Codename: Swordfish

0
FZ
Hemen konuya gireyim. Derdim film eleştirisi değil. Travolta sevdiğimiz bir ağabeyimizdir ama mevzu bu değil.

Sorun bir kez daha Hollywood`un, teknik terminoloji, vs. mevzuunda genele hitap etmek için, konuya merakı olanların tahammül bile edemeyeceği zırvalıkları filme serpiştirmiş olması:

1) Adalet Bakanlığı için 128 bit şifreleme ha? Yapmayın allah aşkına! Bu çok zayıf. Böyle bir şeyi çözmek için bence kimsenin bir taraflarına sarışın bir bombanın özel muamele çekmesine gerek yok ;-)

2) "World Banc" için 512 bit şifreleme ha? Yahu sıradan PGP kullanıcıları bile sayısal imza için 1024, şifreleme için 2048 bit kullanmıyorlar mı?

3) "Vernam Şifresi" derken Travolta ağabeyimiz, 1917 yılında "One Time Pad - OTP" fikrini öne süren Gilbert Vernam'dan bahsediyor olmalı. Üstadın fikri aslında mükemmel güvenlikli şifre olarak da kabul edilir amma velakin bazı dezavantajları da vardır: Şifre anahtarı mesaj kadar uzun olmalıdır. Anahtar sadece bir kere kullanılmalıdır ve bu anahtarı göndermek için çok çok güvenli bir yol bulsanız iyi olur. Bildiğim kadarı ile bu tip şifreleme çok kısa ve çok özel mesajlar için kullanılır. 21. yy.da şifre yönetimi için daha iyi ve pratik yöntemlerimiz var öyle değil mi?

4)"Bankanın IDS"si mi dediniz? Allah aşkına neden herkes bu ÜHKlere (Üç Harfli Kısaltma) tapıyor? ;-) "Intrusion Detection System" dense karizma mı çizilir, yiğitlik elden mi gider?

5) Oldukça güzel ve pahalı monitörler ama allah aşkına şifre çözmek için program yazarken o abuk sabuk 3 boyutlu şekiller de neyin nesi oluyor acaba?

6) Internet'e tarihi(!) sebeplerden ötürü bağlı bir DEC PDP-11? Hmm, kulağa yabancı gelmiyor ama o makina MIT binasında değil miydi? Filmde Caltech tesislerinde görünüyor.

7) Filmde kolları CIA`dan çok daha uzun olan ve hakkında çok az şey bildiğimiz, NSA'nin adı geçmiyor ama tüm e-mailleri okuyan Carnivore projesinden tek bir cümle ile bahsediliyor

Şimdilik aklıma gelenler bunlar. Herkesin yorumlarını beklerim :-)

Görüşler

0
urxalit
Bu arada filmin başlarında dünyanın en büyük hacker / bilişim suçlularından biri yakalanıyor. Adam terörist ve serseri tipli (kirli sakal vs). Finli ve soyadı Torvalds...

Bu hollywood işi iyice bozmaya başladı. Ayıp yani...
0
FZ
Hah, tamam ben de bir şey eksik diyordum ama... Tabii ya! :-)

Çok iyi yerden yakalamışsın! Teşekkür ederim ;-)
0
anonim
Cuneyt Arkin'in filmlerindeki nayir, nolamaz lara yaptigimiz elestirinin onda birini Holywood filmlerine yapsak her filme 50 sayfa boyle hata yazariz. Aksiyon filmlerinde gorursunuz, ne mermiler ne bombalar ata ata bitmez. Dunya ordularinin hicbirinde tufekler seri atista calismaz. Nisan alinip oyle ates edilir. Ustelik bir tabur askerin de hepten karavanaci olmasi dusunulemez. Jurassic parkta, kesiciyi acmak icin kiz aleti kurup bir dugmeye basiyor. Hic bir kesici kurulduktan sonra bir dugmeye basilmasini gerektirmez. 10.000 V ? Bu voltaj o izolatorleri deler gecer. Hic bir araba carpistiginda dinamit yukluymus gibi patlamaz. Telsizle bir boeing'i cocuklar yere indiremez. Bombalarda kirmizi ve mavi tel kullanilmaz. Ustelik bu tel kesilse bile saat durmaz. Saatli bombayi durdurmanin yolu cok basittir, mekanik saatse, dislilerin arasina bir cop sokarsiniz, elektronik saatlerde kristali kirarsiniz. Ama nedense hep kablo kesmeye giderler..

