Efsane film 2001 Uzay Macerası`na Yeni Bir Bakış

0
anonim
Kubrick üstadın efsanevi filmi 2001 Uzay Macerası filmini seyretmiş olabilirsiniz. Seyretmekle kalmayıp üzerine bir ton makale, eleştiri okumuş ve kendiniz de fikir üretmiş olabilirsiniz. Bütün bunları yapmış olsanız dahi bu filme bir de şu FLASH animasyonunun sunduğu perspektiften bakmayı bir deneyin diyorum. Bir şey kaybetmezsiniz ama bir şeyler kazanabilirsiniz.

Filmi seyretmeyenler ise sanırım bu animasyonu izledikten sonra filmi bulup izlemek için ellerinden geleni yapacaklardır ;-)

Görüşler

0
conan
ben hep ortasinda uyumustum gecen hafta bulup izledim ama yine uyudum... Bu uyudugum 4. 2001 oluyor! Bi de Blade Runner. Onda da hep uyudum! SIKICI olduklarindan degil. Hep uykulu zamanlarima rastgeliyor!
0
FZ
Bence uyuman normal çünkü bu film, uykusu olan bir adamın uykusunu açacak türden bir film değil, tıpkı Blade Runer gibi. Tam tersine seyrederken, acayip uyanık, konsantre olman gerekiyor ve bu şekilde 5 kere seyretsen 5. seyredişinde dahi daha önce fark etmediğin bir durumu keşfetme imkanın var.
0
anonim
Rastlantıya bak ben de tam bugün buldum bu filmin DivX'ini. Üstelik yıllardır izelemek istiyordum. Ben çoook küçükken sadece TRT varken (1 bile değil) önceden böyle reklamı yapılarak yayınlanmıştı galiba bu film. Hatta ailecek önemli bir film var diye izlemeye başladığımızı hatırlıyorum. Başlangıçta ilkel insanlar gösterilirken çok korkmuştum ve babamın kucağına saklanmıştım :) Daha sonra birden uzay çağına geçiliyordu sanırım ve gerçekten çok etkilenmiştim bu geçişten. Gerisini izledim mi hatırlamıyorum ama ancak yıllar sonra kitabını okuyunca öğrendim unutamadığım bu filmin ünlü 2001 uzay efsanesi olduğunu...
0
m1a2
Çok güzel bir animasyondu gerçekten (şimdi seyrettim de). Filmini temin edip tekrar seyretmek farz oldu. Bir de Tarkovski`nin `Solaris`i olsaydı, ona da baksaydık. Bunu araştırmadım henüz, `Solaris`in DivX versiyonu var mı bi yerlerde acaba?
0
FZ
DIVX beni aşıyor ama Solaris filmini daha önce çeşitli yerlerde büyük ekranda izlemiştim. Tabii ilk izleyişim TRT'den, ancak o zamanlar ufak tefek bir insan evladı olduğum için sıkıntıdan patlamıştım :)

Sonra büyüdüm bilimkurgu dalında yazılmış en orjinal, en kışkırtıcı eserlerden biri olan Solaris'i okudum ve 'ohaa!' dedim, Stanislaw Lem'e saygıda kusur etmemeye karar verdim.

Filmle ilgili ilk düşüncem ise şu olmuştu, benim gözümde Solaris, 'yapay zekâ' ile ilgili bir kitaptı, yönetmen ise aynı eseri bir tür 'aşk hikayesi' gibi yorumlamıştı.
0
anonim
Solaris kesinlikle yapay zeka hakkında değildi bence. Filmi izleyemedim ben de ama kitabın atmosferini tanımlayan en önemli şeylerden biri de o eski sevgiliydi. Erkekler beyinlerinde yarattıkları bir imaja aşık olurlarmış, öyle okumuştum bir gazetede :)
0
FZ
Biraz insaflı ol yahu, 'kesin değildi' deme bari, yani ben kitabı okuduktan hemen sonra benimle konuşsan, ilk bahsedeceğim şey insanların içsel mekanizmasını bilmeden, sadece dış görünüşlerine, cihazlarına ve tepkilerine bakarak, onların benzerini oluşturmaya çalışan CANLI GEZEGEN olurdu herhalde.

