Live CD'ler ve read-only mount

0
e2e
GNU/Linux'un en büyük katkılarından biri de Live CD'ler oldu. Knoppix ile başlayan Live CD serisi şimdilerde epey bir arttı. Live CD'lerin en temel kullanım alanlarından biri de "forensic", yani "kırılmış" bir sistem üzerinde iz sürme, kanıt bulma vs. Live CD'lerin makinadaki disk bölümlerini read-only mount etme özelliği sayesinde diskte herhangi bir kanıt kaybına neden olmadan bu işlem rahatlıkla yapılabiliyor, ya da en azından öyle düşünülüyordu.

Linux-Forensics.com'da yer alan bu incelemeye göre bu konuda istisnalar var. Yazar, EXT3 ve Reiserfs dosya sistemi olan disklerde read-only mount edilmesine rağmen disklerdeki hash değerlerinin değiştiğini belirtiyor. Bunun bu dosya sistemlerinin journaling özelliğinden kaynaklanıyor olabileceğini de ekleyen yazar, bunun sadece Knoppix'in değil, denediği başka Live CD GNU/Linux'larda da olduğunu söylüyor.

İlgili Yazılar

Sadmind/IIS 9 bin sunucuyu vurdu

pulsar

Computer Emergency Response Team’in (CERT) bu hafta başında duyurduğu Solaris/IIS solucanı, kısa süre içinde ‘büyük iş’ başardı. Attrition.org’un verilerine göre solucan üç hafta içinde 8 bin 800 web sitesini otomatikman etkisiz hale getirdi.

Hacker´lar California´nın Elektrik Şebekesindeler

PCc0d3r

Hacker'lar bu sefer ABD'nin California eyaletinin elektrik şebekesine dadandı. 25 Nisan'da şebekenin ana bilgisayarına giren sanal korsanlar 11 Mayıs'a kadar fark edilmemişler. Neyse ki sisteme önemli bir hasar verilmemiş (ki bunu yapabilecekleri noktalara dahi erişmiş hacker'lar).

FBI'ın yaptığı araştırmalara göre saldırının Çin'in Guangdong bölgesinden yapıldığı tahmin edilmekte. Ayrıca Santa Clara ve Tulsa'dan da olabileceğini söyledi yetkililer...

Internet´in En Kara Günü!

sundance

6 Temmuz 2003 muhtemelen Internet'in en kara günlerinden biri olarak tarihe geçecek! Zira bugün, www.defacers-challenge.com, dünya çapında sistem kırıcıları 6,000'e yakın siteyi en kısa sürede kırmaya davet etti.

Eğer medya her zamanki gibi bu habere atlamasaydı, sonuç bu kadar feci olmayabilirdi. Bir delinin kuyuya attığı taş pekala da orada kalabilirdi.

Yarışmayı boykot edip, hakem site zone-h.org'a saldıranlar mı dersiniz, yoksa ünlü olma adına kırdıkları sitelerden haber veren yarışmacılar mı (ikisi de zone-h'a denial-of-service yapmış tamamen zıt sebeplerle :)) Kırılan sitlerin listesi haberde, özellikle Sapık Ferit tarafından re-hack edilmiş pcoyun.net'e dikkat :)))

CryptoAPI ile Verilerimizi Güvenlik Altına Alalım (ama nasıl?)

anonim

21. yüzyılda yaşadığımızı göz önüne alarak artık hepimizin mümkün olduğunca Telnet yerine SSH, FTP yerine SFTP ve HTTP yerine HTTPS kullanarak verilerimizin Internet üzerinde bir noktadan bir noktaya ulaştırılması sırasında yol üzerinde pusuya yatmış karanlık şahıslar tarafından ele geçirilmesini engellediğimizi sanıyorum. Eğer bunu yapmıyorsanız, bu karanlık şahıslara fırsat verdiğiniz için er ya da geç Nasreddin Hoca'nın başına gelen "Peki ama hırsızın hiç mi suçu yok?" durumuna düşmeniz kaçınılmazdır...

Açık Sistemler ve Güvenlik - 1

FZ

"Güvenlik bir ürün değil süreç meselesidir." Bruce Schneier

Neden Güvenlik?

Sevgilinize yazdığınız özel(!) bir e-posta başkaları tarafından kolayca okunabilse kendinizi nasıl hissederdiniz? Ya da bir ihale için hazırladığınız elektronik belgelerle ilgili tüm detaylar rakipleriniz tarafından bir güzel okunsa? Olay yaratacak haberinizdeki en kritik ve gizli noktalar sizinle rekabet eden birileri tarafından kolayca ele geçirilirse ve kendi imzaları ile yayınlansa nasıl bir ruh hali içinde olursunuz?