İçeriği yönetmek ya da nasıl adam susturulur?

0
sundance
SFgate.com'da yeralan bir göre habere göre Black Hat 2005'de yapılacak bir sunumu durdurmak için Cisco oldukça yoğun çaba harcamış.

Cisco IOS üzerindeki önemli bir açıkla ilgili sunum yapacak olan ISS çalışanı Michael Lynn, Cisco ve çalıştığı şirket tarafından bu sunumu yapmaması konusunda uyarıldı, akabinde Cisco'nun kiraladığı elemanlar binlerce konferans dosyasından yirmi sayfayı teker teker çıkartıp, konferans sunumlarıyla ilgili cdyi de değiştirdiler. Bunun üzerine Michael Lynn, ISS'den istifa edip, işsiz birisi olarak yine de sunumunu yaptı.
Cisco IOS'de yeralan açık daha önceden farkedilip Nisan ayında yamanmıştı. Bu tür durumlarda (açığı yamadıktan sonra) güvenlik firmaları genellikle basın açıklamaları yapıp, kullanıcıların durumdan haberdar olmalarını ve en kısa zamanda gerekli güncellemeleri yapmalarını sağlarlar. Dahası bir miktar "biz görevimizi yapıyoruz" övünmesi de olduğu için, tercih edilen yöntem budur.

Fakat Lynn ve arkadaşlarının Nisan ayında yamanmış bu açık hakkında buldukları şey daha önce anons edilmemiş bir etki, sözkonusu açığın sadece bazı problemlere değil, routerın tamamen ele geçirilmesine yol açabilecek olmasıyla ilgili bir yöntem.

Böyle bir açıklama Internet'in büyük bir kısmının sinir sistemi durumundaki Cisco için tabi ki kabul edilir olmayacaktı. Dolayısıyla, ISS ile bağlantıya geçilip sözkonusu konuşmanın engellenmesi yoluna gidildi.

Dahası konuşmayla ilgili hiçbir iz bırakmamak, deyim yerindeyse içeriği silmek için Cisco ve ISS elemanlar tutup, bunlara bütün konferans notlarında sunumla ilgili yerleri yırttırmaya (onbinlerce sayfadan bahsediyoruz) kadar gidildi.

ISS başkanı, sunumun olgunlaşmamış bir araştırmaya dayandığını bu yüzden güvenilemeyeceğini belirtti.

İstifa etmek pahasına bile olsa sunumu veren Michael Lynn ile de Perşembe günü San FranCISCO federal mahkemesinde bir anlaşma yapıldı ve sözkonusu sunumu bir daha tekrarlamayacağı, hatta bunun hakkında kimseyle konuşmayacağı konusunda teminat alındı.

Paranın gözü körolsun desek mi? (mesela)

Görüşler

0
yilmaz
o sunum yayılır gene. adam istediğini yapmış üstüne de parasını almış. helal olsun
0
SilWeX
Söyle bir şey mail ile geldi , belki konu ile ilgilidir; bilemiyorum : http://www.qfile.de/dl/125473/lynn-cisco.zip.html
0
sundance
Fazlamesai'yi işte bu tür anlarda çok seviyorum :)

Teşekkürler
0
SilWeX
Rica ederim :)

Saygılarımla.
0
yilmaz
şimdi cisco dan biri gelicek 1milyon dolar vericek size linki kaldıracaksınız diycek.
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Avustralya, Koreli korsanların tehdidinde!

Soulblighter

Kuzey Kore askeri birliği, 500 kadar bilgisayar korsanı kiraladı. Korsanların görevi Güney Kore, japonya ve Amerika ağlarına sızarak bilgi çalmak.
Güvenlik uzmanları, Avusturalya'nın Amerika ve Avrupa'ya göre daha fazla risk altında olduğunu, bilgisayar korsanları için basit hedef olduğunu söylüyor.
Adını açıklamak istemeyen bir Amerikalı güvenlik uzmanı, Avustralya'nın şirket ağlarına giriş için "arka kapı" olarak kullanılabileceğini ve Kuzey Korenin amacına ulaşmasına neden olabileceği yönünde uyarıyor.
Avustralya'lı firmalar ise Amerika'lı ve Avrupa'lı firmalar ile aynı düşünce yapısına sahip olmasına rağmen güvenlik konusunda daha rahat davranıyorlar. Bu da onları açık tehdit haline getiriyor. Haberin devamı...

"Hacker"lar sistemlere nasıl girer... ve yakalanır!

anonim

Bir cumartesi günü internette dolaşırken bu hoş ve sürükleyici hikayeye rastladım. Hikaye Abednego (İncil'de bahsedilen, Babilliler tarafından esir edilen ve bir ateş duvarını yürüyerek geçip hayatta kalan bir israilli) ve Dogberry (William Shakespeare`in 'Much Ado About Nothing'deki polis memuru) takma adlarına sahip bir cracker ve sistem yöneticisi arasında geçen siber savaşı anlatıyor. Oldukça eğlenceli ve sürükleyici hikayedeki anlatılan tekniklerin çoğu (hikaye 1998 yılında yazılmış olsada ) halen güncelliğini korumakta. FM camiasının da benim gibi beğeneceğini umarım.

Parmak İzinize Güvenmeyin!

FZ

Yani teorik olarak güvenin tabii, iki kişinin aynı parmak izine sahip olması çok ama çok düşük olasılık ama konumuz şu ki Japon şifre uzmanı Tsutomu Matsumoto herhangi bir elektronik hobi dükkanında bulunabilen malzemeleri ve bilgisayarını kullanarak endüstride yaygın olarak kullanılan 11 parmak izi biyometrik güvenlik donanımını kandırmayı başarmış!

Bu vesile ile ve NEC'in geliştirdiği süperbilgisayarı da hatırlatarak "abi Japonlar yapmış" geyiğine son verilmesi, bunun bir geyik değil düpedüz gerçek olduğunun kabul edilmesi kampanyası başlatıyorum! :)

Web Servisleri Güvenliği: Evrim Geçiren Tehdit Modeli

FZ

Gene bir makaleye gönderme, bu sefer Yahoo! şirketinin baş bilimadamı Udi Manber'in IEEE Symposium Security and Privacy etkinliğinde söyledikleri...

\r \r Özetlemek gerekirse Udi Manber gelişen web servisleri ile birlikte Internet üzerinden gerçekleştirilen güvenlik ihlallerinin de farklılaştığını, küçük küçük ama çok sayıda gerçekleştirilen saldırıların esas problemi oluşturduğunu ve bunlara çözüm bulunması gerektiğini söylüyor.

\r \r Manber'in dikkat çektiği enteresan konulardan biri de puanlama (rating) sistemleri, diyor ki "eğer bir oyun, bir site ya da bir ürünü puanlıyorsanız, insanlar bu puanlama mekanizmasına gizlice müdahele edip belli bir maddeyi en yüksek puana çıkarmak için çılgınca çaba harcıyorlar!"

Güvenlik, Paranoya ve ICAT

FZ

Eğer bilgisayar kullanıyorsanız ve güvenlik kavramı size basit bir kelimeden daha fazlasını ifade ediyorsa o halde biraz sonra bahsedeceğim siteye bakmak zorundasınız!

ICAT Metabase isimli bu Internet sitesi en son 2 Ağustos 2001 tarihinde güncellenmiş olup bilgisayar yazılımları ve donanımları ile ilgili 2680 kadar "zayıf, saldırılabilir" noktanın çok detaylı ve spesifik kategorilendirilmiş bir veritabanını içeriyor.