Adamın eski karısı da buna bir örnek, yani GEZEGEN yavaş yavaş üzerindeki canlıları çözmeye ve benzerlerini yapmaya çalışıyor, başlangıçta devasa boyutlarda bir bebek söz konusu, ilerleyen aşamalarda ise daha karmaşık formlarla karşılaşıyoruz ve kahramanımız da bundan payını alıyor, GEZEGEN adamın bir şekilde beynini okuyup eski eşinin bir benzerini oluşturmaya çalışıyor, tabii bu denemesindeki salaklıkları, saçmalıkları da hep birlikte görüyoruz.

Yani insanlar GEZEGENI (yoksa Solaris mi demeliyim? ;-) anlamaya, çözmeye çalışırken GEZEGEN de onları çözmeye çalışıyor.

E yani bunca laftan, açıklamadan sonra filmin 'yapay zeka' ile hiçbir alakası olmadığının iddia edilmesi bana biraz garip ve açıkçası itici geliyor, sanki aşk gibi kapsamlı bir kümeyle zekâ gibi derin bir kümenin arakesiti boşmuş gibi [ben boş olmadığına inananlardanım].
0
anonim
OK, dostum haklısın affedersin. Kestirip atmak yanlış oldu ama böylece senin bu güzel yorumunu okumuş olduk ;)
0
m1a2
Solaris`in yorumu hakikaten müşkildir. Tarkovski`nin Solaris yorumunu yorumlamak ise ne haddimize. `Stanislaw Lem-Andrei Tarkovski` ikilisinden çıkan Solaris`e `Arthur C. Clarke-Stanley Kubrick` kaynaklı 2001`e doğu blokunun cevabı olarak bakmak gibi popüler bir yorum da dolaşır etrafta. Solaris`in romanını okudum, filmini seyrettim. İkisinden de farklı tad ve anlamlar çıkardım. Benim hissettiklerim arasında `yapay zekâ` yoktu. `2001` bana biraz daha sol-beyin ürünü gibi geliyor. `Solaris` özellikle Tarkowski yorumunda çok daha şiirsel ve aşkın bir filmdir (ama aşk filmi değildir). Peki Solaris neydi? Hehee... Gezegenin kendisi kadar uzak ve muğlak, ruhumuz kadar da bizdendi. Yok bu iş düz yazıyla olmaycak, kesiyorum burda...
0
FZ
Hazır konu Solaris`i de kapsamışken, bu ilginç filmi bugün Boğaziçi Üniversitesi`nde
seyredebileceğinizi belirtmek istedim.

Tepedeki Mart 2001 başlığı sizi şaşırtmasın, gördüğünüz Mart 2002 programıdır.
0
FZ
İnsanlar whatisthekorolmayasicamatrix.com tadında beyinsel hazlar peşinde koşturadursunlar, Kubrick ustanın efsanevi filmi ile ilgili mükemmel animasyonun Türkçe sürümü çıktı. Hani nerede göremiyorum, hani yaaa diye çığlık atanlar bir zahmet bu yorumun içine yazıldığı orjinal habere (yani yukarı :) baksınlar.
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Ayda yılda bir işimizin düştüğü sitelere üyelik için harcanan zamanı unutun

pirx

Acil birşeyler ararken veya öylesine gezinirken, bir daha belki de hiç uğramayacağımız sitelerdeki uzunca formları doldurup üyeliği aktive etmekten falan sıkılmayan var mı? İşte geç de olsa bu derde çözüm iddiasında bir site (belki daha önce de bu tip bir örnek vardır bir yerlerde ama ben görmedim)

http://bugmenot.com/ sitesi herkese açık bir kullanıcı adı/parola veritabanı gibi çalışıyor. Gerçi çok fazla deneme fırsatım olmadı ama bugüne değin böylesi bir sitenin geç bile kaldığını düşünüyorum.

