FM Linux - Bölüm 2

0
SHiBuMi
Geçen haftaki hararetli FM Linux tartışmasında ortaya saçılanları derleyip toparlamak ve bir düzene sokmak için aşağıdaki listeyi oluşturdum. Gelen yorumları derledim ve objektif kalmaya çalıştım. İşte son durum:
a)Çok amaçlı Linux dağıtımı (server, multimedia, development vb.)
  • Taban:
    • SuSE, Mandrake ya da Slackware tabanlı sistem
    • Kernel üzerine sıfırdan hazırlanmış sistem
  • %100 Türkçe görüntüleme ve yazdırma desteği
  • Bütün hizmetlerin ve ayarların web tabanlı sistem üzerinden yönetimi
  • FM ekibi tarafından yaratılmış uygulamalara sahip
  • Gelişmiş Samba desteği (örn: Muhasebe uygulamalarının Samba üzerinden çalıştırılması)
  • Wine desteği (?)

b) Sunucu amaçlı dağıtım
  • Kernelin üzerine sıfırdan kurulacak
  • Web tabanlı yönetim her türlü ayarı yapabilir olacak
  • Bütün sunucuları içerecek (Web, DNS, NNTP, IMAP vs.)
  • Güvenlik düzeyi standart bir sunucu için optimum düzeyde olacak


  • Son durum gösteriyor ki proje bu iki yoldan birinden gitmek durumunda. Benim şahsi görüşüm, ne yapılırsa yapılsın, ortaya çıkan değerin dünyanın herhangi yerindeki bir insan tarafından gönül rahatlığıyla alınıp kullanılabilir olması.

İlgili Yazılar

Açık Kodlu Özgür Yazılım: Minik Bir Vaka Analizi

FZ

Kısa bir süre önce FM kurucu editörlerinden sundance bana FeatherLinux (kuştüyü linux :-P ) isimli çok hafif ve bir mini CD´ ye sığabilen bir GNU/Linux dağıtımından bahsetti. Söz konusu dağıtım Debian GNU/Linux ve Knoppix dağıtımlarından yola çıkarak hazırlanmış epey pratik bir şeydi.

Dağıtımı olabildiğince küçültmek için dokümantasyon çıkarılmıştı, yani man sayfaları CD´de mevcut değildi. sundance ile bunu tartışırken aklıma şöyle bir şey geldi: Eğer bu CD ile boot ettiğim bilgisayarın Internet bağlantısı varsa neden komut satırından alışık olduğum şekilde man sayfalarına erişmeyeyim? ``Aaa iyi fikir yaa!´´ şeklinde karşılıklı mesajlaşmadan sonrası açık kodlu özgür yazılım dünyasında insanların pratik problemlere pratik çözümleri nasıl geliştirdiklerine dair güzel bir vaka analizi (mini case study) olarak okunabilir.

fazlamesai.net'e soralım: 'Linuxçu' diye bir insan türü var mı?

FZ

"Linuxçu" diye nitelendirilebilecek bir "insan türü" var mıdır? İnsanlara gerçekten itici gelebilir mi? Güzel bir şeyi sunmak ne denli önemlidir? Gerçekten düzgün çalışan ve iyi işleyen sistemler bazı sunum şekillerinden ötürü "dışarıdan birilerine" itici gelebilir mi? Teknoloji, sosyoloji ve psikoloji arakesitinde ne denebilir? Bütün mesele gerçekten özgürlük müdür? Yoksa kişisel bazı problemler midir?

fazlamesai.net'e soralım: Satıcılar neden OO.org yüklü bilgisayar satmıyor?

FZ

Soru orijinal değil, açık, özgür kod dünyasının ve Debian camiasının öncü isimlerinden Bruce Perens'e sorulmuş bu soru bir röportajda. Bruce Perens de bu konudaki şaşkınlığını gizlemiyor:
Eğer OpenOffice.org bu kadar makul bir alternatif ise neden donanım satan şirketlerin gittikçe artan oranda bu yazılımın kurulu geldiği bilgisayarları sattıklarını görmüyoruz?

Açıkçası bir bilgisayar satıcısının bakış açısından baktığımda neden her satılan PC´ye bir OpenOffice yüklemediklerini anlamıyorum. Bunu yapabilecek durumdalar, bu onlar için gayet kolay bir iş.

Belki de gidip o satıcılarından birine sormalıyım bunu ancak şu salakça cevabı almaktan korkuyorum: 'O yazılımı download edebilirsin.' Kimbilir belki de pazarlama dahileri henüz oralara varamamıştır.

fazlamesai.net'e soralım: Genç bir yazılımcı adayına ne tavsiye edersiniz?

FZ

Genç bir arkadaşımızın bana yolladığı e-postaya özelden cevap vermek yerine FM ortamınının kolektif deneyiminden ve yol göstericiliğinden faydalanalım dedik. Kendisinin de izniyle iletisini burada yayınlıyor ve deneyimli bilgisayarcılardan yol göstermelerini istiyoruz:

"Emre Bey merhaba,

Ben ileriseviye.org'daki yazılarınızı takip edebildiğimce/kavrayabildiğimce okumaya çalışıyorum. Öncelikle kendimi tanıtmak istiyorum. Ben Berk Aydın. Şu anda H. Avni Sözen Anadolu Lisesi 2. sınıfta okumaktayım. Gelecek sene üniversite giriş sınavına gireceğim. Aynı zamanda da amatör bir şekilde programlama dilleri ile -naçizane C, C# ve Java- ilgilenmekteyim.

fazlamesai.net'e soralım: J2EE mi yoksa .NET mi?

FZ

MIT hocalarından Philip Greenspun tercihini .NET'ten yana kullanmış. Greenspun'ın 11 Nisan 2002 tarihli yorumlarından sonra en son 8 Mart 2005'te bir yorum gelmiş. Son 3 sene içinde gelen yorumlar ağırlıklı olarak .NET taraftarı yorumlar. Genel hava şu: Eğer bir sürü programcı çalıştırmak istiyorsanız, çok büyük şirketseniz, bol bol paranız varsa, vs. buyrun J2EE ile sistem geliştirin. Daha sıkı koşullar altında çalışıyorsanız şu anda .NET çok daha hızlı ve etkin sistem geliştirmeye ve programlamaya izin veriyor. Tabii buna itirazlar da var: EJB'den yola çıkarak J2EE'yi kötüleme hatasına düşmeyin! gibi. Bir başka yazılımcı ise "yahu bir satır kod değiştiriyoruz, application server'ı başlatmak 3 dakika sürüyor, el insaf" şeklinde şikayet ediyor.

IT sektörünün acar FM üyeleri bu konuda ne der? Acı dolu yazılım deneyimlerini bizimle paylaşmak isteyenler, hodri meydan, yanınızda rakamlarla gelin ve hangi platformu neden tercih ettiğinizi güçlü bir şekilde açıklayın.