Yeni Zelanda Seçimler için Seçimini Yaptı: Debian GNU/Linux ve PostgreSQL

0
FZ
Yeni Zelanda Seçim Kayıt Merkezi bilgi işlem altyapısını değiştirdi ve Debian GNU/Linux tabanlı sunucular üzerinde çalışan PostgreSQL çözümünde karar kıldı.

Catalyst IT danışmanlığında gerçekleştirilen çözüm Visual Basic ve Oracle ile çalışan eski sistemin yerine geçti.
Sistem şu anda Auckland ve Wellington'daki iki kümeden oluşuyor. Her iki noktada da felakete karşı koruma için dört veritabanı sistemi aktif.

"PostgreSQL'in avantajı böyle bir durumda kendini belli ediyor," diyen Catalyst çalışanı Thompson sözlerini şöyle sürdürüyor: "Geliştirme ortamında yedi veritabanı örneği var ve ticari, kapalı kodlu bir veritabanı sistemi kullanıyor olsa idik ne kadar lisans bedeli ödememiz gerektiğini düşünmek bile istemiyorum." Sistemdeki 50 GB'lık veri 8 GB ana hafızalı AMD Opteron işlemcili bilgisayarlardaki Debian GNU/Linux işletim sistemi üzerinde çalışıyor.

Görüşler

0
ess
bizde o güç nerdee...
bill amcamız iki senede bir geliyor ayağımıza kadar.
ne gerek var linux'a geçmeye...
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Debian geliştiricisi olmak

e2e

"Bir Debian geliştiricisi olmak mı istiyorsunuz? Bunu isteyen yalnız siz değilsiniz. Yazılım paketlerini bir dağıtım için hazırlamak, döküman yazmak, bir sürümü test etmek... Hepsi de sonsuz ve nankör görevlerdir. Şu ana kadar, herhangi bir zamanda bu işleri yapmak için başvuran yüzlerce insan var. Bununla birlikte, adaylar bu görevler için kabul edilmeden önce, yalnızca programcılık yeteneklerini değil, aynı zamanda Debian süreci ve felsefesini kavrayışlarını da sunmak zorundalar. Bu süreç aylar alabilir, tabii bazı istisnalar da var."

Debian Tarihçesi

darkhunter

Adını Kadınları Linux Kullanmaya NASIL Teşvik Edersiniz? ve Ruby Kullanıcı Kılavuzu'dan hatırladığımız Pınar Yanardağ, yeni bir çeviriye daha imzasını atmış : Debian Tarihçesi çevirisi sadece Debian GNU/Linux kullananların değil, tüm Linux severlerin ilgisini çekecek nitelikte bir makale.

Debian: Büyük bir tehdit!!!

sundance

Uzun bir aradan sonra çok kısa süre içinde iki tane Debian 3.0 Woody incelemesi çıktı. Linuxwatch`da yayınlanan, -daha olumlu- bu ikinci inceleme bende oldukça ciddi bir paranoya başlattı.

Adı üstünde paranoya işte, birilerinin çok ciddi şekilde Debian`a karşı tavır aldığını ve hatta onu tehdit olarak gördüğünü düşünmekteyim. Zira alenen beceriksiz ve dikkatsiz adamların yazdığı incelemeler birbiri arkasına yayınlanmaya başladı...

debian-l10n-turkish -- Debian Türkçe Yerelleştirme Projesi

roktas

"FM Çeviri - Son Değişiklikler" sütununda da farkedileceği üzere bir süredir Debian web sayfalarının çevirisiyle uğraşmaktayız. Çeviriler için -sağolsunlar- Fazlamesai harika bir ortam sunuyor. (Bu iş bundan daha pratik nasıl olurdu bilemiyorum doğrusu ;-) Bütün bu faaliyetlerdeki koordinasyon çeviri dışındaki her türlü yerelleştirme etkinliğini de kapsayan "debian-l10n-turkish" eposta listesi üzerinden sürdürülüyor. Listeye üye olmak için basitçe üyelik formuna email adresi giriliyor. Liste hakkında çok kısa bir tanıtım da mevcut.

Debian Proje Yöneticisi Martin Michlmayr ile Söyleşi

e2e

NewsForge, Debian'ın 25 yaşındaki yöneticisi Martin Michlmayr ile bir söyleşi yapmış.

Söyleşide, Debian takımının Sarge ve sonrasına ilişkin planları ve hedefleri de yer alıyor. Kullanılacak bazı paketlerin sürümleri, neden tercih edildikleri, yeni debian-installer, Sarge sonrasında uygulanacak "sürüm periyodu" ve güvenlik desteği gibi sorulara verilmiş yanıtları bulabilirsiniz.

- Niçin ötanımlı çekirdek olarak 2.4 tercih edildiği
- X.org'un kullanılıp kullanılmayacağı
- Apache, KDE ve GNOME'un hangi sürümlerinin Sarge'da yer alacağı.
- KDE ve GNOME'lu bir kurulum için kaç cd'nin yeterli olabileceği.
- Niçin MTA (Mail Transfer Agent) olarak Postfix yerine Exim tercih ettikleri...

gibi ilginç soruya da çok sevimli yanıtları var.