RÜTÜK unveils the Domin@tion v.1.0

Evil_Empire

Hiç RÜTÜK yasasının arkasında bir komplo teorisi olabileceğini düşündünüz mü? Büyük medya kuruluşlarının hükümetler üzerinde ne gibi yaptırımlar uygulayabileceğini tahmin edebiliriz. BÜYÜKLER, bulundukları yere, büyük yatırımlar yaparak ulaşmışlardır. Genelde bu büyük yatırımları yaparken, uzun vadeli krediler, hükümette söz hakkı, kamu gücü vb. çıkarlarını gözetmişlerdir.

Hükümetler, reklamların ürünüyse ve reklamı medya yaparsa. Halk medyanın tek bir haberiyle gaza gelip, tek haberiyle sakinleşebiliyorsa. Medya kartelinin, alternatif ortamlara bakışı ne kadar ılımlı olabilir? RÜTÜK tüm medyadan sorumlu, sorumsuz değil midir? Meclistekilerin hepsinin bir gazeteci dostu olduğunu varsayarsak, RÜTÜK üzerinde medyanın gücünü tahmin edebilir miyiz?

Ne dersiniz BÜYÜK balık her zaman küçüğünü yutar mı?

Not:yukarıdakı yazının gerçekle ilgisi yoktur ve kişi ya da kuruluş isimleri uydurmadır(!)

America Online'dan dev kişisel gizlilik ihlali

tongucyumruk

Bundan birkaç ay önce Google'ın kullanıcılarının yaptıkları aramalara ilişkin bilgileri devlete açmayı reddetmeleri oldukça gürültü koparmıştı. AOL kişisel gizliliğin abartılan bir konu olduğuna karar vererek son üç ayda yapılan aramalara ilişkin verileri yayınladı. Veriler her ne kadar "kişisel gizliliğin korunması" amacıyla kullanıcı adları yerine rastgele sayılar koyularak açıklandıysa da aynı kullanıcının yaptığı aramaların aynı numaraya sahip olması arada bağlantı kurulmasını kolaylaştırıyor. Gelen tepkiler üzerine AOL şimdilik verileri internetten kaldırdı.

AÜİF İletişim Portalı

anonim

Bazıları hala kar yağınca sitesini kapatadursun, Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi öğrencileri, ilef.ankara.edu.tr adresinde çok güzel bir iş çıkartmışlar. Tasarımından içeriğine kadar kendilerine özgü bir hava yaratmayı başarmışlar, ve iletişim fakültesi olmanın avantajlarını da gayet güzel kullanmışlar, ve kullanmaya devam ediyorlar. Benim en çok hoşuma giden, sitelerindeki içeriği kendilerinin yaratması, başka sitelerden potpori yapılmaması oldu. Böylece yaptıkları iş yalnızca sanal dünya ile sınırlı kalmıyor, ellerindeki imkanları kullanarak gerçek dünya ile de güzelce entegre ediyorlar. Son bir not, siteyi tamamen iletişim fakültesi öğrencileri yapıyor ve PHP kullanıyorlar. Bazı bölümlerde PHP-Nuke kullanmışlar ve bayağı şık olmuş, Nuke kullanıldığı yalnızca linklerden anlaşıyor :)

Türkçe-İngilizce Terim Kütüphanesi

SHiBuMi

Uzun zamandan beri Internette İngilizce doküman hazırlarken kullanabileceğim bir sözlük arıyordum. Şimdiye kadar rastladıklarım ya aşırı derecede kullanışsızdı (aralarında Türkçe sözlük içersinde Türkçe harfleri aramada problem yaşayanlar var) ya da aradığını bulmak mümkün değildi. Biraz önce www.zargan.com daki sözlüğü keşfettim. Bu sözlük terimler sözlüğü olarak geçiyor ama oldukça geniş bir veritabanına sahip ve her aranılanı bulmak mümkün. Ayrıca veritabanı değişik kategorilere ayrılmış ve sonuçlar iş dünyası terimleri, genel sözlük, bilişim sözlüğü vs. diye listelenebiliyor. Oldukça kullanışlı bir sözlük, İngilizce terimlerle sık uğraşanların bir gözatmasını tavsiye ederim.