın yoluyla düşünce ve ifade özgürlüğü gibi duyarlı alanların dengelenmesi sorunu ortaya çıkmaktadır. Bu sorunlar ancak, ifade özgürlüğü esas alınarak ve yayınlar üzerindeki denetim yargıya bırakılarak sağlanabilir.

İnternet yayıncılığına ilişkin ilkelerin ve öteki düzenlemelerin özel bir yasa ile yapılması en doğru yol olacaktır. Bu yola gidilmeyerek, yayınların düzenlenmesinin tümüyle kamu otoritelerinin takdirine bırakılması ve Basın Yasası'na bağlı kalınması internet yayıncılığının özelliği ile bağdaşmamaktadır. "