Emacs Bilgileri

0
malkocoglu

Görüşler

0
anonim
Onun yazılarını okuyunca kendimi iyi hissediyorum.
Devam malkocoglu..



zahter
0
malkocoglu
Tesekkurler. :)
0
FZ
MIT´den bir hocanın analiz yerine lineer cebir gibi derslere ağırlık verilmesini vurguladığı yazı çok ilginç idi. Bu yazının Türkçe´ye çevrilip yayınlanmasına emeği geçen herkese teşekkürler.

Yazıyı tercüme eden acaba bu konuda ne düşünüyor?
0
malkocoglu
Strang ustadin bu yazisini ilk gorunce, harika bir tespitte bulunmus diye dusunmustum. Hakikaten egitim hayatimizda soyle bir geriye bakarsak, ileri matematik ogrenmek sanki Analiz ogrenmek ile ayni sey gibi bir yola geldigimiz sonucu cikar. Ozellikle muhendislik dallarinda, universiteler Analiz dersini 4e kadar dayar. Bu durumdan biraz sIkIntI duydugumu cok iyi hatirliyorum, ama sistem boyle diye bir sey soylememis oldugumu burada itiraf edeyim.

Fakat matematigin tamami ne kadar zengin! Olasilik, istatistik ve dogrusal cebir basli basina ayri birer kainat.

Gilbert hoca''nin derslerini izlerseniz, kendisinin de biraz sakayla karisik dokundurarak dedigi gibi, Analiz, bir islevin enbuyuk (en tepe) noktasini bulmaktan baska bir ise yaramaz! Hakikaten bir dusunun, analiz''in uygulanabilir, kullanilabilir bir ozelliginin bu oldugunu gorursunuz.

Turevsel denklemler ayri bir ders olarak adledilir, fakat bu derse de mufredatta 1 donem ayirmak bence yeter.

Tabii ki Analiz, matematik tarihinde buyuk gelismedir. Analiz olmasa fizikciler herhalde hala bina''dan tas atiyor olurlardi. Benim tahminim, Manhattan projesi vs. gibi nicem kuramini iyice gelistiren ortamin sonucunda fizikcilerin ve akabinde Analiz''in kullanimi 50''liler den bu yana okul mufredatlarina yansidi. Fakat yeni bilim dallari gelistikce, onlara gereken matematik dallari on plana cikacaktir. Olasilik, istatistik ve dogrusal cebiri bu kategoride goruyorum.

Saygilar,







0
FZ
2 sene yani dört dönem boyunca ANALİZ dersi almış olan biri olarak kafam biraz karışık ;-) Bir yanı ile evet lineer cebire yeterince önem verilmediğini düşünüyorum. En azından İTÜ Matematik Müh. bölümünde mühendislik hocalarının hemen her derse özdeğer ve özvektör gibi en temel gibi en temel kavramları yeniden öğretmek zorunda kaldıklarını hatırlıyorum. Oysa türev ve integral gibi kavramlar bir hayli oturmuş oluyor öğrencilerin kafasında. Tabii bu ne kadar işe yarıyor o ayrı bir konu.

Öte yandan okul hayatım boyunca ciddi anlamda matematik çalıştığımı bana hissetiren dersler topoloji, cebirsel topoloji ve reel analiz idi. Elbette bu bir hayli öznel bir değerlendirme. Pratikte somut uygulamalara ilgi duyan bir adamın soyut bütünsellik taşıyan derslerden zevk alması biraz garip gelmiyor değil bana :)

Hangi matematik dallarına ağırlık verileceği belki de mutlak olarak ele alınmak yerine daha çok öğrencinin yöneleceği alana göre belirlense belki daha iyi olacaktır düşünüyorum.
0
anonim
türev ve integral kavramları, zihinde somut olarak karşılığı olan şeyler. türevi değişim oranı, integrali de toplama olarak görmek; özdeğer ve özvektörleri 'ne olarak göreceğini' bilememekten daha kolay. belki de bu yüzden çoğu öğrencinin kafasında oturmuş oluyor.

haberleşme teorisinin olasılıktan oluştuğunu yeni görmüş FMci..
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Vpopmail Kullanım Kılavuzu

anonim

Vpopmail bir sanal domain ve sanal kullanıcı yonetim aracı olarak yazılmıştır, yazılmasında temel MTA (Mail Transfer Agent)olarak qmail ele alındığı için bu sadece bu MTA ile çalışır. Son zamanlarda postfix ile birlikte de çalışabilmesi için gerekli düzenlemeler yapılmıştır. Postfix ile çalıştırabilmeniz için yine aynı sitede bulunan vpopmail-postfix dökümanına göz atabilirsiniz.

