Bilim ve Gelecek: 2. Sayı Çıktı

0
FZ
Bilim felsefesinde büyük bir dönüşümü başlatan Thomas Kuhn´un gözünden Kopernik Devrimini okumak ister misiniz? Anadolu´da binlerce yıl önce yaşamış insanlara dair araştırmaların yapıldığı Hacettepe Üniversitesi Biyolojik Antropoloji Laboratuvarı´nda bir gezintiye çıkmaya ne dersiniz? Doğurgan sihirli kareler ilginizi çeker mi? Klingsor´un İzinde isimli bir kuantum roman başucu kitabınız olabilir mi? Psikiyatristlere başvuran hasta sayısına baktığınızda gördükleriniz size psikiyatrinin ilerlediğini mi yoksa insanların delirdiğini mi düşündürtüyor?

Yukarıdaki cümlelerin işaret ettikleri ilginizi çekiyorsa bir gazete bayisine uğrayıp Bilim ve Gelecek dergisinin ikinci sayısını alabilir, bu konuda kendini ispatlamış bir kadronun çıkardığı dolu dolu bir dergiyle vakit geçirmenin hazzını yaşayabilirsiniz.

Görüşler

0
loker
Bilim ve Ütopya gibi anlamlı bir dergi nasıl olup da İşçi Partisi'yle organik bağ içerir diye sormayan bir kişi bile kalmayınca aralarındaki bağ da kopmuş oldu. Yola devam etmek için varını yoğunu kopan ekibi desteklemek için bile alacağım bu dergiyi... umarım yolları da uzun olur...
0
bm
Linklenmis siteye baktim, yazanlarin bir kismi ama beni rahatsiz edecek kadar fazla kismi 1970-80 kabusunun sloganlari gibi geldi bana. Bu siteyi okuyan kirk yas civari veya ustu kimse yok galiba? Hayirli ugurlu olsun ama endiselendim vallahi, ben bu lakirdilari eden insanlarin kizil yidizli pankartlarin altina bubi tuzagi asip itinali bir bicimde 16 yasindaki bendenizin top oynamaya giderken gectigi yollara biraktigini cok iyi hatirlarim. Bilim bilim diyenlerin memlekete bilgisayar girmesi dahil her turlu ithal teknolojiye sloganla karsi cikmalarini da. 2004 senesinde bin cicek acsin lafiyla bilim lafini hala bir arada gorecegimi dusunmezdim dogrusu. Herneyse. Icerik FZ'nin yazdigi gibiyse, belki benim tepkim yersiz. Kuhn'u okuyun, Popper'i da. Hatta Kyburg'u de okuyun! Bilim felsefesi ehli bin genc olacaksa memlekette bin cicek acsin diyenler vasitasiyla, isin kizil tarafini dusunmek yersiz.

Tuyleri diken diken olmus agabeyiniz,

BM
0
FZ
Derginin okuyucu profilini tam olarak bilemeyeceğim. Bildiğim şey şu ki bu dergide Prof. Dr. Ali Nesin de yazıyor, Prof. Dr. Ahmet İnam da ve daha pek çok sağlam bilimadamı ve felsefeci de. Bu insanların ettiği lakırdıların sorunlu olduğunu düşünmediğim gibi dergiyi çıkaran ve daha önce de Bilim ve Ütopya dergisini de çıkarmış olan ekibin top oynayan çocukların yollarını bombalarla döşediğine dair bir kanaatim yok, okurların bilmeyip de sizin bildiğiniz bir şeyler varsa, söz konusu dergiyi çıkaran insanlar gizli saklı insanlar değiller, ne bileyim takma isim falan da kullanmıyorlar, yerleri yurtları, isimleri cisimleri bellidir, dolayısı ile şüphelerinizi destekleyen delilleri bizimle paylaşırsanız sevinirim. Öteki türlüsü bir hayli spekülasyon kategorisine girer ki bu da ne kadar anlamlı ve doğru bir iştir bilemem.

2004 yılında bin değil onbin çiçek açsın, bu lafın bilim sözcüğü ya da kavramı ile yan yana geçmesi beni rahatsız etmedi nedense.

Teknolojiye gelince, gördüğüm kadarı ile derginin bir web sitesi, e-posta adresleri vs. var. Sayfa düzenini de bilgisayarla yaptıklarını tahmin ediyorum. Dolayısı ile teknolojiye karşı olmaları pek muhtemel görünmüyor (en azından yaklaşık 10 sene öncesinin Bilim ve Ütopyası için de bilgisayar kullanıldığını hatırlıyorum, dolayısı bu sav en az 10 yıldır geçerli).

