Avrupa'nın En Büyük Teknokenti İstanbul'a Talip

0
anonim
Son günlerde bilişim alanında yükselen değer olarak gündeme oturan Türkiye, şimdi de Fransa'nın Nice kenti yakınlarındaki Sophia Antipolis (Bilge Şehir) Teknokenti'den İstanbul'da bir teknokent kurma teklifi aldı.
Nice kentine 12 kilometre, Cannes'a da 14 kilometre uzaklıkta kurulu olan dünyanın ikinci, Avrupa'nın ise en büyük teknokenti Sophia Antipolis'in yöneticisi Alain Andre, dünyanın en büyük gayrimenkul fuarlarından olan MIPIM dolayısıyla Cannes'da bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ı ağırladı.

Andre, Topbaş ve beraberindeki heyete verdiği brifingte, 2 bin 400 hektar arazi üzerine 1969 yılında kurulan teknokentte, 68 ülkeden 40 bin insanın yaşadığını söyledi.

4 bin araştırmacı ve 1260 iş tipinin var olduğu teknokentte Siemens, Hitachi ve Hewlett Packard gibi şirketlerin Ar-Ge merkezlerinin bulunduğuna işaret eden Andre, teknokentte bir numaralı sektörün telekomünikasyon olduğunu ve bunu tıp ve enerji sektörlerinin izlediğini anlattı.

Andre, brifingin ardından Topbaş'a, ''İstanbul'da bir teknokent yapmaya talibiz. Siz yer gösterin. Gelirken teknoloji ve finansı da yanımızda getiririz. İstanbul'da da çalışmaktan zevk duyarım'' dedi.

İstanbul ile partner olmaktan mutluluk duyacağını ifade eden Andre, ''Buraya benzer bir teknokent 2 yılda yapılabilir. İstanbul'da yer gösterirseniz, bu kentin aynısını 2 yılda orada tamamlarız. Türkiye'de genç ve iyi donanımlı gençler var. Bunları değerlendirmek istiyoruz'' diye konuştu.

Sophia Antipolis'te tasarımcılara rahat bir ortamda, her türlü sosyal ve sportif aktivetinin de bulunduğu bir çalışma ortamı yarattıklarını, teknokentin ormanlık bir alan içinde yeşilliğe zarar vermeden kurulduğunu da belirten Andre, önemli olanın insani bir ortamda yaratıcılığı sağlamak olduğunu söyledi.

İstanbul'un Avrupa ile Uzakdoğu arasında orta noktada bulunmasının kendileri için çok önemli olduğunu vurgulayan Andre, İstanbul'da bir teknokent kurulmasının öncelikle donanımlı, iyi yetişmiş gençlere istihdam sağlayacağını dile getirdi.

Alain Andre, ''Buluşların olduğu teknolojik Avrupa'ya, politik adımlardan çok teknoloji sayesinde gireceksiniz. Türkiye'nin insan altyapısı çok önemli. Bilim ve teknoloji sizi hemen Avrupa'ya sokacak'' dedi.

Andre, Cannes ve Nice kentlerini de içine alan Fransız Rivierası'nı yılda 9 milyonun üzerinde turistin ziyaret ettiğini ve 2 milyar dolar gelir getirdiğini de belirterek, bunun yanında Sophia Antipolis'in yıllık getirisinin 4 milyar dolar olduğuna dikkat çekti.

-MUTABAKAT SAĞLANDI-

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş da, görüşmede, finansmanı, teknoloji ve bağlantılı firmaları getirilerek İstanbul'a 2 yılda teknopark kurma teklifinde bulunulduğunu söyleyerek, ''İstanbul'da böyle bir teknokent kurulması konusunda mutabakata vardık. Dünyada ikinci, Avrupa'nın ise en büyük teknokenti olan Sophia Antipolis, önemli bir yazılım merkezi aynı zamanda'' diye konuştu.

