Bana mı ilerliyorsun ey teknoloji !

0
sundance
Zamanında 386SX CPU`nun bazı özellikleri sonradan budanmış 386DX olduğunu (ve daha pahalıya mal olduğunu) duyduğumdan beri rahatsızlığını çektiğim bir mevzuu.

Teknoloji ilerliyor, herşeyi daha kolay yapar hale geliyoruz, iyi hoş ama hala 50 yıl öncesinin işçileri kadar haftada çalışma saatimiz var. Tamam, bizler de daha pimpirik, daha kolay hastalanır, daha zor beğenir olduk ama yine de daha az çalışıyor olmamız gerekmez mi ?

Bu teknoloji bize mi ilerliyor, yoksa bizden veya bize rağmen mi ilerliyor ?

Sanırım bu sadece benim rahatsızlığım değil, ComputerLife-Online'da bu konu ile ilgili çok güzel bir makale var tavsiye ederim.

Görüşler

0
SHiBuMi
Buradaki mantık çok basit, firmalar hiçbir zaman 1 kişilik işi 1 kişiye yaptırmıyorlar, açık arttırma 2 den başlıyor, 5 e kadar çıkıyor :) Bu özellikle Bilişim'de böyle, geçenlerde buraya aktardığım superman araniyor ilanı da bu yaklaşımın gelmişini ve nedenleri bir çırpıda özetleyiveriyordu zaten.

Bilemiyorum, belki de biz patron olursak aynı şeyleri biz de yapacağız, yapmaya mecbur kalacağız. Gerçekte kim çalışanların ayda 3-4bin$ maaş alıp haftada 2-3 saat çalışmalarını olumlu karşılar bilemiyorum :) Sonuç olarak, her zaman yapılacak daha fazla iş vardır, mevcut sistemdeki daha fazlasını iste anlayışı süregeldikçe de bu kısır döngü böyle süreeeeer gider.


--
Serdar Soydemir
Türkiye PHP Grubu
www.php.org.tr

0
sundance
Valla benim bir teorim var. En ideal haliyle uygulandığında kapitalism aslında insanın karşısında değil. Yani aslına bakarsanız, günümüzün herbir halttan haberimiz olduğu dünyasında, gün geçtikçe ne çocuk işçi çalıştıranlar, ne sağlığa zararlı üretim yapan firmalar, bu yaptıkları işlerin ucuzluğuyla yürüyüp gidebiliyorlar. Gün geçtikçe bu tür günü kurtarma yaklaşımları ellerinde patlıyor.

$3-4K maaş ile haftada 3-4 saat çalışacak adam bana $10,000 gelir getiriyorsa da ben o adamı buna rağmen hayvan gibi çalıştırıyorsam, bu kötü yönetimi geçer aptallık sınırlarına girer.

'Devamlı yapılacak işler olacak' ben bu sözün altına imzamı atmam. Ha biz önünde havuç sallanan dönmedolap beygirleriysek, evet devamlı yapacak işler olacak, ama arada bir yerlerde durup, bundan 100 yıl öncesinin insanlarından gerçekten daha güzel bir dünyada daha iyi bir hayat mı yaşıyoruz, objektif olarak tartmak lazım.

Biraz buraya, biraz da bir sonraki yazıya cevap olacak, ben hayatımda bir kez adamlarını gerçekten koruyan bir müdür/patron gördüm, ve bütün adamları nın da o kişinin zor durumda kalmaması için gıkını bile çıkartmadan sabahladığını. O yüzden 'biz de öyle boktan patronlar olacağız' demenin bence çok anlamı yok.

0
redogre
Valla ufak tefekde olsa bir şirketim olduğu için bu konuda söyliyecek birkaç lafım var... Yanımda 2 kişi çalışmasına ve ortak sayısı (3) çalışan sayısından fazla olmasına rağmen yinede 1.5 sene boyunca patronluk yaptım. En büyük kuralım insanlara yapılması gereken iş yokken boş durmasınlar diye angarya vermemekti. Başıma geldiği için ne kadar aptalca ve sinir bozucu olduğunu bilirim.

