Apple iPhone Geldi ama

0
anonim
Steve Jobs MacWorld 2007 konuşmasında uzun süredir beklenilen yeni Apple ürününü açıkladı. iPod + cep telefonu + Internet iletişim cihazı = iPhone. Jobs konuşmasının sonunda iPhone için “cebinizdeki hayat!” dedi. Bu nesil Internetli telefonlar önümüzdeki iki yılda muhtemelen hemen herkesin elinde olacak. Peki ama "cetde Internet" ne anlama geliyor? Telekom gibi karanlık/kapalı bir ağ ile Internet gibi açık protokollerle çalışan bir ağın birbirine bu kadar yaklaşması ne gibi sonuçlar doğuracaktır?
Bu şık telefonu ilk defa gördükten biraz sonra kafamızda ilginç sorular uyanmaya başladı. Önce dugumkume.org sitesinde iPhone'u tanıtan bir yazı yazdık sonra hayatımıza girecek bu yeni nesil Internetli telefonları tartışmaya başladık.

2007 yılı telefon şirketlerinin ve telekom servis sağlayıcıların savaşına tanıklıkla geçecek gibi gözüküyor. Filler ve Çimen (2000) filmindeki metaforu belki hatırlarsınız, tüketicilere sözde kaliteli hayatlar sunan dev filler tepinirken insanlar bu dünyada kaliteli bir hayatı nasıl sürdürecek? Bu çok tartışmalı bir durum. Cebimde Internet ne anlama geliyor? Telefonu ben kullanmıyorken telefona Internet üzerinden gelen giden bilgiler nelerdir? Hangi kurallarla çalışıyor? Bu protokollere kim karar veriyor? Telekom gibi karanlık/kapalı bir ağ ile Internet gibi açık protokollerle çalışan bir ağın birbirine bu kadar yaklaşması ne gibi sonuçlar doğuracaktır

Hali hazırda çığ gibi büyüyen web servisleri için artık sadece bilgisayarlar değil Internetli cep telefonları da "veri giriş arayüzü" olacak. Yani her bir telefon bir oy makinesi, bir yorum bildirme makinesi haline gelecek. Bu veriler de katkıda bulunduklari sistemleri şu anda olduğundan daha kaliteli hale getirecekler. Bu kaliteli sistemlerin sahipleri de aynı şekilde bugün olduklarından daha güçlü hale gelecekler. Her gün kullandığımız Google, Yahoo, Amazon gibi dev şirketlerin servisleri daha kaliteli olduğunda işimizi görecek tabi, ancak sizin oy verirken harcadığınız mikro-emek nasıl değerlendirilecek? Kim size mikro-işinizin karşılığını veriyor? Burada hemen akla gelecek cevap "karşılık olarak daha kaliteli hizmet alıyoruz". Ancak bu dev şirketler bizim katkımızla kapital biriktirerek daha da güçlü hale geliyorlar ve zaman içinde bizim için kararlar vermeye başlıyorlar. Bu toplumsal kontrol makenizması o kadar basit bir cevapla anlaşılamıyor. Dahası Amerika'da "veri biriktirenindir" diye bir kanun var. Bu şu anlama geliyor: "Amerika'da ben kendi verilerimi silmek istiyorum" diyemezsiniz. Bizim girdiğimiz verileri şirketler istedikleri gibi kullanabilirler ve kullanıyorlar. Avrupa'da ise bir telefonla veritabanındaki bilgilerinizi silebilirsiniz.

Bu paradox durumun içinden nasıl çıkabiliriz? Veritabanlarının herkese açık olması şu anda demokratik bir yol olarak gözüküyor, ancak her gün kullandığımız para makinesi web servislerinin sahipleri bundan hoşlanmayacaktır. Başka neler yapabiliriz?