Bu kadar basit seyleri bile atlayanlarin isin icindekilerin bile zor aklinda tuttugu seyleri bilmesini nasil bekleyebiliriz ki ?

Filmlerde gordugunuz Amerika ile gercek amerika arasinda cok ama cok fark vardir. Embesiller ulkesi amerika demek yanlis olmaz. 60 kisi, 5 tane bicaktan korkup hem kendilerini hem binlerce garibani oldurtuyorsa daha ne diyelim ? Hic mi cantaniz yoktu be adamlar ?

Ne bekliyordunuz ki ?

0
FZ
Aslında benim bir türlü seyredemediğim ama bir gün mutlaka seyredeceğim bir film var: Independence Day.

O filmle ilgili fantastik durumlar varmış belki yazı yazmaya bile değmez ama seyretmek ve bizzat görmek istiyorum bir dünyalının bir uzaylının bilgisayar sistemine nasıl girdiğini! :-)
0
SHiBuMi
Film rezildi gerçekten. İnsan neden böyle kek gibi kafalarına iki uçağı yediklerini daha iyi anlıyor. Şifre kırılma sahneleri çok komikti, inandırıcılıktan çok uzaktı. Hiç kullanmadığım için bilmiyorum ama yabancı sitelerde şifre kırmak için kullanılan ekranların AutoCADe ait olduğu yazıyordu :)

En sonda kek arap teröristi teknesinde havaya uçurmaları da ayrı bir güzellikti. Araplar sizin kuleleri yerle bir etti, siz daha bir tek Arap yakalayamadınız yahu, bir de denizde teknesini mi uçuracaksınız :)

ABDde de fos çıktı arkadaşlar, belki diyeceksiniz ki zaten fostu ama artık tescillendi. Kulelerin yerine daha iyisini güzelini yapacağız diyorlar ama yandı gülüm keten helva derler bizim memlekette :)
0
anonim
Filmin rezil bir senoryo zincirine katılıyorum her
nekadar Matrix vari bir hava veren sahneleri olsa
da tescilli bir saçmalıklar trafiği...şifre kırma
işlemleri CIA'nin bile başedemediği ve ülkesini
korumayı kendine görev edinmiş bir haklı Hitler(!)
Bir kere (kullandığım için biliyorum) NSA bile
PGP adlı programla şifrelenen şifreleri çözemiyor
her na kadar PGP nin algoritması filmdekinden güçlü olsa da teorik olarak 128 bit'lik bir algoritmanın çözümü mümkün olsa da pratikte bunun
miyar dolarlık bilgisayarlarla bile 6,5 yılda çözüleceği gerçeğini unutmamak lazım kaldı kı 60
saniye içinde bi PC hiç bir teknik donanım olmadan (her ne kadar sarışın bayan yardımcı olup teknik imkanlar sağlasa da)çözmek NSA,CIA ve FBIa
ayıp olacaktır.Haa ayrıca ikiz kuleleri kimin vur
duğunu da bir ip olma niteliğiyle apllıkları 2.
defa tescillenmiştir.Güvenli bir dünya için...:))
0
FZ
Benim anlayamadığım şey şu: Yani bir filmin çekimi için herifler ortaya para saçıyorlar, bilgisayarla ilgili bir iki adamı birkaç haftalığına danışman olarak tutsalar, o adamlardan konu ile ilgili ciddi ve gerçek bilgileri alsalar ve sonra bu bilgileri birazcık süsleyip püsleseler, böylece ortaya hem etkileyici ama hem de gerçekçi sahneler koysalar izlenme oranının düşeceğini falan mı zannediyor bu yapımcılar?

