Audiogalaxy sizlere ömür...

0
interhaber
Merhabalar, Geçtiğimiz 19 Haziran Çarşamba günü Audiogalaxy`nin o meşhur mavi renkli sitesine girenler, arattırdıkları parçaların hepsinin yanında "kısıtlıdır" işaretini görünce büyük bir şok yaşadılar. Gelen ilk haberler, müzik dünyasının BSA'sı olan RIAA tarafından Audiogalaxy`nin işinin bitirildiği yönünde. Geçen sene Napster`in ipini çekenler,bu sefer de Audiogalaxy`i harcadılar. Gerçekten de süper bir müzik ve MP3 servisi daha devre dışı kaldı ve böylece -mââlesef- dialerci arkadaşlara da meydan boş bırakılmış oldu! Ayrıca, kendi elindekileri paylaşıma açmak isteyenlerin önü de tıkandı. Merak ediyorum: "Acaba sıradaki Morpheus mu?" diye. Bütün müziksever internetçi arkadaşlara geçmiş olsun. Selâmlar...

Görüşler

0
ebola
merak ediyorum. RIAA bu sekilde nereye gidebilecegini zannediyor?

Bir zamanlar neredeyse sadece Napster vardi. Kapandi. Yerine bir ton program cikti.
simdi iclerinde birini daha kapatiyorlar. Yerine bir ton daha cikacak. Ben mesela WinMx kullaniyorum.

Muzik endustrisi acisindan sorunun ozu P2P olayinda yatiyor. Ortada belli bir server varolmadigi icin bir programi kapatirlar daha program kapanmadan benzeri cikar..

0
anonim
ii000ß
0
redogre
Valla acaba diyorum fazlamesai ye bir vefat bölümü mü açsak, hakkın rahmetine kavuşmuş programların listelendiği?
0
FZ
Müzisyenler eserlerini doğrudan bu P2P networklere dağıtsınlar, kullanıcılar, müzikseverler de paraları doğrudan müzikseverlere ödesinler, aracı firmalar da avuçlarını yalasınlar diye düşünüyorum bazen, kulağa hoş geliyor tabii, ama kocaman sıfırlı kâr elde etmeye alışmış kocaman prodüksiyon şirketlerinin de bu kârdan kolay kolay, savaşmadan vaz geçmelerini beklemek de saflık olur. Tabii işin içine bir de büyük medya, halkla ilişkiler, reklam şirketleri giriyor, hakikaten de çok büyük bir güç söz konusu. Belki de önümüzdeki 5-10 yılın ekonomisini belirleyecek faktörlerden biri de bu savaş olacak. ABD'deki kocabaşlar hem ekonomik hem de hukuki yollardan sağlam bir şekilde saldırıya geçmiş durumdalar ve Avrupa Birligi'ndeki medya kartellerinin de buna destek vereceğini tahmin etmek zor olmasa gerek.
0
anonim
Biraz once gazete okuyordum, eski bir sey. 3-5 gunluk. Gokhan Ozen'in albumu tutmamis. Reklam olsun diye Cagla Sikel'e 35K USD vermis, ask varmis aralarinda gibisinden rol kesiyorlarmis.

Iste o RIAA tayfasinin capi.. Simdi bunlar reklam olsun diye pezevenklik bile yapiyorlarken boyle seylerin uzerine gitmezler mi ?

Bu piyasayada bir Richard Stallman lazim. GPL muzikler cikmadigi surece bu yara kanar durur.

Peki, bunlarin kullanilmasi dogru mu ? Yani muzik eserlerinin oyle elden ele dolasmasi ? Bence degil. O da bir urundur. Ureticisi karnini doyurmalidir. Onu dinleyip zevk alacak insanda parasini vermelidir.

Fakat, bu sanatci dedigimiz kitle, belki GPL kaideleriyle calissa, muzikleri bedava dagitip, konser, matine vs. islerinden kazanmaya ciksa, sanirim daha cok kar eder. Ne dersiniz ?

tembel fm'ci...
0
FZ
Yakın zamanlarda büyük bir müzik firmasından albüm çıkarmış bir dostumun anlattığına göre, ancak albüm 5000 tanenin üzerinde satmaya başlarsa sanatçıya bir miktar para veriyorlarmış. Yani o rakama kadar paralar firmaya kalıyor ve 5000'i geçse bile zaten çok fazla pay alamıyormuş. Yani uzun lafın kısası müzisyenler zaten albümden kazanmıyorlar bu ülkede (100.000 satanlar falan hariç) ve geriye de yukarıda belirtildiği gibi ancak konserler ya da bar türü, gece kulübü türü yerde çalma işi kalıyor. Albüm olsa olsa müzisyenin tanınmasını ve reklamının yapılmasını sağlıyor.

