EnderUNIX Dünyası

0
anonim
Açık kod yazılım geliştirilen EnderUNIX geliştiricilerinin bloglarından toplanarak oluşturulan EnderUNIX planet açıldı.
http://www.enderunix.org/people/

EnderUNIX'den Barış Şimşek'in freebsd mail listesine attığı mailde yazıldığına göre bloglar şahsi kullanım için olmayıp tamamen insanlarla özellikle programcılıkla alakalı bilgiler paylaşmak için oluşturulmuş. Yazılan ilk yazıları okudum. Hiçbir yerde reklamı yapılmadığı için pek bilinmiyor. Ancak oldukça faydalı. Farklı bir blog anlayışı. O nedenle duyurmak istedim. Özellikle programcılıkla uğraşanların takip etmesini tavsiye ederim.

Görüşler

0
FZ
Benim EnderUNIX blog gezegeninde en çok ilgimi çeken sözlerden biri Barış Şimşek'e ait:

Bozmada, yikmada ustumuze yok. Kelimelerin icini hemen bosaltiyoruz. Bir zamanlar cok hosuma giden, belki dustur edindigim "Bilgi paylasildikca artar" sozu o kadar sevimsiz geliyor ki bana. Bunu okuyunca veya duyunca, kim bilir hangi amacini gizlemek icin boyle bir slogan kullaniyor diyorum icinden. Insanlara bilgi veriyorum diye ozu saklayip posa dagitan ve bu insanlarin sirtindan kose olanlari gordukce uzuluyorum bu zavalli soze.
0
bm
Ben de slogan sevmiyorum ama, merak ettim:

<i>Insanlara bilgi veriyorum diye ozu saklayip posa dagitan ve bu insanlarin sirtindan kose olanlari gordukce uzuluyorum bu zavalli soze.</i>

Hangi ortamdan bahsediyor, biliyor musunuz? Ben her yere bakmiyorum ama _siyasi propaganda yazilari dahil_ bu cins bir 'ozu saklama' farketmedim baktigim yerlerde (gezegen* bloglari (blog gezegenleri?), ara sira bir iki e-mail arsivi ve FM). Bu soylediklerim Turkce konusulan yerler icin, usenet'te ve yabanci listelerin baktigim kisimlarinda da boyle birsey gormedim. Cehalet, dansozluk, bilmeden bilirmis gibi yapmak, siyasi/teknik propaganda filan her yerde var ama bahsedilenin bilincli ve kotu niyetle bilgi saklamak, soylermis gibi yaparak soylememek oldugunu anliyorum.

Bu yazar yanlis seyler yaziyor demek icin yazmiyorum bunu, bilmedigim gormedigim ne var diye merak ettim simdi onun icin soruyorum.
0
zahter
Kesinlikle ziyaret edilmesi gereken gezegenlerden.
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

8-bitlik Mutluluk

darkhunter

Commodore 64 deyince herkesin aklına çocukken oynadığı inanılmaz keyifli oyunlar gelir.

O oyunların neden bu kadar keyifli olduğu düşünüldüğünde ise karşımıza muhteşem bir ses çipi ve daha da önemlisi o çipe ruhunu katan inanılmaz yetenekli besteciler çıkar.

Komodor Projesi o yılları, o sesleri ve o bestecileri anmak için ortaya çıktı. Oyunların basit olduğu, hayal gücümüzün sınır tanımadığı güzel günlerin hatırasına.

Yiğit Karabağ

Arşivcilik ve Çöp Toplama Üzerine

sundance

Bir arkadaşım var 700'e yakın MP3 cd`si ile sanırım Türkiye'deki en büyük arşivlerden birine sahip, bende ise yaklaşık 50 MP3, 100 kadar Divx, 150 kadar da VCD var.

DSL sahibi olduğumuzdan beri yaklaşık 4Gb kadar Reggae ve Blues indirdim Internet'ten. Geçenlerde oturup arşivimi bir gözden geçirdiğimde gördüm ki, daha önce müziğe, filmlere olan açlık sebebiyle başlayan arşivleme güdüm, artık enerjisini sadece kendinden alan bir manyaklığa dönüşmüş. O kadar çok seyretmediğim filmim, dinlemediğim MP3'üm var ki...

İsveç'ten sanal alemde ilk konsolosluk

sundance

Yaklaşık 3 milyon vatandaşa sahip SecondLife'da ilk elçilik açılıyor!

İsveç hükümeti söz konusu elçilikte resmi işlemlerin yapılmasının şu an için sözkonusu olmadığını, bunun İsveç'in tanıtımına katkıda bulunmak için planlandığını belirmiş.

Japonya, gençlik, internet ve intihar

hayy

İnternet hayatın bir parçası olmaya başladığından bu yana hep yararlı olduğu yönler tartışılır, menfi yönde etkilenen alanlar ise genelde sümen altına uygun bir yer bulunup çekilir. Bir haber sitesinde rastladığım bu yönde bir haberi, kendini ihbar eden bir suçlu gibi hissedip, dilim döndüğünce tercüme etmeye çalıştım.

Haberin orjinal adresi buradadır

Bu cuma Tokyo'da 6 genç bir arabanın içinde havasızlıktan ölmüş olarak bulundu. Yanlarında bulunan küçük bir mangaldan ise hala duman tütüyordu. Belli ki intihar eden bu gençler de, dalga dalga yayılan internet üzerinde yapılan intihar sözleşmelerinin kurbanlarıydılar.

Yetkililer, perşembe gecesi Tokyo'nun yaklaşık 80 km kuzeybatısındaki ormanlık arazide intihar eden, henüz yirmisindeki bu beş erkek ve bir kızın birlikte ölmeden önce internette buluşmalarından şüpheleniyorlar. Arabanın pencereleri bantlarlarla dışarıdan hava gelmesin diye de kapatılmıştı.

Fazlamesai.net'e soralım: Bilgi güvenliği; nasıl?

pinhanarch

fm camiasına soralım: "elimizin altındaki bu bilgi yığınına ne kadar güvenebiliriz? kontrol mekanizması ne durumda?"

Bilgiye ulaşılabilirlik arttıkça, araştırma seviyemiz düşüyor gibi; birkaç tıklamayla ulaşılabilirliği, "nasıl olsa elimizin altında, gerekince alır ordan kullanırız" yaklaşımına mı sürüklüyor?