Görüşler

0
yellowelephant
Cep telefonu ile internete bağlanabilmek çok güzel.Ancak Cep telefonlarının içindeki yazılımların tümü lisanslı yani ücretli yazılım.Telefonu yazılımsız alamıyoruz.Acaba bu telefonlar için linux mobile, bsd portable gibi açık kaynak kodlu yazılımlar üretilemez mi?
Belki böyle yazılımlar üretilirse bizim cep telefonlarımızı kullanırken bizden habersiz alınan verilerin (çalınan düşünce özgürlüğümüzün) önüne geçebiliriz.
0
sefalet
http://www.eweek.com/article2/0,1895,2082057,00.asp
0
yellowelephant
Evet bu linkte Motorola'nın Linux tabanlı modelleri ile ilgili bilgiler var.Haberde 10 Ocak tarihli...
Demek ki çok yeni bir gelişme.
0
sleytr
Motorola en az 2 yıldır Linux yüklü telefonlar üretiyor ancak çoğunu sadece uzakdoğu pazarına sunuyor. Zaten o pazarda Motorola dışında da birçok Linux cihaz var.

LinuxDevices.com

0
Satanique
Avatarından çok korktum :(

Evet size katılıyorum Motorola dışında bir çok cihaz var nokia var bilmemne var bla bla bla...
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Internet, Dil, Sosyoloji

FZ

İnsan dilleri sürekli bir değişim içinde, binlerce yıllık süreçlerde bu mavi gezegende pek çok doğal dil ortaya çıktı, bir kısmı öldü, bir kısmı Baskça, Arnavutça gibi Avrupa'nın göbeğinde izole şekilde varlığını sürdürdü, bir kısmı da zenginleşerek ve diğer dillerle alışveriş halinde günümüze dek geldi.

Sanırım sıra Internet'in doğal dilleri etkilemesine geldi. Etik tartışmaların ötesinde ele alınması gereken, analiz gerektiren bir olgu yavaş yavaş kendini belli etmeye başlıyor.

JavaScript: Quo Vadis?

FZ

jQuery'nin yaratıcısı ve aynı zamanda Mozilla 'hacker'larından John Resig'in Ars Technica'daki 'Extreme JavaScript Performance' başlıklı yazısını gördükten sonra "JavaScript, nereye?" diye sormamak mümkün değil. Buna bir de Mozilla'nın CTO'su ve JavaScript'in yaratıcısı Brendan Eich'ın "JavaScript Gets Faster" röportajı eklenince sorunun vurgusu daha da güçleniyor. Peki ama neden?

Hata 1 milyon: Parası Ödenmedi

karum

Ticari bir hediyelik eşya sitesi olduğunu tahmin ettiğimiz http://www.esenhediyelik.com.tr sitesinin "title"ında aynen şu yazıyordu ==> HATA 1 milyon: Parası ödenmedi. HTML sayfasında da emeğinin karşılığını alamadığından sayfayı kapattığını belirten bir firmanın web adresi. "hata 1 milyon olayı" çok hoşuma gitti :)

Miranda Icq için ilk skin plugini çıktı

robin

Bir çoğunuzun severek kullandığına emin olduğum küçük ve hızlı, $ahsen "cep herkülü client ;)" diye de tabir ettiğim open source icq clienti Miranda Icq için ilk skin plugini "Lizard" çıktı. Beraberinde örnek bir skinle gelen plugin Miranda'yı daha da güzel gösterecek, hem de malum diğer client gibi kaynaklarınızı yiyip bitirmeden. :)
Plugin $u adresten çekilebilir:
http://sweb.cz/steelspace/files/Lizard.zip

Kablosuz antenlerimizi güçlendirelim...

sundance

Eminim kablosuz erişimle uğraşan herkes Cantenna ya da Pringles kutusundan yapılan antenleri görmüştür.

Fena değil bir çekim sağlasalar da bu antenlerin en büyük dezavantajı pigtail denen arabirime ihtiyaç duymaları.

Diyelim ki derdiniz bu değil, mevcut bir AP'iniz var ve bunun daha uzun mesafede veya her yöne doğru değil de sadece evinizin ekseninde çalışmasını istiyorsunuz. O zaman sizin için çok daha kolay, şık bir çözüm burada . Ben denedim, kesinlikle işe yarıyor.