GPL meselesine gelince, sanırım bu tip bir yaklaşım müzik için halen sorunlu, çünkü misal, bir yazılım çıktığı anda binlerce kişinin anında haberi oluyor Internet üzerinden, bu yazılım işinin doğasında var. Oysa bir müzik söz konusu olduğunda, eğer müzisyenin büyük kitlelere ulaşmak gibi bir derdi varsa, ki bence çoğunun öyle ya da böyle vardır, o zaman Internet yeterli değil, devreye gazetelerin, dergilerin, televizyonların, videokliplerin girmesi gerekiyor, sevsek de sevmesek de bu böyle, yani belki de hayran olduğumuz çoğu müzisyeni biz tam da bu büyük medya sayesinde tanıdık, adamlar ABD'den seslerini ta buralara dek duyurabildiler.

Bu iş görebildiğim kadar yazılım işi kadar dinamik, hızlı değişebilen, biz yaptık oldu denilebilecek türden bir iş değil gibi. Misal, birkaç yetenekli adam Internet üzerinden koordineli bir şekilde kocaman yazılımları yazıp entegre edebiliyorlar, bunun için ucuz bir donanım ve onların iradeleri, zekaları yeterli oluyor, ama duymaya alışık olduğumuz kalitedeki albümler, müzikler maalesef halen epey pahalıya patlayan stüdyo ortamlarında hazırlanıyor ve tabii o kadar parayı bastıran firma da bunun karşılığını almak istiyor.

Şimdilik bu kadar, duruma göre devam edebiliriz :)
0
anonim
ben katilmiyorum su muzisyenlerin para yeme kazanma olaylarina. kardesim ben gidip bir kasede haketmedigi halde o kadar para sayamam
size sunu temin edebilirimki bir kasetin maliyeti satis fiyatinin maksimum 20%'sidir.
en basit orn: bundan onceki gokhan ozen'in albumunu sadece ve sadece duman gozlum adli parca icin almistim. (zaten diger parcalari igrenc)
ve su an biryerlerime kacan o kazigin yarasina tekrar tuz basiyorum
sizi bilmem ama pilli bebek, yasar kurt, dus sokagi sakinleri gibi yaptiklari o kadar kaliteli muzikle barlarda surunen insanlarin yaninda petek dincoz gibi tabirsiz disi organizmalarin cebindeki dolarlarla gezmesi canimi sikiyor
o yuzden ben bir daha kaset falan almam onlarinda maliyetlerini mp3 ile essek gibi somururum...
(bu arada pilli bebek'in cd'sine 9 milyon bayildim orjinal ve hic de pisman degilim)
0
anonim
knt ne güzel demişsin, helal sana
pilli bebek, düş sokağı, yaşar kurt işte gerçek santçılar, adamların klipleri yok ama hala belli bi hayran kitleleri var!!! onların kasetlerine para verirken insanın içi harbiden sızlamıyo, helal olsun diyosun valla... bu hayran kitlesini dilerim çoğaltırız...
sevgiler
0
anonim
Asıl emege saygı, sanatcının yapıtına emegine olur Petek ve onun gibiler ticari dusunen insanlar ve bu baglamda prensibimdirki onlara kesinlikle bir deger bir saygı (emeklerine) duymuyorum.
0
elrond
Saygı duymamana birşey diyemem ama herkes herşeyi satabilir yasak mı ticari düşünmek anlamadım.
0
anonim
her kimsen bence soylediklerin tamamiyle SAÇMA once sunu soyleyim konservativlikten cikin abi, yenilerede firsat verin, tamam bi cogu pilli bebek ola bilir ama gökhan özen gibi genclerin hakkini yiyemezsiniz onun albumundeki sarkilarin hepside fistik gibi, zevksiz sey!!!
kesin kiz arkadasin gökhan özene bayiliyodur sende onu cekemedigin icin bunlari soyluyosun.YAZIK!!!
0
FZ
Konu ile ilgili güzel bir karikatür.
0
anonim
iyi halt ediuorlar
0
anonim
.......ler müzik ruhun gıdası degilmi. Bu eserler dinleyici kitle icinse, Audiogalaxy neden var oldu? Bu müzikler neden var oldu
0
anonim
eveeet bakalim simdi ne olacak... maden onlar siteleri kapiyolar bende harddisk`imi baska baksa arkadaslarim veriyorum ve suan`a kana 1300 tane mp3 dagittim tabi oralardanda dagildilar beni nasil kapiyacaklar acaba :)P kiclarini yirtsalar bi bok olmiyacak sanirim ama gelin gorunki elimde pilli bebe`gin siyah beyaz eseri yok ALLAHIM ya neden bulacam ben bu mp3`u ama yilmadan calismalarima devam ediyo o parcayi bulacam siyah beyaz`siz donemimi anlatmak icin dus sokagi sakinlerini dinliyorum :) bu arada arkadaslar kesinlikle kaset filan almayin ve mp3`den haberi olmiyan arkadaslarinizi bilgilendirin lutfen... hadi selametle...
0
elrond
Metin olun bir şey olmaz. *edu lar ve IRC olduğu sürece....
0
anonim
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Hapishaneden canlı webcam yayını!

