DES Öldü! Yaşasın AES (ya da Triple DES)

0
anonim

Görüşler

0
murat09
AES yeni olmasına karşın kullanılmaya çok geniş alanlarda başlıyor gibi. FCC (Federal Communications Commission) AES in DVD kopyalanmasını imkansız hale getiren şifreleme metodunu onayladı. Artık DVD+ player olan her eve AES de girecek :) Türkçe kısa açıklama için buraya [www.videometre.com],
Ingilizce kaynak içinse buraya [www.videometre.com] bakabilirsiniz.
0
Teorisyen
Ben Bilgisayar mühendisi falan değilim (Lise Mezunuyum) ama şifreleme olaylarına bayağı meraklıyım ve o oranda seviyorum.

Şimdi kafama takılan bir soru var, bu işi bilen abilerimden (yani FM Camiası) mümkünse cevaplamalarını rica ederim.

Şimdi burada yazan belgeye göre [www.belgeler.org] anladımğım kadar elimizde bir şifrelenmesini istediğimiz bir metin (veya yazı) var, ve bir de şifreleme işleminde kullanılmak üzere 1 adet anahtarımız var...

Daha önce okuduğum yazılarda yer alan bilgiye göre;

YAZI + ANAHTAR ==DES==> (DES ile şifrelenmiş) GİZLİ YAZI

veya tam tersi

GİZLİ YAZI + ANAHTAR ==DES==> YAZI

Şimdi DES'in kullanımından vazgeçilmesi halinde Triple DES kullanılacağına ve (daha önce okumuştum galiba) Triple DES, DES te tekrarlanan işlemlerin 3 defa daha yapılması olduğuna göre, burada sadece ANAHTARI bulmak Triple DES te gizli metini çözmeye yeterli değil mi ?

Veya soruyu şöyle sorayım...

DES veya Triple DES'te Brute Force (anahtarın tüm olasılıkların denenmesi ile bulunması) ile anahtarın bulunması, her ikisinde de GİZLİ METİNİN bulunması için yeterli değil mi?
0
FZ
Triple DES algoritmasındaki anahtar daha uzun. Evet aslolan anahtarı bulmaktır ama anahtar ne kadar uzunsa saldıran tarafın işi o kadar zordur ve uzun sürer (genellikle, yani algoritma güvenli bir şifreleme algoritması ise).

Yani sorduğun sorunun cevabı evet, her türlü modern şifreleme algoritması ile şifrelenmiş verinin çözülmesi için anahtarın bulunması yeterlidir. Zaten zorluk da buradadır anahtar boyu arttıkça deneme yanılma yöntemi ile bulmaya çalışmak da çok maliyetli hale gelir.

Konu ile ilgili daha detaylı bilgi istersen:

- http://www.networkcomputing.com/1006/1006colmoskowitz.html

- http://kingkong.me.berkeley.edu/~kenneth/courses/sims250/des.html

- http://csrc.nist.gov/publications/fips/

- http://csrc.nist.gov/publications/fips/fips46-3/fips46-3.pdf
0
Teorisyen
Sayın FZ ilginiz için çok teşekkür ederim...

En başta dediğim gibi Lise mezunu olduğumdan ingilizcemizin biraz zayıf kalması nedeniyle cevabınızdaki kaynakları ne yazıkki okuyamayacağım, veya okusam bile anlayamayacağım...

Ama söz, bu sene gideceğim (AÖF ve Kamu yönetimi tabiiki ;) ) üniversite 3. sınıfımda İngilizce dersimiz var... Oradan biraz temelleri kapalım, inşallah kendimi yabancı dil konusunda geliştereceğim...
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Internet Ortamındaki Kişisel Bilgisayarlar İçin Temel Güvenlik Tehditleri

anonim

Bilgisayarı karıştırırken bir kongre için yazıp daha sonra göndermekten vazgeçtiğim aşağıdaki tarama/derleme türündeki makale özeti gözüme çarptı. Aslında daha çok başlangıç düzeyindeki bir makalede olsa bilgisayarın harddiskinde tozlanmasına gönlüm razı olmadı. Burada en azından yeni başlayan arkadaşlar için bir kaynak olabileceğini düşünüyorum.

Netsec Güvenlik Bülteni: Sayı 30 – 18.07.2010

anonim

Netsec ağ ve bilgi güvenliği listesi üyeleri tarafından hazırlanan güvenlik bülteninin 30. sayısı çıktı.

Güvenlikte En Zayıf Halka: İnsan

ts

İnsanlar konuşur. Konuşmalarımız, davranışlarımız sonuçlar doğurur ve bu sonuçlar yaşamımızı yönlendirir, gelişmelere zemin hazırlar.

Bilgi güvenliği gibi bir konu her ne kadar teknik gibi gözükse de içerisinde insan ögesi bulunan sosyal yansımaları içeren bir konu. Bilgi güvenliği insanlardan ve onların ürünü olan zararlı kodlardan korunmayı içerdiği bir gerçek. Konu böyle olunca sistemlerini korumak için uğraşan sistem yöneticileri ve diğer yanda yeni zayıflıklar keşfedip yöntemler bulan hackerlar, bir çarkın dişlileri gibi bu endüstrinin gelişimine on ayak oluyorlar. Fakat bazen insanlardan birşeyler öğrenmenin en iyi yolu sistemlerine sizip kritik bilgilerine ulaşmaktan öte bir hal alabiliyor. Onlarla birebir iletişime geçmek ya da zaten göz önünde olan şeyleri incelemek risksiz, saf bilgi akışını kolaylaştiriyor. Bu yönteme ise kısaca “Sosyal Mühendislik” adı veriliyor.

Gizli anahtarlarınızı gizleyemezsiniz!

tongucyumruk

İngiliz ulusal güvenlik ajansı Home Office, 2000 yılında çıkan RIPA adlı yasanın üçüncü bölümündeki bugüne kadar kullanmaya başlamadğı hakkını kullanmak yönünde hazırlıklara başladı. Sözkonusu yasanın üçüncü bölümü İngiliz polisine ihtiyaç duyması halinde kişilerin açık anahtar tabanlı şifreleme uygulamalarında kullanılan gizli anahtarını isteme hakkını tanıyor. Gizli anahtarını teslim etmeyi reddedenler içinse hapis cezası öngörülüyor.

Hacker`lar İşe Alınır mı?

FZ

Yukarıdaki sorunun cevabı nedir diye düşündünüz mü bilmiyorum ama benim cevabım "alınmalıdırlar, tabii haklarında gerekli araştırmalar ve testler yapıldıktan sonra" şeklindeydi.

Bugün okuduğum bir haberde ise yakın zamanda yapılmış bir araştırmaya göre şirket yöneticilerinin görüşlerinin bu konuda olumsuz olduğu anlatılıyor.

Hackerlar işe alınır mı? haberindeki sonuçların ilginç olan kısmı ise genel eğilimin hackerları tam zamanlı şirket elemanı olarak değil de daha çok aralıklarla başvurulacak bir tür danışman statüsünde yönünde olması.