Tekno-Karne Zayıf Çıktı

0
FZ
Türkiye'nin sınai üretimi ve ihracatının büyük bölümünün düşük teknolojili ürünlere dayanıyor. Türkiye'nin patent sayısında da birçok az gelişmiş Asya ve Latin Amerika ülkesinin gerisinde gerisinde kaldığı belirlendi. Milli Prodüktivite Merkezi'nin (MPM), teknolojik gelişmişlik düzeyi konusunda yaptığı araştırmaya göre, Türkiye'de imalat sanayii katma değeri içinde orta ve yüksek teknoloji ürünlerinin payı yalnızca %38. Teknolojisi, katma değeri düşük ve verimsiz çalışan sektörler saanyi üretimi ve ihracatta ağırlıklı paya sahip.
İmalat sanayii katma değeri içindeki orta ve yüksek teknolojili ürünlerin Türkiye'de %38 düzeyinde kalan payının Japonya'da %66, ABD'de %63, AB ülkelerinde ortalama %52 ve AB'ye aday ülkelerde %44.6 olduğu vurgulandı.

Türkiye'de özel sektörün Araştırma Geliştirme (Ar-Ge) harcamalarındaki payının diğer dünya ülkelerine görer yetersiz olduğu da belirlendi. Araştırmaya göre kişi başına düşen Ar-Ge harcaması Japonya'da 858.4$, ABD'de 465.9$, AB ülkelerinde ortalama 239.8$, Asya ülkelerinde 133.5$,AB adayı ülkelerde 25.5$, Latin Amerika ülkelerinde 7.2$ ve Türkiye'de 4.8$.

Araştırma buluş yapma yeteneğinin bir göstergesi olan patent sayısında da Türkiye'nin son sıralarda yer aldığını ortaya koydu. Yurt içinde korunan patent sayılarının dahi son derece az olduğunun belirlendiği araştırmada 1000 kişiye düşen uluslararası patent sayısının Japonya'da 2.4, ABD'de 3.3, AB'de 0.6 iken Türkiye'de sıfıra yakın olduğuna dikkat çekildi.

Kaynak: Radikal Gazetesi, 20 Ekim 2002

İlgili Yazılar

Bilimsel Toplantıların Duyuru Siteleri: Erişilebilirlik Üstüne

FZ

İki farklı bilimsel toplantı. İki farklı duyuru web sitesi.

Bu sitelerin amacı nedir, bağlanan kişiye en kestirme yoldan o bilimsel toplantı ile ilgili detayları sunmaktır öyle değil mi, yani toplantı yeri, tarihi, katılım şartları, vs.

Amaç bilgi vermekse bunun için standartların kullanılması, web sitesinin olabildiğince hedefe yönelik, kolay erişilebilir ve her türlü platformdan ulaşılabilir olması gerekmez mi? Böyle bir iş için grafik etkilerin yoğun olduğu, tamamen FLASH tabanlı bir siteyi mi tercih edersiniz yoksa w3c standartlarına uygun metin tabanlı web tarayıcılarla dahi görüntülenebilecek bir siteyi mi? Tüm içeriği, tüm bilgileri bol grafik efektli bir FLASH dosyasının içine gömerek mi sunmayı tercih edersiniz yoksa metin tabanlı HTML ya da XHTML olarak sunmayı mı? Amaca uygun iş yapmayı mı yoksa sırf teknoloji olsun diye teknoloji kullanmayı mı?

Yorumu size bırakıyorum, buyrun kıyaslayın (kendiniz de benzer örnekler bulabilirsiniz):

1- http://www.dilkongre2004.anadolu.edu.tr/

2- http://cs.bilgi.edu.tr/pages/turing_days/

Not: İkinci web sitesi ile ilgili tek eleştiri Türkçe halinin olmaması olabilir ki söz konusu etkinlik İngilizce gerçekleştirileceği için belki bu mazur görülebilir (yine de Türkçesinin olması kötü olmazdı).

Sizin izanınız kaç paraya ihaleye çıkıyor?

bm

http://turk.internet.com/haber/yazigoster.php3?yaziid=11180 adresinden alıntı yapıyorum.

"Her yazılım mühendisi, kendi ülkesinin doğal ajanı olmalıdır, işin doğası bu değil mi?"

"Üstelik yazılımcıların bir kuralı vardır. Yazılımcı hangi işi yaparsa yapsın, mutlaka kopya alır." (müşteri verilerinden bahsediliyor)

İstanbul'da Sahte iPod (ama ne sahte!)

FZ

The Inquirer okuyucularından David Jenkins, bir İstanbul ziyareti sırasında sahte bir "iPod" görmüş.

Üzerindeki takoz gibi Tahoma fontu ile bir sahtecilik şaheseri karşısında susuyor ve derin bir tefekküre dalıyoruz.

Kaynak: The Inquirer

FRP intihar ettiriyor mu?

SHiBuMi

Bugünkü (pazar) Milliyette sorumlu gazetecilerimiz FRP konusuna da el atmışlar ve FRPnin genç, saf beyinleri nasıl intihara sürüklediğini belgeleriyle (!) ortaya koymuşlar. Geçenlerde Kanal D ana haber bülteninde Yüzüklerin Efendisi sonunda kağıt oyunu(!) da oldu başlığını duyunca zaten işin çoktan suyunun çıktığını düşünmüştüm ama bu kadarına da pes yani.

Kan karşılığı Petrol

sundance

Irak'ın iliğinin kurutulması amaçlı, petrol karşılığı gıda ve ilaç yardımı kampanyasını biliyorsunuz. Çöl Fırtınası akabinde önce yiyeceksiz ve ilaçsız bırakılan, ambargo uygulanan Irak, daha sonra bu şekilde 'insani yardım almıştı' bu süreç içinde ilaç ve gıdasızlıktan ölen çocuk sayısının 2 milyon civarı olduğu söyleniyor.

Yeni Irak savaşı işe buradan esinlenerek, bazıları tarafından Blood For Oil (Petrole karşı kan) diye isimlendirilmişti.

Şimdi ise Amerikalı'ların bu kavramı gerçekten hayata geçirdiklerini, eşsiz site Kuro5hin yazıyor. Yazıya göre, hayvan kanı, sakatatları vs. gibi artıklardan varili $15'a ham petrol üretmeye başlamışlar.