Topbaş, teknokenti dolaşırken ''İstanbul'da böyle bir yer nerede kurulur'' diye düşündüğünü dile getirerek, ''Yer tespitini yaptım. Böyle bir teknokentin 3 yılda İstanbul'da kurulacağını düşünüyorum. Yerin neresi olduğunu açıklamayacağım ama ilgili bakanlıklarla mutabakatımız olduğu takdirde buranın yöneticilerini İstanbul'a davet ederek çalışmalara başlayacağız'' dedi.

Sophia Antipolis'in İstanbul'a bir teknokent kurması durumunda sadece teknoloji ve finansını değil, aynı zamanda dünyaca ünlü firmaları da kente getireceğini anlatan Topbaş, ''İstanbul, teknokent kurulması açısından çok ideal bir noktada dünya için...'' diye konuştu.

Türk gençlerinin dünyada özellikle bilgisayar yazılımı konusunda iyi bir noktada bulunduğuna dikkat çeken Topbaş, ''Böyle bir potansiyelimiz ve altyapımız varsa bunu bir an önce desteklememiz gerekiyor'' dedi.

-İSTANBUL SEVGİSİ-

Topbaş ve beraberindekiler, Sophia Antipolis Teknokenti gezisi sırasında kent içinde bulunan ve işletme eğitimi veren bir okulu da ziyaret etti.

Topbaş, burada öğrenim gören gençlerle bir süre sohbet ederek, İstanbul'da da bir teknokent kurulması durumunda onları İstanbul'da çalışmaya davet etti. Öğrenciler de Topbaş'a, İstanbul'u tanıdıklarını ve bu kentte çalışmaktan mutluluk duyacaklarını kaydettiler.


Kaynak: tv8

Görüşler

0
cayfer
Merak etmeyin... Birileri bu işe taş koyar!

Vergi salarlar; olmazsa data haberleşmesini keserler; olmazsa suyunu, elektriğini keserler ve bu "saçma" gelişmeyi "başarıyla" durdururlar. Üstelik bu işi yaparken "devletin çıkarını da korur" gibi görünürler...

Var mı öyle "havadan" para kazanmak? Hiç merak etmeyin; girişimcilerimizi "çalışarak kazanma" yanılgısından kurtarmayı görev edinmiş devlet kurumlarımız üzerlerine düşen kutsal görevi başarıyla yerine getirmenin bir yolunu bulacaktır.
0
demolish
"Var mı öyle "havadan" para kazanmak?"

var..! artık piyangodan para kazanma olasılığı çalışarak para kazanma olasılığından daha yüksek.
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Matematik Köyü Destek İstiyor: Tübitak'ı Protesto Ediyoruz Kampanyası

butch

Prof. Dr. Ali Nesin’in, Tübitak'a Matematik Köyü ile ilgili yaptığı başvuruların sürekli olarak reddedilmesi ve yeni başvurularının önünün kesilmesi ile ilgili başlattığı imza kampanyasına http://www.tubitaki-protesto-ediyoruz.net adresinden ulaşabilirsiniz.

Semacode: Sanal dünya gerçek dünyanın hizmetinde

FZ

Semacode 2 boyutlu ve URL bilgisi taşıyabilen bir barkod. Basit bir yazılım kullanarak herhangi bir nesnenin üzerine yazılmış ya da yapıştırılmış bu minik, kare görüntüyü cep telefonunuzun kamerası ile okutur okutmaz hemen ilgili web sitesine zıplayabiliyor ve konuyla ilgili bilgilere erişebiliyorsunuz. Sistem açık ve genişletilebilir, herkes kolayca semacode tasarlayıp yazıcıdan çıktısını alabilir.

