4 Temmuz, Özgürlük ve Bir Bilim Adamının Bireysel İtaatsizliği

0
FZ
Bugün 4 Temmuz, Amerika Birleşik Devletleri'nin Bağımsızlık Günü. Bu önemli günde pek çok ABD'liye 2 yıl önce iki bilimadamı arasındaki önemli bir mektuplaşmanın adresi gidiyor.

Taraflardan biri: Prof. Dr. Daniel J. Amit. Diğeri ise saygın bir bilimsel dergi olan Physical Review adına Prof. Dr. Martin Blume.

Konu: Dr. Amit'in Physical Review ya da herhangi bir ABD kurumu (bilimsel ya da başka türlü) ile işbirliği yapmayı reddetmesi ve bunun sorumlusu olarak ABD'nin, sahip olduğu gücü kötüye kullanan en büyük ve zarar verici ülke oluşunu göstermesi. Dr. Blume her ne kadar mektuplarında bilimin uluslararası, tarafsız ve politikaya mesafeli bir kurum olması belirtse de Dr. Amit, bilimin modern dünyada tarafsız kalamayacağını, 1939'da bilimin ne kadar tarafsız olabileceğinin herkes tarafından görüldüğünü belirtiyor, gelecekte torunlarına hesap verebilmek için bireysel olarak bu kararı aldığını, bireysel olarak pek bir gücü olmasa da bu bireysel itaatsizliğinin önemli olduğunu vurguluyor.

Görüşler

0
yilmaz
bilimin taraflı olması pekde mümkün değil. ama abd tüm kaliteli bilim adamlarını toplarsa doğal olarak taraf olmuş oluyor. hem dünyayı bilim değil para+politika yönetiyor. Irakda kimyasal silah yok dedilerde ne olmuş. sonuçta bilimsel bir gerçekti. Bence Dr. Amit biraz ütopik yaklaşmış olaya.
0
FZ
bilimin taraflı olması pekde mümkün değil.


"Kavramlar" taraflı olmaz bu doğru. İnsanlar taraf tutar. Bilimadamları insan değil mi? Tercihleri olamaz mı? Bilgi üretme konusunda inisiyatiflerini kendi prensipleri doğrultusunda kullanamazlar mı?

hem dünyayı bilim değil para+politika yönetiyor.


Söz konusu mektuplarla yukarıdaki lafın ne ilgisi var?

Irakda kimyasal silah yok dedilerde ne olmuş.


Nasıl yani?


sonuçta bilimsel bir gerçekti.


Bilimsel gerçek olan ne? Irak'ta iddia edilen silahların aslında var olmamaları mı? Bu durumda "ne olmuş" mu diyorsunuz? Sizce, ne oldu? Ya da ne olur?


Bence Dr. Amit biraz ütopik yaklaşmış olaya.


Evet, "hayatın gerçeklerinden" habersiz, naif, zavallı bir romantik gibi değil mi?
0
loker
Bence Dr. Amit biraz ütopik yaklaşmış olaya.

Ne zaman kararlı ve anlamlı bir duruş görsem, ardından birilerinin bunu ütopik bulduğunu da görüyorum...

Peki gerçekçi nedir arkadaşım? Yani 'hayatın gerçekleri' dediğimiz dokunulmaz ve kendinden mülhem kavram hangi şartlar ve oyuncular tarafından belirlenir ve değişir? Bunun tanımını yapabiliyor, belirli referanslar üzerinden bu konuda insanlara ortak, anlaşılabilir bir zemin çizebiliyor muyuz ki bazı tavırlar ütopik?

Bu benim virüslerden sıkılan arkadaşlarıma GNU/Linux kullanmaları önerime verilen cevaplara benziyor... 'Linux daha benim kullanabileceğim kadar hazır değil...' Linux zaten bir hazırlık süreci değil, sana asla hazır olmayacak, sen ona, o özgürlüğe hazırsındır ya da değilsindir diye cevap veriyorum amma, anlayana sivrisinek saz, anlamayana BSA, virüsler, backdoorlar, spywareler, wormlar, mavi ekranlar, fikri mülkiyet az...
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Matrix´e Doğru Adım Adım

FZ

Birkaç ay sonra beş felçli hasta, merkezi Massachusetts´te bulunan Cyberkinetics firmasının geliştirdiği bir beyin-bilgisayar arayüzünü deneyecek. Şirketin BrainGate isimli bu cihazı hareket yeteneğini yitirmiş hastaların bir bilgisayarı ve/veya bir robotu kontrol etmelerine izin veriyor. Eğer klinik deneyler başarı ile tamamlanırsa sistemin 2007 yılında seri üretimle piyasaya sürülmesi planlanıyor.

Cyberkinetics, maymunları kullanarak gerçekleştirdiği deneyde bu cihazı kullanarak hayvanları eğitti ve onların ekrandaki imleci sadece düşüncelerini kullanarak hareket ettirmelerini sağladı. Bu teknolojinin sene sonuna dek beş farklı insan üzerinde denenmesi planlanıyor.

ABD´de beyinden gelen sinyalleri anlamlı veriye dönüştürüp bunları bilgisayara aktarmak amaçlı beyin-bilgisayar arayüzü geliştiren başka şirketler ve üniversiteler de mevcut.

Kaynaklar:
- http://www.wired.com/news/medtech/0,1286,61889,00.html
- http://www.cyberkineticsinc.com

Hindistan’ın Kerala Eyaleti MS Windows’u Tamamen Kaldırıyor

anonim

Hindistan’ın komünist rejimle yönetilen Kerala eyaleti, Coca-Cola ve Pepsi’den sonra Microsoft ürünlerini de kamu kurumlarından çıkarma kararı almış.

Kaynak: ntvmsnbc

Haber turu

conan

Maratonumuza başlıyoruz...
OSNews'dan Gnome 2.0 ile ilgili bir review(10 üzerinden 6 almış)
Micro$oft Çin'e önümüzdeki 3 yıl için 750 milyon $ yatırmayı planlıyormuş.(Reuters)
Japon bilimadamları cep telefonları sinyallerini "basit" yöntemlerle engellemeyi başarmışlar(BBC)
Cluelessmailers.org SPAM'in bir haritasını çıkartmış. Fakat site slashdot etkisine™ maruz kaldığı için mirrorlarından birini link olarak verdim.

Zirvedeki çalışma grubu toplantısı

gencbeyin

Bilişimde Linux`cular da buluştu. Burada toplantının resmi olmayan özetini !! gönderiyorum.

-Görkem Çetin:
Serbest yazılım 1970 lerde başlayan bir harekettir. En önemli kişisi Richard Stallman'dır. MIT labarotuvarında çalışırken kapalı yazılımların gelişime mani olduğunu keşfetmiş ve GNU Vakfını kurmuş. Linux free softwaredir, freeware veya shareware ile alakası yoktur.

Favori Paket Yönetim Sisteminiz nedir?

Soulblighter

http://www.osnews.com/story.php?news_id=8770 adresinde 'Favori Paket Yönetiminiz nedir?' başlığıyla anket düzenleniyor. Benim şu an için favorim (çünkü listedeki bazı paket yönetim sistemlerini bilmiyorum) Pkgtool. Bence Slackware'a program kurmak, güncellemek ve kaldırmak çok kolay. RPM'e ise hiç ısınamadım. RPM'in paket bağımlılıkları beni öldürüyor. Bir program kurmak veya güncellemek eziyet. APT ise ankete göre topuklamış gidiyor. Şu APT'yi test etmek için bir Debian kuracam bir gün valla :) APT hakkında kötü konuşana hiç rastlamadım. Herkes övüyor.