Evet çok önemli bir konu bu. Yani o veritabanını kullanacak uygulama konusu. Ama emin olun çok yakında duyuracağımız ve GPL olacak bir ürünümüz ile bu açığın önemli bir kısmını kapatacağız.

Amma velakin, "satış" elemanlarımız olmadan nasıl duyururuz, onu bilmiyorum ;)

Merhaba,

TDM Firefox'a değil ama PostgreSQL projesine sponsor :) Yapılan her işten belirli bir "yüzde" PostgreSQL projesine aktarılıyor.

Tekrar merhaba,

Nightwalker'ın yazısının diğer bir kısmına da yanıt vermek istiyorum.

Aslında tespiti çok güzel: "Önemli olan kurumsallaşma". Ama zaten kurumsallaşmış değil miyiz?

Ziraat Bankası konusunun ayrıntılarının çok bilinmediğini düşünüyorum. Ayrıntıları merak edenler, bankanın Microsoft'a nasıl "diz çöktürdüğünün" öyküsünü araştırabilirler. Microsoft'un bankaya önerdiği lisans ücretini duyanlar kulaklarına inanamayabilirler :) Kaldı ki Red Hat tercihi biraz da Oracle ile ilgili olabilir diye düşünüyorum. Ha, belki de kurum baştan beri Linux istiyordu ;)

Kurumsal pazarda şu anda Red Hat lider, SuSE de Novell ile birlikte şahlanmış durumda. Red Hat Türkiye, gerek kendisinin, gerekse de iş ortaklarının desteği ile satışlarını arttırmış durumda. Sadece biz bile iki -bence çok- önemli kuruma RHEL sokmuş durumdayız. Kısacası o tarafta işler iyi gidiyor...

Saygılar,
Devrim GÜNDÜZ

Merhaba,

Beni bilen bilir; öyle uluorta ticaret yapmayı sevmem. Ancak üstteki yorum ile ilgili küçük bir bilgi vermek istiyorum.

Türkiye'de PostgreSQL konusunda ticari destek verebilecek bir firma var. Hatta (yakında duyarsınız) büyük bir kamu kurumu PostgreSQL'e geçiyor ve bu geçişte arkasında bir kurumsal destek aradığı zaman bu firmayı buldu (ihaleye bu açıdan tek firma katılabildi).

Bu firma, dünyada 2 farklı PostgreSQL partner ağı içerisinde ve Ankara merkezli. Merkezli diyorum; zira İstanbul'da hem şubesi hem de iş ortağı var.

Bu firma, PostgreSQL için şu anda dünyada olmayan bir platform geliştiriyor ve yakında duyurusu yapılacak.

Bu firmada çalışanlardan ikisi PostgreSQL'e direk katkı veriyor (birisi RPM'lerini yapıyor ve yönetiyor, çevirileri yapıyor, eğitim veriyor, web grubunun aktif üyesi ve topluluğun direk içinde), diğeri de gerek kod yazıyor, gerek çeviri yapıyor ve de şu anda dünyada sayılı olan PostgreSQL eğitimlerinin verilmesinde katkıda bulunuyor.

Firma benim de çalıştığım firma. Adını adresini zaten bilen bilir, bulan bulur...

Amma velakin... Bizim uzun boylu, sarı saçlı satış elemanlarımız ne yazık ki yok. Destek ücretlerimiz de diğer veritabanı sunucuları kadar fazla değil. Bunlardan kaybediyor olabiliriz.

Yani sorun teknik değil. Yaşadığımız sorun, AKK yazılımların yaşadığı sorun olarak gözüküyor.

Ancak zaman ilerliyor; kaleler yavaş yavaş kazanılıyor. Bu süreci ben "Devrim süreci" olarak görüyorum (Devrim != Devrim Gündüz :)) ) Bu süreç küçük yaşlardan başladı ve gittikçe yönetim kademesine doğru ilerliyor. Düzgün ve sabırlı adımlar gerekli...

Saygılar,
Devrim Gündüz

Merhaba,

Sunum notlarının PDF, SXI, HTML ve hatta SWF sürümlerine http://www.gunduz.org/seminer/pg [www.gunduz.org] adresinden ulaşabilirsiniz.

MErhabalar,

PostgreSQL seminerini kim verebilir ki ;)

Hocam,

Bu çeviri grubundaki 3 kişiden biriyim; her ne kadar diğer arkadaşlar kadar katkım olamasa da. Ben de örütbağ kelimesini Fedora çıktığı gün gördüm. Daha önce göremememizin nedeni, Fedora'nın son betasında bile Türkçe karakterlerin bozuk görünmesi idi. Temiz bir Türkçe ekranı kararlı sürüm çıktıktan sonra alabildik.

Tartışmalara pek girmek istemiyorum ama 'örütbağ sözcüğünü kim gördüyse şöyle bir irkildi. Fedora'nın çıktığı gün bir Linux eğitiminde idim. Ertesi gün Fedora'yı kurdurdum arkadaşlara ve o iki sözcüğü gördükleri anda sessiz sedasız ingilizce menülere geçiş yaptılar.

Benim takıldığım şey farklı. Daha önce bir arkadaş daha yazmıştı: "Bu iki sözcük yüzünden Fedora'dan soğudum". Bana pek anlamsız geldi bu. Fedora beğeninizi sadece bu iki sözcük mü belirliyor? Son zamanlarda kurduğum en iyi masaüstü dağıtımı Fedora. Kaldı ki perşembe günü bir sunucuya da kurdum. Stres testi yapamadım ama ilk anda hiç sorun yaşatmadı bana.

Toparlayayım: Nilgün Belma Bugüner'e ait o sözcükleri onaylamıyorum. Ama bunu düzeltmenin de kolay olduğunu belirtmek istiyorum. Sanırım CVS'e gerekli şeyler girildi. Sonraki sürümde, bir sorun çıkmazsa, eski haline dönecek o iki sözcük.

Bu arada: Nilgün Hanım Debian çevirisi yapacakmış artık sanırım.

Saygılar.
Devrim Gündüz

Bu konu bir ara FAQ içinde vardı. Windows portu olmasını istemediklerini belirtiyorlardı :-) Sonradan, iki şirketin (SRA ve PeerDirect) kendi çalışmarının kaynak kodlarını açmaları ile birlikte, Bruce Momjian'ın başını çektiği bir grup, kodu uyarlamaya başladı. Güvenmedikleri şey, windows çekirdeği :-)

Windows sürümü 7.5'e ertelendi.

Bruce Momjian'ın açıklaması:
http://archives.postgresql.org/pgsql-hackers/2003-07/msg00284.php