larweda

Amerika Arizona`da bir hapishane, Crime.com`un desteğiyle hapishane içine tutukluların yaşadığı bölgelere webcam koymuş ve buradan insanlara seyrettiriyor. Bir nevi reality show yani. Bence önemli olan soru ise, her zamanki Internet`in ne kadar özgür olduğu tartışması. Acaba bu hapishanede yatan mahkumlar webcam konulmasından hoşlanıyorlar mı,ya da onaylıyorlar mı? Onaylıyor gibi görünseler de bu gerçekten kendi istekleri mi yoksa suçlu oldukları için onlar adına karar verilebiliyor mu? Bu konu tahminen Amerika`da da tartışmalar çıkaracaktır, biz de gelişmeleri takip ederek buradan aktarmaya devam ederiz.
Webcam'leri görebilmek için bir form doldurup email adresi vermek gerekiyor, sonucunda da birsürü spam e-mail alıyorsunuz, ben bu sorunu da halletmek için mailexpire`ı kullandım, ki bu da bir sonraki yazının konusu.

ShiftDelete.Net Yayında

berkin

Uzun bir süredir küçük bir arkadaş grubuyla üzerinde çalıştığımız ShiftDelete.Net bir kaç gün önce yayına girdi. Yayına girene kadarki çalışma yoğunluğumuz devam ettiği için bu vakte kadar uzun süredir üyesi olduğum FazlaMesai'yi bu gelişmeden haberdar edemedim.

Babil Kulesi Internette

SHiBuMi

Geçenlerde Internet üzerinde kullanabileceğiniz kaliteli bir İngilizce-Türkçe sözlükten bahsetmiştim. Geçen hafta bir dergi CDsinden çıkan çok daha geniş kapsamlı, yalnızca internete bağlıyken değil, bağlı olmadan da kullanabileceğiniz ve oldukça kolay bir kullanıma sahip bir sözlük programı buldum. Adı Babylon.

`Satranç´ta Yenilmek İsteyenlere

sundance

Seti@home ve diğer dağıtık bilgisayar projelerinden sonra ilk defa mesaj kaygısı olmayan ;) bir dağıtık bilgisayar gridi; www.chessbrain.net

Amaç malum 200 lü yıllardan beri oynanan Satranç oyununu en iyi şekilde oynayabilecek bir sistem kurmak.

Yakın zamanda büyük ustalar ile bu gridin maçını göreceğimiz kesin, siz ne dersiniz bir denemeye ?

Neden yemek siparişimi internetten vereyim???

parsifal

Çoğumuzun başına gelmiştir... Genelde pizza siparişi için telefon edersiniz. Fakat adresiniz sipariş verdiğiniz yere uzaktır veya sipariş süresi içinde gelmez, falan filan...

Buyrun size Yemek Sepeti

Yaşadığım örneği anlatayım gerisini siz anlayın. Beşiktaş'ta SUBWAY yok. Verdim malum siteden siparişi, aradılar onayladım. 45 dakika içinde dükkandaki ile aynı fiyata kapımdaydı. Dedikleri gibi: "Tüm siparişleriniz telefonda vereceğinizden çok daha doğru gelsin. (Artık "LAHana dolma istedim LAHmacun geldi." devri kapandı.)"

"Eğer müşteriniz köşebaşından alabildiği bir ürünü; sizden, 3 gün sonra ve gönderim masrafını da ödeyerek alıyorsa, sizin iş modeliniz hiçbir şeyi geliştirmiyor demektir."
Tod Francis, Trinity Ventures