Dejenere Günlük...

0
parsifal
Gelen bir linkle irkildim!!!e-gunluk

Yazıyorsun günlüğü, giriyorlar okuyorlar...
Hatta en çok okunan günlükler diye top 10 bile yapmışlar.
Tabi bütün günlükler tüm okuyuculara açık değil. Fakat açık olanlar var. Gir istediğin günlüğü oku. "Kapı deliğinden gözetlemek" veya "duvara bardak dayayıp komşuyu dinlemek" gibi bir şey.
Benim bildiğim günlük kutsaldır. Sırlarını paylaşırsın falan...
O da bekaretini kaybetmiş, dejenere olmuş...

Görüşler

0
SHiBuMi
Gelecekte herkes beş dakikalığına meşhur olacak.

- Andy Warhol 1970s

0
elrond
Cuk oturmak deyimi bu yorum için olsa gerek...
Ek deyim Gelecek te birgün gelecek :-))
0
tongucyumruk
Bu FM Tarihinde Bugün köşesi gün geçtikçe daha ilginç sonuçlar getiriyor! 2001'de "Dejenere Günlük" olarak verilen haber 2006'ya girmek üzereyken blog olmuş her yanımızı sarmış. Gezegenler ortaya çıkmış. Web 2.0 konuşulur olmuş. Tagler, Google, Technorati, Frappr, Flickr, del.icio.us, digg, reddit... Vay ki vay vay...

Acaba e-gunluk.com için blog kavramının olmasa da blogger veya gezegen tarzı oluşumların atası diyebilir miyiz?
0
ae
Bende bu haberdeki olay yeni degilki gibi birseyler dusunuyordum meger 2001 denmis. e-gunluk, bloglarin aslinda atasi degil kendisi diye dusunuyorum.
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

IRC mi IM mi?

sundance

Afternet.org'da yayınlanan bu makale eski dost IRC'nin hala ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösterdi.

Kişiselliğin gün geçtikçe daha çok pompalandığı günümüzde IRC, yeni arkadaşlar edinme, sohbetlere sadece dinleyici olma, bilgileri paylaşma gibi bir çok konuda IM'e üstünlük sağlamakta.

Ama belki de en önemli kısmı meşhur Third Place kavramının Internet'teki en önemli dayanağı olması.

Internet ve Etik ?

Rorqual

Internetin günümüz standartlarını koyan Jon Portel'in etik değerleri... (ed: Sizce de biraz Fazlamesaice değil mi ? )"During the transition from ARPA, through the NSF, to the commercial world there was a point in which the trivial funding required for the smooth operation of editing and distributing the RFCs was in doubt. At that time the prospect of not having funds to run this operation was very real. Finally the problem was solved and the process suffered no interruption.What most of the involved agencies and managers did not know is that there was never a danger of any interruption. Jon would have done it even with no external funding. If they did not pay him to do it, he would have paid them to let him do it. For him it was not a job, it was labor of love. " devamı

Adı : Bilgi Soyadı: Sayar !

FZ

Geyik, şaka falan değil, Alanya'da Özel Hamdullah Eminpaşa Lisesi öğrencisi 18 yaşında bir kız, Bilgi Sayar.

Üniversite sınavına hazırlanan Bilgi Sayar, "Biriyle tanışırken adımı söylüyorum ama karşımdaki şaka yaptığımı düşünüp bozuluyor. Gerçeği öğrendiğinde bu kez o şaka yapmaya başlıyor. 'Monitörün nerede?', 'Klavyen yok mu?', 'Yürüyen bilgisayar icat edildi' gibi espriler. Nüfus memuru bile babamın şaka yaptığını düşünmüş" diyor ;-)

Kaynak : Radikal Gazetesi, 12 Nisan 2002

Elektronik Edep ve Edebiyat

FZ

Radikal Gazetesi yazarlarından ve Sabancı Üniversitesi öğretim üyelerinden Hasan Bülent Kahraman´ın son yazısı elektronik iletişimin ne kadar kalıcı olduğu ya da olabileceği üstüne:

... Artık telefonu bıraktık. Bir anlamda yazıya geri döndük. Herkes ötekiyle, yan yana iki odada bile olsalar, elektronik posta aracılığıyla haberleşiyor. Bu yazının geri dönüşü demek.Ama acaba öyle mi?

Bir kere bu yazının hiçbir kalıcılığı yok. Bugün artık hemen hiç kimse her haberleşmeyi kağıda dökmüyor. İkincisi, bu yazıların herhangi bir yazı değeri yok. Hiçbir yazı özenine sahip değiller. Ne imla, ne bir şey. Tamamen 'can kurtarma' amacıyla çırpıştırılmış şeyler. Bana öğrencilerden gelen mesajları anlamak bir sorun. Kısacası, elektronik yazışmanın 'edebi' oluşmadı, edebiyatı nasıl doğacak bilmiyorum.

TBMM`de Internet ile ilgili yapılan bazı konuşmalardan örnekler

ganzo66

Evet Belki bir çoğunuz TBMM TV'yi "seyrediyordur". Ama hizmeti ayağınıza getirdik; işte güzide temsilcilerimizin değerlendirmeleri:

Hasan Erçelebi (Denizli, DSP) - Cumhuriyetimizin Onuncu Yıl marşında "Demir ağlarla ördük anayurdu dört baştan" diyorduk. Şimdi de, bilgisayar ve Internet ağlarıyla ördük, örmeye devam ediyoruz anayurdu dört baştan diyoruz. İşte, Başöğretmen Atatürk'ün gösterdiği uygar ülkeler düzeyinin üzerine çıkma hedefi için emin adımlarla ilerlediğimizin işareti...
(10 Aralık 2001)