Gelelim son cümleye: Icerik FZ´nin yazdigi gibiyse. Bu cümle de ilginç geldi, şöyle ki: İçeriğin benim yazdığım gibi olmaması söz konusu olabilir mi? Yani ben kafamdan bir içerik mi uydurdum? Olmayan bir şeyi mi yazdım? Olsa olsa 96 sayfalık derginin içeriğinin tamamını yazmamışımdır, önemli olduğunu düşündüğüm ana başlıkları, makale içeriklerini sıralamışımdır, maksat dergi web sitesine alternatif teşkil etmek değil kısaca haberdar etmek, izleğe dair bir bilgi vermektir.

Son olarak, evet benim de tüylerim diken diken oldu. Bu ülkede Bilim ve Teknik gibi TÜBİTAK tarafından yayınlanan bir bilim dergisi dışında da popüler ve ciddi bilim dergileri olduğunu görmek benim de tüylerimi diken diken eder, heyecanlandırır.

30´una merdiven dayamış kardeşiniz

FZ
0
bm
FZ kardesim kusura bakma, "icerik FZ'nin yazdigi gibiyse"den kastim "FZ yanlis yaziyor olabilir" degil "FZ'nin yazdigini dogru kabul ediyorum" manasindaydi. Yani ben bilmem etmem gormedim sirf FZ'nin yazdigindan hareket ediyorum demek. "FZ yalan yaziyor"u kastetmedim.

Ben yazanlari da okuyuculari da tanimiyorum, o yuzden sahislardan hareketle yazmadim o yazdigimi. Bomba hikayem dogrudur ve tek degildir, lakirdi yerine 'soylem' de diyebilirdim belki ama zaten hissi tepki veriyorum bir de Turkcemi guncellestirmekle ugrasamadim. Ben zaten bu dergiyi cikartanlar bunu yapiyorlar demedim, ben bu lakirdilarin bir kismini o karanlik gunlerden hatirliyorum dedim.

"Bin cicek" icin google yaptim http://phrases.shu.ac.uk/meanings/226950.html Bu bilmeden yazilacak birsey degil bence. Gayet tabi kimse mesai verip ortaya cikarttikleri seylerde BM'nin damarina basmayalim gibi bir kaygi icinde olmak zorunda da degil.

Teknoloji ve eknomik ozgurluklerin alakasini ve bu baglamda 'sol'un zararini hissi olmadan irdeleyecek olgunlugum yahut vatandas olmak disinda uzman bilgim yok. Benim sahsi gorus ve tecrubem, sag-liberal (ABD'de right-libertarian denen) yaklasimin beyin israfina mani oldugu gibi teknolojik ilerlemeyi de en az hancerleyen sistem oldugu yolunda. Ama gayet tabi ekonomi disi toplumsal tercihlerin bilim ve ilerleme yolunda olmasi sartiyla.


0
FZ
Cevap için teşekkürler.

Yaklaşımımı şöyle özetleyebilirim: bu ülkedeki sağ-liberaller (yani kendini böyle tanımlayanlar) kaliteli, pırıl pırıl, dopdolu bir popüler bilim dergisi çıkarsınlar, o dergiden de haberdar edelim FM okurlarını.

Habere dikkat edilecek olursa herhangi bir önyargı taşımadığı sadece derginin içeriğinin vurgulandığı görülecektir. Bu demek değil ki haber veren kurumlar, %100 objektiftir, her türlü ideolojiden muaftır, bunu iddia etmek saçma olur ancak şu anda olduğu gibi haberi somut bir ürünü kısaca tanıtarak verip kişisel yorumlarımızı da adı üzerinde ``yorum´´ olarak yapmamız, gerekirse çok ciddi tartışmalara girmemiz en sağlıklı yöntemlerden birisidir diye düşünüyorum, nitekim böyle de yapıyoruz. (FM reklamlarını izlediniz, teşekkürler :)

Son olarak ilginç web adresi için de teşekkür etmek isterim. Görebildiğim ve anlayabildiğim kadarı ile Mao´cuların sloganlarından biri. Tabii kimse Mao´yu ve yaptıklarını takdir etmek zorunda değil, hatta bunların korkunç şeyler olduğunu da düşünebilir. Kaldı ki benim de uyuz olduğum bazı noktalar var ancak bu çok uzun hikaye (çok çok farklı sebeplerden ötürü). Yine de aynı adresteki ``Encourage many ideas from many sources.´´ cümlesinin çok önemli bir şeye işaret ettiğini düşündüğümü söylemeden de geçemeyeceğim, yani bağlamı dışında da ele alınıp kullanabılabilecek kadar güçlü ve ``doğru´´ bir söz gibi göründü bana.
0
bm
FZ kardesim IM'e cevirdik burayi! Gayet tabi FM'in bu konuda taraf oldugunu soylemek istemedim, kaldi ki taraf bile olsaniz onemli degil bu. FM'in misyonu, acikligi belli. Bir iki aydir bakiyorum bunun disina cikan hicbir sey gormedim.