Peki ne işe mi yarıyor? Söz gelimi büyük bir gece kulübünün duvarına o anda çalmakta olan şarkının semacode barkodunu yansıtabilirsiniz ve böylece insanlar telefonlarını o görüntüye tutarak anında şarkı ile ilgili detayların bulunduğu web sayfasına erişebilirler. Veya marketteki bir ürünün üzerindeki iki boyutlu barkoda telefonunuzu tutar tutmaz o ürünle ilgili detaylara, kullanıcı yorumlarına falan erişebilirsiniz. Ya da bir toplantıda yaka kartınıza sadece minik bir barkod basarak insanların sizin vCard´ınıza ya da diğer istediğiniz bilgilerinize kolayca erişmesini sağlayabilirsiniz. Uygulama alanı olarak sadece hayalgücünüz ile sınırlısınız.

Detaylar ve örnek uygulamalar için: http://semacode.org/

Turkcell yine coştu

kuzen

Sağolsun turkcell tarifelerini yeniden değiştirmiş. Bakalım ne yapmış...
Turkcell'den Turkcell, Hazır Kart ve Muhabbet Hat'tı arama BizbizeCell tarifesinde 150 bin lira oldu. Turkcell'den yapılan açıklamada, Turkcell tarifelerinde bugünden itibaren geçerli olmak üzere değişiklik yapıldığı belirtildi. Açıklamada belirtilen tarifeler şöyle: "Aylık sabit ücret, StandartCell'de 2 milyon 565 bin 217 bin, BizbizeCell'de 958 bin lira. Turkcell'den, Turkcell, Hazır Kart ve Muhabbet Hat'tı aramak StandartCell'de 289 bin 790, BizbizeCell'de 150 bin lira. Hazır Kart ve Muhabbet Hat'tan, Turkcell, Hazır Kart ve Muhabbet Hat'tı aramak StandartCell'de 519 bin 860, BizbizeCell'de 207 bin 944 lira." Açıklamada, Turkcell'den diğer operatörleri ve sabit telefonları arama bedelinin StandarCell'de 371 bin 711, BizbizeCell'de 449 bin lira olarak belirlendiği kaydedildi. Hazır Kart ve Muhabbet Hat'tan diğer operatörleri ve sabit telefonları arama bedeli ise StandartCell tarifesinde 519 bin 860 lira, BizbizeCell tarifesinde ise 623 bin 832 bin lira olarak belirlenmiştir.
Tüm türkcell abonelerine yorumsuz olarak duyurulur,ama yorum yapmanız serbest......

Yeni Digg ve Wikipedia Özgürlük Kısıtlaması

anonim

Internet kullanıcıların hayatına son zamanlarda en fazla giren sitelerden biri olan digg.com'un yeni ürünü digg spy göz atılmaya değer. Artık zamanımızın uzun bir kısmını alan digg, reddit, damn interesting, 180n gibi siteler (şahsen ben bu siteleri incelerken inanılmaz keyif alıyorum) böyle güzel yenilikler yaparak zamanımızın daha çoğunu çalmaya niyetliler galiba.

Bir haber'de wikipedia camiasından; wikipedia adminleri bugünden itibaren semi-protection diye bir koruma yöntemini devreye soktular, George W. Bush, Hitler, and Jesus Christ semi-protection kapsamına ilk giren wikipedia sayfaları. Semi-protection detaylı açıklaması için buraya bakabilirsiniz.

Tabii burdan çıkan soru şu, bu kısıtlama wikipedia gibi özgür bir platformun sonuna geldiğine mi işaret ediyor?

Yapay zeka, Özgürlük isteği ruhtan mı gelir?

Evil_Empire

İngiltere'de yapay zeka ve robotik deneyleri yapan Magna bilim-macera merkezinde bir robotun kaçması bilim adamlarını oldukça şaşırtmış. Robotları arenada dövüştürüp onaran ve tekrar dövüştüren insanlık dışı(!) uygulamadan bunalan "Gaak" isimli robot 15 dakikalik boşluktan yararlanarak otoparka kadar kaçmayı başarmış. Robotun kaçması Prof. Noel Sharkey'i oldukça heyecanlandırmış. Korku, özgürlük gibi şeyler nerden geliyor acaba? Bu olay bana Space Odyssey 2001'in HAL'ini hatırlattı.
Haber icin tıklayın ...