Bir gün iş mi yok, Çocuklar bugün yapıcak bir işimiz yok istediğinizi yapabilirsiniz, isterseniz 4-5 gibi çıkabilirsiniz diyordum. Sonuçta nooldu? İş arkadaşlarım beni çocukları şımartmakla suçladı. Çünkü benim her istediğimi yapan çocuklar onlar birşeyler isteyince mırın kırın ediyormuş. Bunun suçlusu ben oldum :))

Sonuç mu? Sonuç ben işten ayrılıyorum, patronluktan ayrılıyorum, onlar devam ediyor..... Çünkü normal ve aklı başında bir insanın, çalışanların suyunu çıkarması, suyunu çıkarmayan bir insanında iş dünyasında kabul görmesi imkansız...

Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

İletişim Ahlakı

anonim

Uzun süredir beni de rahatsız eden bir konu hakkında Barış Şimşek'in blogunda güzel bir yazı gördüm. Fazlamesai bence bu konunun tartışılabileceği en güzel mekanlardan birisi. Binlerce gereksiz e-postanın dolaşmasına neden olan ayrıca artık can sıkmaya başlayan bu e-posta "forward etme" üzerine insanları bilinçlendirmek lazım.

Bir tanıdık ölmüş gibi

sundance

Bazı tek yönlü ilişkiler vardır. Birinin yıllar önce yazdığı bir hatıra defterini bulursunuz ve dünyaya bakışınız değişir. Ya da hiç tanımadığınız dedenizin hırkasını yıllarca kullanırsınız.

Benzer şeyler program yazarları için de geçerli, mesela IrfanView'un yazarı (Irfan) ile tanışmak isterdim, o kadar programını kullanıyorum. Veya Linus Tornvalds.

Belki de bu yuzden meshur Ping programının yazarının öldüğünü duyunca irkildim...

TBMM`de Internet ile ilgili yapılan bazı konuşmalardan örnekler

ganzo66

Evet Belki bir çoğunuz TBMM TV'yi "seyrediyordur". Ama hizmeti ayağınıza getirdik; işte güzide temsilcilerimizin değerlendirmeleri:

Hasan Erçelebi (Denizli, DSP) - Cumhuriyetimizin Onuncu Yıl marşında "Demir ağlarla ördük anayurdu dört baştan" diyorduk. Şimdi de, bilgisayar ve Internet ağlarıyla ördük, örmeye devam ediyoruz anayurdu dört baştan diyoruz. İşte, Başöğretmen Atatürk'ün gösterdiği uygar ülkeler düzeyinin üzerine çıkma hedefi için emin adımlarla ilerlediğimizin işareti...
(10 Aralık 2001)

Teşekkürler Elendil.......

mambo

Hani hep derler ya en iyi okul hayat okuludur diye sanırım bunu en yoğun ve en güzel yaşayanlardan biri de benim.

Türküm, doğruyum, parasıylaysa savaşırım!

sundance

Dün akşam TV kanallarından birindeki bir haber çok ilginçti. Amerikan Ordusu'nun her milletten her ırktan insanı askere aldığı web sitesinden bahsediyordu. Durum şu an savaşan askerlerin çoğunun latin kökenli olması üzerine ortaya çıkmış. Körfezdeki Amerikan askerlerinin 15,000 kadarı, Amerika'da çalışma izni olan fakat vatandaş olamamış Latin kökenlilermiş. Dahası yukardaki politika gereği Amerikan Ordusu, dünyanın her yanından paralı asker kabul ediyormuş. $1500 aylık maaşla başlamak ve ilerde Amerikan vatandaşı yapılmak üzere.

Buraya kadar kapitalist düzen, tabi düzecekler diyebilirsiniz, ama haberin bundan sonrası enteresan. Gece haberlerinde bunu sunan spiker Bir dipnot geçmek istiyorum, bu haberi akşam bülteninde verdiğimizde telefonlarımız kilitlendi, nasıl başvurabiliriz, şartları nedir diye arayanlar yüzünden... dedi.

Hadi hep beraber, 'Ne mutlu Türküm diyene'