Neticede olacak olan, buyuk ihtimalle, bu tip yayinlar nete kayacak ve belki annotea/google-juice/usenet/blog karisimi metodlarla ulasilir/bulunur hale gelecek. O zaman zaten icerige direkt ulasilabildigi icin 'misyonumuz sudur' tarzi yazilar konusunda cene yaristirmaya da gerek kalmayacak.

O zaman zaten yaptigini insandan ve yaptigiyle alakasi olmayan goruslerinden ayirmamiz belki bugunkunden daha fazla mumkun olacak.

Iyi cevirdim mi konuyu?
0
malkocoglu
Merhaba, ABD'de "liberal" ile "liberterian" kelimesi ayri ayri kullanilmakta, yani bunlarin biri, otekinin tercumesi degil... Liberal, sosyal ozgurlukculere derler, kurtaja evet, cinsel tercihlere musamaha, vs..vs.. Liberterianlar ise devletin yetki alaninin en aza indirgenmesini savunurlar. Oyle ki, en azılıları, mesela "yiyeceklerde kalite kontrolunun getirilmesinde/kontrolunun devlet tarafindan yapilmasini istemem" vs.. der. Liberal kelimesi ABD'de sagci (asiri milliyetci, dinci) gurup tarafindan ilimli solcular uzerinde saldiri kelimesidir. Su anda Bush, Kerry'i "o bir liberal" diye boyamaya ugrasiyor, Kerry'de "hayir degilim" diye karsi saldiriyor.



0
bm
Ben de ABD'dekiler icin ayri Turkiye'dekiler icin ayri yazdim zaten onun icin. Yani burada (TR) liberal sag diye gecen sey ABD'de right-libertarian diye bilinen sey. Bir de left-libertarian diye bir kavram var orada (mesela Chomsky'nin taraftari oldugu seyler). Bari bir iki link bulayim:

Bildigim en kaliteli (right) libertarian testi:

http://www.mises.org/quiz.asp?QuizID=4

Daha kalitesiz ve ABD disinda manasiz ama hersey var:

http://politicalcompass.org/

Biraz daha kisasi:

http://www.self-gov.org/quiz.html

Okuyanlar kusura bakmasin lutfen, bu yazismalarin iyice konun disina tasmasina sebep oldum. Ozur dilerim.
0
FZ
FM okurlarının ve yazarlarının kaliteli ve ciddi tartışmaların kusuruna bakacağını sanmıyorum ;-)

Linkler için teşekkürler.
0
sametc
vallah doğru soyluyorsunuz hocam benim cok hosuma gidiyor bilgilendiriyor :) ne kadar cok tartısırsak o kadar cok iyi :). >ama tabii tartışmanın kaliteli olması sartıyla
0
malkocoglu
Bir sey daha; Liberal'ler ABD'de vergileri arttirmak ve cok sosyal harcama yapmak ile suclanirlar. Bu bakimdan libertian'larin kucuk devlet amacina zit oluyorlar, fakat sosyal (kisisel) tercihlerde musamaha konusunda hemfikir olabiliyorlar, o yuzden bu iki kutupun birbirine karsi soylemlerde oldugunu gormedim hic. Liberterian'lar hakikaten kucuk bir guruptur, oyle baskan filan cikartamiyorlar. Tek hatirladigim liberterian (yanilmiyorsam) vali olan guresci Jessi Ventura idi.

TR terimleri hakkinda: Burada liberal kelimesini tek basina kullanildigini goruyorum, o zaman, demek ki varsayilan anlam (default) sag-liberal oluyor (bu kelimeyi daha once kullanildigini duymamis olsam da oyle diyelim). ABD'de liberal kelimesi tek basina kullanilinca varsayilan deger sol gorus demek olur. Ilginc bir ayrim...