Internet Solucanlarının Çalışma ve Yayılma Yöntemleri

FZ

Şanslı bir azınlık GNU/Linux ile Internete bağlanmanın, e-posta okuyup dosya transferi yapmanın güvenli huzurunu yaşarken maalesef günümüdeki bilgisayar kullanıcılarının önemli bir kısmı sürekli irili ufaklı kurtçuklarla, solucanlarla boğuşmak durumunda.

Tacettin Karadeniz, Internet Solucanları başlıklı son makalesinde bu meşhur, küçük ve tüm dünyayı kaplayan zararlı yazılımların çalışma ve yayılma yöntemlerine değiniyor.

Web Madenciliği ile Daha İyi Bir E-öğrenme Modeli Mümkün Mü?

FZ

Web madenciliği kısaca Web sayfaları ve servislerinden otomatik olarak bilgi çekip bunlardaki kalıpları keşfetmek için veri madenciliği tekniklerinin kullanılması olarak tanımlanabilir. Acaba makina öğrenme (machine learning) ve veri madenciliği (data mining) tekniklerinin özel bir dalı olan web madenciliği yöntemleri ile daha iyi e-öğrenme sistemleri geliştirmek mümkün müdür?

Missouri-Columbia Üniversitesinden James Laffey ve Jiye Ai'nin "Web Mining as a Tool for Understanding Online Learning" başlıklı makalesi bu ve benzeri sorulara olumlu cevaplar vermenin yanısıra güzel ve pratik bir örnek de gösteriyor: Yazıda somut olarak bir Blackboard (webct) e-öğrenme sisteminin web madenciliği ile nasıl daha da faydalı ve verimli hale getirilebileceği anlatılıyor.

Araştırmacılar, makalenin başında web madenciliği tekniklerinin başlıca şu üç noktada ciddi fayda getireceğini belirtmişler: devamı burada...

Türkiye Bilişim Ansiklopedisi

FZ

Editörlüğünü Prof. Dr. Tuncer Ören, Tuncer Üney ve Dr. Rifat Çölkesen'in üstlenmiş oldukları Türkiye Bilişim Ansiklopedisi yayınlandı.

1248 sayfalık ansiklopedide bilgisayar bilimleri, bilgisayar mühendisliği gibi alanlardaki öğretim görevlilerinden telekomünikasyon, yazılım ve donanım şirketlerinde çalışan mühendislere kadar pek çok deneyimli yazar geniş bir yelpazede teknik konuları derinlemesine ele alıyor. Hesaplamaya dayalı geometriden genetik algoritmalara, konuşma ve ses sıkıştırma sistemlerinden örüntü tanımaya dek pek çok konunun alandaki yetkin isimler tarafından ele alındığı ansiklopedinin dikkat çekici özelliklerinden biri de Türkçe terim konusundaki hassasiyeti.

Bilişsel Bilimlere İlişkin Bir Roman: `Düşünce Balonları'

anonim

Bu gün öğlen saatlerinde Yahoo Coglist'e bilişsel bilimler konusunda yazılmış ilginç bir kitabın eleştirisi düştü. Ben de FM camiası ile paylaşmak gerektiğine karar verdim.

Daha birkaç hafta önce çıkan, David Lodge’un yazdığı, Meram Erdoğan’ın ustaca çevirisiyle Türkçe’ye kazandırdığı ‘Düşünce Balonları’ adlı kitap, Türkçe’de, bilişsel bilimlere ilişkin ilk roman oldu.