Bakınız bir örnek vereyim, yıllar önce seyrettiğim ve başrollerinden birinde Gene Hackman üstadımızın olduğu bir film vardı. Bu filmde Gene Hackman eski bir NSA ajanını canlandırıyordu (bi tane de meşhur bir zenci oyuncu [aynı zamanda rap şarkıcısı] vardı ama ismini unuttum) ve filmde Gene Hackman''ın yaptığı muhabbet gayet sağlamdı. Teknik olarak da gayet kaale alınır şeyler söylüyordu. Yani gördüğümüz gibi bu iş çok da zor değil.

E o halde neden yapmıyorlar yahu!
0
Tarık
çünkü o zaman sıkıcı olur :D
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Dikkat edin isminizi bile elinizden alabilirler...

sundance

İsim hakları, patent hakları vs. derken gerçekten de saçma sapan bir noktaya geldik.
Slashdot'da yer alan bir habere göre Blizzard, `Diablo` isminde bir film yapmaya hazırlanan NewLine Cinema`yı dava ediyor.

Bu davayı kazanırlarsa ne olacağını tahmin edebilenler var mı ?
Sanırım ardından da Lamborghini Diablo'yu dava ederler :)

Uluslararası İstanbul Film Festivali

esse

İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı tarafından düzenlenen Uluslararası İstanbul Film Festivali bu sene 12-27 Nisan 2003 tarihleri arasında, Beyoğlu'nda ki Atlas, Beyoğlu, Emek, Sinepop ve Kadıköy'de ki Rexx sinemalarında gerçekleşecekmiş. Sinema severler bilgi için www.istfest.org, Gösterim çizelgesi içinde buraya tıklayınız.

Yeni X-Files

yuxel

8-9 sene önce başlayan, odamızı posterleriyle süleyen X-Files tutkumuz 1998'de beyaz perdede süslenmişti. Dizi oyuncularından David Duchovny nam-ı diğer Fox Mulder, bir röpörtajında 7 sene önce(1998) çekilen "The X-Files"'ın devamının yolda olduğunu belirtiyor.

ENIGMA

FZ

Şu anda vizyonda olan ENIGMA filmi, II. Dünya Savaşı esnasında Almanlar tarafından askeri bilgilerin güvenli olarak iletilmesi amacı ile geliştirilmiş, rotor tabanlı, polialfabetik bir şifreleme sistemini çözmek için İngiltere'deki Bletchley Park'ta örgütlenmiş İngilizler'in hayatından bir kesit sunuyor.

Hemen belirtmek isterim ki, her ne kadar şifreleme ve II. Dünya Savaşı ile ilgilenen arkadaşların dikkatlerinden kaçmayacak bir film olsa da, müthiş bir eser olduğu söylenemez.

Matrix Üzerine - Part One

SHiBuMi

Matrix Reloaded hakkında sıradışı biçimde FM'de tek bir yazı dışında hiçbir şey yazılıp çizilmedi. En büyük neden Internet'in tıkanmış olması ama yine de arayı fazla açmadan beyinlerimizi yormaya başlamakta fayda var. Başlangıç olarak ingilizce bir adres ve Neo'nun Architect ile olan diyaloğunun metnini yolluyorum. Fazla bir kişisel yorum yapmayacağım ama gerçek şu ki filmi seyredenler iki zıt kutba ayrılmış durumdalar, aşağıda verdiğim adreste de yazdığı gibi, ...of course, to the non-initiate, the characters' actions and dialogue seems arbitrary and incomprehensible, and the exposition is just filler between car crashes...
Adres: www.corporatemofo.com/stories/051803matrix.htm