0
sametc
bu dergi gercekten alışılagelmiş bir dergi değil sosyoloji -bilim psikoloji falan filan ama cok farklı dergi. tavsiye ederim

Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

e-bergi Ağustos Sayısı ve Programlama Sorusu

anonim

e-bergi ağustos 2008 sayısıyla yine sizlerle. Ayrıca artık e-bergi'de bir de programlama sorumuz var, tıklayın kodlayın :)

Zemberek Nasıl Çalışır? 1. Bölüm: Sözlük ve Kök Ağacı

FZ

Zemberek bir kelimenin Türkçe olup olmadığına nasıl karar veriyor? Bu basit sorunun cevabı "verilen bir kelimeyi Türkçe kök ve eklerine ayırabilirseniz Türkçedir, ayıramıyorsanız değildir". Kısacası bir kelimenin Türkçe olup olmamasını anlamak için morfolojik analiz yapabilmelisiniz. Türkçe yazım denetimi yapabilmek için önceleri en sık kullanılan kelimelerin bir dosyaya konulup gelen kelimelerin o dosyadan kontrol edilmesi gibi ilk bakışta mantıklı görünen ama biraz inceleyince pratik olmadığı anlaşılan yöntemler de düşünülmüştü. Bu tür yöntemlerin yetersiz olan %98-99 doğrulukla çalışması için bile milyonlarca kelimeyi içermesi gerekir.

Makalenin devamı: http://zembereknlp.blogspot.com/2007/02/zemberek-nasl-alr-1szlk-ve-kk-aac.html

VZA Yöntemi İle Verimlilik Analizi

FZ

Bir firmada bilgi üretimi, birikimi ve kullanımı, nitelikli insangücü, sosyal, fiziksel altyapı gibi çeşitli kaynakların dengeli dağılmaması, departmanların yapısal ve örgütsel farklılıkları ile birleştiğinde, iş akışı açısından potansiyel sorun alanlarının oluşmasına yol açmaktadır.

Bu saptamalar altında, departman değerlendirmesinde sadece iş hacmi, üretim miktarı, ciroya etki gibi büyüklüklerle ölçüm yapmanın yanlış olmasa da eksik bir yaklaşım olduğu söylenebilir. Departman aktivitelerini mümkün kılan insan kaynağı, sosyal ve fiziki altyapı, teknoloji ve yenilik kapasitesi gibi departmana tahsis edilen kaynakların da irdelenmesi ve bu kaynakların, firma ciro hedefine ulaşırken ne derece verimli kullanılabildiğinin de analiz edilebilmesi gerekmektedir. Dolayısıyla departmanın, sonuç odaklı etkinlik göstergeleri haricinde, aktivitelerinin niteliğini değerlendiren verimlilik göstergeleri açısından da yorumlanabilmesi gereklidir.

Birden çok ve farklı ölçeklerle ölçülmüş ya da farklı ölçü birimlerine sahip girdi ve çıktıların karşılaştırma yapmayı zorlaştırdığı durumlarda, karar birimlerinin göreceli performansını ölçmeyi amaçlayan doğrusal programlama tabanlı bir teknik olan Veri Zarflama Analizi, Günhan Kürkçüoğlu tarafından (Tolga Kürkçüoğlu'nun da katkıları ile) gerçekleştirilen ve bilgi işlem yöntemlerinin, bilgisayarların üretime katkısına önemli bir örnek teşkil eden bu çalışmada metod olarak kullanılmıştır.

POZİTİF Mayıs sayısı çıktı!

batasoy

Ücretsiz bilgisayar dergisi Pozitif'in Mayıs sayısı da 211 sayfalık geniş bir içerikle yayınlandı. Dergiye, www.pozitifpc.com adresinden ulaşabilirsiniz.

Bu ay dergide kendi GNU/Linux dağıtımınızı yapmak, webmin ile sistem yönetimi, para harcamadan soğutma performansını artırmak gibi konulara yer verilmiş.

Özellikle "Kendi Linux dağıtımını hazırlama" konusu pekçok Linux yandaşının ilgisini çekecek

Hibernate Üzerine Bir Sunum

malkocoglu_2

Tüm zamanların en başarılı kalıcılık (persistence) aracı Hibernate hakkında şirket bünyesinde yaptığımız bir sunumu paylaşıyoruz. Sunum, Hibernate'in en temel özelliklerinden başlayarak sorgulama, önbellekleme, veri tabanı bağlantı havuzları gibi kavramları kapsamaktadır. Hibernate hakkında ek bir haber de, JBoss gurubunun, Hibernate projesine sponsor olmaya karar vermiş olmasıdır ve Hibernate kurucu elemanları artık JBoss şirketinde çalışmakta, açık yazılım ürünlerine verdikleri servis üzerinden para kazanmaktadırlar. İşte bir diğer açık yazılım başarı hikayesi!

Not: Bu sunum da Gnu Emacs ve LateX ile hazırlanmıştır. :) Latex kodlarından derlenmiş slaylatların animasyon ile birbirinden geçiş yapabilmesi hoşunuza gidebilir.

Powerpoint?

O da ne?